Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/732 E. 2023/162 K. 01.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/732 Esas
KARAR NO : 2023/162

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/12/2020
KARAR TARİHİ : 01/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesiyle; muris … tarafından keşide edildiği iddia edilen senedin davalı … tarafından icra takibine konu edildiğini, senedin keşidecisi olarak görünen …’in davacının amcası olduğunu, …’in vefat etmesi nedeniyle takibin mirasçısı sıfatı ile davacıya yöneltildiğini ve ödeme emri tebliğ edildiğini, …’in hayatı boyunca senet vb. işleme dayalı borç altına girmediğini, takibe konu senedin düzenlendiği tarihte evinde hasta halde yattığını, müteveffanın bu durumdayken 300.000,00 TL alarak karşılığında senet düzenleyip vermesinin mümkün olmadığını, senedin sahte olma ihtimalinin olduğunu, senet üzerinde imza incelemesi yapılması gerektiğini, Akhisar İcra Daireleri yetkili olmasına rağmen davalı tarafça Seferihisar İcra Dairesinde takip başlatıldığını, icra müdürlüğünün yetkisiz olduğunu beyan ederek Mahkemece takdir edilecek teminat karşılığında icra takibinin durdurulmasına yönelik tedbir kararı verilmesini, takibe konu senet üzerinde bilirkişi marifetiyle imza incelemesi yapılmasını, davalı tarafa borcun kaynağı ve dayanağının açıklattırılmasını, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesiyle; davacının ödeme emrinin kendisine tebliğinden sonra icra mahkemesinde dava açmak yerine icra dairesine itiraz ettiğini ve itirazının icra müdürlüğü tarafından kabul edilmediğini, davacının işbu davayı açmakta kötüniyetli olduğunu, davacının murisin mirasını reddetmediğini, Seferihisar İcra Dairesi’nin … sayılı takip dosyasına konu senedin … tarafından davalı …’e keşide edildiğini ve … tarafından kendisi adına ciro edildiğini, senedin muris …’den ev satın alacağı için kendisine para vermesi ancak evin satışının hemen yapılmaması nedeni ile verildiğini, …’in rahatsızlığının artması ve ardından vefatı nedeni ile evi satın alamadığını beyan ederek davanın reddine, % 20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …’e dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmiş, cevap dilekçesi sunulmamıştır.
Mahkememizce deliller toplanmış, Akhisar 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası, Seferihisar İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası, Seferihisar Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma sayılı dosyası, İzmir 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası celp edilmiş, müteveffanın imza örnekleri celbedilmiş, bilirkişi raporu alınmıştır.
Dava, İİK’nın 72. maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı icra takibine dayanak gösterilen bonodaki lehtar imzasının mirasçısı olduğu müteveffa …’e ait olmadığını beyanla menfi tespit isteminde bulunmuş, Mahkememizce alınan 27.09.2021 tarihli grafoloji uzmanı bilirkişi raporu ile, “muris …’e ait mukayeseye esas belgelerindeki tatbike medar imzaların öncelikle kendi aralarında ve bu örnek imzaların, tetkik konusu alacaklısı (lehtarı) …, ödeyeceği (keşidecisi) … olan, 10/07/2019 tanzim ve 20/09/2019 ödeme tarihli, 300.000,00 (Üçyüzbin) TL değerindeki emre muharrer senedin ön yüzü sağ alt kısmına borçlu (keşideci) adına atılmış bir adet imza ile ayrı ayrı karşılaştırılmalı olarak yapılan incelenmelerinde, imzaların genel görünümü, imzaların başlangıç ve bitim noktaları, imzaların başlangıç ve bitimlerinde oluşturulan paraf buklesinin inşası, imzalarda arka arkaya yapılan harf, kıvrım, bukle ve grama hareketlerinin tersimi, bunların biri birlerine olan bağlantı şekilleri, imzaların ebatları, seyir, sürat, eğim ve istif özellikleri, işleklik dereceleri ile itiyadi unsurlar, kaligrafik ve karakteristik diğer özellik yönünden, muris …’e ait mukayeseye esas belgelerindeki tatbike medar imzaların kendi aralarında istikrarlı, teşhise ve karşılaştırmaya elverişli olduğu gözlenmiştir. Muris …’in mukayeseye esas belgelerindeki mevcut tatbike medar imzaları ile tetkik konusu senedin ön yüzü sağ alt kısmına borçlu (keşideci) adına atılmış bir adet imza arasında, her ne kadar imzaların genel görünüşleri yönünden kısmi benzerlikler gözlenmekte ise de, tatbike medar imzalara nazaran inceleme konusu imzaların; başlangıç ve bitim noktasındaki paraf bukleleri ile imzalar içerisindeki hatların monoton ve kısmen titrek oluşu, üst kısmında ve imza ortalarında bitişik olarak yapılan “m” şeklindeki el hareketlerinin tersimi ve ebat durumları, ihtiyati, kaligrafik ve karakteristik özellikler ile grafolojik ve grafometrik şahsa münhasır unsurlar yönünden farklılıklar görülmüştür.” tespiti ile bononun ön yüzünde müteveffa … adına atılı imzanın müteveffanın eli ürünü olmadığının tespit edildiği, bilirkişi raporunda tereddüte yer vermeyecek şekilde hem mukayese imzalar ve hem de celp olunan belgelerdeki imzalarla mukayese edilerek, teknik tespitleri de açıklayarak takibe konu bonodaki imzanın davacı murisinin eli ürünü olmadığı yönünde kesin kanaat olacak şekilde rapor düzenlenmiş olup, raporun karar vermeye elverişli olduğu, bilirkişi raporuna davalı vekili tarafından itiraz edilerek Adli Tıp Kurumundan rapor alınmasının talep edildiği ancak kesin süre içerisinde delil avansı yatırılmadığından Adli Tıp Kurumundan rapor alınamadığı, kesin süreden sonra delil avansı yatırılmış ise de gerekli ihtarı içerir ara kararla verilen kesin sürenin Hakimi de bağlayacağı, kaldı ki 27.09.2021 tarihli grafoloji uzmanı bilirkişi raporunda tereddüte yer vermeyecek şekilde bonodaki imzanın davacı murisinin eli ürünü olmadığı yönünde kesin kanaat olacak şekilde rapor düzenlendiği, Mahkememizce raporun karar vermeye elverişli olduğu kanaatine varılarak takibe konu bonodaki imzanın davacı murisine ait olmaması nedeniyle davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, dava dilekçesinde kötüniyet tazminatı talebinde bulunulmadığı, davacı tarafından 06.10.2021 tarihli dilekçe ile ıslah harcı yatırılmadan talebin ıslah edildiği beyan edilerek kötüniyet tazminatı talebinde bulunulduğu, HMK’nın 141/1.maddesinde ön inceleme aşamasının tamamlanmasından sonra iddia veya savunmanın genişletilemeyeceği yahut değiştirilemeyeceği hükme bağlandıktan sonra aynı maddenin 2. fıkrasında iddia ve savunmanın genişletilip değiştirilmesi konusunda ıslah ve karşı tarafın açık muvafakatı hükümlerinin saklı olduğunun hüküm altına alındığı, davalının davacı tarafın iddiasını genişletmesine karşı açık muvafakatı bulunmadığından kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş (Emsal niteliğinde Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 07.06.2012 tarihli, 2012/3508 Esas 2012/9742 Karar sayılı ilamı) ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur
Kısa kararda “İcra inkar tazminatı yönünden talebin reddine” şeklinde yazı hatası yapılmış olup, HMK’nın 304/1. maddesi gereği resen “Kötüniyet tazminatı yönünden talebin reddine” şeklinde düzeltilmiştir.
HÜKÜM:
Davanın KABULÜ ile,
Davacının Seferihisar İcra Müdürlüğüne … esas sayılı takip dosyasına konu 10/07/2019 düzenleme tarihli, 20/09/2019 vade tarihli ve 300.000,00 TL bedelli bono nedeni ile davalılara borçlu olmadığının TESPİTİNE,
Kötüniyet tazminatı yönünden talebin reddine,
Alınması gereken 20.493,00 TL nisbi ilam harcından, peşin alınan 5.742,26 TL nisbi harcın mahsubu ile kalan 14.750,74 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından iş bu davada sarf edilen 5.894,76 TL harç, tebligat, posta masrafı ve bilirkişi ücreti toplamı 1.947,45 TL olmak üzere toplam 7.842,21 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Bakiye avans hakkında HMK’nın 333. maddesine göre işlem yapılmasına,
Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Mahkeme kasasında bulunan evrak asıllarının kararın kesinleşmesinden sonra ilgili kurumlara iadesine, masrafın davacı gider avansından karşılanmasına,
Dair, davacı … ile davalı … vekili Av. …’ın yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 01/03/2023

Katip …
e-imza

Hakim ..
e-imza