Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/720 E. 2022/479 K. 01.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/720 Esas
KARAR NO : 2022/479

DAVA : Menfi Tespit (Alım Satım)
DAVA TARİHİ : 31/01/2021
KARAR TARİHİ : 01/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Alım Satım) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirket aleyhine, davalı tarafından, İzmir 25. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile 7 örnek icra takibi başlatıldığını, bahsi geçen icra takibi, hukuki dayanaktan yoksun, usul ve yasaya aykırı olduğunu ve müvekkilinin böyle bir borcu bulunmadığını, müvekkili şirket, davalı taraf ile peyzaj işi yapmış olduğunu, davalıdan aldığı hizmet karşılığında 15.000,00 TL bedelli çek tanzim ederek kendisine teslim ettiğini, çek bedeli davalı tarafa ödendiğini, taraflar arasında yapılan işe ilişkin bir yazılı sözleşme mevcut olmadığını, ancak, müvekkili şirkete gönderilen ödeme emrinde, “25.02.2019 tarihli, 26.880,40 TL tutarlı faturadan kaynaklanan bakiye alacak” ibaresi yer aldığını, davalı taraf haksız ve kötü niyetli olarak, hizmet bedelini 26.880,40 TL göstermek ve tahsilat tutarı olan 15.000,00 TL’yi bu bedelden mahsup etmek suretiyle kalan 11.880,40 TL üzerinden icra takibi başlattığını, davalı tarafça, varlığı iddia edilen fatura tarafımıza tebliğ edilmediğini, müvekkili, kendisine gönderilen ödeme emri neticesinde faturadan haberdar olduğunu, müvekkili şirkete ait ticari defterler incelendiğinde, bahsi geçen faturaya ilişkin herhangi bir kayıt bulunmadığının görüleceğini, müvekkil ile davalı arasındaki ilişki ispat yükü aksini iddia eden davalı taraf üzerinde olduğunu, davalı, iddiasını yazılı delillerle ispatlaması gerektiğini, müvekkili aleyhine başlatılan icra takibinde ödeme emri, 13.01.2020 tarihinde muhtara tebliğ edildiğini, itiraz süresi dolduktan sonra ıttıla edildiğini, bu nedenle icra takibine itiraz edilemediğini ve takip kesinleştiğini, kesinleşen icra takibinde, müvekkili şirketin banka hesaplarına haciz koyulmuş olmakla; bu hesaplardaki paranın davalıya ödenmemesi için, ihtiyati tedbir kararı verilmesi amacıyla, mahkemece uygun görülen teminat derhal yatırılacağını, davanın kabulü ile müvekkilinin İzmir 25. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasından borçlu olmadığının tespit edilmesini, yargılama esnasında İzmir 25. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasının tahsil edilmesi halinde davanın istirdat davası olarak kabulüne karar verilmesini, mahkemece uygun görülecek bir teminat mukabilinde ve işbu dosya kapsamında yapılacak yargılama neticesi verilecek mahkeme kararının kesinleşmesine kadar, İzmir 25. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasının durdurulması ve müvekkilin banka hesabındaki hacizlerin kaldırılması amacıyla ihtiyat-i tedbir kararı verilmesine, davalının kötüniyetli olmasından dolayı %20 tazminata mahkum edilmesine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının, davası haksız ve gerçeğe aykırı iddialara dayalı olması nedeniyle taleplerinin kabulü mümkün olmadığını, davacı şirket, “Bitkisel ve Yapısal Peyzaj Uygulama” hizmet teklifine temel olan çalışma alanına ilişkin olarak müvekkili şirket ile 2018 yılı Eylül ayında görüşme gerçekleştirdiğini, davacı şirketin şantiye sorumlusu … tarafından gönderilen 19.09.2018 tarihli mail içeriği ile müvekkili şirkete vaziyet planı gönderilmiş olup 08.10.2018 tarihli teklifimizin sözlü olarak kabul edilmesi üzerine peyzaj uygulamasına başlanıldığını, müvekkili şirketin taahhüt ettiği peyzaj uygulamasının tamamlamasının ardından, davacı şirket yetkilisi … imalat bedelinin 15.000-TL’lik kısmına ilişkin olarak 22.03.2019 tarihli çek keşide etmiş kalan bakiye bedelin ise nakden ödeneceği taahhüdünde bulunulduğunu, müvekkili şirket tarafından teslim alınan çek 21.11.2018 tarihinde Akbank Narlıdere Şubesine verildiğini, müvekkili şirket, tamamlanan imalatın kalan bedelini tahsil edebilmek adına davacı şirket yetkilisi … ile yaklaşık bir yıl boyunca tahsil adına görüşmeler gerçekleştirildiğini, müvekkili şirketin iyi niyetini suistimal eden davacı şirket yetkilisi bir süre sonra telefonlara cevap vermemeye başladığını, müvekkili şirket ile davacı şirket yetkilisi … arasındaki görüşmeler whatsap iletişim sistemi üzerinden gerçekleşmeye devam ettiğini ancak herhangi bir olumlu netice elde edilemediğini, her ne kadar davacı şirket, müvekkili şirkete herhangi bir borcunun olmadığını beyan etmekte ise de 21.11.2018 tarihinde müvekkili şirket tarafından bankaya verilen 22.03.2019 keşide tarihli çekin ardından, davacı şirket yetkilisi … ile gerçekleşen whatsup görüşmelerinde borcunun olmadığı yönünde bir beyanı yer almadığını, aksine bu yazışmalarda davacı şirket yetkilisi …, müvekkili şirkete ödemenin yapılamayışının nedenlerini anlattığını, davacı şirket, varlığı iddia edilen faturanın tarafına tebliğ edilmediğini ve fatura içeriğinden kendisine gönderilen ödeme emri ile haberdar olunduğunu beyan ettiğini, müvekkili şirket, 25.02.2019 tarih ……. Seri Sıra nolu faturayı 15.03.2019 tarihinde … Barkod no’lu gönderi ile iadeli taahhütlü olarak göndermiş ancak fatura iade-tanınmıyor açıklaması ile geri gönderildiğini, davacı şirket gerçeğe aykırı olarak, müvekkili şirketin hizmet karşılığının tamamının ödendiğini beyan etmekte ise de fatura ve tekliflerde yer alan muhtelif bitkiler ve hizmet alımlarının eksiksiz bir şekilde teslim alındığına ilişkin sevk irsaliyeli faturalar bulunmadığını, davacı şirketin dava dilekçesinde fatura içeriğine ilişkin herhangi bir itirazı bulunmadığını, davacı tarafından itiraz edilmeyen ve fatura içeriğinde yer alan mal ve hizmet kalemlerinin, piyasa bedellerinin ne olabileceği hususunun Peyzaj Mimarları Odasından sorulmasını talep ettiklerini, davacı şirket dilekçesinde 25.02.2019 tarih ……. Seri Sıra nolu faturanın kendi defterlerinde yer almadığını beyanla söz konusu borcu inkar ettiğini, beyanın kabulü mümkün olmadığını zira Türk Ticaret Kanunu, tacire ticari defterleri tutma zorunluluğu getirmiştir. Buna göre her tacir ticari işletmesinin iktisadi ve mali durumunu, borç ve alacak ilişkilerini ve her iş yılı içinde elde edilen sonuçları tespit etmek amacıyla, işletmesinin mahiyet ve öneminin gerektirdiği bütün defterleri tutmak zorunda olduklarını, bu defterler vasıtasıyla tespit ve takip edilen borçların vadeleri de takip edilerek, ödeme günlerinde ödemeler yapıldığını, borçlu vekilinin takip konusu faturaların defterlerinde yer almadığına ilişkin beyanı kendi muhasebelerini ilgilendirdiğini, davanın reddi ile İzmir 25.İcra Müdürlüğü’nün … sayılı icra takip dosyasının devamına, haksız ve kötü niyetle hareket eden davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; 14/04/2021 tarih, …. Esas …… Karar sayılı kararı ile davacının davasının Türk Ticaret Kanunu 5/A maddesi ile 6100 sayılı HMK’nın 114 ve 115/2 maddeleri gereğince arabuluculuk dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verildiği, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesinin 30/09/2021 tarihli ….. esas- …… karar sayılı kararı ile “Davacı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle esasa ilişkin hususlar incelenmeksizin kabulüne, İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14/04/2021 tarih, ……. Esas….. Karar sayılı kararın 353/1-a-4 maddesi uyarınca kaldırılmasına” karar verildiği ve mahkememize gönderilen dosya mahkememizin …. esasına kaydı yapılmıştır.
İzmir 25. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasının incelenmesinde; takip alacaklısının dosyamız davalısı, takip borçlusunun da dosyamız davacısı olduğu, 25.02.2019 tarihli 26.880,40 TL tutarlı faturadan kaynaklanan bakiye 11.880,40 TL asıl alacak için 09.01.2020 tarihinde Örnek No 7 ile ilamsız takip başlatıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizin 11.02.2020 tarihli ara kararı ile “Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin İ.İ.K 72/3 maddesi gereğince kısmen kabulü ile takip değeri (11.880,40-TL ) üzerinden %20 oranında (1.782,06-TL) teminat yatırılması ya da kesin ve süresiz banka teminat mektubu sunulması halinde; İzmir 25. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında icra veznesine yatan paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir konulmasına,” dair ihtiyati tedbir kararı verilmiştir.
Dava; davalı tarafından, davacı aleyhine bakiye fatura alacağına istinaden başlatılan icra takibine karşı borçlu olmadığının tespiti istemini ilişkin İİK 72. maddesi uyarınca açılan menfi tespit davası olup, dosya kapsamına göre ve TTK’nın hükümleri gereğince ticaret mahkemesinde görülmesi gereken bir davadır.
Bilirkişi SMMM …’dan alınan denetime ve hüküm kurmaya elverişli 29/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı şirketin davalı ile ticari ilişkisinin olduğu yılın defterini ibraz etmediği;ibraz edilen 2020 yılı defterlerinin de önceki maddede açıklanan gerekçe ile sahibi lehine delil olma özelliğine haiz olmadığı, Davalının incelenen 2019-2020 yılı ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK 64/1.fıkra hükümlerine uygun tutulduğu,açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yapıldığı,defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, bu sebeple sahibi lehine delil olma özelliğine haiz olduğu, Dava konusu uyuşmazlığa ilişkin olarak dava konusu 25.02.2019 tarihli ….. nolu 26.880,40.-TL.tutarlı faturanın, davacı şirketin 2019 yılı ticari defterlerini incelemeye ibraz etmediği için defterlere kaydının olup olmadığının tespit edilemediği, davalının düzenlediği 26.880,40.-TL.tutarlı faturanın 22.780-TL.matrahı (kdv hariç tutarı), davalı şirket tarafından mükellefi olduğu Balçova Vergi Dairesine mal ve hizmet satışlarına ilişkin bildirim formu olan BS ile beyan edildiği, davacı şirketin incelenen 2019 Şubat ayı BA formunda mükellefi olduğu Hasan Tahsin Vergi Dairesine mal ve hizmet alımlarına ilişkin bildirim formu olan BA ile beyan edilmediği, taraflar arasında iade faturası bulunmadığı, taraflar arasında cari hesap İlişkisinin bulunduğu,yazılı sözleşmenin bulunmadığı, davalının düzenlediği faturaya istinaden davacı şirketten aldığı ve tahsil ettiği 22.03.2019 vadeli 15.000,00.-TL. çekin kayıtlı olduğu, tahsiline ilişkin banka dekontunun rapor ekinde bulunduğu, sevk irsaliyesi içeriği malzemelerin, fatura içeriği ile, 1.satırdaki nebati toprak temini-kaba tesviye ve 11i.satırdaki yayılıcı grovilya haricindeki malzemeler ile örtüştüğü, sevk edilen malzemeleri teslim alan kişinin … isimli şahıs olduğu ve irsaliyelerde isim ve imzasının bulunduğu, faturanın i. satırında “nebati toprak temini-serim ve kaba tesviye” açıklaması ile yer alan malzeme cinsinin dava dosyası içinde bulunan 20.10.2018 tarihli davacı şirkete ait cari döküm tablosunun 1.satırında 84 ton toprak temini ve 2.satırında da bu toprağın serim ve kaba tesviyesi ile işçilik bedelinin 5.880,00.-TL.olduğu, 84 ton toprağın sevki sırasında toprak sevk eden firmanın, irsaliyeleri davalı adına düzenlendiği, iş bu irsaliyelerin rapor ekinde bulunduğu, faturanın l1.satırındaki “yayılıcı gravilya”açıklaması ile yer alan malzeme cinsinin sevk irsaliyelerde yer almadığı bu sebeple sevkine ait bir belgenin dava dosyası içinde de bulunmaması sebebi ile bu malzemenin fatura toplamından düşülmesi gerektiği,
Sonuç Olarak; davacı şirketin ticari ilişkinin bulunduğu 2019 yılı ticari defterini ibraz etmediği, ibraz edilen 2020 yılı ticari defterlerinin de sonuç bölümü (a) şıkkında belirtildiği üzere sahibi lehine delil olma özelliğine haiz olmadığı, davalının incelenen 2019-2020 yılı ticari defterlerinin sahibi lehine delil olma özelliğine haiz olduğu ve 09.01.2020 takip tarihi itibari ile davacı şirket den 11.880,40.-TL. alacaklı olduğu, dava konusu faturanın 11 satırındaki malzemenin irsaliyelerde yer almaması sebebi ile;
Yayılıcı gravilya………..75,00.-TL.
Kdv 18……………… 13,50.-TL
Genel Toplam …………. 88,50.-TL.
88,50.-TL. malzeme bedelinin ticari defterlerde takip tarihi itibari ile davalının alacağı 11.880,40.-TL.alacak bakiyesinden düşülmesi (11.880,40.-TL.-88,50.-TL.=11.791,90.-TL.) ve davalı alacağının takip tarihi itibari ile 11.791,40.-TL.olması gerektiği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Dava, İİK72. maddesi uyarınca açılmış bulunan menfi tespit davasıdır.
Mahkememizce yapılan yargılamada toplanan deliller ve bilirkişiden alınan raporun dosya kapsamı ile birlikte değerlendirilmesi sonucunda, davacı İzmir 25. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında, davalı tarafından 09.01.2020 tarihinde Örnek No 7’ye göre 25.02.2019 tarihli 26.880,40 TL tutarlı faturadan kaynaklanan bakiye 11.880,40 TL asıl alacak için borçlu olunmadığının tespiti talebiyle dava açtığı, ispat yükü esasen davacıda olan işbu davada davacı şirketin davalı ile ticari ilişkisinin olduğu yılın defterini ibraz etmediği, ibraz edilen 2020 yılı defterlerinin de önceki maddede açıklanan gerekçe ile sahibi lehine delil olma özelliğine haiz olmadığı, ayrıca dava dilekçesinde yemin deliline de dayanılmadığı ve talil ettiği kısım yönünden iddiasını kesin delillerle davalının ispatlaması gerektiği,
Davalının ticari defter ve belgelerinde yapılan inceleme sonucunda, davalının incelenen 2019-2020 yılı ticari defterlerinin sahibi lehine delil olma özelliğine haiz olduğu ve 09.01.2020 takip tarihi itibari ile davacı şirketten 11.880,40.-TL. alacaklı olduğu, dava konusu faturanın 11 satırındaki malzemenin irsaliyelerde yer almaması sebebi ile; yayılıcı gravilya-75,00.-TL., Kdv 18-13,50.-TL olmak üzere genel toplam 88,50.-TL olduğu, 88,50.-TL. malzeme bedelinin ticari defterlerde takip tarihi itibari ile davalının alacağı 11.880,40.-TL. alacak bakiyesinden düşülmesi ile 11.880,40.-TL.-88,50.-TL.=11.791,90.-TL. olduğu ve davalı alacağının takip tarihi itibari ile 11.791,40.-TL.olması gerektiği anlaşıldığından, davacının davasının kısmen kabulü ile, İzmir 25. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasında davacının 88,50 TL meblağ bakımından borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine, İİK 72 maddesindeki yasal koşulları gerçekleştiğinden davacı tarafından açılan davanın haksız ve alacağın likit olduğu kabul edildiğinden hüküm altına alınan redde esas meblağ 11.791,40 TL alacak üzerinden hesaplanacak %20 kötüniyet tazminatının davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesisine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile,
a-)İzmir 25. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasında davacının 88,50 TL meblağ bakımından borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
b-)Davacı tarafından açılan davanın haksız ve alacağın likit olduğu kabul edildiğinden hüküm altına alınan redde esas meblağ 11.791,40 TL alacak üzerinden hesaplanacak %20 kötüniyet tazminatının davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
c-) Mahkememiz 11.02.2020 tarihli ihtiyati tedbire dair ara kararının kaldırılmasına,
2-Alınması gereken 80,70 TL maktu ilam harcının, peşin alınan 202,89 TL harçtan mahsubu ile kalan 122,19‬ TL’nin kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacının kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre davanın kabul oranına göre takdir ve tayin edilen 88,50 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalının kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre davanın red oranına göre takdir ve tayin edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı bozma öncesi tarafından yapılan;
38,00 TL tebligat gideri, 22,00 TL e-tebligat masrafı, 1,00 TL KEP ücreti toplamı 61,00 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesaplanan 1,00 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacı bozma sonrası tarafından yapılan;
40,50 TL e-tebligat masrafı, 1,20 TL KEP ücreti, 1.200,00 TL bilirkişi ücreti toplamı 1.241,7‬0 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesaplanan 9,24 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı tarafından peşin yatırılan 54,40 TL başvuru harcı, 202,89 TL peşin harç ve 7,80 TL vekalet harcı, 162,10 istinaf yoluna başvurma harcı, 97,70 TL tehiri icra karar harcı, 59,30 TL istinaf karar harcı (maktu) toplamı 584,19‬ TL.nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacının yatırdığı gider avansından kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde re’sen iadesine,
9-Davalının yatırdığı delil avansının karar kesinleştiğinde re’sen davalıya iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, Dair karar HMK 341 vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer mahkemeye verilecek dilekçe ile istinaf yoluna başvurabileceği belirtilerek;
Açıkça okunup usulden anlatıldı.01/06/2022

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza