Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/8 E. 2022/80 K. 07.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/8
KARAR NO : 2022/80

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 06/01/2021
KARAR TARİHİ : 07/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 31.07.2020 günü saat 22:20 sıralarında … Karayolunun … kilometresinde meydana gelen olayda, davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı … plakalı aracı idaresinde bulunduran …’in, sollama yasağı olan yolda sollama yapması üzerine karşı şeritten … plakalı motosiklet ile kendi şeridinde giden müvekkilinin oğlu …’ya çarpması sonucu …’nın vefat ettiğini, kazanın meydana gelmesinde, davalı sigorta şirketinin sigortalısı …’in KTK md. 84/1-g şeride tecavüz etme kusurunu ihlal etmesi nedeniyle tam kusurlu, müvekkilinin oğlu …’nın ise kusursuz olduğunun tespit edildiğini, Sındırgı Cumhuriyet Başsavcılığı …/… sayılı soruşturma dosyasında …’in mevcutlu olarak ifadesinin alınması sonrası tutuklamaya sevk edilmesi üzerine Sındırgı Sulh Ceza Hakimliği …/… sorgu sayılı kararıyla … 01.08.2020 tarihinde tutuklandığını, müvekkilinin müteveffa oğlu …’nin … Üniversitesi … sınıfında kayıtlı ve müvekkilinin tek oğlu olduğunu, dolayısıyla bekar olan müvekkilinin hayatının geri kalanında tek evladının varlığından, maddi-manevi tüm desteğinden mahrum kalacağını, bu nedenle fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının öncelikle olay tarihinden itibaren, olmadığı takdirde yazılı başvurunun temerrüt tarihinden işleyecek avans faiziyle davalı sigorta şirketinden tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kaza sebebiyle müvekkile açılan davalarda genel yetki kuralları geçerli olduğunu, müvekkili kurumun adresinin Üsküdar/İstanbul olup davalının ikametgahi mahkemesi kuralı gereği davanın yetkili mahkemesi İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, sigortacılık kanunu gereği müvekkil şirkete başvuru şartı gerçekleşmediğini, öncelikle davacı kusur durumunu tespit edebilmek adına ve ceza dosyasında uzlaşma mevcutsa müvekkili şirketin sorumluluğu olmayacağını, kaza tarihi itibariyle müvekkili şirketin poliçe vadesinde gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılması gerektiğini, müvekkili şirketin kaza tarihi itibariyle yalnızca sürekli iş göremezlik tazminatından sorumlu olduğunu, geçici iş göremezlik-bakıcı ve tedavi giderleri-yol masrafı sorumluluk kapsamında bulunmadığını, davacının maluliyet ile ilgili tazminat talebinde bulunabilmesi için öncelikle maluliyet oranını ve malül kaldığını tam teşekküllü hastane raporları ile belgelendirmesi gerektiğini, kusur durumunun şüpheye mahal vermemesi adına İstanbul Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi tarafından kusur raporu düzenlenmesini talep ettiklerini ve zarar tespiti yapılması gerektiğini, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun ödemiş olduğu tazminat varsa tespit edilerek ödenecek tazminattan düşülmesi gerektiğini, müvekkili şirketin sorumluluğu teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu, müvekkili şirketin temerrüde düşmediğini, kabul anlamına gelmemek ile birlikte tazminat hesabı yapılacaksa TRH-2010 mortalite tablosuna uygun hesaplama yapılması gerektiğini, ticari/temerrüt/avans faizi talep edilemeyeceğini, haksız, mesnetsiz, usul ve yasaya aykırı davanın usulden reddine, kusur durumunun şüpheye mahal vermemesi adına ceza dosyanın celbine, ilgili dosya eksikliği tamamlandıktan sonra dosyanın kül halinde İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’ne sevkine karar verilmesine, aleyhe karar verilmesi halinde güncel mevzuata uygun maluliyet raporu alınması için İstanbul Adli Tıp Kurumu İlgili İhtisas Dairesi’ne sevkine karar verilmesine, müvekkili şirketin kaza tarihi itibariyle sorumluluğunun tespiti açısından satış belgelerinin talep edilmesine karar verilmesine, aksi takdirde haksız ve sebepsiz zenginleşmeye yol açacak nitelikteki talebinin esastan reddi ile yargılama masraf ve vekâlet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin Mahkememize sunmuş olduğu 01/02/2022 tarihli dilekçesi ile davalı ile yapılan protokol gereği sulh olduklarını, davalının yazılı beyanı uyarınca davalının lehine müvekkilinin aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesini vekil olarak talep ettiklerini beyan etmiştir.
Davalı vekilinin 31/01/2022 tarihli dilekçesi ile işbu davada feragatı kabul ettiklerini, dava nedeniyle herhangi bir yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan etmiştir.
Taraf vekillerinin vekaletnamesinin incelenmesinde, feragate yetkili oldukları anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK’nun 307. maddesi uyarınca “Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.”
309. maddenin 1. ve 2. fıkraları uyarınca “Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.” 310. maddesi uyarınca “Feragat ve kabul, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir.” 311. maddesi uyarınca “Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur.”
Yapılan açıklamalar çerçevesinde; tarafların davadan feragat etmesi nedeniyle davanın reddine dair aşağıdaki hükmün kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
Davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
Feragat muhakemenin ilk celsesinden sonra vuku bulduğundan Harçlar Kanunu madde 22 gereğince alınması gerekli 80,70 TL harcın 2/3’ü olan 53,80 TL’nin dava açılırken peşin olarak yatırılan 59,30 TL’den mahsubu ile 5,50 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Davacının yapmış olduğu yargılama harç ve giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde re’sen taraflara iadesine,
Davalı vekilinin talebi dikkate alınarak, davalı lehine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında suçüstü ödeneğinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, tarafların yokluğunda verilen karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize verilecek dilekçe ile İzmir Bölge adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.07/02/2022

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza