Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/684 E. 2021/631 K. 19.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/684
KARAR NO : 2021/631

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/05/2021
KARAR TARİHİ : 19/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla Ödemiş 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne verdiği dava dilekçesinde özetle; … tarihinde meydana gelen trafik kazasında, davalı sigorta şirketinin zorunlu mali mesuliyet sigortalısı Şadi Yener’e ait, kendi sevk ve idaresindeki … plakalı kamyonun hatalı park etmesi nedeniyle, müvekkili … yönetimindeki… plakalı aracın kendisine çarpmasına yol açtığını, meydana gelen trafik kazası neticesinde müvekkilinin yaralanarak beden gücü kaybına uğradığını ve yüzünde sabit iz meydana geldiğini, kolluk görevlilerince tanzim olunan kaza tespit tutanağına göre kazanın oluşumunda; … plakalı kamyon sürücüsü …’in 2918 S.K.T.K.62 madde (Yerleşim birimleri içindeki karayolunda, bir trafik işareti ile izin verillmedikçe ve yükleme, boşaltma indirme, bindirme, arızalanma gibi zorunlu nedenler dışında kamyon, otobüs ve bunların katarlarını, lastik tekerlekli traktörler ile her türlü iş makinelerini park etmek) kuralını ihlal ettiğinden kusurlu olduğu, … plakalı kamyon sürücüsü …’ın ise 56/1-C (Önlerinden giden araçları, güvenli ve yeterli mesafeden izlememek “arkadan çarpma”) ve 52/1-B (Araçların hızlarını, aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmamak) kurallarını ihlal ettiğinden kusurlu olduğu tespitinde bulunulduğunu, müvekkiline atfedilen kusura itiraz ettiklerini, kaza neticesinde müvekkilinin ağır yaralandığını, ilk müdahalesinin yapıldığı Ödemiş Devlet Hastanesinde bacağı alçıya alındığını, şikayetlerinin devam etmesi üzerine Ödemiş Devlet Hastanesinde yatarak tedavi görüp ameliyat olduğunu ve bacağına platin takıldığını, halihazırda müvekkilinin sağ bacağında 5 cm civarında kısalma ve incelme mevcut olduğunu, ayrıca yüzünde yaklaşık 15 cm uzunluğunda, yüzünün bir bölümünü tamamen kaplayacak şekilde sabit iz kaldığını, müvekkilinin sol omzundaki yaralanmanın etkisinin de halen devam etmekte olup sol kolunda hareket kısıtlılığına neden olduğunu, müvekkilinin geçirdiği kaza sonrasında gördüğü tedaviler ve geçirdiği ameliyat sonrasında uzun süre hastanede yattığını, akabinde evde istirahat etmek zorunda kaldığını, kaza tarihi itibariyle şoförlük yapan müvekkilinin uzun süre işinden geri kaldığını, bacağının tam iyileşmemesi nedeniyle aradan geçen 7 yıldan fazla sürede şoförlük mesleğini icra edemediğini, bundan sonra da mesleğini icra etmesinin mümkün olmadığını, müvekkilinin hem yüzündeki sabit izden dolayı hem de bir bacağının aksaması nedeniyle beden şeklinin önemli derecede değişmesi sonucu karşı cinsle ilişki kurmakta zorlandığını, müvekkilinin yüzünde oluşan sabit izin sosyal hayatı, iş hayatı ve psikolojisi üzerinde olumsuz etkileri olduğunu, yapılan arabuluculuk görüşmeleri neticesinde davalı sigorta şirketi ile anlaşma sağlanamadığını belirterek HMK m.107 uyarınca, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla … tarihinde meydana gelen yaralamalı trafik kazası sonucu müvekkilinin işten geri kalıp çalışamadığı süreler için şimdilik 100,00 TL geçici iş göremezliğe ilişkin maddi tazminatın, poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere; kalıcı kazanç kaybı ve malüliyet neticesinde güç (efor) kaybı nedeniyle uğramış olduğu maddi zararların telafisi amacıyla şimdilik 10.000,00 TL sürekli iş göremezliğe ilişkin maddi tazminatın, poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere; müvekkilin yüzünde meydana gelen izlerin kısmen dahi olsa yapılacak tıbbi müdahale ile iyileşme imkanın mümkün olması ve bu durumun müvekkilin bedensel ve ruhsal sağlığı için gerekli olması nedeniyle şimdilik 100,00 TL | estetik ameliyat giderine ilişkin maddi tazminatın poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere; kaza tarihi olan … tarihinden itibaren işletilecek reeskont faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından müvekkili sigorta şirketine usulüne uygun başvurunun olmadığını, 6098 Sayılı TBK’nın 50. maddesi hükmü uyarınca, zarar görenin zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altında olduğunu, haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesinin zorunlu olduğunu, kaza tarihine bakıldığında kanunun aradığı zamanaşımı dolmakla davanın reddi gerektiğini, dava dilekçesinde bahsi geçen … plakalı aracın müvekkili şirkete, 28/10/2012-13 tarihleri arasında …nolu Trafik Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, bu poliçeden dolayı sorumluluklarının, sigortalının kusuru oranında olmak üzere, ölüm/sakatlık halinde azami 225.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, kabul anlamına gelmemek üzere sigorta poliçesinin bir zenginleşme aracı olmayıp sadece gerçek zarar tutarını teminat altına aldığını, davaya konu kazanın meydana gelmesinde sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olduğunu, dolayısıyla müvekkili şirketin poliçe kapsamında hiçbir sorumluluğu bulunmadığını, adli tıp kurumu trafik ihtisas dairesinden kusur raporu alınmasını talep ettiklerini, geçici iş göremezlik tazminatı ve estetik giderlerinin poliçe kapsamında olmadığını, trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderlerin sağlık gideri teminatı kapsamında olup sağlık giderleri teminatının Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte somut olayda davacının müterafik kusuru bulunup bulunmadığının tespiti, davacının somut olayda koruyucu tertibat kullanmadığı tespit edilirse bu durumun dikkate alınarak tazminat tutarında makul oranda indirim yapılmasını , ayrıca davacının kaza tarihinden itibaren işleyecek şekilde faiz talebinde bulunmasının mümkün olmadığını, zira eksik belge ile başvuru söz konusu olduğundan başvurunun geçersiz olduğunu, müvekkili şirket yönünden faiz başlangıç tarihinin güncel aktüer hesabının yapıldığı tarihten itibaren başlayacağını, bu kazadan dolayı tazminata hükmedilmesi durumunda yasal faiz söz konusu olacağını, ayrıca davacı tarafa SGK tarafından rücuya tabi bir ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılması gerektiğini belirterek davanın dava şartı yokluğu nedeniyle öncelikle usulden reddine, mahkeme aksi kanaatte ise davanın esastan reddine, temerrüde düşmemiş ve dava açılmasına sebebiyet vermemiş bulunan müvekkili şirket aleyhine yargılama giderine, faize ve vekalet ücretine karar verilmemesine, masraf ve vekalet ücretimizin davacı taraftan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dosyası Ödemiş … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin… Esas, … Karar sayılı kararı ile Adalet Bakanlığının teklifi üzerine Hakimler ve Savcılar Genel Kurulunun 07/07/2021 tarihli 608 nolu 08/07/2021 tarihli ve 31535 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan kararı ile İzmir Asliye Ticaret Mahkemesinin yargı çevresinin İzmir ili mülki idare sınırları (Karşıyaka Ağır Ceza Mahkemesi yargı çevresi hariç) olduğu ve iş bu kararın 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanmasına karar verildiğinden bahisle mahkemenin görevsiz hale geldiğinden dolayı mahkememize gönderilmesine karar verilmesi sonucu tevzi edilmiştir.
Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun 08/07/2021 tarihli resmi gazetede yayınlanan 07/07/2021 tarihli 608 nolu kararı ile İzmir Asliye Ticaret Mahkemesi yargı çevresinin İzmir ilinin mülki sınırları (Karşıyaka Ağır Ceza Mahkemesi yargı çevresi hariç) olarak belirlenmiştir.
Dava; … tarihinde meydana gelen yaralamalı trafik kazası sonucunda meydana gelen geçici, kalıcı işgöremezlik, estetik ameliyat giderleri olmak üzere toplam 10.200,00’TL nin faiziyle tahsili istemine ilişkindir.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının “Kanuni hakim güvencesi ” başlığını taşıyan 37. Maddesi : ” hiç kimse kanunen tabi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz.” hükmünü öngörmektedir. Bilimsel çevrelerde ve uygulamada kanuni hakim güvencesi uyuşmazlığı yargılayacak ve çözecek olan mahkemenin o uyuşmazlığın doğmasından önce kanunen belli olması olarak kabul edilmektedir. …… Dikkat edilecek olursa Anayasadaki bu düzenleme hukuk ya da ceza davaları yönünden herhangi bir ayrım gözetmemesi ve uyuşmazlığın doğduğu tarihte bu uyuşmazlığı çözecek mahkemenin belli olması durumunda yargılama yapacak ya da yargılamaya devam edecek mahkemeyi gösteren yasal bir düzenleme yapılmadığı takdirde mutlaka bu mahkeme tarafından çözüme kavuşturulması öngörülmüştür. Bu açıklamalardan da anlaşılacağı üzere uyuşmazlık konusunu teşkil eden her hukuki olay, meydana geldiği tarihteki yasal düzenlemelere tabidir ve olayın meydana geldiği zamanda mevcut olan mahkemeler tarafından çözümlenmelidir. O halde yeni bir mahkeme kurulurken o mahkemenin kuruluş yasasında zaman bakımından faaliyete geçme gününden önceki uyuşmazlıklara bakacak mahkemelerle ilgili bir düzenleme bulunmadığı takdirde, her uyuşmazlık meydana geldiği tarihte bu işe bakacak olan mahkemece çözümlenecektir. Başka bir anlatımla her dava açıldığı koşullara göre görülüp sonuçlandırılacaktır. Dava konusu edilen hukuki uyuşmazlığın meydana geldiği tarihte yürürlükte olan yasalara göre kurulmuş bulunan mahkemelerin uyuşmazlığı çözmesi ana kural olmakla birlikte bazen yasal düzenlemelerle böyle bir uyuşmazlığın çözümü yeni kurulan mahkemelere de verilebilmektedir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/11-10 Esas 2019/401 Karar sayılı 04/04/2019 tarihli kararı)
Somut olayda işbu davanın … tarihinde meydana gelen yaralamalı trafik kazası sonucu geçici ve kalıcı iş göremezliğe ilişkin maddi tazminatın, estetik ameliyat giderine ilişkin maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işletilecek reeskont faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte davalı sigorta şirketinden tahsili talebine yönelik olarak Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla Ödemiş 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açıldığı ve dava tarihi itibariyle Ödemiş 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla görevli olduğu, dava tarihinden sonra 07/07/2021 tarihli 608 nolu Hakimler ve Savcılar Kurulu genel kurul kararı ile İzmir Asliye Ticaret Mahkemesi yargı çevresinin İzmir ili çevresinin mülki sınırları (Karşıyaka Ağır Ceza Mahkemesi yargı çevresi hariç) olarak belirlendiği ve bu kararın 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanacağının belirlendiği, ilgili kararda derdest davalarda da bu hükmün uygulanacağına ilişkin bir düzenleme bulunmadığı, 01/09/2021 tarihinden önce açılan davalara davanın açıldığı mahkeme tarafından bakılması gerektiği belirlenerek davaya bakma görevinin Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla Ödemiş 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde olduğu, bu nedenle dosyanın Ödemiş 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmesi gerektiği, gönderme kararının nihai karar olup verildiği anda kesin kararlardan olduğu ve yalnız başına temyiz edilemeyeceğinden mahkememizin iş bu kararı ile Ödemiş 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin… Esas, … Karar sayılı gönderme kararı sonucu oluşan uyuşmazlığın giderilmesi için dosyanın İzmir BAM 6.HD’ne gönderilmesine ilişkin aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun 07/07/2021 tarih 608 sayılı kararı gereğince 01/09/2021 tarihinden önce açılan davalara davanın açıldığı mahkeme tarafından bakılması gerektiği anlaşıldığından dosyanın Ödemiş 2. Asliye Hukuk Mahkemesine (Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) GÖNDERİLMESİNE,
2-Esasın bu şekilde kapatılmasına,
3-Harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece nazara alınmasına,
4-Mahkememizin iş bu kararı ile Ödemiş 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin… Esas, … Karar sayılı kararı doğrultusunda iki mahkeme kararı sonucu oluşan uyuşmazlığın giderilmesi ve yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’ne GÖNDERİLMESİNE,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda niteliği itibariyle kesin olmak üzere karar verildi.19/10/2021

Katip….
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza