Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/409 E. 2022/717 K. 17.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/409
KARAR NO : 2022/717

DAVA : Maddi Tazminat
DAVA TARİHİ : 30/06/2021
KARAR TARİHİ : 17/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Maddi Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesiyle; …’ün maliki olduğu … plakalı araç ile 16.06.2019 tarihinde İzmir ili, Torbalı ilçesinde seyir halinde iken davacının maliki olduğu … plakalı araca çarpması sonucu davacıya ait araçta maddi hasar meydana geldiğini, kazada … plakalı aracın kusurlu olduğunu, … plakalı aracın davalı sigorta şirketinin zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olduğunu, aracın hasar onarımının kendi kasko sigortacısı olan … Sigorta şirketi tarafından yapıldığı, araçta meydana gelen değer kaybı zararı için KTK 97. maddesi uyarınca davalı sigorta şirketine başvuruda bulunulduğunu, davalı sigorta şirketi tarafından kısmi ödeme yapıldığını beyan ederek şimdilik 100,00 TL bakiye değer kaybı alacağının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yapılacak yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesiyle; arabuluculuk yoluna başvurulmadığından dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, 16/06/2019 tarihli kazaya karıştığı belirtilen … plakalı aracın davalı nezdinde … numaralı 16/06/2019-2020 vadeli zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, kaza tarihi itibariyle teminat limitinin araç başına 36.000,00 TL olduğunu, davacı tarafın başvurusu üzerine 30.03.2020 tarihinde 837,14 TL değer kaybı tazminatı ödemesi yapıldığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla Trafik Sigortası Genel Şartları’nın A.6.b maddesinde belirtildiği üzere hak sahibinin kendi kusuruna denk gelen tazminatların teminat dışında kalan hallerden olduğunu, kusur durumunun tespit edilmesi gerektiğini, değer kaybı tazminat hesaplamasının Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Trafik Sigortası Genel Şartları Ek-1’de belirlenen formüle uygun olarak yapılması ve faizin dava tarihinden itibaren yasal faiz olması gerektiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce deliller toplanılmış, davalı sigorta şirketinden sigorta poliçesi ve hasar dosyası, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi’nden sigorta ve hasar bilgileri, kazaya karışan araçların trafik kayıtları celbedilmiş, bilirkişi raporu aldırılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 16.06.2019 tarihinde dava dışı … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile davacı sevk ve idaresindeki … plakalı araç arasında trafik kazası meydana geldiği, … plakalı aracın davalı sigorta şirketi tarafından … numaralı poliçe ile 28.01.2019-28.11.2020 dönemine ilişkin zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olduğu, kazanın teminat süresi içinde gerçekleştiği, Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda dava dışı …’ün idaresindeki … plakalı araç ile sağa dönüş manevrası sırasında sağa dönüş yaparken dar bir kavisle dönmek yerine geniş bir kavisle sola yanaşarak manevra yaptığı, meskun mahal olan yol kesiminde seyri sırasında KTK 53-a ve 84-f maddeleri uyarınca doğrultu değiştirme manevralarını yanlış yaptığı ve kazanın oluşumunda asıl etken olduğu, davacının idaresindeki … plakalı araç ile seyri sırasında kavşağa yaklaşırken aracın hızını yeterince ayarlayamadığı ve KTK 52/1-a ve 52/1-b maddelerine aykırı davranışı nedeniyle kazanın oluşamunda 2. derecede etken olduğu, davacı vekili tarafından bilirkişi raporuna itiraz edilmediği, davalı vekili tarafından bilirkişi raporuna kusur tespiti yönünden itiraz edilmediği, Yargıtay içtihatlarında belirtildiği üzere aracın kazadan önceki ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve onarım yapıldıktan sonra ikinci el değeri arasındaki farkın değer kaybını oluşturduğu, bilirkişi raporunda Yargıtay kararına göre 3.000,00 TL değer kaybı hesaplandığı, davalı sigorta şirketi tarafından 30.03.2020 tarihinde değer kaybı bedeli olarak 837,14 TL ödeme yapıldığı, Mahkememizce bilirkişi raporunda tespit edilen kusur durumları dikkate alınarak sigortalı dava dışı araç sürücüsünün %75, davacı araç sürücünün %25 kusurlu olduğu kabul edilerek yapılan hesaplamada sigortalı sürücünün kusuruna isabet eden 2.250,00 TL’den 837,14 TL ödemenin mahsubu ile bakiye değer kaybı bedelinin 1.412,86 TL olduğu, KTK 99. maddesi ve KZMSS B.2 maddesi gereğince davacının davalı sigorta şirketine müracaat tarihi olan 18.09.2019 tarihinde 8 iş günü ilavesi ile davalının 18.09.2019 tarihi itibariyle temerrüde düştüğü anlaşılmakla davacı tarafın miktar arttırım dilekçesi de dikkate alınarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
Davanın KABULÜ ile, dava konusu bakiye değer kaybı bedeli için 1.412,86 TL maddi tazminatın 18/09/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Harçlar Yasası gereğince karar tarihi itibariyle alınması gereken 96,51 TL nispi ilam harcından, peşin alınan 59,30 TL harç ve değer arttırım nedeniyle alınan 22,43 TL tamamlama harcı indirildikten sonra kalan 14,78 TL harcın davalıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından işbu dava nedeniyle sarf edilen harç gideri olan 149,53 TL, yargılama aşamasında yapılan posta, tebligat, bilirkişi giderlerinden oluşan 1.243,20 TL olmak üzere toplam 1.392,73 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacının kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca, takdir ve tayin edilen 1.412,86 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan ancak sarf edilmeyen gider avansından kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde taraflara re’sen iadesine,
Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında suçüstü ödeneğinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 17/10/2022

Katip ..
¸e-imza

Hakim ……..
¸e-imza

Tashih Şerhi

Mahkememizin 17/10/2022 tarihli kararının hüküm kısmının son bendinde “Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.” olarak belirtilen kısmın “Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda miktar itibariyle kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.” olarak HMK 304. madde gereğince tashihine karar verildi. 18/11/2022

Katip……..
¸e-imza

Hakim ….
¸e-imza