Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/607 E. 2021/524 K. 29.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/607 Esas
KARAR NO : 2021/524

DAVA : Elatmanın Önlenmesi (İnanç Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/09/2021
KARAR TARİHİ : 29/09/2021

Mahkememize tevzi edilen Elatmanın Önlenmesi davasına ilişkin olarak;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin İzmir, …. Mahallesi … ada, … parsel nolu taşınmazın maliki olup bu taşınmaz üzerinde … Caddesi …numarada akaryakıt istasyonu işlettiğini, davalı şirketin bu parsel üzerinde …. nolu trafoyu kurduğunu ve bugüne kadar intifa hakkı almadığını ve kamulaştırma yapmadığını, müvekkilin faaliyet alanı nedeniyle bir tehlike arz eden trafonun kaldırılması için davalıya defalarca başvuru yapıldığını ancak davalının trafoyu müvekkilin arsasında bıraktığını, akaryakıt istasyonunda tadilat istemi ile Belediyeye başvuran müvekkilinin arsasında bulunan trafo nedeniyle sıkıntı yaşadığını ve Belediyenin trafonun kaldırılması halinde tadilat izni verebileceğini söylediğini, Belediyenin yönlendirmesi ile imar plan değişikliği çalışmaları yapıldığını, Mansuroğlu Mahallesi 25N-IIIc paftada, 283/6 sokağın doğusunda yer alan yeşil alan içinde 3.00×5.00 m ebadında trafo yeri belirlendiğini, davalı şirketin müvekkil şirketin arsasında 3×7=21 m2 yeri fuzulen işgal ettiği gibi emniyet açısından akaryakıt istasyonunda trafoya 10 metre mesafe bırakılarak kullanım yapabildiğini, dava konusu trafonun tehlike arz ettiği gibi müvekkilin mülkiyet hakkını da kısıtladığını belirtip davalının el atmasının önlenmesine, M-1294(Eski k-399) nolu trafonun sökülerek kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir
Dava, Elatmanın Önlenmesi istemine ilişkindir.
Asliye Ticaret Mahkemeleri, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. Maddesi gereğince ticari davalara bakmakla görevlidir.
Ticarî davalar, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1. maddesinde sayılmış olup, buna göre, “Her iki tarafın da ticarî işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın aynı maddenin a), b), c), d), e) ve f) bentlerinde sayılan davalar” ticari dava olarak adlandırılmıştır.
TTK’nun 4. maddesine göre; tarafların tacir olup olmadıklarına ve dava konusu edilen işin ticarî nitelikte olup olmadığına bakılmaksızın ticarî dava olarak sayılan dava türleri mutlak ticarî davalar, tarafları tacir olan ve tarafların ticarî işletmesi ile ilgili olan uyuşmazlıklar nispi ticari davalardır. Bir davanın nispi ticari dava sayılabilmesi için; uyuşmazlığın her iki tarafının tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticarî işletmesi ile ilgili olması gerekli ve zorunludur.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesini değiştiren 6335 sayılı Kanun ile asliye hukuk mahkemeleri ile asliye ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki, iş bölümü ilişkisi olmaktan çıkarılıp, görev ilişkisi haline getirilmiştir. Görev ilişkisi mahkemece re’sen davanın her aşamasında nazara alınan ve kamu düzeninden sayılan bir dava şartıdır. Ancak, 6335 sayılı Yasa’nın 38. maddesi uyarınca 6102 sayılı TTK’na eklenen geçici 9. madde ile bu kanunun göreve ilişkin hükümlerinin, bu kanunun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden önce açılan davalarda uygulanmayacağı, bu davaların açıldıkları tarihte yürürlükte bulunan kanun hükümlerine tabi olduğu belirtilmiştir.
Dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesi uyarınca, bu hükümde sayılan mutlak ticari davaların yanısıra her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları nispi ticari dava sayılır. Anılan Yasa’nın 5/1. maddesi uyarınca, aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine ve tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemeleri tüm ticari davalara bakmakla görevlidir.
Somut olayda uyuşmazlığın davacı şirketin maliki bulunduğu taşınmaz üzerinde davalı şirketin trafo kurması nedeniyle elatmanın önlenmesi istemine yönelik olduğu, 6102 sayılı TTK nun 4/1 maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağının hüküm altına alındığı, buna göre bir uyuşmazlığın ticari nitelikte olabilmesi için her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerektiği, MK 683/2 ve HMK 2.maddeleri kapsamında işbu davaya bakmaya görevli ve yetkili Mahkemenin İzmir Asliye Hukuk Mahkemeleri olması nedeniyle dosyada mahkememizin görevsizliğine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı tarafından açılan iş bu davada Mahkememizin görevli olmadığı, görevli mahkemenin İzmir Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu anlaşılmakla, HMK.nun 115/2.maddesi uyarınca davanın usulden REDDİNE,
2-Kararın kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde kesinleşme tarihinden itibaren iki hafta içinde, kanun yoluna başvurulursa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde gönderme talebinde bulunulduğu takdirde dava dosyasının görevli Nöbetçi İzmir Asliye Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
Aksi takdirde HMK 20/1.maddesi son cümlesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına dair ek karar düzenlenmesine,
3-HMK’nun 331/2.maddesi gereğince;
a-Dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi halinde harç ve yargılama giderlerine görevli mahkemece hükmedilmesine,
b-Dosyanın görevli mahkemeye gönderilmemesi halinde, 3b hükmüne göre karar verildiğinde talep halinde yargılama giderlerine mahkememizce hükmedilmesine,
4-Yargılama giderleri konusunda görevli ve yetkili mahkemesince karar verilmesine,
Dair karar HMK 341 vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer mahkemeye verilecek dilekçe ile istinaf yoluna başvurabileceği belirtilerek tarafların yokluğunda tensiben karar verildi. 29/09/2021

Katip …
(e-imza)

Hakim
(e-imza)