Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/210 E. 2022/246 K. 16.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/210 Esas
KARAR NO : 2022/246

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/03/2021
KARAR TARİHİ : 16/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle Arabuluculuk Dava Şartı 03.02.2021 başvuru tarihli, … Arabuluculuk No’lu ve 05.03.2021 tarihli son tutanak gereği fatura alacaklarına yönelik taleplerinin reddedildiğini, müvekkili şirket, davalı ile aralarındaki bir takım ticari ilşkileri sebebiyle faturasını ekte sunduğumuz bir takım malları sattıklarını, müvekkili şirket satmış olduğu bu malların bedelinin kendisine ödenmemesi üzerine davalı aleyhinde İzmir …… İcra Müdürlüğünün ……Esas sayılı dosyasıyla icra-i takip başlattıklarını, davalı, müvekkili tarafından başlatılan bu icra-i takibe karşı vermiş olduğu itiraz dilekçesi ile takibe konu alacağa, faizlarine ve fer’ilerine itiraz ettiklerini, davalının itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verildiğini, davalının itirazları haksız ve kötü niyetli olup itirazının iptali gerektiğini, borçlunun takibe yönelik itirazları haksız ve kötü niyetli olduğunu, müvekkili şirket davalıya E-arşiv faturası ile malları satığını, davalı almış olduğu bu malların bedelini müvekkiline ödemediğini, dolayısıyla müvekkili vermiş olduğu mallar sebebiyle davalıdan alacaklı olduğunu, müvekkili şirketin ticari defter kayıtlarıyla da sabit olduğunu, davalının borcunu ödememesi üzerine İzmir …cra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla aleyhinde başlatılan icra-i takibe davalının yapmış olduğu itiraz haksız ve kötü niyetli bir itiraz olup itirazının iptali ile takibin takip talebi doğrultusunda devamına ayrıca davalının bu haksız ve kötü niyetli itirazından dolayı % 20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya yapılan usulüne uygun tebligata rağmen cevap verme süresi içerisinde cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE & NETİCE VE KANAAT:
Dava; İİK nun 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ve takibin devamı ile icra inkar tazminatı istemine ilişkin itirazın iptali davasıdır.
Asliye Ticaret Mahkemeleri, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. Maddesi gereğince ticari davalara bakmakla görevlidir.
Ticarî davalar, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1. maddesinde sayılmış olup, buna göre, “Her iki tarafın da ticarî işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın aynı maddenin bentlerinde sayılan davalar” ticari dava olarak adlandırılmıştır.
TTK’nun 4. maddesine göre; tarafların tacir olup olmadıklarına ve dava konusu edilen işin ticarî nitelikte olup olmadığına bakılmaksızın ticarî dava olarak sayılan dava türleri mutlak ticarî davalar, tarafları tacir olan ve tarafların ticarî işletmesi ile ilgili olan uyuşmazlıklar nispi ticari davalardır. Bir davanın nispi ticari dava sayılabilmesi için; uyuşmazlığın her iki tarafının tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticarî işletmesi ile ilgili olması gerekli ve zorunludur.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesini değiştiren 6335 sayılı Kanun ile asliye hukuk mahkemeleri ile asliye ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki, iş bölümü ilişkisi olmaktan çıkarılıp, görev ilişkisi haline getirilmiştir. Görev ilişkisi mahkemece re’sen davanın her aşamasında nazara alınan ve kamu düzeninden sayılan bir dava şartıdır.
Dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesi uyarınca, bu hükümde sayılan mutlak ticari davaların yanısıra her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları nispi ticari dava sayılır. Anılan Yasa’nın 5/1. maddesi uyarınca, aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine ve tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemeleri tüm ticari davalara bakmakla görevlidir.
Somut olayda, Mahkememizce yapılan araştırmada Balçova Vergi Dairesi Müdürlüğünün cevabi yazısında davalının gerçek usulde vergilendirildiğini, 2016-2017 yıllarında Bilanço (1.Sınıf Tüccar), 2018-2019-2020 yıllarında 2. Sınıf tüccar olduğu ve işletme hesabına göre defter tuttuğunun bildirildiği, yapılan araştırmada davalının ticaret sicilinde kaydının olmadığı, Esnaf ve Sanatkarlar Odasında kaydının bulunduğu, bu nedenle görülmekte olan davanın ticaret mahkemesinde görülmesi gereken bir dava olarak kabul edilemeyeceği anlaşılmıştır.
Belirtilen gerekçeye göre , taraflardan birinin tacir olmaması ve davanın mutlak ticari dava niteliğinde de olmadığı; Türk Ticaret Kanunu’nun yukarıda belirtilen hükümleri gereğince taraflar arasındaki uyuşmazlığın konusuna göre de görülmekte olan davanın mutlak veya nîspi ticarî dava olarak kabul edilemeyeceği, bu nedenle davanın çözümünde, genel görevli ve yetkili mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğu anlaşıldığından, Mahkememizin görevli bulunmadığına dair aşağıdaki şekilde hüküm tesisi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davacı tarafından açılan iş bu davada Mahkememizin görevli olmadığı, görevli mahkemenin İzmir Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu anlaşılmakla, HMK.nun 115/2.maddesi uyarınca davanın usulden REDDİNE,
2- Kararın kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde kesinleşme tarihinden itibaren iki hafta içinde, kanun yoluna başvurulursa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde gönderme talebinde bulunulduğu takdirde dava dosyasının görevli İzmir Asliye Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
Aksi takdirde HMK 20/1.maddesi son cümlesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına dair ek karar düzenlenmesine,
3- HMK’nun 331/2.maddesi gereğince;
a-Dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi halinde harç ve yargılama giderlerine görevli mahkemece hükmedilmesine,
b-Dosyanın görevli mahkemeye gönderilmemesi halinde, 3b hükmüne göre karar verildiğinde talep halinde yargılama giderlerine mahkememizce hükmedilmesine,
4-Yargılama giderleri konusunda görevli ve yetkili mahkemesince karar verilmesine,
Dair karar HMK 341 vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer mahkemeye verilecek dilekçe ile istinaf yoluna başvurabileceği belirtilerek davacı asil ve davalı asilin yokluğunda açıkça okunup usulden anlatıldı. 16/03/2022
Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza