Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/154 E. 2021/340 K. 16.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/154 Esas
KARAR NO : 2021/340

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/03/2021
KARAR TARİHİ : 16/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İzmir … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasından müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığını ve icra emrinin gönderildiğini, icra takibinin dayanağı olduğu iddia edilen 26/07/2013 keşide tarihli 14/08/2020 vade tarihli 500.000 TL bedelli emre muharrer senetten dolayı müvekkilinin herhangi bir borcu bulunmadığını, dava dışı … davalı bankadan 26/07/2013 tarihli 500.000 TL bedelli kredi ile 23/06/2016 tarihli 750.000 TL bedelli krediler kullandığını, müvekkilinin …’ın emrühavalesine düzenlediği 500.000 TL bedelli senedin dava dışı … tarafından 26/07/2013 tarihli 500.000 TL bedelli kredinin teminat senedi olarak davalı bankaya ciro edildiğini, …’ın teminat senedi olarak 26/07/2013 tarihli krediye ilişkin verdiği bu senede ilişkin kredi borcunun bakiyesinin kefil olan müvekkili tarafından ödenerek kapandığını, hatta fazla yapılan ödemelerin de banka tarafından diğer kredi borçlarına mahsup edildiğini, senetteki vade tarihinin hukuka aykırı şekilde sonradan doldurulduğunu, senedin tanzim tarihinin 26/07/2013 olduğu, ödeme tarihinin ise 14/08/2020 tarihi olduğunu, tanzim tarihi ile ödeme tarihi arasında 7 yıl olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, takibe konu senedin 26/07/2013 tarihli kredinin teminatı olarak davalı bankaya verildiğini, öncelikle bu nedenle takibe konu edilmesinin mümkün olmadığını, ancak zaten senedin verildiği kredi borcunun müvekkili tarafından ödenerek kapatıldığını, senetten dolayı müvekkilinin bir borcu bulunmadığını, bu nedenle müvekkilinin İzmir … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasına dayanak 26/07/2013 düzenleme tarihli 500.000 TL bedelli 18/08/2020 vade tarihli kambiyo senedinden ve İzmir … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyasında borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini ve tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya ve icra takibine konu bononun teminat senedi olmadığını, davacı tarafından düzenlenen ve dava dışı … tarafından ciro edilerek borçlarının ödenmesi amacıyla müvekkili bankaya verilen bononun krediler ile ilişkilendirilmesinin bir nevi teminat olarak verildiği şeklindeki iddialarının uygulamada borçluların sıklıkla başvurdukları ve alışkanlık haline getirdikleri soyut genel geçer, iyi niyetten uzak, hukuki ve fiili hiçbir gerçekliği bulunmayan iddialar olduğunu, icra takibine konu bononun kredi sözleşmesinin teminatı olarak alınmadığını , teminat senedi niteliği bulunmadığını, takip dayanağı borcun ve bonodaki imzaların ikrar edildiğini, davaya ve takibe konu olan bononun bazı kısımlarının müvekkili alacaklı banka tarafından doldurulduğu ve buna bağlı olarak borç ilişkisinin de olmadığını iddiasının soyut ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu bu nedenle davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu 15/06/2021 havale tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini, karşı taraftan vekalet ücreti ve yargılama gideri talepleri olmadığını beyan etmiştir.
Davalı vekilinin 15/06/2021 havale tarihli dilekçesi ile iş bu davada yargılama giderleri ve vekalet ücreti talep ve alacakları bulunmadığını , karşılıklı feragat nedeniyle karar verilmesini beyan etmiştir.
Davacı vekilinin vekaletnamesinin incelenmesinde feragate yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Davadan feragat, 6100 Sayılı HMK nun 307. maddesinde düzenlenmiş olup davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.
Feragat, davaya son veren hem usul, hem maddi hukuka ilişkin taraf (davacı) işlemlerinden biri olup, kesin hükmün sonuçlarını doğurur. Feragatin geçerliliği için davalının veya mahkemenin kabul beyanına ihtiyaç yoktur.
Açıklanan nedenlerle, davanın feragat nedeniyle reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Açılan davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Feragat muhakemenin ilk celsesinden önce vuku bulduğundan Harçlar Kanunu madde 22 gereğince alınması gerekli harcın 1/3’ü olan 19,76 TL’nin dava açılırken peşin olarak yatırılan 7.713,91 TL’den mahsubu ile 7.694,15 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacının yapmış olduğu yargılama harç ve giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacının yatırdığı gider avansından kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde resen kendisine iadesine,
5-1.320,00 TL arabulucuk ücretinin davacıdan 6183 sayılı kanun hükümleri kapsamında tahsiline,
Dair karar HMK 341 vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer mahkemeye verilecek dilekçe ile istinaf yoluna başvurabileceği belirtilerek tarafların yokluğunda açıkça okunup usulden anlatıldı.16/06/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır