Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/367 E. 2022/394 K. 27.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/367
KARAR NO : 2022/394

DAVA : Maddi Tazminat
DAVA TARİHİ : 14/06/2021
KARAR TARİHİ : 27/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Maddi Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin dilekçe ekinde ruhsat fotokopisini sundukları … plaka numaralı 2014 model, … marka aracın maliki olduğunu, söz konusu aracın 18.06.2019 tarihinde …’ın …. plaka numaralı aracıyla çarpması sonucu ağır hasara uğradığını, meydana gelen kazada davalı sigorta şirketi tarafından …. poliçe numaralı zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı …plakalı aracın sürücüsü …’ın asli ve tam kusurlu olduğunu, nitekim kaza sonrası düzenlenen ekspertiz raporuyla da diğer araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu olduğunun tespit edildiğini, müvekkiline ait araçta kaza sonucu ekspertiz raporu ile yetkili servis faturasında da görüldüğü üzere 3.534,27 TL hasar meydana geldiğini ve araçta önemli bir değer kaybının olduğunu, kazaya kusuru ile sebep olan aracın …. poliçe numarasıyla zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı olduğu … A.Ş.’nin müvekkiline ait araçta meydana gelen değer kaybını karşılama yükümlülüğü bulunduğunu, araçta meydana gelen değer kaybının tazmini için işbu davayı açmadan önce davalı sigorta şirketine başvuruda bulunulduğunu ancak davalı tarafından araçta meydana gelen değer kaybının çok altında olarak 454,00 TL ödeme yapıldığını, taraflar arasındaki arabuluculuk görüşmelerinin de olumsuz sonuçlandığını, bu nedenlerle, maddi hasarlı trafik kazası sonucu müvekkilinin maliki olduğu … plaka numaralı araçta meydana gelen fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla 500,00 TL’lik değer kaybının kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili tarafından sunulan 14/02/2022 tarihli harçlandırılmış ıslah dilekçesi ile, 500,00 TL talep edilen değer kaybı alacağını 2.045,31 TL artırarak 2.545,31 TL olarak ıslah ederek kaza tarihinden itibaren uygulanacak ticari faizi ile birlikte tahsiline ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi ile; HMK.nın 6. maddesinde “Genel yetkili Mahkeme; davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir” şeklinde düzenlendiğini, işbu davada yetkili mahkemenin, müvekkil sigorta şirketinin yerleşim yeri İstanbul olması sebebiyle HMK madde 6/1 gereği, İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğundan yetkisizlik kararı verilmesini, davacının değer kaybı talepleri işbu SBM tarafından atanan ekspertiz neticesinde karşılandığından değer kaybı talebinin reddedilmesi gerektiğini, her halükarda Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı esas alınarak hesaplamanın reel piyasaya göre yapılması gerektiği iddiasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu yönündeki iddiaları kabul etmediklerini, davacı tarafın faiz taleplerinin haksız ve hukuka aykırı olduğundan taleplerinin reddi gerektiğini, huzurdaki davanın ikame edilmesine müvekkili sigorta şirketi sebebiyet vermediğinden, müvekkil sigorta şirketinin yargılama gideri ve vekâlet ücretine ilişkin sorumlu tutulmamasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 10/11/2021 tarihli duruşmasında, davalı tarafın yetki itirazının, davalı sigorta şirketinin yetki itirazının haksız fiilin meydana geldiği yer ve davalı sigorta şirketinin şubesinin bulunduğu yer dikkate alınarak yerinde görülmediğinden reddine karar verilerek yargılamaya yukarıdaki esas üzerinden devam olunmuştur.
Mahkememizce deliller toplanılmış, davacı vekili tarafından kaza tespit tutanağı, ekspertiz raporu, tamir faturaları ve KTK 97. md kapsamında yapılan başvuru belgeleri ibraz edilmiş, davalı sigorta şirketi tarafından sigorta poliçesi ve hasar dosyasının dosyaya kazandırıldığı görülmüş, ….’nden araç ile ilgili sigorta ve hasar bilgileri celbedilmiş, yine olaya karışan araçların trafik kayıtları dosyaya getirtilmiştir.
Dosya uyuşmazlık konularında inceleme yapılmak üzere bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından Mahkememize ibraz edilen ayrıntılı gerekçeli rapor, Mahkememizce yeterli ve hükme esas almaya elverişli nitelikte görülmekle davalı tarafın yeniden rapor aldırılmasına yönelik talebinin reddine karar verilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; sürücü ….’ın sevk ve idaresindeki …. plaka sayılı aracı ile …. kavşağına geldiğinde aracının kısımları sağ ön kısımları ile; … Sokak istikametinden gelen sürücü …’nun sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın sol ön kısımlarına çarpması şeklinde kazanın meydana geldiği, buna göre sürücü ….’ın sevk ve idaresindeki …. plaka sayılı aracı ile ….kavşağına geldiğinde geldiğinde durup, sağdan gelen taşıtlar var ise bunların geçişini bekleyip, yolun güvenli olduğunu gördükten sonra harekete geçerek kavşağa girip seyrine devam etmesi gerekirken, böyle yapmayıp, dikkatsiz ve tedbirsiz davranıp, görüş alanını yeterince kontrol altında tutmadığı, mevcut seyir hizıyla kavşağa giriş yaptığı sırada sağ taraftan gelen ve kavşak konumundan dolayı ilk geçiş hakkına sahip olan sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araca ilk geçiş hakkını vermeyerek, sevk ve idare hatasıyla dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışıyla çarptığından; 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun Madde 57/c’de belirtilen kontrolsüz kavşaklarda kavşak kollarının farklı oldukları işaretlerle belirlenmemiş ise, soldaki araç sağdaki araca yol vermek zorundadır, kuralını ihlal ettiğinden sürücü ….’ın kazanın oluşumunda etken olduğu, davacıya ait araç sürücüsü …’nun sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araçla seyir şeridini takiben doğru yönde seyir halinde olduğu, kontrolsüz kavşağa davalı taraf aracına göre sağdan girmesi nedeniyle, kaza mahalli kavşakta geçiş önceliği hakkına sahip olduğu, buna göre herhangi bir kural ihlalinde bulunmadığı, bu nedenle sürücü …’nun kazanın oluşumunda etken olmadığı, aracın 2. el piyasa değeri belirlenirken aracın markası modeli, tipi, yakıt cinsi, 2.el piyasada tercih edilip edilmediği, yıllık motorlu taşıtlar vergisi, yedek parça fiatları, daha önce kazaya karışıp orjinalliğinin bozulup bozulmadığı, yaptığı toplam km vb özelliklerin etken olduğu, dava konusu aracın piyasa rayiç değerinin 70.000,00 TL olduğu, kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değerinin 67.000.00 TL olduğu ve sonuç olarak kazaya bağlı olarak araçta 3.000,00 TL değer kaybı meydana geldiği, davalı sigorta şirketinin, davacı tarafa değer kaybı bedeli olarak 08.04.2021 tarihinde 454,69 TL ödeme yaptığı, buna göre davalı sigorta şirketinin bakiye değer kaybı yükümlülüğünün 3.000,00 TL – 454,69 TL = 2.545,31 TL olduğu, 10 BD 034 plakalı bu aracın ZMMS nın 13.07.2018 – 2019 dönemi için …. numaralı poliçe ile davalı … tarafından düzenlendiği, uyuşmazlık konusu trafik kazasının poliçe teminatı kapsamında kaldığı, yine 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu madde 93 gereği tarife tespit görevlisi olan Hazine Müsteşarlığınca yayınlandığı üzere 01.01.2019 tarihinden sonra ZMM (trafik) sigortasının teminat limitle araç başına 36.000,00 TL ile sınırlı olduğu, hesaplanan bakiye değer kaybı zararının poliçe limiti içerisinde kaldığı ve sigortacının eksik ödeme yaptığı 08.04.2021 tarihinde temerrüde düştüğü anlaşılmakla, davanın kabulü ile dava konusu değer kaybı yönünden 2.545,31 TL maddi tazminatın 08/04/2021 tarihinden itibaren itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesisine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
Davanın KABULÜ ile,
Dava konusu değer kaybı yönünden 2.545,31 TL maddi tazminatın 08/04/2021 tarihinden itibaren itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
Harçlar Yasası gereğince karar tarihi itibariyle alınması gereken 173,87 TL nispi ilam harcından, peşin alınan 59,30 TL harç ve değer arttırım nedeniyle alınan 26,40 TL tamamlama harcı indirildikten sonra kalan 88,17 TL harcın davalıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından işbu dava nedeniyle sarf edilen harç gideri olan 170,50 TL, yargılama aşamasında yapılan posta, tebligat, bilirkişi giderlerinden oluşan 1.193,40 TL olmak üzere toplam 1.363,90 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacının kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca, takdir ve tayin edilen 2.545,31 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan ancak sarf edilmeyen gider avansından kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde taraflara re’sen iadesine,
Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında suçüstü ödeneğinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda miktar itibariyle kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/04/2022
Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza