Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/702 E. 2021/841 K. 13.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/702
KARAR NO : 2021/841

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Menfi Tespit)
DAVA TARİHİ : 17/12/2020
KARAR TARİHİ : 13/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Menfi Tespit) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin asıl borçlu … MOBİLYA KOZMETİK LTD.ŞTİ. ‘ne kredi sözleşmesi gereğince kefil olduğu iddiasıyla müvekkili aleyhine İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …/… E Sayılı icra takibi açıldığını, müvekkilinin iddia edilen kefalet sözleşmesi TBK’nun 583. maddesine aykırı olup müvekkilinin kefil olmadığını, kefalet sözleşmesi için TBK’nunun 583. maddesi özel şekil şartı öngörüldüğünü, TBK’nunun 583. maddesi “kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azamî miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmayacağını, kefilin, sorumlu olduğu azamî miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesi şarttır.” hükmünü taşıdığını, bu maddeye göre müvekkilinin sorumlu olduğu azami miktarın, kefalet tarihi vs gibi hususların müvekkilinin eli ürünü olmadığını, sözleşmede yasanın aradığı el yazısı ile yazılması gereken zorunlu unsurlar bulunmadığı gibi el yazısı ile yazılan yazılar müvekkilinin eli ürünü olmadığını, müvekkili aleyhine haksız olarak maaş haczi yapılmış ve müvekkilden 2.491,00-TL Maaş kesintisi yapıldığını, bu nedenle İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …/… E. Sayılı icra takibinde müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine ve haksız ödenen 2.491,00-TL’nın davalıdan yasal faizi ile birlikte istirdadına, haksız ödeme tarihinden itibaren reeskont faizi uygulanmasına, davalı taraf kötüniyetli olduğundan %20’den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalı taraftan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi ile; müvekkili banka ile dava dışı … mobilya kozmetik Ticaret Limited Şirketi lehine davacı … ve dava dışı diğer iki şahsın müteselsil kefaleti ile 11/06/2014 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığını, müvekkili banka tarafından belirtilen sözleşmeden kaynaklı kullandırılmış kredini bedellerinden oluşan alacağın tahsili amaçlı dava dışı şirket ve 3 kefil aleyhine Beşiktaş … Noterliğinin 07/09/2017 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edilerek borcun ödenmemesi nedeniyle İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …/… E. Sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, taraflar arasındaki kefalet sözleşmesinin hukuka uygun olduğunu, icra takibi içerisinde birden çok müteselsil kefil borçlu bulunması halinde bunlardan hangileri aleyhine ne yönde işlemin yapılacağının müvekkili bankanın tasarrufunda olduğunu, asıl borçlunun ifada geciktiğini ve gönderilen ihtarnamenin sonuçsuz kaldığını, takibin kesinleştiğini bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Yapılan yargılamada taraf delilleri ve davacıya ait yazı ve imza örnekleri mahkeme kaleminde alınmış ve yine davacıya ait kurumlarda bulunan yazı ve imza örneklerinin bulunduğu belgelerin ve Genel Kredi Sözleşmesi aslının celp edildiği, dosyanın yazı ve imza incelemesi yapmak üzere adli tıp uzmanı bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen ayrıntılı ve gerekçeli raporda özetle; davacı …’ın mevcut yazı, rakam ve imza örnekleri ile davaya konu Genel Kredi Sözleşmesinin …’ın imzasının bulunduğu bölümdeki yazı ve rakamlar arasında grafolojik esaslar çerçevesinde yapılan inceleme ve sonucu elde edilen bulgu ve tespitlere göre; gerek davaya konu Genel Kredi Sözleşmesindeki … adına atılmış imzanın ve gerekse davacı …’ın mevcut karşılaştırma imzalarının “D” harfinin bir paraf buklesi tamamlanmasından oluşmuş zengin kaligrafik ve karakteristik özellik göstermeyen basit tersimli imzalar oldukları, sağlıklı bir grafolojik inceleme ve karşılaştırma yapmaya elverişli olmadıkları, davaya konu Genel Kredi Sözleşmesinin …’ın imzasının bulunduğu bölümdeki yazı ve rakamların, yazı ve rakamlar arasındaki kısmi benzerlikler dikkate alındığında, davacı …’ın eli ürünü olduğunun kabulü gerektiği görüş ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizin 22/09/2021 tarihli celsesinin 1 nolu ara kararı gereğince; “Dosyanın Ankara ATK’na gönderilerek imza ve yazı hususunda inceleme yapılmasının istenmesine, ATK raporu geldiğinde duruşma günü beklenmeksizin taraflara tebliğine, taraflara bilirkişi raporuna karşı beyanda bulunmaları için, raporun kendilerine tebliğ tarihinden başlamak üzere HMK’nın 281/1.maddesi uyarınca iki hafta kesin süre verilmesine, bilirkişi raporuna karşı beyanda bulunma süresi HMK’nın 281.maddesinde yasa ile düzenlenmiş olup, HMK’nın 94/1.maddesi uyarınca kanunun belirlediği süreler kesin olduğundan, verilen süre içerisinde beyanda bulunulmadığı takdirde rapora karşı beyanda bulunmaktan vazgeçmiş sayılacaklarına” karar verilmiş ise de mahkememiz kalemi tarafından Ankara Adli Tıp Kurumu evrak birimi ile yapılan telefon görüşmesinde Ankara Adli Tıp Kurumunda yazı ve imza incelemesinin yapılamadığı, yazı ve imza incelemelerinin İstanbul Adli Tıp Kurumunda bulunduğu anlaşıldığından dosyanın İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İncelemeleri İhtisas Dairesi’ne gönderildiği, Daire tarafından düzenlenen 26/11/2021 tarihli raporda özetle; İnceleme konusu belgede 8. sayfada ”Müşterek Borçlu Müteselsil Kefil(ler)” bölümünün ”…” satırındaki yazılar ve … adına atılı imza ile …’ın mukayese yazı ve imzaları arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından uygunluk ve benzerlikler saptandığından söz konusu yazı ve imzanın …’ın eli ürünü olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Tüm dosya kapsamı birlikte incelenmekle; tarafların uyuşmazlık noktalarının, Genel Kredi Sözleşmesi’nde kefalete ilişkin şartların yerinde olup olmadığı, hukuka uygun olup olmadığı, diğer müteselsil kefil için uygulanan işlemde davacının da faydalanıp faydalanamayacağı hususunun bankanın tasarrufu altında olup olmadığı, istirdat davasında kötüniyet tazminatı şartlarının bulunup bulunmadığı ve icra dosyasına yatırılan paranın istirdatının gerekip gerekmediğinin tespiti noktalarında toplandığı anlaşılmakla, toplanan deliller, tarafların beyanları, ayrıntılı ve gerekçeli karar yazmaya yarar bilirkişi raporu , adli tıp raporu ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında; davacı …’ın mevcut yazı, rakam ve imza örnekleri ile davaya konu Genel Kredi Sözleşmesinin …’ın imzasının bulunduğu bölümdeki yazı ve rakamlar arasında grafolojik esaslar çerçevesinde yapılan inceleme ve sonucu elde edilen bulgu ve tespitlere göre; gerek davaya konu Genel Kredi Sözleşmesindeki … adına atılmış imzanın ve gerekse davacı …’ın mevcut karşılaştırma imzalarının “D” harfinin bir paraf buklesi tamamlanmasından oluşmuş zengin kaligrafik ve karakteristik özellik göstermeyen basit tersimli imzalar oldukları, sağlıklı bir grafolojik inceleme ve karşılaştırma yapmaya elverişli olmadıkları, davaya konu Genel Kredi Sözleşmesinin …’ın imzasının bulunduğu bölümdeki yazı ve rakamların, yazı ve rakamlar arasındaki kısmi benzerlikler dikkate alındığında, davacı …’ın eli ürünü olduğu, adli tıp raporuna da göre de İnceleme konusu belgede 8. sayfada ”Müşterek Borçlu Müteselsil Kefil(ler)” bölümünün ”…” satırındaki yazılar ve … adına atılı imza ile …’ın mukayese yazı ve imzaları arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından uygunluk ve benzerlikler saptandığından söz konusu yazı ve imzanın …’in eli ürünü olduğu anlaşılmakla davacının davasının reddine, kötü niyet şartları oluşmadığından davalının kötü niyet tazminat taleplerinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davacının davasının REDDİNE,
Kötüniyet şartları oluşmadığından davalının kötüniyet tazminat taleplerinin reddine,
2-Peşin alınan 644,13 TL harçtan alınması gerekli 59,30 TL harcın mahsubu ile fazla alınan 584,83‬ TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacının yapmış olduğu yargılama harç ve yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 22,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm gününde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 5.657,68 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-1.320,00 TL arabulucuk ücretinin davalıdan 6183 sayılı kanun hükümleri kapsamında tahsiline,
Dair karar HMK 341 vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer mahkemeye verilecek dilekçe ile istinaf yoluna başvurabileceği belirtilerek davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup usulden anlatıldı.13/12/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır