Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/583 E. 2021/506 K. 28.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/583
KARAR NO : 2021/506

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/07/2020
KARAR TARİHİ : 28/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla Ödemiş 1.Asliye Hukuk Mahkemesine verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı taraftan bankacılık kredi işlemlerinden kaynaklanan alacağı bulunmakta olup davalının bu işlem neticesinde oluşan borcunu ödemediğini, bunun üzerine müvekkilinin alacağının tahsili için Ödemiş İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla ilamsız icra takibine başlandığını, davalı süresi içerisinde takibe ve yetkiye itirazda bulunduğundan takibin durdurulduğunu, HMK madde 89’a göre madde”aksi kararlaştırılmadıkça para borçları, alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edilir” şeklinde düzenlenmiş olup dava konusu icra takibinin bir para borcuna ilişkin olduğunu ve bu sebeple alacaklı bankanın şubesinin Ödemiş’te olması sebebiyle takibin Ödemiş’te açıldığını, yetkili icra dairesinin Ödemiş İcra Dairesi olduğunu, davalı ile borçlu arasında kredi sözleşmesi kurulduğunu , davalının kullandığı krediyi geri ödemediğini, borçludan alacaklarının banka kayıtları ile sabit olduğunu, sözleşme gereği temerrüt faizi, BSMV, gecikme zammı, vs. alacaklarının bulunmakta olup bunların kredi sözleşmesi ile sabit olduğunu, davalının müvekkiline borcunu hala ödemediğini belirterek davalı(borçlunun) itirazının iptali ile %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkumiyetine, durdurulan takibin devamına, yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılarak lehlerine ücreti vekalet takdirine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: dava şartı Ticari Uyuşmazlık Arabuluculuk Görüşmeleri yokluklarında yapıldığından (hatta bu aşamada müvekkiline dahi davet mektubu gönderilmeyip müvekkilinin de arabuluculuk sürecinden bihaber olduğunu) açılan davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkilinin yasal yerleşim yeri adresinin ödeme emrinin tebliğ edildiği “… Mah. .. Sk. No….” adresi olduğunu, İcra ve İflas Kanunu 50/1. Maddesinin yollamasıyla HMK 6. Maddede Yetkiye ilişkin genel kural; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” kuralı gereğince müvekkiline açılacak icra takibinde Ödemiş İcra Müdürlüklerinin yetkisiz olduğunu, yetkili mercinin Torbalı İcra Müdürlüğü olduğunu, müvekkilinin kullandığı kredinin adı veya türü ticari kredi ise ve sözleşmede yetki sözleşmesi maddesi bulunuyor ise dahi müvekkilinin hem krediyi kullandığı dönemde hem de bu dönemde hiçbir zaman tacir sıfatı taşımadığını, krediyi kullandığı dönemde küçük çaplı bir hayvan işletmesi sahibi olduğunu, bu faaliyeti ise esnaf faaliyetinin dahi altında olduğundan olması muhtemel bir yetki sözleşmesi maddesinin kendisi açısından geçersiz sayılması gerektiğini, müvekkilinin alacaklı bankadan kredi kullandığını ve anapara borcunu kabul etmekle birlikte borca konu kredinin müvekkilince ödeme emrinde talep edilen tutardan daha az bir miktarda kullanıldığını, ancak takip dosyası ile müvekkilinden kullandığı anapara kredi borcuna fahiş miktarda akdi faiz, temerrüt faizi ve gecikme zammı işletilmek suretiyle kullandığı kredinin çok çok üzerinde bir bedel talep edildiğini, ayrıca ödeme emrinde belirtilen %90,00 Temerrüt Faiz oranının fahiş olduğunu, mevzuatta bankaların kredi için müşterilerinden talep edebileceği faiz oranlarının belli olduğunu, işbu kredinin ticari kredi mi yoksa tüketici kredisi mi olarak kullanıldığının ödeme emrinden anlaşılmadığını, takip öncesinde müvekkiline gönderilen herhangi bir ihtarnamenin de bulunmadığını, ancak bir an için kullandırılan kredinin ticari kredi olduğu kabul edilse dahi kullandırılan krediye uygulanacak en yüksek faiz oranının da mevzuatımızda belli olduğunu ancak talep edilen faiz oranının bunun da üzerinde olduğunu, yine takip dosyasından müvekkiline gönderilen ödeme emrinde müvekkilinden akdi faiz ve temerrüt faizinin yanında ayrıca gecikme zammının da talep edilmekle, bu alacak kaleminin de sözleşmede yer alsa dahi iptal edilmesi gerektiğini çünkü bu durumda müvekkilinin var olan bir anapara borcuna karşılık birkaç farklı defalar faiz ödemesi yapmak durumunda kalacağını ve bu durumun TMK 2. Maddesinde yer alan dürüstlük kuralına aykırılık teşkil edeceğini, son olarak ödeme emrinin 4 nolu bölümünde borcun sebebi olarak Kredi Sözleşmesi ve İhtarnameye dayanılmış ise de ne takipten önce ne de takip dosyasından müvekkiline gönderilen tebligat evrakının içerisinde Örnek 7 ödeme emrinden başkaca takibe dayanak oluşturan herhangi bir sözleşme sureti ya da ihtarname gönderilmediğinden ödeme emrinde müvekkilinden “216,66 TL Diğer Asıl Alacağı” olarak talep edilen İhtarname Giderinin de talep edilemeyeceğinden bu alacak kaleminin de iptali gerektiğini belirterek icra takip dosyasına sunduğumuz itirazları ve iş bu dilekçe doğrultusunda haksız olarak açılan davanın reddine karar verilmesini, davacı bankanın %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davacı banka üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

Dava dosyası Ödemiş … Asliye Hukuk Mahkemesinin …Esas …Karar sayılı kararı ile Adalet Bakanlığının teklifi üzerine Hakimler ve Savcılar Genel Kurulunun 07/07/2021 tarihli 608 nolu 08/07/2021 tarihli ve 31535 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan kararı ile İzmir Asliye Ticaret Mahkemesinin yargı çevresinin İzmir ili mülki idare sınırları (Karşıya Ağır Ceza Mahkemesi yargı çevresi hariç) olduğu ve iş bu kararın 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanmasına karar verildiğinden bahisle mahkemenin görevsiz hale geldiğinden dolayı mahkememize gönderilmesine karar verilmesi sonucu tevzi edilmiştir.
Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun 08/07/2021 tarihli resmi gazetede yayınlanan 07/07/2021 tarihli 608 nolu kararı ile İzmir Asliye Ticaret Mahkemesi yargı çevresinin İzmir ilinin mülki sınırları (Karşıyaka Ağır Ceza Mahkemesi yargı çevresi hariç) olarak belirlenmiştir.
Dava; İİK nun 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ve takibin devamı ile icra inkar tazminatı istemine ilişkin itirazın iptali davasıdır.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının “Kanuni hakim güvencesi ” başlığını taşıyan 37. Maddesi : ” hiç kimse kanunen tabi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz.” hükmünü öngörmektedir. Bilimsel çevrelerde ve uygulamada kanuni hakim güvencesi uyuşmazlığı yargılayacak ve çözecek olan mahkemenin o uyuşmazlığın doğmasından önce kanunen belli olması olarak kabul edilmektedir. …. Dikkat edilecek olursa Anayasadaki bu düzenleme hukuk ya da ceza davaları yönünden herhangi bir ayrım gözetmemesi ve uyuşmazlığın doğduğu tarihte bu uyuşmazlığı çözecek mahkemenin belli olması durumunda yargılama yapacak ya da yargılamaya devam edecek mahkemeyi gösteren yasal bir düzenleme yapılmadığı takdirde mutlaka bu mahkeme tarafından çözüme kavuşturulması öngörülmüştür. Bu açıklamalardan da anlaşılacağı üzere uyuşmazlık konusunu teşkil eden her hukuki olay, meydana geldiği tarihteki yasal düzenlemelere tabidir ve olayın meydana geldiği zamanda mevcut olan mahkemeler tarafından çözümlenmelidir. O halde yeni bir mahkeme kurulurken o mahkemenin kuruluş yasasında zaman bakımından faaliyete geçme gününden önceki uyuşmazlıklara bakacak mahkemelerle ilgili bir düzenleme bulunmadığı takdirde, her uyuşmazlık meydana geldiği tarihte bu işe bakacak olan mahkemece çözümlenecektir. Başka bir anlatımla her dava açıldığı koşullara göre görülüp sonuçlandırılacaktır. Dava konusu edilen hukuki uyuşmazlığın meydana geldiği tarihte yürürlükte olan yasalara göre kurulmuş bulunan mahkemelerin uyuşmazlığı çözmesi ana kural olmakla birlikte bazen yasal düzenlemelerle böyle bir uyuşmazlığın çözümü yeni kurulan mahkemelere de verilebilmektedir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/11-10 Esas 2019/401 Karar sayılı 04/04/2019 tarihli kararı)

Somut olayda iş bu davanın Ödemiş İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında davalı(borçlunun) itirazının iptali ile %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkumiyetine, durdurulan takibin devamına yönelik olarak Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla Ödemiş 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde açıldığı ve dava tarihi itibariyle Ödemiş 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla görevli olduğu, dava tarihinden sonra 07/07/2021 tarihli 608 nolu Hakimler ve Savcılar Kurulu genel kurul kararı ile İzmir Asliye Ticaret Mahkemesi yargı çevresinin İzmir ili çevresinin mülki sınırları (Karşıyaka Ağır Ceza Mahkemesi yargı çevresi hariç) olarak belirlendiği ve bu kararın 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanacağının belirlendiği, ilgili kararda derdest davalarda da bu hükmün uygulanacağına ilişkin bir düzenleme bulunmadığı, 01/09/2021 tarihinden önce açılan davalara davanın açıldığı mahkeme tarafından bakılması gerektiği belirlenerek davaya bakma görevinin Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla Ödemiş 1.Asliye Hukuk Mahkemesinde olduğu, ancak mahkemece esas hükümle birlikte İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildiği, dosyanın Ödemiş 1. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerektiği, gönderme kararının nihai karar olup verildiği anda kesin kararlardan olduğu ve yalnız başına temyiz edilemeyeceğinden mahkememizin iş bu kararı ile Ödemiş… Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas …. karar sayılı gönderme kararı sonucu oluşan uyuşmazlığın giderilmesi için dosyanın İzmir BAM 6.HD’ne gönderilmesine ilişkin aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun 07/07/2021 tarih 608 sayılı kararı gereğince 01/09/2021 tarihinden önce açılan davalara davanın açıldığı mahkeme tarafından bakılması gerektiği anlaşıldığından dosyanın Ödemiş 1. Asliye Hukuk Mahkemesine (Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) GÖNDERİLMESİNE,
2-Esasın bu şekilde kapatılmasına,
3-Harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece nazara alınmasına,
4-Mahkememizin iş bu kararı ile Ödemiş 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/379 Esas 2021/410 Karar sayılı kararı doğrultusunda iki mahkeme kararı sonucu oluşan uyuşmazlığın giderilmesi ve yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’ne GÖNDERİLMESİNE,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda niteliği itibariyle kesin olmak üzere karar verildi. 28/09/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza