Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/717 E. 2021/193 K. 24.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/717 Esas
KARAR NO : 2021/193

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 24/12/2020
KARAR TARİHİ : 24/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili firmanın 2019 yılı 6-15 Eylül tarihleri arasından düzenlenen … İzmir Enternasyonel Fuarının onur konuğu ili ….’ın katılımcı ve yüklenici firması olduğunu, bu kapsamda da fuar için … ile katılım sözleşmesi düzenlendiğini, fuarda kurulacak olan …. ili standı için stand kurumu ve fuar çalışmalarında kullanılmak üzere …. Kültür ve Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu üyesi olan davalıya değişik tarih ve değişik tutarlarda bir kısmı elden, bir kısmı çek, çoğunluğu banka havalesi olmak üzere toplam 117.500,00 TL para teslim edildiğini, havale yapılan tüm paralardaki açıklamaya da “fuar” ibaresinin yazıldığını, ayrıca taraflar arasında fuar haricinde de bir ilişki bulunmadığını, fuar dönemi sona erdikten sonra hesap görülmesi aşamasına gelindiğinde, davalının fuar için kullandığı paraları belgelendiremediğini, fuar çalışmaları için kullanılmadığı gibi kendisi ya da başkası yararına kullanıldığını, banka ve nakit olarak toplam 97.350,00 TL ödeme yapıldığını, bu nedenle borçluya İzmir … Noterliğinin 25/12/2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi gönderilerek verilen paranın iadesinin talep edildiğini, davalı taraf çekilen ihtara rağmen ödeme yapmayınca İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının ise yapılan takibe itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu, davalıya elden verilen nakit ile fuar malzemeleri satışından aldığı paralara ilişkin hakları saklı kalmak üzere İzmir … İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasında davalı borçlunun haksız ve hukuki dayanaktan yoksun ve kötü niyetli olarak yapılan itirazın 97.350,00 TL lik kısmı üzerindeki itirazın iptaline, takibin devamına, kötü niyetli davalının %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın görevsiz mahkemede açıldığını, müvekkilinin tacir olmadığını, müvekkili davalı ile sözlü olarak vekaletsiz iş görme anlaşması yapıldığını ve davalının organizasyon şirketi adına fuar işlerinin tamamını ücret karşılığı organize ettiğini, müvekkilinin davacıya hiçbir borcu bulunmadığını, iddiaların tamamını reddettiklerini, haksız ve kötü niyetle açılan bu davanın reddi ve davacıya %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatı hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 24/03/2021 tarihli duruşmasında, taraf vekilleri davalının tacir olmadığını beyan etmişler, dosyaya dava dilekçesi ekinde ibraz edilen dayanak belgeler Mahkememizce incelenmiştir.
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Asliye Ticaret Mahkemeleri, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi gereğince ticari davalara bakmakla görevlidir.
Ticarî davalar, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1. maddesinde sayılmış olup, buna göre, “Her iki tarafın da ticarî işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın aynı maddenin a), b), c), d), e) ve f) bentlerinde sayılan davalar” ticari dava olarak adlandırılmıştır.
TTK’nun 4. maddesine göre; tarafların tacir olup olmadıklarına ve dava konusu edilen işin ticarî nitelikte olup olmadığına bakılmaksızın ticarî dava olarak sayılan dava türleri mutlak ticarî davalar, tarafları tacir olan ve tarafların ticarî işletmesi ile ilgili olan uyuşmazlıklar nispi ticari davalardır. Bir davanın nispi ticari dava sayılabilmesi için; uyuşmazlığın her iki tarafının tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticarî işletmesi ile ilgili olması gerekli ve zorunludur.
Dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesi uyarınca, bu hükümde sayılan mutlak ticari davaların yanısıra her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları nispi ticari dava sayılır. Anılan Yasa’nın 5/1. maddesi uyarınca, aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine ve tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemeleri tüm ticari davalara bakmakla görevlidir. Görev hususu yargılamanın her aşamasında mahkemece re’sen gözetilip incelenmelidir.
Somut olayda, taraflar arasında vekaletsiz iş görmeden kaynaklı davacının davalıdan alacaklı olduğu iddiasıyla dava açıldığı, 6102 sayılı TTK nun 4/1 maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağının hüküm altına alındığı, buna göre bir uyuşmazlığın ticari nitelikte olabilmesi için her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerektiği, tarafların beyanları dikkate alındığında davacının tacir sıfatının bulunmadığı bu itibarla eldeki davanın TTK 4/1 maddesi kapsamında nispi ticari bir dava olmadığı, davanın çözümünde, genel görevli ve yetkili mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğu, mahkememizin görevli bulunmadığı kanaatine varıldığından, dava şartı yokluğundan, davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesisi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davacı tarafından açılan iş bu davada Mahkememizin görevli olmadığı, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu anlaşılmakla, HMK.nun 115/2.maddesi uyarınca davanın usulden REDDİNE,
2- Kararın kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde kesinleşme tarihinden itibaren iki hafta içinde, kanun yoluna başvurulursa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde gönderme talebinde bulunulduğu takdirde dava dosyasının görevli İzmir Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
Aksi takdirde HMK 20/1.maddesi son cümlesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına dair ek karar düzenlenmesine,
3- HMK’nun 331/2.maddesi gereğince;
a-Dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi halinde harç ve yargılama giderlerine görevli mahkemece hükmedilmesine,
b-Dosyanın görevli mahkemeye gönderilmemesi halinde, 3b hükmüne göre karar verildiğinde talep halinde yargılama giderlerine mahkememizce hükmedilmesine,
4-Sair hususların görevli mahkemede değerlendirilmesine,
5-İş bu kararın taraflara tebliğine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/03/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza