Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/285 E. 2021/384 K. 05.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/285 Esas
KARAR NO : 2021/384

DAVA : Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/11/2020
KARAR TARİHİ : 05/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Torbalı ….Asliye Hukuk Mahkemesi’ne verdiği dava dilekçesinde özetle; Davalılar … Gıda Turz. İnş. Taah. Otomotiv… Ltd. Şti.’nin İzmir ili, Torbalı ilçesi, … parselde kayıtlı diğer davalılar arsa malikleri ile Torbalı …. Noterliğinin 17/04/2017 tarih ve … yevmiye numaralı Taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin davalı şirket ve diğer davalılar ile taşınmaz üzerinde yapılacak bina ile ilgili olarak daire karşılığı malzemeli taşeronluğunu yapmak üzere protokol imzalandığını, protokole göre arsa sahibi davalılar protokolde belirtildiği gibi müvekkilinin taşınmaz üzerine yapılacak imalatın kalıp, demir, beton, tuğla işçilik ve sıva işçilik, demir ve beton malzeme işlerinin ve alımını yapması karşılığında birinci kat 5 numaralı, ikinci akt 7,8 ve 9 numaralı daireleri düşen daireleri müvekkiline devir ve tescil etmeyi kabul ettiğini, müvekkilinin üstlendiği işlerin tamamını yerine getirmiş olmasına rağmen dairelerin satış yetkisinin verilmediğini, müvekkilinin protokol gereği üstlendiği işler için önemli miktarda para harcadığını, açıklanan nedenlerle taşınmaz üzerine tedbir konulmasına, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile müvekkilinin harcadığı para ve uğramış olduğu zararın tespit edilerek ileride tam ve kesin olarak belirlendiğinde arttırılmak üzere şimdilik 20.000 TL’nin yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı gerçek kişi tarafından ikame edilen işbu davada davaya bakma görevinin Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ait olduğunu, davalı şirket dışında kalan davalı müvekkilin de aralarında bulunduğu diğer davalıların Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi ve Arsa Payı Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi’nde taraf olup arsa paylarının bulunduğu dikkate alındığında davaların Genel Mahkemede görülmesi gerektiğinden davanın usulden reddine karar verilmesini, davanın belirsiz alacak davası olarak ikame edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, davanın öncelikle hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddi gerektiği, davacı taraf resmi şekle tabi olan ve davalı müvekkilin de aralarında bulunduğu arsa malikleri ile davalı şirket arasında imzalanan Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi ve Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi’nin tarafı olmadığını, inşaatın davalı şirket tarafından süresinde bitirilmediği gibi davalı şirket ile davacı taraf arasında düzenlenen tarihsiz adı yazılı sözleşmeye atıf yapılarak düzenlenen ve yine tarihi bulunmayan Protokol başlıklı adı yazılı belge ve işbu dava ile arsa sahiplerinden olan davalı müvekkilin mağduriyetinin daha da arttığını, bu belgenin arsa maliklerinden olan davalı müvekkil yönünden geçersiz olup bağlayıcı olmadığını, dava dilekçesinin 4.maddesinde ve 2.maddesinde yer alan iddiaların gerçekdışı olduğunun dosya kapsamı, tarihsiz protokoller ve Torbalı … ASHM’nin … D.İş sayılı dosya kapsamı ile sabit olduğunu, davacı taraf ile davalı şirket arasında imzalanan tarihsiz protokolün 2.maddesinde “….taşınmaz üzerine yapılacak olan imalatın kalıp demir beton tuğla işçilik, sıva işçilik,demir ve beton malzeme işlerinin…”şeklinde olup iddianın aksine davacının sıva işçilik işini de üstlendiğinin açık olduğunu, Torbalı ….ASHM’nin … D.İş sayılı dosyasında aldırılan bilirkişi raporu ile davacı tarafça yapılması gereken sıva işçiliğinin eksik olduğunun sabit olduğunu, davacının dava dilekçesinde yer alan ve davalı müvekkilin protokol hükümleri gereğince davacıya satış yetkisi vermekten ve tapu devrinden kaçındığı yönündeki iddianın da gerçek dışı olup davacı tarafın bu konuda delil tespiti talebinde yer alan beyanları ile çeliştiğini, protokolün arsa maliklerinden … ve … tarafından imzalanmadığı yönündeki beyanının da işbu cevap dilekçesinin 3.maddesinde yer alan savunmaları doğrular nitelikte olduğunu belirtip davanın öncelikle dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine, belirsiz alacak davası olarak ikame edilmesinin hukuken mümkün olmaması nedeniyle öncelikle hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine, Mahkeme aksi kanaatte ise davacı tarafa eksik harcın tamamlattırılmasına, haksız, kötüniyetli ve hukuka aykırı davanın esastan reddine karar verilmesini beyan etmiştir.
Torbalı ….Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 10/11/2020 tarih, … E, … K sayılı kararı ile göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan davanın usulden reddine, dosyanın görevli İzmir Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilerek Mahkememize tevzi edilmiştir.
Asliye Ticaret Mahkemeleri, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. Maddesi gereğince ticari davalara bakmakla görevlidir.
Ticarî davalar, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1. maddesinde sayılmış olup, buna göre, “Her iki tarafın da ticarî işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın aynı maddenin a), b), c), d), e) ve f) bentlerinde sayılan davalar” ticari dava olarak adlandırılmıştır.
6100 Sayılı HMK’nın 1.maddesi uyarınca mahkemelerin görevi ancak kanunla belirlenir. Asliye Hukuk mahkemelerinin görevi HMK’nın 2. Maddesinde belirlenmiş olup 2/1 maddesine göre dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın mal varlığı haklarına ilişkin davalarda aksine bir hüküm bulunmadıkça asliye hukuk mahkemeleri görevli olup 2/(2) maddesine göre de bu kanun ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemeleri görevli olup 2/(2) maddesine göre de bu kanun ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesi diğer dava ve işler bakımından da görevlidir. Başka bir deyişle HMK’ya göre asliye hukuk mahkemeleri genel görevli mahkemedir.
Öte yandan 01.01.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nın 3.maddesine göre de bu kanunda düzenlenen hususlarda bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve eylemler ticari iş olarak belirlenmiş 4. maddede de her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın ticaret mahkemelerinde görülecek davalar sayılmıştır. Dayanağı TMK’nın 732 v.d.maddeleri olan yasal önalım hakkı eşya hukukuna dayalı ve mal varlığı hakkına ilişkin olup doğrudan ticari işletmeyle ilgili olmadığından davanın asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerekir.
Somut olayda, taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacı vekilinin dilekçesinde davalılardan şirket ile yapılan arsa paylı kat karşılığı inşaat sözleşmesinin bulunduğu, davacının davalı şirket ile ekteki protokol gereği taşeronluk yaptığı, protokolde tarih yazılmadığı, yine A001 tarihsiz olan protokole atıf yapılan protokoller kapsamında taşeronluk sözleşmesi yapıldığı, davacının taşeronluk sözleşmesi kapsamında yapmış olduğu masrafların fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 20.000 TL tazminatın talep edildiği, davalı … vekilinin görev itirazında bulunduğu, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu, ayrıca müvekkilinin kat karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafı olmadığı, yine adi yazılı protokollerin de davalı kendileri bakımından geçerli olmadığı, davacının sıva işi için üstlendiği , öncelikle davanın usulden reddine, eksik harcın tamamlanmasına, hukuki yarar yokluğu nedeniyle davaya karşı çıktığı, iş bu davanın alacak davası olduğu, Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmelerinde Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu, görev hususunun dava şartı niteliğinde olup, bu nedenle davanın HMK md.115/2 uyarınca usulden reddine karar verilmesi gerektiği ayrıca Torbalı ….Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen görevsizlik kararı ile dosyanın Mahkememize gönderildiği ancak oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesi gerektiği anlaşılmış, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davalı vekilinin görev itirazının kabulü ile kat karşılığı İnşaat Sözleşmelerinde Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu anlaşılmakla
Davanın HMK’nun 114/1-c.maddesi gereğince görevsizlik nedeniyle HMK’nun 115/2 maddesi gereğince dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE,
Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Görevli mahkemenin Torbalı Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna,
3-Mahkememizce verilen karar ile Torbalı Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 10/11/2020 tarih ve … Esas … Karar sayılı kararı arasında olumsuz görev uyuşmazlığı oluştuğu görülmekle, mahkememiz kararının yasa yoluna başvurmaksızın kesinleşmesi halinde dosyanın resen merci tayini için İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’nin ilgili dairesine gönderilmesine,
4-Harç ve masraf hususunun HMK 331/2 maddesi gereğince görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
Dair karar HMK 341 vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer mahkemeye verilecek dilekçe ile istinaf yoluna başvurabileceği belirtilerek davacı vekilinin ve davalı … vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup usulden anlatıldı.05/07/2021

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)