Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/472 E. 2022/198 K. 03.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/472
KARAR NO : 2022/198

DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ : 04/08/2021
KARAR TARİHİ : 03/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillinin … Sitesi …/… numaralı bağımsız bölümün maliki olduğunu, sitenin yönetim işlerinin davalı S.S … Site İşletme Kooperatifi tarafından yürütüldüğünü, müvekkilinin kooperatif ana sözleşmesinde düzenlenen şartları taşıdığını ve davalı kooperatifin üyesi olduğunu ve davalı kooperatifin ortağı olduğunu, kooperatifin 18.06.2021 tarihinde Genel Kurul toplantısı düzenlemiş olduğunu sonradan haricen öğrendiğini, bunun üzerine davalı kooperatife İzmir … Noterliği’nin 16.07.2021 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edildiğini, ihtarnameye cevap verilmediğini, davalı kooperatif yönetim kurulu tarafından haksız ve hukuka aykırı olarak müvekkilinin kooperatif üyeliğinden çıkarılması/silinmesine dair 28.03.2021 tarih ve 2 numaralı karar alındığını, bu kararın iptali hakkında İzmir 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… E. sayılı dosyası ile dava açıldığını, yargılamanın devam ettiğini, dolayısı ile Kooperatifler Kanunu 16.maddesinde düzenlendiği üzere müvekkilinin kooperatif üyesi olup hak ve yükümlülüklerinin devam ettiğini, müvekkilinin üyeliğinin devam etmesine rağmen davalı tarafından müvekkiline hiçbir bildirimde bulunulmadan 18.06.2021 tarihinde genel kurul toplantısı düzenlendiğinin öğrenildiğini, belirtilen genel kurul toplantısına müvekkilinin davet edilmediğini, 18.06.2021 tarihli toplantıda alınan kararların müvekkil tarafından bilinmemekle birlikte hazirun listesinde de yer almadığının öğrenildiğini, bu durumun hukuka aykırı olduğunu, genel kurulun toplantıya ne şekilde çağrılacağının Kooperatifler Kanunun 45. Maddesinde düzenlendiğini, müvekkilinin toplantıda alınan kararlardan bilgisinin bulunmadığını, müvekkilinin toplantıya katılması, kooperatifin bütçe ve faaliyet raporlarını incelemesinin ve kurumların icrası gibi hususlarda görüş bildirmesinin engellendiğini bildirerek davalı kooperatifin 18.06.2021 tarihli genel kurulun ve genel kurulda alınan tüm kararların iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın iptali istenen 18/06/2021 tarihli genel kurulun yapıldığı tarihte S.S. … Site İşletme Kooperatifinin üyesi olmadığını, fiilen kooperatif üyeliği olmayan davacının üyeliğinin varlığı ortaya konulmadan taraf ehliyeti olmaması sebebiyle genel kurula çağrılma ve katılma olanağı olmadığından genel kurulun kendisine bildirilmediğinden bahisle iptalini isteme olanağının da bulunmadığını, davacı tarafın İzmir 1.Asliye Hukuk Mahkemesine …/… esas üzerinden üyeliğinin iptali ile ilgili olarak dava açmış olması da genel kurulun yapılması sırasında üye olmadığının açık bir kanıtı olduğunu, davacının kooperatif üyeliğiyle ilgili olmayan yapılan incelemede üyelik kaydının usulsüz olduğu, üye olma koşullarını taşımadığından üyeliği devir aldığına dair varsa belge aslını göndermesi veya teslim etmesi noter ihtarı ile bildirildiği halde verilen süre içerisinde istenen belgenin teslim edilmemesine bağlı olarak, S.S…. Site İşletme Kooperatifi üyeliğinden kaydının silindiğini, bu kayıt silme işleminin kooperatif üyeliğinden çıkarma şeklinde değil, üyelik kaydının ilk başından beri hükümsüz olması sebebine dayandığını, üyeliğinin butlan ile batıl olmasının bu davada tartışılmasının hukuki olmadığını, esasen …/… numaralı taşınmazın sahibi olan davacının söz konusu sitede yıllardan beri oturmadığını, onun bu konutunda davacının babası …’in oturduğunu bildirerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Aşamada davacı vekili 02/03/2022 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini bildirmiş, 03/03/2022 tarihli duruşmada feragat beyanını tekrarlamış, davalı vekili de yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını bildirerek beyanlarını imzalarıyla onaylamışlardır.
Davacı vekilinin vekaletnamesinde davadan feragat yetkisinin bulunduğu, HMK 309 ve devamı maddeleri kapsamında davadan feragatin davayı sona erdiren taraf işlemlerinden olduğu ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurduğundan davanın feragat nedeniyle reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR ; Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın feragat nedeniyle reddine,
2-Alınması gerekli 80,70 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL’nin davacı taraftan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
4-Talep olmadığından davalı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansının bakiyesinin karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/03/2022

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır