Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/362 E. 2022/554 K. 22.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/362 Esas
KARAR NO : 2022/554

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 29/04/2021
KARAR TARİHİ : 22/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili İzmir 1. Tüketici Mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; kaza tarihinde … plakalı aracın müvekkil şirket nezdinde Ekstra Karayolları Motorlu araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, 23/05/2019 tarihinde davalı sevk ve idaresindeki sigortalı araç geri manevra yaptığı esnada park halinde bulunan dava dışı … ait … plakalı araca sağ ön çamurluk bölgesinden çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonrası ekiplerce düzenlenen kaza tespit tutanağında sigortalı araç sürücüsü davalının asli ve tam kusurlu bulunduğunu, kaza maydana geldikten sonra siagorta eksperince gerekli incelemelerin yapıldığını ve eksper raporunda 5.588,59 TL hasar bedeli belirlendiğini, … un hesabına toplam hasarın 3.386,60 TL nin 24/06/2019 tarihinde gönderildiğini, …… Park. İşlt. Müş. Hizm Ltd Şti ne 10/07/2019 tarihinde 1.035,56 TL, 25/074/2019 tarihinde 1.166,44 Tl parça tedariği ödemesinin davacı şirketçe yapıldığını belirterek davalınn takibe yapmış olduğu haksız ve kötüniyetli itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacağın 3.386,60 TL lik kısmı için 24.06.2019 , 1.035,56 TL lik kısmı için 10/07/2019, 1.166,44 TLlik kısmı için 25/07/2019 tarihin olan ödeme tarihlerinden itibaren yasal faiz işletilmesine, davalının % 20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi tebliğine rağmen cevap vermediği ve duruşmalara katılmadığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce deliller toplanılmış, İzmir 6. İcra Dairesinin …… Esas sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine cari hesap alacağının tahsili amacıyla 11.606,79 TL cari hesap alacağı ve 173,62 TL işlemiş faiz alacağının tahsili amacıyla ilamsız yolla takibe girişildiği, ödeme emrinin borçluya 04/12/2018 tarihinde tebliği ile süresi içerisinde borçlu tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
İzmir 1. Tüketici Mahkemesinin 04/05/2021 tarih ve …… Esas-….. Karar sayılı kararı ile görevsizlik kararı verildiği, dosya mahkememize tevzi edilerek mahkememizin …..esasına kaydı yapılmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: ”…öncelikle dava dilekçesinde belirtilen, başta faiz olmak üzere, aleyhime olan hiç bir hususu kabul etmiyorum. Önceki itirazlarımı tekrar ederimÖncelikle dava, Selçuk îcra Müdürlüğü’nün …….E. sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali davasıdır. Davacı tarafından dava dosyasına sunulan ve tarafıma gönderilen arabuluculuk tutanağı Izmir 1. İcra Müdürlüğü’nün …….E. sayılı dosyasına ilişkindir. Ayrıca Tüketici Uyuşmazlığı olarak arabuluculuğa gidilmiştir. Dolayısıyla usulüne uygun olarak arabuluculuğa başvurulmamıştır. Davanın öncelikle usulden reddi gerekir.Davacı taraf dava konusu hasar tazminatını Trafik Sigortası Genel Şartlarının 4/C (ehliyetsiz araç kullanma) maddesi gereği tarafımdan talep etmektedir. Sürücünün ehliyetsizliği sebebiyle rücu koşullarının oluştuğunu belirtmişlerdir. Olay tarihi 23.05.2019’dur. Benim sürücü belgeme, alkollü araç kullanmamdan dolayı 13.09.2018 tarihinde 6 ay süreyle el konulmuştur. Süre 13.03.2019 tarihinde dolmuştur. Yani cezam 13.03.2019 tarihinde bitmiştir. Olay tarihinde herhangi bir ceza durumum yoktur. 6 aylık sürem dolmuştur. Ancak ehliyetimi daha teslim almamıştım. Burada ancak 2918 sayılı KTK md 44/b ‘ye “Araç kullanırken sürücü belgelerini yanlarında bulundurmak ve yetkililerin her isteyişinde göstermek,” düşünülebilir. Ehliyetimin geçici alındığı ve sürenin dolduğunu ilgili kurumdan sorulmasmı/celbini talep ederim.(T.C.İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü Trafik Başkanlığı -……./ANKARA- ya da mahkemece re’sen tespit edilecek kurum.) Dolayısıyla davacının iddia ettiği gibi ehliyetsiz araç kullanma durumum söz konusu değildir.Yukarıda açıklanan ve re’sen tahkik olunacak sebeplerle İş bu haksız davanın, tüm talep ve sonuçları ile birlikte usul ve esastan reddine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini saygıyla talep ederim. …“ şeklinde beyanda bulunulmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE & NETİCE VE KANAAT
Selçuk İcra Dairesi’nin …..esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; 07/04/2021 tarihli ilamsız icra takip tâlebinde, davacının alacaklı, davalının borçlu olduğu, 5.588,60-TL asıl alacak 753,85.-TL işlemiş faiz olmak üzere 6.342,45.-TL toplam alacak için icra takibi başlatıldığı, süresi içinde borçlunun borca itirazı ile takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Dosya uyuşmazlık konularında inceleme yapılmak üzere bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından mahkememize ibraz edilen ayrıntılı gerekçeli 26/04/2022 tarihli raporda;
Kusur yönünden:
A)Davalı … plakalı traktör sürücüsü … zararlı sonuca neden olan davranışının:
•2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 84. maddesinde düzenlenen asli sürücü kusurlarından:“ı) Park için ayrılmış yerlerde veya taşıt yolu dışında kurallara uygun olarak park edilmiş araçlara çarpma”şeklindeki kuralın ihlali niteliğinde olduğu,
•Karayolları Trafik Kanununun 137. maddesinde: “b) Uygun durumdaki yollarda geri dönüşleri diğer araçların gelişleri engellenmeden ve yolu kullananlar için tehlike yaratmayacak şekilde en az manevra ile dönülerek yapılır.” şeklindeki hükmün ihlali niteliğinde olduğu,
B)Davacı … araç sürücüsü ………….. 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununu ihlali niteliğinde zararlı sonuç üzerinde etken nitelikte bir trafik kural ihlalinin bulunmadığı kanaatine varıldığı,
Hasar yönünden:
•Dosyaya sunulan ve ……..Sigorta Ekspertiz Hiz.Ltd.Şti. tarafından hazırlanan 18.06.2019 tarihli Oto Mecburi Mali Mesuliyet Kesin Ekspertiz raporunda; araçta değişmesi gereken yedek parça ve işçilik ücretleri incelendiğini,
•Dosya kapsamında bulunan, bilgi ve belgeler tarafından incelenmiş ve piyasa araştırması yapılmıştır. Tespit edilen hasarlı parçaların kazanın oluş şekli ile uyumlu olduğu ayrıca hasarlı parça, malzeme ve işçilik ücretlerinin de kaza tarihi itibariyle (23.05.2019) serbest piyasa fiyatlarıyla uyumlu olduğu tarafımdan tespit edilmiştir. Bu tespitler neticesinde, … plaka sayılı, 2011 model, SKODA SUPERB 1.9 TDİ marka otomobilde meydana gelen hasar ve zarar-ziyan toplamı (KDV Dahil) : 5.588,59-TLolduğu,
•Karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları B.4. zarar görenlerin haklarının saklı tutulması ve sigortacının sigortalıya rücu hakkı‘’Tazminatı gerektiren olay, aracın ilgili mevzuat hükümlerine göre gereken ehliyetnameye sahip olmayan veya geçerliliğini yitirmiş sürücü sertifikasına sahip ya da ehliyetine geçici/sürekli el konulmuş kimseler tarafından sevk edilmesi veya trafik kurallarının ağır kusur ile ihlali sonucunda meydana gelmiş ise rücu edilebilir.’’
•Dosya içeriğinde sunulu sürücü belgesi iptal sorgulama detayında, sürücü …’in kullanmış olduğu traktör için yeterli ehliyete sahip olduğu, alkollü araç kullanmaktan 13.09-2018 tarihinde geri alındığı ve sürenin 13.03.2019’da bittiği ancak sürücü belgesini yetkili idareden almadığı, kaza tarihi olan 23.05.2019’da sürücü …’in araç kullanma hakkına haiz olduğu tespit edilmiştir. Bu durumda sigorta şirketinin rücu hakkının oluşmadığı görüş ve kanaati oluştuğu rapor edilmiş,
Alınan bilirkişi raporu Mahkememizce “rücuya dair kısım hariç olmak üzere” yeterli ve hükme esas almaya elverişli mahiyette görülmüştür.
Dava; İİK nun 67. maddesi uyarınca itirazın iptaline ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlığın 23.05.2019 tarihli kazada davacının ZMMM sigortalısı olan davalının kusurlu olup olmadığı ve gerçekleşen zarar sonrası ödeme ile ilgili olarak ödemenin miktarı, hangi tarihten hangi faiz ile istenebileceği ve rücu şartlarının doğup doğmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ile hüküm kurmaya yeterli bulunan bilirkişi raporları dosya kapsamı ile birlikte değerlendirildiğinde; davacı … nezdinde ZMSS poliçesi bulunan davalıya ait … plakalı aracın karıştığı trafik kazasında … plakalı araca çarparak hasarlandığı, davacı … şirketinin zarar gören araç malikine 24.06.2019 tarihinde 3.386,40-TL, 10.07.2019 tarihinde 1.035,56 TL, 25.07.2019 tarihinde 1.166,44 TL tazminat ödedikleri, ancak kazanın davalının ehliyetsiz araç kullanması nedeniyle meydana geldiği tespit edildiği, mahkememizce alınan bilirkişi raporunda da; davacı … tarafından sigortalı olan araç sürücüsünün ehliyetsiz oluşu nedeniyle kazanan meydana geldiği tespit edildiği, davacı … şirketinin karşı tarafa ödemiş olduğu hasar tazminatını sigortalısı olan davalıdan tahsili amacıyla açılan davacının davası ile ilgili olarak,
Bilirkişi raporunda kaza tarihi olan 23.05.2019 itibari ile davalı …’in araç kullanma hakkına haiz olduğu ve bu sebeple rücu şartının oluşmadığı belirtilmiş ise de;
KTK 48/13 “Bu madde hükümlerine göre geri alınan sürücü belgesinin iade edilebilmesi için; ilgili kişi hakkında trafik kurallarına aykırılık dolayısıyla bu Kanun hükümlerine göre verilmiş olan idari para cezalarının tamamının tahsil edilmiş olması; uyuşturucu veya uyarıcı madde alması nedeniyle sürücü belgesi geri alınanların ayrıca sürücü olmasında sakınca bulunmadığına dair resmi sağlık kurumlarından alınmış sağlık kurulu raporunun ibraz edilmesi şarttır.” şeklindeki kanuni düzenlemeye istinaden para cezasının tamamının tasil edilmemiş olması halinin de ehliyetsizlik olarak kabul edildiği ve halihazır tatbikatta bu durumda da ehliyetsiz araç kullanma sebepli ceza tatbiki yapıldığı gibi süresi dolmuş olsa da ilgili hüküm gereği cezanın tümünün ödenmesi ile ehliyetin iadesinin mümkün olduğu ve neticeten ehliyetin iade şartlarının doğmadığı anlaşılmaktadır.
Örnek mahiyetli idari para cezaları, kabahat hukuku açısından ihtisas dairesi olan Yargıtay 19. C.D.’NİN bir kararı incelenecek olur ise;( Esas No: 2016/15707-Karar No: 2017/6894)
“Anılan ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre kabahatlinin alkollü araç kullanma suçunu daha önce 21/06/2013 ve 04/05/2014 tarihlerinde olmak üzere iki kez işlediğinin anlaşılması karşısında, 2918 sayılı Kanun’un 48/5. maddesinde yer alan “… Alkollü olarak araç kullanma nedeniyle sürücü belgesi geri alınan kişiye, son ihlalin gerçekleştiği tarihten itibaren geriye doğru beş yıl içinde; ikinci defasında 877 Türk Lirası idari para cezası verilir ve sürücü belgeleri iki yıl süreyle…” hükmü uyarınca, sanığın ehliyetinin 04/05/2014 tarihinde idare tarafından alındığı, idari yaptırım uygulanması ile sürücü belgesinin geri alınmasına başlanıldığı, sanığın ehliyetinin olmamasına rağmen 20/09/2014 tarihinde sürücü belgesiz araç kullanarak idari yaptırıma konu eylemi gerçekleştirdiği gözetilmeden, itirazın reddi yerine, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla;
Gereği görüşülüp düşünüldü;
İtiraza konu tutanak tarihinin 20.05.2014 yerine sehven 20.09.2013 olarak yazılmasının maddi hata olduğu kabul edilerek yapılan incelemede; 2918 sayılı Kanunun 48/13. maddesinin ”Bu madde hükümlerine göre geri alınan sürücü belgesinin iade edilebilmesi için; ilgili kişi hakkında trafik kurallarına aykırılık dolayısıyla bu Kanun hükümlerine göre verilmiş olan idari para cezalarının tamamının tahsil edilmiş olması; uyuşturucu veya uyarıcı madde alması nedeniyle sürücü belgesi geri alınanların ayrıca sürücü olmasında sakınca bulunmadığına dair resmi sağlık kurumlarından alınmış sağlık kurulu raporunun ibraz edilmesi şarttır.” yönünde olduğu, muteriz tarafından 21.06.2013 tarihinde alkollü araç kullanmak nedeni ile verilen idari para cezasının ödenmediği, bu hali ile muteriz tarafından ehliyetin iade alınabilmesi için gerekli şartların oluşmadığı anlaşılmakla;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden Antalya 3. Sulh Ceza Hakimliğinin 30/12/2014 tarihli ve 2014/340 değişik iş sayılı kararının CMK’nın 309/4-b maddesi uyarınca BOZULMASINA,”;
Şeklinde gerekçelerle kabahat hukuku açısından idari para cezasının tahsili olmaksızın kullanım hâli ehliyetsizlik olarak kabul edilmiş ve cezaya t’abi tutulmuştur. Bu açıdan cezaya tâbi kılınan kabahat hukukundaki durum özel hukuk, tazminat hukuku açıısndan da kusur hali teşkil edecek, sigorta teminatından istifadeye mani olacaktır.
Açıklanan gerekçelerle bilirkişi raporu hilafına (rücu açısından); davacının davasının kabulü ile, Selçuk İcra Dairesi’nin……Esas sayılı takip dosyasında davalı tarafından takibe yapılan itirazın iptali ile 6.342, 45TL alacak üzerinden takibin devamına, davalı tarafından yapılan itirazın haksız ve alacağın likit olduğu kabul edildiğinden hüküm altına alınan 6.342, 45TL alacak üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1- KTK 48/13 “Bu madde hükümlerine göre geri alınan sürücü belgesinin iade edilebilmesi için; ilgili kişi hakkında trafik kurallarına aykırılık dolayısıyla bu Kanun hükümlerine göre verilmiş olan idari para cezalarının tamamının tahsil edilmiş olması; uyuşturucu veya uyarıcı madde alması nedeniyle sürücü belgesi geri alınanların ayrıca sürücü olmasında sakınca bulunmadığına dair resmi sağlık kurumlarından alınmış sağlık kurulu raporunun ibraz edilmesi şarttır.”
Şeklindeki kanuni düzenlemeye istinaden para cezasının tamamının tasil edilmemiş olması halinin de ehliyetsizlik olarak kabul edildiği ve halihazır tatbikatta bu durumda da ehliyetsiz araç kullanma sebepli ceza tatbiki yapıldığı gibi süresi dolmuş olsa da ilgili hüküm gereği cezanın tümünün ödenmesi ile ehliyetin iadesinin mümkün olduğu ve neticeten ehliyetin iade şartlarının doğmadığı anlaşılmakla bilirkişi raporu hilafına;
-Davacının davasının KABULÜ ile,
a-) Selçuk İcra Dairesi’nin …… Esas sayılı takip dosyasında davalı tarafından takibe yapılan itirazın iptali ile 6.342, 45TL alacak üzerinden takibin devamına,
b-)Davalı tarafından yapılan itirazın haksız ve alacağın likit olduğu kabul edildiğinden hüküm altına alınan 6.342, 45TL alacak üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 433,25 TL nispi ilam harcından, peşin alınan 108,32 TL harcın mahsubu ile kalan 342,93 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacının kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre takdir ve tayin edilen 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 108,32 TL peşin harç, 8,50 TL vekalet harcı, 45,50 TL tebligat gideri, 24,00 TL e-tebligat masrafı, 1.200,00 TL bilirkişi ücreti ve 35,00 TL posta ücreti toplamı 1.480,62‬ TL yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
5-Davacının yatırdığı gider avansından kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde re’sen davacıya iadesine,
6-Davalı tarafından yatırılan delil avansı bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-HUAK 18/A Maddesi gereğince zorunlu ara buluculuk kapsamında suç üstü ödeneğinden ödenen 1.360,00 TL ara buluculuk giderinin 6831 Sayılı Yasa hükümlerine göre davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
9-Hadise sebebi ile KTK 48/13’e istinaden idari para cezası ve sair işlemler açısından kararın kesinleşmesi beklenilmeksizin Selçuk Trafik Tescil ve Denetleme Müdürlüğü’ne mükerrer işleme mahal vermemek üzere ihbarda bulunulmasına,
Dair ; davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, Dair karar HMK 341 vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer mahkemeye verilecek dilekçe ile istinaf yoluna başvurabileceği belirtilerek;
Açıkça okunup usulden anlatıldı. 22/06/2022
Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza