Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/811 E. 2022/234 K. 14.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/811 Esas
KARAR NO : 2022/234

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 05/07/2021
KARAR TARİHİ : 14/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı Kemalpaşa Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davacı taraf … ile davalı taraf … arasında 23.10.2020 tarihli … seri numaralı 39.176,00 TL değerinde faturadan kaynaklanan alacak borç ilişkisi bulunduğunu, borçlu olan davalının vadesinde borçlarını ödemediğini, bu nedenle İzmir……. İcra Müdürlüğü’nde takip başlatıldığını, davalı tarafın bu takibe borçları bulunmadığını öne sürerek 26/04/2021 tarihinde takibe itiraz ettiğini, takibe itiraz sonrasında arabuluculuğa başvurularak 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/A maddesi gereğince dava şartı gerçekleştiğini, davalı tarafın herhangi bir borcu olmadığını iddia ettiğini, ödeme emrine, borca, takibe, faiz oranına, faize, işlemiş faize ve takibin tüm ferilerine itiraz ettiğini, bu nedenlerle itirazın iptaline, kötüniyetli olarak itiraz etmesi sebebi ile davalı borçlunun alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Yapılan yargılama sonucunda Kemalpaşa 1. Hukuk Mahkemesi’nin ….. esas …… karar sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verilerek, dosyanın Mahkememize gönderildiği ve yukarıdaki esas sırasına kaydının yapıldığı anlaşılmıştır.
Asliye Ticaret Mahkemeleri, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi gereğince ticari davalara bakmakla görevlidir.
Ticarî davalar, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1. maddesinde sayılmış olup, buna göre, “Her iki tarafın da ticarî işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın aynı maddenin a), b), c), d), e) ve f) bentlerinde sayılan davalar” ticari dava olarak adlandırılmıştır.
TTK’nun 4. maddesine göre; tarafların tacir olup olmadıklarına ve dava konusu edilen işin ticarî nitelikte olup olmadığına bakılmaksızın ticarî dava olarak sayılan dava türleri mutlak ticarî davalar, tarafları tacir olan ve tarafların ticarî işletmesi ile ilgili olan uyuşmazlıklar nispi ticari davalardır. Bir davanın nispi ticari dava sayılabilmesi için; uyuşmazlığın her iki tarafının tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticarî işletmesi ile ilgili olması gerekli ve zorunludur.

Dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 6102 Sayılı TTK’nın 4. maddesi uyarınca, bu hükümde sayılan mutlak ticari davaların yanısıra her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları nispi ticari dava sayılır. Anılan Yasa’nın 5/1. maddesi uyarınca, aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine ve tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemeleri tüm ticari davalara bakmakla görevlidir. Görev hususu yargılamanın her aşamasında mahkemece re’sen gözetilip incelenmelidir.
Somut olayda, davacı tarafından açılan itirazın iptaline ilişkin davada, 6102 Sayılı TTK nun 4/1 maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağının hüküm altına alındığı, buna göre bir uyuşmazlığın ticari nitelikte olabilmesi için her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerektiği, davalı …’nin tacir sıfatının araştırılması yönünden Kemalpaşa Vergi Dairesi Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabı içeriğinden, mükellef …’nin gelir vergisinden muaf olmadığı, kazancının gerçek usülde vergilendirildiği, işletme hesabına göre defter tuttuğu, VUK. 177. maddesine göre 2. sınıf tüccar olduğu, 2020 yılına ait gayri safi hasılatının 31.943,23 TL olduğu, yine İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü cevabi yazısından davalının ticaret sicil kayıtlarında adına rastlanılmadığının bildirildiği anlaşılmakla, işbu davanın TTK 4/1 maddesi kapsamında nispi ticari bir dava da olmadığı, davanın çözümünde, genel görevli ve yetkili mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu, mahkememizin görevli bulunmadığı kanaatine varıldığından, dava şartı yokluğundan, davanın usulden reddine, görev hususunun dava şartlarından olup davanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden gözetilebileceği hususu da dikkate alındığında, dosyanın Kemalpaşa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine, Mahkememizce verilen işbu karar ile Kemalpaşa 1. Hukuk Mahkemesi’nin 2021/237 esas 2021/320 karar sayılı dosyasından verilen karar arasında oluşan uyuşmazlığın giderilmesi için, dosyanın İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesisine karar verilmesi cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davanın HMK’nun 114/1-c.maddesi gereğince görevsizlik nedeniyle HMK’nun 115/2 maddesi gereğince dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE,
Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Görevli mahkemenin Kemalpaşa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna,
3-Mahkememizce verilen karar ile Kemalpaşa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kararı arasında olumsuz görev uyuşmazlığı oluştuğu anlaşılmakla, Mahkememiz kararının yasa yoluna başvurmaksızın kesinleşmesi halinde dosyanın merci tayini için İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine,
4-Harç ve masraf hususunun HMK 331/2 maddesi gereğince görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/03/2022

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza