Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/406 E. 2022/613 K. 12.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/406
KARAR NO : 2022/613

DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 30/06/2021
KARAR TARİHİ : 12/09/2022

Yukarıda tarafları yazılı olan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … tarihinde saat … sıralarında müvekkiline ait … plakalı araca … İlçesi … semtinde seyir halinde iken … plakalı aracın çarpması ile maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, müvekkilinin aracında 22.979,88 TL tutarında hasar meydana geldiğini, kazadan sonra kusurlu aracın Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesini düzenleyen … Sigorta Şirketine başvurularak …/… nolu hasar dosyasının açtırıldığını ve sigorta şirketinin hasar onarımı için 12.218,08 TL ödeme yaptığını ancak müvekkilinin zararının çok daha fazla olduğunu, davalı sigorta şirketi ile anlaşamayan müvekkilinin Sigorta Eksperi …’ yi atayarak hasar raporu hazırlattığını, uyuşmazlık nedeni ile Sigorta Tahkim Kuruluna başvurulduğunu, dosya üzerinden yapılan incelemede taleplerinin kabul edildiğini, ancak davalı sigorta şirketinin itirazı nedeni ile kurul tarafından el çekme kararı verilmesi nedeni ile huzurdaki davanın zorunlu hale geldiğini, dava konusu ile ilgili olarak arabuluculuk yoluna da başvurulduğunu fakat anlaşma sağlanamadığını, … plakalı aracın dava konusu kazada asli (tam) kusurlu olduğunu, bu nedenle aacın sigortacısı olan davalı şirketin limitler dahilinde hasardan sorumlu olduğunu, davalının onarım bedelinin KDV sinden sorumlu olduğunu, sigorta şirketinin sigortalının uğradığı gerçek zarardan sorumlu olduğunu bu nedenle davalı sigorta şirketinin gerçek zararı ödemekle yükümlü olduğu ve hasar onar bedeline iskonto indirimi uygulanmasının doğru olmadığını, davalı sigorta şirketinin araç ile ilgili olarak müvekkili tarafından yaptırılan ekspertiz işleminin ücretinden de sorumlu olduğunu ifade ederek, müvekkilinin aracında oluşan hasar nedeni ile dava tarihi itibarı ile 500,00 TL (KDV dahil) ve 100,00 TL değer kaybı bedelinin 413,00 TL ekspertiz rapor gideride s dahil edilerek temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte tahsilini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalı tarafdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının trafik kazası sebebi ile hasarının tespiti için hasar alanında uzman bilirkişilerden dosyaya sunulan faturaların incelenerek denetime elverişli bir rapor alınması gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla araçtaki gerçek değer kaybının belirlenmesi için gerekli kriterlerin incelenmesi ve söz konusu incelemenin alanında uzman bilirkişiler tarafından yapılması gerektiğini, davacının araçtaki hasara ilişkin tazminat talep edebilmesi için ekspertiz raporu alma zorunluluğu bulunmadığını, mecburi olmayan masrafların talep edilemeyeceğini, hasarla ilgili ödemelerin yapılması nedeni ile müvekkil şirketin temerrüde düşmeyeceğini mahkemenin aksi kanaatte olması durumunda dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiğini ifade ederek, davanın usulden reddini, yapılan ödeme nedeni ile haksız davanın reddini, mahkemenin aksi kanaatte olması durumunda aracın hasar geçmişinin tramer kayıtlarından tespitini, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden kusur raporu alınmasını, davalının değer kaybı ve hasar bedeli tazminatı talebime yönelik bilirkişi raporu alınmasını, eksper ücretinin reddine karar verilmesini, haksız maddi tazminat talebi ve davanın reddedilmesi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davacı tarafa yükletilmesini beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, dosya ve ekleri kusur ve hesap bilirkişilerine tevdi edilerek, tarafların davaya konu kazanın oluşumunda kusur oranları ve tazminat miktarlarının tespiti yönünden otomotiv bilirkişiden rapor aldırılmıştır.
Otomotiv Bilirkişi raporunda özetle; Dava konusu … plakalı aracın ve araç sürücüsünün … tarihinde meydana gelen trafik kazasına herhangi bir etkilerinin bulunmadığı, kazaya karışan … plakalı aracın ve sürücüsünün kazada ana etken oldukları, kaza sonrasında … plakalı aracın , sol ön çamurluk, sol ön kapı, ön panel, motor soğutma suyu radyatörü, sol ön çamurluk davlumbazı, sol ön salıncak, sol rot başı, korna, ön kapı dış sıyırıcı fitil, sol ön kapı kilidi, radyatör alt traversi, sigorta kutusu, sol rot kolu, ön tampon, sol far, sol ön kapı çitası, sol ön kapı cam mekanizması, arka çamurluk davlumbazı, klima radyatörü (kondenser) ve motor kaputunun hasarlandığı, araçla ilgili olarak davalı sigorta şirketi tarafından hazırlatılan ekspertiz raporunda araç onarım bedelinin yedek parçalara uygulanan yüksek orandaki iskonto nedeni ile (7.256,39 TL) KDV siz 12.218,09 TL KDV li olarak 14.417,35 TL olarak tespit edildiği fakat araçtaki gerçek hasar değerini yansıtmadığını, bilirkişi tarafından hazırlanan onarım çizelgesinde araçta onarım için kullanılacak yedek parçaların yetkili servis orijinal parça tutarının 14.232,90 TL onarım işçilikleri bedelinin 6.725,00 TL olacağı bu tutara %18 KDV eklendiğinde onarım bedelinin 24.730,32 TL olduğu, davalı tarafın davacıdan talep etmiş olduğu 22.979,89 TL lik onarm bedelinin araç hasarına ve piyasa koşullarına uygun olup aracın gerçek hasarını yansıttığı, aracın ikinci el rayiç değerinin dosyada yer alan ekspertiz raporu ile 1.ve 2.uzman görüşlerinde belirtilen değerlerin ortalaması alındığında 50.000,00 TL olacağı, dava konusu aracın dava konusu kazadan önce ön tarafından hasarlandığı bu nedenle aracın ön kısmında oluşan hasarın değer kaybı hesabından dikkate alınmayacağı, araçta yapılan onarım işlemlerinin, otomobil servislerinin, oto alım satım şirketlerinin, galerilerin ve hasar servisleri ile sigorta eksperleri tarafından sözü edilen durumlarda kullanılan hasar değerlendirme katsayıları dikkate alınarak aracın değer kaybının % 4,5 olacağı, araç Rayiç değeri 50.000,00 TL olarak kabul edildiğinde araçtaki değer kaybının 2.250,00 TL olarak hesaplandığı, dava konusu araç için 17.08.2020 Tarihli Banka Dekontunda; Davacı Vekili adına 12.218,08 TL hasar ödemesi yapıldığı görüldüğünden tespiti yapılan davalı tarafın talebi olan 22.979,89 TL den oluşan bakiyenin 10.761,83 TL olduğu bu tutar ile birlikte aracın değer kaybı bedeli olan 2.250,00 TL toplamda 13.011,83 TL nin davalı tarafa ödenmesi gerektiği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Kusur oranlarının belirlenmesi için dosyanın trafik bilirkişisine tevdiine karar verildiği, trafikçi bilirkişi tarafından düzenlenen ayrıntılı ve gerekçeli bilirkişi raporunda özetle; davalının sigortalısı … plakalı araç sürücüsü …’nin zararlı sonuca neden olan davranışının 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 57. Maddesinde düzenlenen kuralın ve aynı kanununun 84.maddesinde düzenlenen kuralın ihlali niteliğinde olduğu, davacı …’ın zararlı sonucun oluşmasına katkıda bulunan davranışının 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 52. Maddesinde düzenlenen kuralın ihlali niteliğinde ve aynı kanununun 47. Maddesinde düzenlenen kuralın ihlali niteliğinde olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce taraf itirazları doğrultusunda dosyanın kusur oranlarının belirlenmesi için Ankara Adli Tıp Kurumu’na gönderilmesine karar verildiği, adli tıp kurumunca düzenlenen ayrıntılı ve gerekçeli raporda özetle; Sürücü …’nin % 80 (Yüzde seksen) oranında kusurlu olduğu, davacı sürücü …’ın % 20 (Yüzde yirmi) oranında kusurlu olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce aldırılan bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşılmıştır.
Dava; … tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu davacının uğramış olduğu maddi zararlarının kazaya sebebiyet veren araçların ZMMS sigortacısından tahsili istemine ilişkindir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve kaza tarihinde yürürlükte bulunan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na göre, kara yolu zorunlu mali sorumluluk (trafik) sigortası, bir motorlu aracın kara yolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne, yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan hukuki sorumluluğu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve kanun gereği yapılması zorunlu olan sigorta türüdür.
Kaza sonucu, trafik kazasının oluşumunda davalı sigortalısı … plaka sayılı aracın sürücüsünün %80 kusurlu bulunduğu, davacıya ait … plaka sayılı aracın sürücüsünün ise %20 oranında kusurlu bulunduğu anlaşılmıştır.
Eldeki davada, davalı sigorta şirketleri … plaka sayılı aracın trafik (ZMMS) sigortacısı sıfatına haiz olup, dava dışı işletenin ve onun eyleminden sorumlu olduğu kişinin (sürücünün) kusuru oranında ve poliçe limiti dahilinde zarar gören davacıya karşı sorumludur.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Toplanan delillerden, … tarihinde meydana gelen davaya konu trafik kazası nedeniyle davalı sigorta şirketinin tespit olunan zararın %80’ninden, temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile poliçe teminat limiti dahilinde sorumlu tutulması gerektiği, davalı … Sigorta A.Ş’nin poliçe limiti dahilinde zarar gören davacıya karşı sorumluluğunu yerine getirmesi gerektiği, Sürücü …’nin % 80 (Yüzde seksen) oranında kusurlu olduğu, davacı sürücü …’ın % 20 (Yüzde yirmi) oranında kusurlu olduğu, dava konusu aracın dava konusu kazadan önce ön tarafından hasarlandığı bu nedenle aracın ön kısmında oluşan hasarın değer kaybı hesabından dikkate alınmayacağı, araçta yapılan onarım işlemlerinin, otomobil servislerinin, oto alım satım şirketlerinin, galerilerin ve hasar servisleri ile sigorta eksperleri tarafından sözü edilen durumlarda kullanılan hasar değerlendirme katsayıları dikkate alınarak aracın değer kaybının % 4,5 olacağı, araç Rayiç değeri 50.000,00 TL olduğu, araçtaki değer kaybının 2.250,00 TL olarak hesaplandığı, dava konusu araç için 17.08.2020 Tarihli banka dekontunda; Davacı Vekili adına 12.218,08 TL hasar ödemesi yapıldığı görüldüğünden tespiti yapılan davalı tarafın talebi olan 22.979,89 TL den oluşan bakiyenin 10.761,83 TL olduğu bu tutar ile birlikte aracın değer kaybı bedeli olan 2.250,00 TL toplamda 13.011,83 TL nin davalı tarafa ödenmesi gerektiği ancak kusur oranları kapsamında hasar bedelinin 8.609,46 TL olduğu, mahkememizin 12/09/2022 tarihli celsesinde verilen kısa kararda sehven rakamın 8.109,46 TL olarak yazıldığı, kısa karardaki hasar tazminat bedelinin 8.609,46 TL olarak düzeltilmesine, 1.800 TL değer kaybı bedellerinin sigorta şirketinin limiti aşılmamak kaydıyla (41.000 TL) temerrüt tarihi olan 24.07/2020 tarihinde itibaren yasal faiziyle davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş olup aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜYLE kusur oranları kapsamında 8.609,46 TL hasar, 1.800,00 TL değer kaybı bedellerinin sigorta şirketinin limiti aşılmamak kaydıyla (41.000,00 TL) temerrüt tarihi olan 24/07/2020 tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan alınıp, davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Harçlar Yasası gereğince karar tarihi itibariyle alınması gereken 711,07 TL nispi ilam harcından peşine alınan 59,30 TL ve ıslah harcı olan 212,00 TL harçtan mahsubu ile bakiye 439,77‬ TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından işbu dava nedeniyle sarf edilen harç, bilirkişi ücreti, tebligat-posta masrafı olmak üzere toplam 2.648,8‬ TL yargılama giderinin davanın kabul-red oranına göre 2.119,04‬ TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacının kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca, takdir ve tayin edilen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
5-Davalının kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca, takdir ve tayin edilen 2.152,36 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ancak sarf edilmeyen gider avansından kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde taraflara resen iadesine,
Dair karar HMK 341 vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer mahkemeye verilecek dilekçe ile istinaf yoluna başvurabileceği belirtilerek davacı vekilinin ve davalı vekilinin okunup usulden anlatıldı.
12/09/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır