Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/650 E. 2022/127 K. 14.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/650
KARAR NO : 2022/127

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/10/2021
KARAR TARİHİ : 14/02/2022

Yukarıda tarafları yazılı olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı … Sigorta A.Ş’ ın trafik sigortasını düzenlediği … plakalı aracın kusur konusunda anlaşmazlık bulunmayan tam kusurlu olarak müvekkile ait … plakalı araca 16/04/2021 tarihinde kusurlu çarpması sonucu (Kavşak yoğunluğu trafik işaretleri ile belirtilmemiş kavşakta (…) B aracı, sağdan gelen (…) A aracının geçiş önceliği kuralına uymadığı için asli ve %100 2918 sayılı KYTK 57/1-c ve yönetmelik 109/d–2 gereği kusurludur.) müvekkilin aracında kaza sonrası değer kaybının yargıtay kararlarına göre kazadan önceki değeri ile kazadan sonraki değeri arasındaki farka göre fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak üzere şimdilik 10,00 TL nin 26/05/2021 ihbar tarihinden 8 iş günü sonrası 08/06/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı … sigorta a.ş den ,diğer davalı yönünden haksız fiil tarihinden itibaren tahsiline karar verilmesi ;Ayrıca araç onarım süresince kullanılmadığından araçtan mahrum kalma olarak haksız fiil tarihi 16/04/2021 dan itibaren avans faizi ile … den fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak üzere şimdilik 10,00 TL’nin tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı … Sigorta vekilinin cevap dilekçesi ile; HMK 6.maddesi gereği davada yetkili mahkemenin davalının yerleşim yeri olduğunu, bu nedenle davanın yetki yönünden reddi ile İstanbul Anadolu Mahkemelerine gönderilmesini ayrıca davada kazaya karışan her iki araç malikinin de ticari işletmesiyle ilgisi olmayan dolayısıyla “ticari iş“ niteliğinde olmayan bir trafik kazasından kaynaklandığını, davacı ile müvekkili şirket arasında da bir sözleşme olmadığı olayın haksız fiile dayandığı dikkate alındığında davanın Asliye ticaret mahkemesi değil Asliye hukuk mahkemesi tarafından görülmesi gerektiğini, Türk Ticaret Kanunu 5/3 fikrası gereği Asliye Hukuk Mahkemeleri ile Asliye Ticaret Mahkemeleri arasındaki ilişki kamu düzeninden olan ‘görev’e ilişkin olduğundan davada görevsizlik kararı verilmesini talep etmiştir.
Davalı …’ye usulüne uygun tebligat yapılmış davalının duruşmaya katılmadığı davaya da cevap sunmadığı anlaşılmıştır.
Mahkememizin 30/11/2021 tarihli celsesinde verilen ara karar ile Davalı tarafın yetki itirazının davalı sigortanın İzmir’de şubesinin bulunup bulunmadığı İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne sorulduktan sonra değerlendirilmesine karar verildiği, Ticaret Sicil Müdürlüğü cevabi yazısında; sigorta şirketinin Bölge Müdürlüğünün Karşıyaka olduğunun bildirildiği anlaşılmıştır.
KANITLAR VE GEREKÇE :Davalı tarafın yasal süre içerisinde ileri sürdüğü mahkememizin yetkisine itirazı incelendiğinde; 6100 sayılı HMK’nın genel yetkiyi düzenleyen 6. maddesininin birinci fıkrasına göre; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” Yine aynı Kanunun 16. maddesinde ise, “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” hükmü yer almaktadır. Diğer taraftan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 110. maddesi ile ZMSS Genel Şartlarının C.7. maddesinde ise “Motorlu araç kazalarından dolayı hukukî sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentanın bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi, kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir.” ifadesine yer verilmiştir. Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman şeçme hakkı davalılara geçer. Somut olayda, kaza Muğla ilinde meydana geldiği, davacının yerleşim yerinin ise Muğla ili olduğu, ancak, yapılan araştırma ile davalı … sigorta şirketinin İzmir ili “Karşıyaka” ilçesinde bölge müdürlüğünün olduğu, Karşıyaka ilçesinin yargı çevremiz dahilinde olmadığı anlaşılmıştır. Dolayısı ile, davacının birden çok mahkemenin yetkili olduğu ve kesin yetki kuralının bulunmadığı bu davada, davacı vekilinin dava dilekçesi ile “1- … SİGORTA A.Ş. Vergi No: …-… Mah. … Cad. No:…/… …-…” şeklinde başlıkta davalı sigorta şirketinin belirtildiği, dolayısıyla davacı vekili tarafından davanın sigorta şirketinin İstanbul’da bulunan merkezine dava açıldığı, davacı tarafça bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmadığı ve yetkisiz mahkemede açtığı, böylelikle de seçme hakkının davalılara geçtiği, davalı … Sigorta vekilinin tarafından da yasal süre içerisinde yetki itirazında bulunulduğu anlaşılmakla iş bu davada İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi genel yetkili mahkemedir. Bu nedenle, davalı … Sigorta A.Ş vekili tarafından yasal süre içerisinde ileri sürülen yetki itirazı mahkememizce haklı bulunmuş, mahkememizin yetkisizliği nedeni ile davanın usulden reddine karar verilmesi uygun görülmüş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafından açılan iş bu davada ticaret sicil müdürlüğünden gelen yazıda da davalı şirketin şubesinin Karşıyaka adli yargı sınırları içerisinde olduğu mahkememiz sınırları içerisinde olmadığı, davalı vekilinin de yetki itirazının kabulüyle İstanbul Anadolu asliye ticaret mahkemesinin yetkili olduğu anlaşılmakla Mahkememizin yetkili olmadığı, yetkili ve görevli mahkemenin istanbul anadolu asliye ticaret Mahkemeleri olduğu anlaşılmakla, davanın usulden yetki bakımından REDDİNE,
2- Kararın kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde kesinleşme tarihinden itibaren iki hafta içinde, kanun yoluna başvurulursa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde gönderme talebinde bulunulduğu takdirde dava dosyasının görevli istanbul anadolu asliye ticaret Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
Aksi takdirde HMK 20/1.maddesi son cümlesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına dair ek karar düzenlenmesine,
3- HMK’nun 331/2.maddesi gereğince;
a-Dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi halinde harç ve yargılama giderlerine görevli mahkemece hükmedilmesine,
b-Dosyanın görevli mahkemeye gönderilmemesi halinde, 3b hükmüne göre karar verildiğinde talep halinde yargılama giderlerine mahkememizce hükmedilmesine,
Dair karar HMK 341 vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer mahkemeye verilecek dilekçe ile istinaf yoluna başvurabileceği belirtilerek davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup usulden anlatıldı.14/02/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır