Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/601 E. 2023/6 K. 09.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :2020/601
KARAR NO :2023/6

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 11/11/2020
KARAR TARİHİ : 09/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Maddi Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesiyle; 10/05/2019 tarihinde davacının maliki olduğu, dava dışı …’un sevk ve idaresindeki … plakalı aracın, çarpması sonucu hayatını kaybeden …’ın yakınlarına, arabuluculuk görüşmeleri neticesinde, 60.000 TL maddi ve 10.000 TL manevi tazminat ödendiği, kazaya ilişkin ceza yargılamasında sürücünün asli kusurlu olduğunun tespit edildiği, kazaya karışan aracın ZMMS’nın davalı şirket tarafından yapıldığı ve destekten yoksun kalma tazminatının ZMMS kapsamında olduğundan … yakınlarına ödenen tazminatın davalıdan rücu edilebileceği belirtilerek ödenen tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; KTK 97 uyarınca sigorta şirketine kanunda belirtilen evraklar ile müracaat edilmediği, davacı, müvekkili şirkete usulüne uygun olarak müracaat etmediği, anılan gerekçelerle davanın reddini talep ettiklerini, başvuru dilekçesinde bahsi geçen 10.05.2019 tarihli kazaya karıştığı belirtilen … plakalı araç, müvekkili şirkete 12.01.2019-2020 tarihleri arasında geçerli olmak üzere Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, söz konusu poliçede teminat limiti kişi başı 360.000 TL olduğunu, sigorta şirketi, sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sorumlu olduğunu, dosyada kusur tespiti yapılması gerektiğini, sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusuru olmaması nedeniyle, sigortalı tarafından müteveffanın ailesi yapılan ödeme iyiniyet ödemesi olarak kabul edilmesi gerektiğini, zira, bilindiği üzere müvekkili sigorta şirketi sigortalısının kusuru oranında tazminattan sorumlu olduğunu, sigortalısının kusurunun olmadığı durumlarda sigortalısı tarafından yapılan ödemeler müvekkili sigorta şirketinden talep edilemeyeceğini, bu nedenle haksız davanın reddine karar vermek gerektiğini, müvekkili şirketinin sorumluluğu, sigortalının kusurlu olması halinde söz konusu olduğunu, Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. ve 85. maddelerine göre trafik sigortaları, işletenlere düşen sorumlulukları karşılamak üzere yapıldığını, sigortalı aracın sürücüsünün kusuru yoksa, işletene düşen bir sorumluluk da olduğunu, dosyada kusur tespiti yapılması amacıyla dosyanın Adli Tıp Kurumu’na sevkini talep etiğini, sigortalı araç sürücüsü … kazanın meydana gelmesinde kusursuz olduğunu, kazanın meydana gelmesinde müteveffa yaya asli kusurlu olduğunu, kazanın meydana gelmesinde mütevveffanın ebeveynleri asli ve %100 oranında kusurlu olduğunu, Türk Medeni Kanunu’nun ev başkanının sorumluluğu hükmüne göre sorumlulukları söz konusu olduğunu, olay tarihinde kazazede 1,5 yaşlarında olduğundan tehlikenin farkında olmayacağından bilinçli davranamayacağı bilinen bir gerçek olduğunu, destekten yoksun kalma tazminatı talebi hakkında kanuna ve yargıtay uygulamalarına uygun değerlendirme yapılması gerektiğini, başvurunun dava şartı eksikliği nedeniyle reddine, dosyada kusur ve maluliyet tespiti yapılmasına, sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusurunun olmaması nedeniyle müvekkil sigorta şirketinin sorumluluğu kalmadığını, davanın reddine karar verilmesini, tazminat sorumluluğunun doğması durumunda hesaplamaların hazine müsteşarlığına kayıtlı uzman bilirkişilerce, TRH 2010 mortalite tablosu esas alınarak yapılmasına, faize hükmedilmemesine, aleyhine yargılama ücreti ve vekalet ücretine hüküm kurulmamasını talep etmiş ve savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE & NETİCE VE KANAAT:
Mahkememizce deliller toplanmış, kazaya karışan araçların kaza tarihi itibariyle tescil bilgileri, kazaya karışan araca ait sigorta poliçesi ve hasar dosyası celp edilmiş, bilirkişi raporu aldırılmıştır.
Kazanın oluşumunun, 10.05.2019 günü saat:19.10 sıralarında sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı minibüs ile … sokak üzerinden gelerek sağa manevra yaparak … Sokağa doğru dönüşe geçmiş ve bu esnada aracının sağ ön köşe kısımları ile seyir istikametine göre yolun sağ tarafından kaplamaya giren/kaplamada bulunan 2 yaşındaki yaya …’a çarpması sonucu yaya hayatını kaybettiği anlaşılmıştır.
Manisa 4. Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas ve … karar sayılı dosyasının incelenmesinde; sanık sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı minibüs ile … sokak üzerinden sağa manevra ile … sokağa dönüş yaptığı sırada aracının sağ ön köşe kısımları ile seyir istikametine göre yolun sağ tarafından kaplamaya giren/kaplamada bulunan 2017 doğumlu maktul yaya …’a çarpması neticesinde ölümlü trafik kazası meydana geldiği ve atılı Taksirle Ölüme Neden Olma suçundan dolayı sanık hakkında 3 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, çarptırıldığı,
Dosyada alınan Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 26/09/2019 tarih ve … sayılı raporunda;
A)-Şüpheli sürücü … sevk ve idaresindeki minibüs ile olay mahalli görüşün açık olduğu sokak üzerinde sağa manevraya başladığında ifadesinde de belirtiği üzere görmüş olduğu mahalde oynayan çocukların varlığını dikkate alarak dönüşünü daha dikkatli yapması ve yoldaki mevcudiyetini belirtecek şekilde çocukları klaksonla ikaz etmesi gerekirken bu hususa riayet etmediği, hareket alanını yeteri kadar kontrol etmeden sağa dönmesi neticesi kaplamaya giren/kaplamada bulunan yayayı fark etmeyip bu yayaya önlemsizce çarptığı anlaşılmakla kazanın oluşumunda dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışı ile ASLİ DERECEDE KUSURLUDUR.
B)-2017 doğumlu maktul yaya … olay mahallinin kavşak mahalli olması sebebiyle buraya her an bir aracın gelip dönüşe geçebileceğini öngörüp, bu araçların hareket durumlarını gözlemlemesi gerekirken bu hususa riayet etmediği, olay mahallinde sağa dönüşe geçen şüpheli sürücü idaresindeki minibüse karşı korunma tedbiri almaması neticesi bu minibüsün sadmesine maruz kaldığı olayda yaşı nedeniyle davranış faktörlerinin sonuç üzerinde TALİ DERECEDE ETKEN olduğunun bildirildiği anlaşılmıştır.
Dosya kusur bilirkişisi bilirkişiye tevdi edilerek, dosya kapsamı, taraf beyanları ve uyuşmazlık noktaları esas alınarak yasal düzenlemelere uygun olarak tarafların kusur durumuna ilişkin denetime elverişli ve ayrıntılı rapor alınmış, alınan bilirkişi raporunda özetle; Mevcut verilere göre:
… Plakalı Minibüs Sürücüsü …;
…’nun davranışının:
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 53. maddesinde düzenlenen:“Sağa ve sola dönüşlerde sürücüler: Sağa ve sola dönüşlerde sürücüler kurallara uygun olarak geçiş yapan yayalara, varsa bisiklet yolundaki bisikletlilere ve sola dönüşlerde sağdan ve karşıdan gelen trafiğe ilk geçiş hakkını vermek zorundadırlar.” şeklindeki kuralın ihlali niteliğinde olduğu,
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 47. maddesinde düzenlenen: “d) Trafik güvenliği ve düzeni ile ilgili olan ve yönetmelikte gösterilen diğer kural, yasak, zorunluluk veya yükümlülüklere, uymak zorundadırlar.(Dikkatsiz-Ön Tedbirsiz araç kullanmak)“ şeklindeki kuralın ihlali niteliğinde olduğu kanaatine varıldığı,
Yaya …;
…’ın davranışının:
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 68. Maddesi ile ve Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 138. maddesinin (d) bendinde belirtilen: “Yaya yollarında, geçitlerde veya mecburi hallerde taşıt yolu üzerinde bulunan yayaların, trafiği engelleyecek, tehlikeye düşürecek davranışlarda bulunmaları, dikkatsiz hareket etmeleri, oynamaları ve bu yerleri saygısızca kullanmaları yasaktır” şeklindeki kuralın ihlali niteliğinde olduğu kanaatine varıldığı rapor edilmiştir.
Dosyanın Sigorta rücu şartları ve miktarı bakımından sigorta bilirkişisine tevdi ile; dosya kapsamı, taraf beyanları ve uyuşmazlık noktaları esas alınarak denetime elverişli ve ayrıntılı rapor alınmış, alınan bilirkişi raporunda özetle; dosya muhtevası incelenmiş ve rücuen talep edilen tazminata ilişkin aktüerya hesaplamasının bulunmadığı, tespit edildiği, tazminat talebine ilişkin sigorta hukuku açısından değerlendirmenin tamamlanabilmesi için aktüerya hesaplaması yapılmasına ilişkin ilgili dosyaya aktüer bilirkişinin eklendikten sonra rücu değerlendirilmesinin tamamlanmasının uygun olacağı rapor edilmiştir.
Sigortacı bilirkişiye,aktüer bilirkişisinin de eklenmek suretiyle dosya kapsamına ve uyuşmazlık noktalarına göre hesap yapılarak rapor düzenlenmesi için dosyanın aktüerya bilirkişisine tevdi edildiği, alınan bilirkişi raporunda özetle; tespit ve değerlendirmeler neticesinde yapılan hesaplamaya göre;
1)Dava konusu olay nedeni ile müteveffa …’ın vefatı
ile dava dışı hak sahipleri anne … için 161.385,13 TL baba
… için 121.317,38 TL olmak üzere toplam 282.702,51 TL
destek zararı hesaplanmıştır.
2) Davacı tarafından rücu talep edilen maddi tazminat miktarı 60.000 TL olup tarafımca hesaplanan toplam destek zararı miktarı, davacının talebinden fazla olduğu ve (sigorta bilirkişisinin yapacağı
değerlendirme neticesine göre) rücu edilebileceği değerlendirilmiştir.
3) Bu tazminat miktarları, tam kusur varsayılarak yapılmış olup kusur
indirimi Mahkemenin takdirindedir.
4)Manevi tazminat konusunda takdir mahkemeye ait olduğu rapor edilmiştir.
09/01/2023 tarihinde yapılan 7 nolu celsede dosya üzerinde yapılan incelemede, evveliyatta sigorta alacakları uzmanı bilirkişi ile beraber heyetli rapor alınmasına karar verildiği, safahatte bir kısım bilirkişilerin mezkûr sebeplere istinaden çekildiği, raporun sigorta alacakları uzmanı bilirkişi temin edilememesi ciheti ile heyet teşekkülü olmaksızın müstakil kaleme alındığı müşahede edildiği, dosya kapsamı ve tespitler itibari ile aktüer raporu ile de hadisenin aydınlandığı ve davanın özü itibari ile işleten sıfatını haiz araç maliki şirketin kendi ZMMS sigorta şirketine vaki silsile sorumluluk dairesinde rücuya müteveccih dava olması ciheti ile ilave olarak sigortanın en nihayetinde kusurlu sürücüye rücu hakkının olması, dava dışı aralubuculuk muhatabı taraflara yahut sigortalarına yaptığı bir ödemenin bulunmaması itibari ile sigorta alacakları uzmanı bilirkişi tayinine dair ara karardan sarfınazar edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın 10/05/2019 tarihinde meydana gelen kazaya karışan tarafların kusur durumu, kaza sonrasında davacı tarafından dava dışı müteveffa … mirasçılarına ödenen 60.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı tarafa rücü edilip edilemeyeceği, davacının arabuluculuk ücretini talep edip edemeyeceği, davacı tarafın faiz talep edip edemeyeceği, hangi tarihten itibaren ne tür faiz talep edebileceği noktalarında toplandığı,
Davacı şirkete ait olan dava dışı sürücü … 10/05/2019 tarihinde sevk ve idaresindeki davalı sigorta şirketi tarafından sigortalı … plakalı minibüs ile seyir halinde iken 2017 doğumlu maktul yaya …’a çarpması neticesinde ölümlü trafik kazası meydana geldiği, ölenin yakınlarına, arabuluculuk görüşmeleri neticesinde davacı şirket tarafından 60.000 TL maddi ve 10.000 TL manevi tazminat ödendiği, kazaya ilişkin ceza yargılamasında Manisa 4. Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas ve … karar sayılı dosyasında davacı şirkete ait araç sürücünün asli kusurlu olduğunun tespit edildiği, kazaya karışan aracın ZMMS’nın davalı şirket tarafından yapıldığı ve destekten yoksun kalma tazminatının ZMMS kapsamında olduğu, ölenin yakınlarına ödenen tazminatın davalıdan rücu edilebileceği ve bu miktarın davacı tarafından rücu talep edilen maddi tazminat miktarı 60.000 TL olduğu bilirkişi raporuyla da tespit edildiği anlaşılmakla, davacı vekilinin dava dilekçesindeki talebi de dikkate alınarak davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1- Davacının davasının KABULÜ ile;
A-) Rücu alacağı bedeli olarak … Sigorta yönünden, 60.000 TL alacak kaleminin 27.05.2019’e(müracaat tarihi) KTK 97. Madde mucibince 15 gün ilavesi ile 12.06.2019 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 4.098,60 TL nisbi karar ve ilam harcından peşin alınan 1.025,65 TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 3.072,65 TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacının kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir ve tayin edilen 9.600,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 34,00 TL e-tebligat masrafı, 42,00 TL posta masrafı, 1.700,00 TL bilirkişi ücreti toplamı 1.776,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı, 1.0.25,65 TL peşin harcın toplam 1.080,05 TL’nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
6-HUAK 18/A Maddesi gereğince zorunlu arabuluculuk kapsamında suç üstü ödeneğinden ödenen 1.320,00 TL ara buluculuk giderinin 6831 Sayılı Yasa hükümlerine göre davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davalı tarafından yatırılan delil avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesinden sonra resen davalıya iadesine,
9-Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 341. v.d.maddeleri gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.09/01/2023

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza