Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/559 E. 2022/686 K. 03.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO 2021/559
KARAR NO :2022/686

DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 15/09/2021
KARAR TARİHİ : 03/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; kazanın oluş şekli, yeri, sürücüleri ve araçları anlattığı, kaza tutanağından bahisle kusuru ve sigorta bilgilerini anlattığı, ilgili sigorta şirketine dosya açıldığı ve hasar tazminat ödemesinin sürüncemede kaldığını, hukuki sebeplerden bahsettiğini, rizikonun teminat dışı kalmasıyla ilgili ispat yükü olduğunu, kasko sigortacısı olan diğer davalının, İhtiyari Mali Mesuliyet yükümlülüğü olduğunu, davalı sigorta şirketlerinin orijinal parçalarla hesaplanacak gerçek zarardan ve değer kaybından sorumlu olduklarını ve bu konuda Yargıtay kararlarından bahsettiğini, aracın rayiç piyasa değerini ve sovtaj değerinin bilirkişi tarafından belirlenmesini istediklerini, bu nedenlerden dolayı 39.000,00 TL’nin kusurlu araç Trafik Sigortacısı olarak davalılardan … Sigorta A.Ş.’nden, 39.000,00 TL yi aşan 100,00 TL nin kusurlu araç İhtiyari Mali Mesuliyet Sigortacısı olarak davalı … Sigorta A.Ş.’nden temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini, dava öncesi yürütülen arabuluculuk faaliyetine ilişkin vekalet ücreti de eklenmek suretiyle, davalarında yapılacak yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının hukuki yararı olmadığını, yargıtay kararlarının yetki yönünden itirazlarını, İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğunu, davacının delillerini taraflarına göndermediğini, konu ile ilgili HMK kararını, talebin zaman aşımına uğradığını, konu ile ilgili KTK kararını, müvekkili sigorta şirketinin, kusurlu … plakalı aracın zorunlu trafik poliçesi ile sigortalı olduğunu ve poliçe tarihlerini, poliçe limitinden bahsettiğini, değer kaybı için poliçe başlangıç tarihinin esas alınarak hesaplama yapılması gerektiğini, eksik evrak ile başvuru yapıldığından ve dava açıldığından bahisle, talebin reddinin gerektiğini, konu ile ilgili TTK maddelerini, hasar onarımı ile ilgili belge sunulmadığını, davanın reddini, eksper raporunun hazırlanması için renkli resimlerin talep edildiğini, hazırlanmadığını, sigorta şirketinden tazminat almayarak dava açmasının, vekâlet ücreti ile faiz kazanmak için kötü niyetli olduğunu, konu ile ilgili Trafik Sigortası Genel Şartlarını, sigortacılık kanununu fatura sunulmadan KDV ödemesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, KDV hariç hesaplanmasını beyan ve talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. Vekili cevap dilekçesinde özetle; talebin zaman aşımına uğradığını, 2 yıllık süre sonunda müracaat edildiğini, müvekkil şirketin sorumluluğunun sigortalısının kusuru ve bakiye poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, kazaya karışan … plaka sayılı araç müvekkil şirket nezdinde kasko sigortası ile sigortalı olduğunu, müvekkil şirketin bu poliçedeki maddi zararlara karşı teminat limiti ile kaza tarihinde araç başına 100,00 TL olduğunu, davacının tazminat talebinin öncelikle trafik sigortasından karşılanacağını, İMM teminatının, Zorunlu Mali Mesuliyet Poliçesi teminatının üzerinde kalan meblağ için geçerli olduğunu, bilirkişi incelemesinin yapılmasını talep ettiklerini, belirlenen kusur oranı ve hesaplanan hasar miktarının bu incelemeden sonra ortaya çıkacağını, bilirkişi incelemesinde değiştirilen parçaların hurda bedeli ile kıymet kazanma bedelinin tazminattan düşülerek hesaplama yapılması gerektiğini, hasar miktarının tespitinde, araç rayiç değeri ile sovtaj değerinin de tespit edilmesi, hasar miktarı ile bu tutarların karşılaştırılması, hangi tutar düşük ise onun esas alınmasını beyan ve talep etmiştir.
Davacı vekili tarafından sunulan … tarihli ıslah dilekçesi ile; raporda kusurlu araç ZMMS olan davalı … Sig. A.Ş.’nin poliçe teminat limitinin 36.000 TL olduğu belirtilse de sorumluluğunun 39.000 TL olduğunu, poliçenin … tarihinden önce kurulduğunu ancak kazanın … tarihinden sonra olduğunu, 2019 yılı içerisinde … tarihinde teminatın artırılmış ve poliçe limitlerinin 39.000 TL ye çıkarıldığını, bu nedenle kaza tarihi itibariyle davalı … Sig. A.Ş.’nin teminat sorumluluk sınırının 39.000 TL olduğunu, 39.000-TL nin kusurlu araç Trafik Sigortacısı olarak davalılardan … Sigorta A.Ş.’nden, 39.000TL yi aşan 11.000,00 TL nin kusurlu araç İhtiyari Mali Mesuliyet Sigortacısı olarak davalı … Sigorta A.Ş.’nden temerrüt tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsilini talep etmiştir, ıslah dilekçesi davalı vekiline usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Mahkememizce deliller toplanılmış, davacı vekili tarafından kaza tespit tutanağı, ekspertiz raporu, tamir faturaları ve KTK 97. md kapsamında başvuru belgeleri ibraz edilmiş, davalı sigorta şirketi tarafından sigorta poliçesi ve hasar dosyasının dosyaya kazandırıldığı görülmüş, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezinden araç ile ilgili sigorta ve hasar bilgileri celbedilmiş, yine olaya karışan araçların trafik kayıtları dosyaya getirtilmiştir.
Dosya uyuşmazlık konularında inceleme yapılmak üzere otomotiv bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından mahkememize ibraz edilen ayrıntılı gerekçeli raporda özetle; araç sahibinin aracın hasarlı halini, davalı sigorta şirketine terk etmeyerek onarım yaptırdığını veya trafikçiden çekildiğini, bu bilgi ile davalı sigorta şirketlerinin tazminattan sorumlu olduğunu, hasar tazminat bedelinin 50.000,00 TL olması gerektiğini, davalı … Sigorta’nın kusurlu … plakalı aracın zorunlu trafik poliçesi ile sigortacısı olduğu ve poliçe tarihlerinde poliçe limitinin 36.000,00 TL olduğunu, bu bedelin poliçe limitlerinin üzerinde olduğunu, diğer davalı … Sigorta’nın … plakalı aracın kasko sigortacısı olduğunu, poliçe tarihlerinde, İMM poliçe limitinin 100.000,00 TL olduğunu, bu bedelin trafik sigortası limitini aşan bölüm için poliçe limitlerinde olduğunu, … plakalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunu belirtmiştir.
Dosya uyuşmazlık konularında inceleme yapılmak üzere trafikçi bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından mahkememize ibraz edilen ayrıntılı gerekçeli raporda özetle; davalının tamamen kendi hatası ile zararlı sonuca neden olan davranışının 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 46. maddesinde düzenlenen, “ b) Şerit değiştirmeden önce gireceği şeritte sürülen araçların emniyetle geçişini beklemek, c) Trafiği aksatacak veya tehlikeye sokacak şekilde şerit değiştirmemek zorunludurlar.” Şeklindeki kuralın ihlali niteliğinde olduğunu, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 56. maddesinde düzenlenen: “ 2. Kavşaklara yaklaşırken, yerleşim yerleri dışında yüzelli metre, yerleşim yerlerinde ise otuz metre mesafe içinde ve kavşaklarda şerit değiştirmeleri yasaktır.“ şeklindeki kuralın ihlali niteliğinde olduğunu, davacının 2918 Karayolları Trafik Kanununu ihlal eden zararlı sonuç üzerinde etken bir davranışının bulunmadığını belirtmiştir.
Dosya hasar bedelinin tahsiline ilişkin tazminat davasıdır.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Davacının trafik kazası sonucunda araçta meydana gelen davalı sigorta şirketlerinden tahsiline yönelik davada yetki, zaman aşımı, kusur, poliçe limiti ile sorumlu olup olmadığı, belirsiz alacak davasının konu edilip edilmediği, alacağın varlığı ve miktarları bakımından yapılan yargılama sonucunda dosyadaki tüm bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde, alınan kusura ilişkin bilirkişi raporunda davacı tarafın kusurunun bulunmadığı, davalı sigorta şirketlerince sigortalı olan araç sürücüsünün ise 2918 Sayılı Yasanın 46,56 maddeleri düzenlenen kuraları ihlal niteliğinde olup asli kusurlu olduğu, otomotiv bilirkişi raporunda da; araç sahibinin aracın hasarlı halini, davalı sigorta şirketine terk etmeyerek onarım yaptırdığını veya trafikçiden çekildiğini, bu bilgi ile davalı sigorta şirketlerinin tazminattan sorumlu olduğunu, hasar tazminat bedelinin 50.000,00 TL olması gerektiğini, davalı … Sigorta’nın kusurlu … plakalı aracın zorunlu trafik poliçesi ile sigortacısı olduğu ve poliçe tarihlerinde poliçe limitinin 36.000,00 TL olduğu tespiti yapılmış olup, alınan bilirkişi raporlarına itibar edilmek suretiyle davacının açmış olduğu davanın yetkili yer olan davacının ikamet adresinde açıldığı, kaza tarihinden itibaren ise 2 yıllık zamanaşımı süresinin de dolmadığı anlaşılmakla davacının davasının kabulü şeklinde aşağıda belirtir şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davacının davasının kabulüyle 39.000,00 TL hasar bedelinin … Sigortanın Limiti aşılmamak kaydıyla(36.000,00 TL), 11.000,00 TL hasar bedelinin ise diğer sigorta şirketi …’nın limiti aşılmamak kaydıyla(110.000,00 TL), Sigorta şirketlerine müraacat tarihi olan … tarihinden itibaren yasal faiziyle davalılardan ayrı ayrı alınıp, davacıya verilmesine,
2-Harçlar Yasası gereğince karar tarihi itibariyle davalı … Sigorta A.Ş’den alınması gereken 2.664,09 TL nispi ilam harcından, peşin alınan 667,74 TL nispi harcının tahsili ile 1.996,35‬ TL harcın davalı … Sigorta’dan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Harçlar Yasası gereğince karar tarihi itibariyle davalı … Sigorta A.Ş’den alınması gereken 751,41‬ TL nispi ilam harcından, değer arttırım nedeniyle alınan 190,00 TL ıslah harcı indirildikten sonra kalan 561,41‬ TL harcın davalı … Sigorta A.Ş’den alınarak, Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından işbu dava nedeniyle sarf edilen harç gideri olan 917,04‬ TL, yargılama aşamasında yapılan posta, tebligat bilirkişi giderlerinden oluşan 1.430,2‬ TL olmak üzere toplam 2.347,24‬ TL yargılama giderinin müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca, takdir ve tayin edilen 9.200,00 TL vekalet ücretinin müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak, davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan ancak sarf edilmeyen gider avansından kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde taraflara re’sen iadesine,
6-1.320,00 TL arabulucuk ücretinin davalılardan 6183 sayılı kanun hükümleri kapsamında tahsiline,
Dair karar HMK 341 vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer mahkemeye verilecek dilekçe ile istinaf yoluna başvurabileceği belirtilerek davacı vekilinin ve davalı vekilinin yokluğunda okunup usulden anlatıldı.03/10/2022 12:27:42

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza