Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/201 E. 2022/230 K. 14.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/201 Esas
KARAR NO : 2022/230

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 03/03/2020
KARAR TARİHİ : 14/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Aydın Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalının, davacı kooperatifin ortağı olduğunu, bu sebeple kooperatif ile alışverişinin bulunduğunu, Kooperatif Yönetim Kurulunun 19/04/2012 tarihli 29 sayılı kararında davalının borçlarına yönelik karar alındığını, yeni bir borç senedi alınmasına karar verildiğini, bunun üzerine takibe konu alacağın dayanağı olan 20.04.2012 tanzim ve 31.10.2012 vadeli, 20.698,53 TL bedelli borç senedi düzenlendiğini, senedin vadesi gelmesine rağmen borcun ödenmemesi üzerine davalı borçlu … aleyhine davacının Aydın İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, borçlunun 23/01/2020 tarihinde borca ve ferilerine itiraz etmesi sonucunda takibin durdurulmasını talep ettiğini, bunun üzerine Aydın İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı dosyası kapsamında takibin durdurulmasına karar verildiğini belirterek borçlunun itirazının iptaline ve takibin devamına, davalı tarafın alacağının %20 si oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacı kooperatifin Torbalı’da faaliyet gösteren bir kooperatif olduğunu, bahsi geçen sözleşme ve işlemin Torbalı’da yerine getirilmiş olup bu tür davaların Torbalı Mahkemelerinde açılması ve görülmesi gerektiğini, öncelikle davanın yetki yönünden reddi gerektiğini, kendisinin davacı kooperatifin üyesi olduğunu, kendisinin çiftçi ve pamuk üreticisi olup her yıl hasat ettiği pamuk mahsulünü davacı kooperatife teslim ederek bu şekilde mahsup işlemi ile borcun ödendiğini, 2012 yılında yine söz konusu pamuğu üretip hasat ettikten sonra davacı kooperatife teslim ederek borcunu ödediğini, aradan 8 yıl gibi bir zaman geçtikten sonra davacı kooperatif tarafına borç tahakkuk ettirmek suretiyle ücret talep etmesinin usul ve yasaya aykırı bulunduğunu, davacı Kooperatifin Torbalı’daki faaliyetini durdurduğunu, tasfiye olduğunu ve tüm çalışanların işten çıkarıldığını, hatta kimi çalışan veya yönetim kurulu haklarında müfettiş incelemesi yapıldığını, Torbalı’da faaliyet göstermekte iken o zamanın Koop. Başkanı Şener Türk’ün vefat ettiğini ve kendisine borcunun olmadığını bildirdiğini, borcu olmadığına dair yemin edebileceğini, açılan davanın yetki ve esas bakımından reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Yapılan yargılama sonucunda Aydın 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …. esas …..karar sayılı ilamı ile yetkisizlik kararı verilerek, dosyanın Torbalı Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderildiği, Torbalı 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 03/03/2020 tarih ……esas …..karar sayılı ilamı ile Torbalı ilçesinin Büyükşehir Belediyesi hudutları içerisinde kaldığından bahisle dosyanın Mahkememize gönderildiği ve yukarıdaki esas sırasına kaydının yapıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce deliller toplanılmış, Aydın İcra Dairesi’nin…… esas sayılı dosyasının incelenmesinde; 19/12/2019 takip çıkışlı, davacı alacaklı … tarafından borçlu davalı … aleyhine 23.998,95 TL bono alacağı, 68.512,07 TL 31/10/2021-19/12/2019 tarihleri arasında işlemiş faiz olmak üzere toplam 92.511,02 TL alacak üzerinden ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun 23/01/2020 tarihli dilekçesi ile, icra dosyasına konu takibe, borca ve fer’ilerine itiraz ettiğini beyan etmiş, borçlunun itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosya uyuşmazlık konularında inceleme yapılmak üzere bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından Mahkememize ibraz edilen ayrıntılı gerekçeli rapor, Mahkememizce yeterli ve hükme esas almaya elverişli nitelikte görülmekle davacı tarafın yeniden rapor aldırılmasına yönelik talebinin reddine karar verilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacı tarafça davalı aleyhine kooperatif alacağı iddiasıyla başlatılan icra takibine davalının itirazının haklı olup olmadığı, takip konusu alacağın talep koşullarının mevcut olup olmadığı, bu kapsamda alacağın varlığı ve miktarı hususunda toplandığı anlaşılmakla, toplanan deliller, tarafların beyanları, ayrıntılı ve gerekçeli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında, dava konusu icra takibinin 20.04.2012 tarihinde düzenlenen, 31.10.2012 vade tarih ve 20.698,53 TL bedelli borç senedine dayandığı, sözü edilen senedin ise 19.04.2012 tarih ve 29 sayılı yönetim kurulu kararına göre düzenlendiği, 3965 nolu ortak …’nin imzasını taşıyan borç senedinin ibraz olunduğu, 1. maddesiyle kooperatife olan borcunu en geç 31.10.2012 tarihine kadar ürün teslim etmek suretiyle veya naklen ödemeyi, 2. maddesiyle, senet bedelinin 31.10.2012 tarihine kadar ödenmesi halinde, tanzim tarihi ile ödeme tarihi arasındaki süreç için yıllık %30 faiz uygulanmasını, 3. maddesiyle, senet bedelinin vade tarihinden sonra ödenmesi halinde, vade tarihi ile ödeme tarihi arasındaki süreç için anapara ve faiz toplamından oluşan borca yıllık %40 oranında temerrüt faizi uygulanmasını kabul ve taahhüt ettiği, 19.04.2012 tarihinde yapılan yönetim kurulu toplantısında, gündemin 3. maddesinde alınan kararın borçlu ortak kefilin arazisi üzerine konulan ipoteğin kaldırılması ile ilgili olup, 3965 nolu ortak …’nin, 01.08.2011 tarihi itibariyle 12.179,21 TL olarak hesaplanan borcunun 12.03.2012 tarihinde 8.094,00 TL, 11.04.2012 tarihinde 1.500,00 TL, 12.04.2012 tarihinde 2.540,00 TL, 19.04.2012 tarihinde 2.500,00 TL, 20.04.2012 tarihinde olmak üzere toplam 16.134,00 TL tahsil edildiği, ayrıca 17.04.2011 tarihli dilekçelerle ortaklıktan ayrılmak istediklerini bildiren 5 ortağın çıkışı yapılarak, 3.160,45 TL tutarındaki sermaye alacaklarının, borçlu ortağın hesabına aktarılmasıyla, … adına yapılan tahsilat miktarı 19.294,45 TL’ye ulaştığı, … adına 19.294,45 TL ödenmekle, anapara borcunun tamamının kapatıldığı, ilaveten faiz borcuna karşılık da bir miktar ödeme yapıldığı, bu nedenle …. nolu ortak …’ye kefil olan …..nolu ortak …..’ın arazileri üzerine konan ipoteğin kaldırılması için Kooperatif avukatı …..’e yetki verilmesine, kalan 20.698,53 TL’lik borç için 3965 nolu ortak …’den yeni bir senet alınmasına oybirliği ile karar verildiği, davalı …’nin, davacı kooperatifin ortağı olduğu taraflarca kabul edilmekte ve bu konuda uyuşmazlık bulunmadığı, 19.04.2012 tarih ve 29 sayılı yönetim kurulu kararına göre, 2012/Mart ve Nisan aylarında davalı …’den, toplam 16.134,00 TL tahsil edildiği ayrıca davalıya kefil olan ve ortaklıktan ayrılmak isteyen …….ı’nın sermaye alacakları olan toplam 3.160,45 TL nin …’nin borcuna mahsup edildiği, böylece …’deki alacağın 19.294,45 TL’sinin tahsil edildiği, yapılan tahsilatlardan sonra …’nin 20.698,53 TL faiz borcunun kaldığının taraflarca kabul edildiği, bu borç için 20.04.2012 tarihinde, 31.12.2012 vade ve 20.698,53 TL bedelli senet düzenlendiği, …’nin senetteki imzaya ve senet borcuna itiraz etmediği, senet borcunun davalının beyanlarına nazaran senet bedelinin kooperatife teslim ettiği ürün bedellerinden mahsup edilmek suretiyle tahsil edildiği, ancak senedin düzenlenmesinden sonra gerçekleşen ürün teslimi ile ilgili herhangi bir belge ibraz edilmediği, dava konusu icra takibinde talep edilen asıl alacak, 20.04.2012 tarihinde düzenlenen, 31.10.2012 vade tarihli senet bedeli olup, 20.698,53 TL ancak dava konusu icra takibinde talep edilen asıl alacak miktarı 23.698,95 TL ise de, 19.04.2012 tarih ve 29 sayılı yönetim kurulu kararında, 20.698,53 TL’nin tamamının faiz borcu olduğunun açıkça belirtildiği, 19.04.2012 tarih ve 29 sayılı yönetim kurulu kararında, anapara borcunun tamamının ödendiği, hatta faiz borcuna karşılık da bir miktar ödeme yapıldığı, davalının itirazında senedin hukuki değerini yitirmiş bir senet olup takip dayanağının ortadan kalktığını, aradan 8 yıl geçtikten sonra bu senede dayanılarak icra takibi başlatılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirttiği, takibe dayanak teşkil eden bir adet 20.698,53 TL tutarındaki 20/04/2012 tanzim tarihli borç senedinin vade tarihinin 31/10/2012 tarihi olup davaya konu icra takibine ise 19/12/2019 tarihinde girişilmiş olduğu, öte yandan bilirkişiye verilen yerinde inceleme yetkisi nedeni ile kooperatif merkezinde inceleme yapılması amacıyla gidilmesine rağmen davacının işbu defter ve kayıtları ibraz etmediği davacı kooperatifin bu bağlamda dava konusu alacağını ispatlayamadığı sonuç ve kanaatine varılmakla davanın reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm ciheti tesisine gidilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davanın REDDİNE,
2-Peşin alınan 1.117,30 TL harçtan alınması gerekli 80,70 TL harcın mahsubu ile fazla alınan 1.036,60 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3- Davacının yapmış olduğu yargılama harç ve yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4- Davalı tarafından masraf yapılmadığı anlaşıldığından, bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5- Zorunlu arabuluculuk kapsamında suçüstü ödeneğinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/03/2022

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza