Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/537 Esas
KARAR NO : 2022/888
DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ: …
Mahkememizde görülmekte olan tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili şirketlerin sırasıyla …’nin … adet, …’nin … adet, … nin … adet olmak üzere, muhatap şirket … den toplam (…) … adet paya sahip olduklarını, davalı şirketin … tarihinde yapılan … yılı olağan genel kurul toplantısında genel kurulun almış olduğu karar ile Türk Ticaret Kanunu 379. Madde kapsamında … yıl süre ile sınırlı olmak üzere yönetim kuruluna verilen devralma yetkisi ile yönetim kurulunun … tarihinde almış olduğu …sayılı karar doğrultusunda … adetin altında olan a ve b grubu pay sahiplerine ortaklardan tüm paylarını devretmek ve şirket ortaklığından ayrılma kaydı ile çağrıda bulunduğunu, bu kapsamda da pay sahiplerinden gelen talepler doğrultusunda …, nama yazılı pay iktisap edildiğini, davalı şirket tarafından iktisat edilen … grubu payın bu konuda genel kurul tarafından bir karar verilmeden, yönetim kurulunda görüşülmeden, şirket yetkililerinin verdiği karar ile alelacele satıldığını, bu konuda … oranındaki pay ile en büyük ortak konumunda olan davacı şirketlerin karşı görüşlerinin dikkate alınmadığını, genel kurul tarafından şirket tarafından alınmış olan payların tekrardan satışı konusunda yönetim kuruluna verilmiş yetki bulunmadığını, satış işlemleri gerçekleştirildikten sonra … tarihli toplantıda bu işlemlerin yönetim kurulunun bilgisine sunulduğunu, buna karşın karar tarihinin … olarak yazıldığını, önce satış işlemlerinin yapıldığını, sonra geriye dönük bu işlemlere yönelik yok hükmündeki … tarih ve … sayılı şirket yönetim kurulu kararının imzalandığını, (A) grubu payların davalı şirket tarafından geri alınması işlemlerinin … tarihli şirket genel kurulunu yönetim kuruluna verdiği yetkiye dayalı olarak gerçekleştirildiğini, söz konusu payların şirket tarafından geri alınmasının şirket menfaatine uygun görüldüğünü, alım işlemi bu şeklide gerçekleştirildiği için ters işlem etkisi gereği satış işleminin de aynı şekilde şirket genel kurulunu yönetim kuruluna verdiği yetkiye dayalı olarak gerçekleştirilmesinin gerektiğini, bu süreçlerin davalı şirketin menfaati gözetilmeden yönetim kurulu kararına dahi gerek duyulmadan yapıldığını, satış işlemlerinin hukuken sakat nitelikte ve yok hükmünde veya mutlak butlanla sakat olduğunu, bu karara dayalı işlemlerin iptalinin gerektiğini, şirketin menfaatlerine ve eşitlik ilkesine dayalı … tarihinde … sayılı yönetim kurulu kararının TTK 391. Madde uyarınca batıl olduğunu, şirket yönetim kurulunun özen ve sadakat borcunun sadece imtiyazlı pay sahiplerine değil şirkete karşıda olduğunu, TTK 357. Maddede düzenlenen eşit işlem ilkesi gereğince aynı koşullar altında tüm pay sahiplerine eşit davranılması gerektiğini, şirketin ve diğer pay sahiplerinin haklarını ihlal edecek her türlü yönetim kurulu kararının batıl olduğunu, şirketin mevcut dağınık (A) grubu imtiyazlı yapısının şirket açısından temsil ve muhataplık sorunu yarattığını, özellikle hem (A) grubu hem (B) grubu pay sahiplerinin önemli bir bölümünün B grubu paylarını satmak suretiyle oranını düşürmesine karşılık sahip olduğu (A) grubu paylar nedeniyle yönetim hakkını elinde tutmaya devam edip bu sorunun büyümesine yol açtığını, şirket genel kurulu tarafından verilen yetki doğrultusunda şirket tarafından iktisap edilen … adet (A) grubu pay sahiplerine tekrar dağıtılmasının sorunun çözme amacına hizmet etmediğini ve genel kurul tarafından verilen yetkinin amacına aykırı olduğunu, müvekkili şirketlerin davalı şirket ve yönetim kurulu üyelerine ….Noterliğinin … tarihli … yevmiye nolu ihtarname ile (A) grubu payların satışının iptali ve payların geri alınmasının talep edildiğini, söz konusu ihtarname üzerine … tarihli yönetim kurulu toplantısında devir işlemlerinin iptal edilemeyeceğine dair cevap verilmesine katılanların oy çokluğu ile karar verildiğini, söz konusu karara yönetim kurulu üyesi olan müvekkili şirket … temsilcisi … ile … karşı oy kullandıklarını, ve muhalefet şerhinde konu ile ilgili hukuksuzlukların ayrıntılı olarak ifade edildiğini, ayrıca geri alınma konulu payların tekrar satılması işleminin bir bakıma yeni imtiyazlı pay yaratılması olduğunu, bunun yönetim kurulunun değil genel kurulun nitelikli çoğunlukla verebileceği bir karar olduğunun ifade edildiğini, anonim ortaklıklar hukukunda pay sahiplerine koruyucu hakların sağlanması bakımından mutlak eşitliğin kabul edildiğini, pay sahiplerinin vazgeçilmez haklarının söz konusu olduğunu durumlarda oransallık ilkesinin uygulanmayacağının bu haklardan yararlanma bakımından mutlak eşitliğin kabul edileceğini, TTK 357. Maddesine göre pay sahiplerinin eşit şartlarda eşit işleme tabi tutulduğunu, eşit işlem ilkesinin uygulanması ile hukuki bakımdan aynı durumda pay sahipleri için aynı uygulamaların söz konusu olacağını, farklı gruplara dahil olan pay sahipleri arasında dahi eşit işlem ilkesine aykırılık sonucu doğuracak şeklide karar alınamayacağını, TTK 391. Maddeye yönetim kurulunun eşit işlem ilkesine aykırı olabilecek karar ve uygulamalarının mutlak butlanla batıl olduğunu bildirerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile öncelikle davalı şirket tarafından iktisap edilen … adet (A) grubu payın üçüncü şahıslara devrinin engellenmesi için tedbir kararı verilmesine ve davalı şirkete bildirilmesine, yok hükmünde olan davalı şirket tarafından iktisap edilen … adet (A) grubu payların satışına yönelik … tarih ve … sayılı yönetim kurulu kararının mutlak butlanla batıl olduğunun tespiti ile bu karara bağlı olarak yapılan tüm devir işlemlerinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacıların tespit davası açmakta hukuki yararının bulunmadığından davanın öncelikle usulden reddi gerektiğini, yönetim kurulu kararlarının butlana ilişkin TTK 391. Maddesine göre sınırlı sayıda belirlenerek hüküm altına alındığını, davacılar tarafından … tarihli ve … Sayılı yönetim kurulu kararına karşı düşülen ve dava dilekçesinde de yer verilen şerhte (A) grubu paylarına ilişkin devir kısıtlaması bulunmadığının ifade edildiğini ancak belirtilenin aksine esas sözleşmede (A) grubu payların sadece (A) grubu pay sahiplerine devredileceği şeklinde açıkça bir hüküm bulunmasa da esas sözleşmede ” -(A) grubu payların devri Yönetim Kurulunun söz konusu pay devir işlemine izin vermesi ve bunun şirketin pay defterine kaydı halinde mümkündür. – (A) grubu payların devri halinde devralan, payları kendi adına ve hesabına aldığını açıkça beyan etmezse veya devralanın ödeme yeterliliği şüpheli ise ve şirketçe istenen teminat verilemmişse veya devralanın amacı şirket yönetiminin kontrolünü elde etmek ise, yönetim kurulu devre onay vermeyi ve pay defterine kaydını reddedebilir. -( A) grubu payların üçüncü kişilere ya da şirkette pay sahibi olan gerçek ve tüzel kişilere devri halinde yönetim kurulu devreden pay sahibine ya da devralana devre konu payları başvurma anındaki gerçek değeri ise, şirketin devreden dışındaki pay sahipleri veya şirket hesabına veya 3. Kişiler ehasbına almayı önererek Türk Ticaret Kanunun 493. Maddesine uygun olarak onay istemini reddebilir. ” kısıtlamalarının yer aldığını, bu hükümlerin devir kısıtlaması olarak değerlendirilmesinden doğal bir durum olmadığını, esas sözleşme hükümlerinin temel mantığı gereğince iktisap edilen (A) grubu payların (A) grubu pay sahibi olmayan davacılar dahil üçüncü kişilere zaten devrinin mümkün olmadığını, esas sözleşme hükümleri uyarınca (A) grubu pay sahibi olamayacak B grubu pay sahibi olan davacıların butlanının tespiti talep edilen yönetim kurulu kararıyla ihlal edilen bir hakkından bahsedilmesinin mümkün olmadığından hukuki yarar şartının davacılar için oluşmadığını, davacılardan … ve …’de yönetim kurulu üyesi olarak görev alan … isimli kişinin aynı zamanda müvekkili şirkette de yönetim kurulu üyesi olduğunu, üçüncü davacı …’nin temsilcisinin de müvekkili şirkette yönetim kurulu üyesi olarak görev aldığını, dava konusu edilen yönetim kurulu toplantısına her iki üyenin de katıldıklarını, davacıların yönetim kurulu üyesi olan … ve …’ın gerçekleşen yönetim kurulu toplantısına devre ilişkin görüşlerine muhalefet şerhi aracılığıyla ortaya koyduklarını, müvekkili şirket esas sözleşmesi gereği (A) ve (B) grubu payların birbirinden bağımsız imtiyazlı paylar olduğunu, söz konusu payların kendi içlerinde iki ayrı imtiyazlı grup olup (A) grubu payların satışının (B) grubu payların sahip olduğu imtiyazlara herhangi bir etkisinin olmadığını, (A) grubu payların devir ve ihracına ilişkin müvekkili şirket Esas Sözleşmesi’nin 7.3, 7.4, 7.6 maddesinde özel düzenlemeler bulunduğunu, anılan hükümler ile (A) Grubu payların devrinin yönetim kurulu kararı ile yönetim kurulunun onayına bağlandığını, esas sözleşmenin 8. Maddesi ile (A) grubu payların yine (A) grubu payların uhdesinde kalmasının amaçlandığını, bahse konu düzenlemelerin müvekkili şirketin menfaatleri açısından yönetimin yabancılaşmasının veya niteliklerini kaybetmesini önlemek amacıyla getirildiğini, müvekkili şirketin esas sözleşmesi ile (A) grubu paylara özel önem verilerek imtiyaz sağlandığını, esas sözleşme ile belirlenmiş sınırlamalar dahilinde (A) grubu payların (A) grubu paydaşlara satılmış olmasının eşit işlem ilkesine aykırılık teşkil etmediğini, … tarihli (A) grubu payların satışı konulu mektubun e-posta yoluyla ayrım yapılmaksızın tüm a grubu pay sahiplerine gönderilerek satış işleminin duyurulduğunu, eşit işlem ilkesinin ihlalinden bahsedilmesinin mümkün olmadığını, eşit işlem ilkesinin uygulanabilmesi için eşit işlem ilkesinin tarafını pay sahibinin oluşturması, pay sahibinin durumuna ilişkin bir karar olması, işlemi pay sahipleri arasında farklılık yaratmış olması işlemin yetkili organın takdir yetkisine tabi olması ve takdir yetkisinin keyfi bir ayrıma yol açacak şekilde kullanılmış olması şartlarının bir arada bulunması gerektiğini, yönetim kurulunun şirketin ve tüm ortaklarının üstün menfaatini gözeterek hareket ettiğini, bu kapsamında esas s özleşmede belirlenen şartlar dahilinde karar alınarak işlem tesis edildiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla eşit davranma ilkesinin mutlak değil nispi olduğunu, bu ilkeden sapmayı haklı kılacak objektif sebeplerin varlığı halinde eşit davranmamanın hukuka uygun olacağının da açık olduğunu, dava konusu … tarihli ve … Sayılı yönetim kurulu kararının butlanının karar tarihinden 9 ay geçtikten sonra talep edilmesinin Türk Medeni Kanunu’nun 2. Maddesi uyarınca iyi niyet ve dürüstlük kuralı ile bağdaşmadığını, davacılardan aynı zamanda yönetim kurulu üyesi olarak görev yapan … ve …’ın TTK uyarınca basiretli bir tacir olarak davranmakla yükümlü oldukları ve yönetim kurulu üyelikleri dolayısıyla eşit işlem ilkesine aykırı olduğu iddia edilen dava konusu kararın uygulanmasında sorumluluklarının oluşacağını, davacılar tarafından ileri sürülen önce satışın gerçekleştirildiği sonrasında geriye dönük karar alındığı iddiasının davacılardan müvekkili şirketin yönetim kurulu üyesi olan … temsilcisi … ve diğer davacıların yönetim kurulu üyesi olan … tarafından yönetim kuruluna düşülen şerhte belirtilmediğini, bahse konu iddianın herhangi bir gerçeklik payı bulunmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte batıl karara karşı ….. boyunca sessiz kalınmasının hakkın kötüye kullanılması olarak değerlendirilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin A ve B grubu payları genel kurulun kendisine verdiği yetkisi ile iktisap ettiğini, TTK 374. Maddesi uyarınca yönetim kurulunun kendisine bırakılan alanda kanun ve esas sözleşme uyarınca genel kurulun yetkisinde bırakılmış bulunanlar dışında şirketin işletme konusunun gerçekleştirilmesi için gerekli olan her çeşit iş ve işlemler hakkında karar almaya yetkili olduğunu, TTK 384. Maddesi ile 382. Maddenin b ile d bendleri ve 383. 385. Madde düzenlemeleri ile şirketin iktisap ettiği payların elden çıkarılma yetkisinin yönetim kurulunda olduğunu, yönetim kurulu kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, kanunda verilen yetki kapsamında gerçekleştirilen satış işleminin yetkili organ kararına dayandığında yokluğundan bahsedilmesinin mümkün olmadığının, müvekkili şirketin kuruluşundan bu yana (A) grubu payların devrinin (A) grubu pay sahipleri arasında dahi şirketler hukuku alanına göre düzenlenmiş olan esas sözleşme uyarınca kısıtlı olduğunu, daha öncesinde davacılardan … nin (A) grubu payların devralınmasına ilişkin girişimde bulunduğunu ancak müvekkili şirketin yönetim kurulunun devir işlemine esas sözleşme hükümlerine dayanarak onay vermediğini, bunun üzerine davacıların (A) grubu paylarına ilişkin müvekkili şirketin yapmış olduğu her türlü işlemde muhalif sıfatı ile yer aldığını, yönetim kurulu kararların iptale tabi olmadığının ilke olarak benimsendiğini, TTK’nun 192/1-1, 460/… maddesi hükümlerinde yönetim kurulu kararlarına ilişkin iptal davası açılabileceğinin düzenlendiğini, söz konusu hükümler doğrultusunda dava konusu yönetim kurulu kararının hiçbirine ilişkin olmaması sebebiyle bahse konu kararın iptalinin talep edilmesinin mümkün olmadığını, bir an için kararın iptalinin mümkün olduğu düşünülse dahi iptali talep edilen kararda n …sonra açılan iptal davasının hak düşürücü süre içinde açılmadığının sabit olduğunu, pay sahiplerinin kişisel haklarını ihlal eden yönetim kurulu kararları aleyhine iptal davası açılabildiğini, bu nitelikte olmayan yönetim kurulu kararları aleyhine iptal davası açılamayacağından bu kararlar için ancak genel kurula itiraz edilebileceğini, genel kurulun itiraz üzerine vereceği kararalar aleyihe koşulları varsa üç aylık süre içinde iptal davası açabileceğini, davacının talep sonucunun anlaşılabilir ve net olarak ortaya konmadığını, davacının dava konusu yönetim kurulu kararının yok hükmünde ve batıl olduğunu iddia ettiğini ancak her iki iddianın da kanıtlanamadığı gibi davacıların nihai talebinin de anlaşılamadığını bildirerek öncelikle davanın hukuki yarar yokluğunda esasa girilmeksizin usulden reddine, aksi halde halinde davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin Mahkememizce düzenlenen … tarihli ara karar ile dava dilekçesi ekinde ibraz edilen … tarihli … nolu yönetim kurulu kararında … grubu payların kararda belirtilen pay sahiplerine devir edilmesine ve devir adetlerine göre yeniden ilmuhaber düzenlenmesine karar verildiği, dava dilekçesinde … grubu payın satıldığının belirtildiği, satın alanların davada taraf olmadığı, davanın davalı şirket aleyhine açıldığı ve iddia ve talebin yargılamayı gerektirdiğinden reddine ilişkin ara karar verilmiştir.
Davacı vekili … tarihli ön inceleme duruşmasında davaya konu yönetim kurulu kararının mutlak butlanla batıl olduğu, dolayısıyla yapılan tüm satışların iptali gerektiği taleplerinin bu yönde olduğunu bildirmiştir
Davalı şirketin sicil dosya örneği celp edilerek dosya içine alınmıştır. … karar nolu … tarihli … Yönetim Kurulu Kararının “…. … tarihinde yapılan … yılı olağan genel kurul Toplantısında Genel Kurulun almış olduğu karar ile Türk Ticaret Kanunu 379. Madde kapsamında … yıl süre ile sınırlı olmak üzere Yönetim Kuruluna verilen devralma yetkisi ile Yönetim Kurulu … tarihinde almış olduğu … sayılı karar ile … adedin altında olan (A) ve (B) grubu pay sahiplerine ortaklardan tüm paylarını devretmek ve şirket ortaklığından ayrılmak kaydı ile çağrıda bulunmuştur. Pay sahiplerinden gelen talepler doğrultusunda … adet (A) grubu, … adet (B) grubu nama yazılı pay iktisap edilmiştir. Şirketin, bünyesinde sahip olduğu her biri … TL nominal değerde … adet (A) grubu nama yazılı pay beheri … TL bedel ile (A) grubu pay sahiplerine pay sahipliği oranında tahsis edilmek şartıyla satılmasına, Tahsis edilmeyen pay kalması durumunda, ilave pay talep eden pay sahiplerine yine mevcut pay sahipliği oranında tüm paylar tahsis edilene kadar payın verilmesine, (A) grubu pay sahiplerine ilgili talep formlarının gönderilerek … tarihine kadar taleplerin toplanmasına, gerekli işlemlerin ikmaline katılanların oy birliği ile karar verilmiştir.” şeklinde olduğu, karara ilişkin … adına … ve …’ın muhalefet şerhlerinin bulunduğu belirlenmiştir.
… tarihli … sayılı yönetim kurulu kararında yönetim kurulunun … tarihli … sayılı kararına göre şirketin bünyesinde sahip olduğu her biri … nominal değerde … adet (A) grubu nama yazılı payın beheri … TL ile (A) grubu pay sahiplerinden gelen talepler doğrultusunda pay sahipliği oranında kararda belirtilen pay sahiplerine devir edilmesine ve devir adetlerine göre yeniden ilmuhaber düzenlenmesine, ilmuhaberelerin ciro edilerek pay sahiplerine teslim edilmesine, ve pay defterine kaydının yapılmasına oy çokluğuyla karar verildiği belirlenmiştir.
… tarihli … nolu davalı şirket yönetim kurulu kararında şirket tarafından iktisap edilen (A) grubu payların (…) adet satışın iptal edilme talebini içeren … ve … ve … tarafından ….Noterliğinin … tarihli ihtarnamenin yönetim kurulu tarafından müzakere edildiği ve devir işlemlerinin iptal edilemeyeceğine dair katılanların oy çokluğu ile karar verildiği belirlenmiştir.
Uyuşmazlık konusunda dosya kapsamı ve davalı şirketin defter ve kayıtları incelenmek suretiyle mali müşavir ve nitelikli hesap uzmanı bilirkişilerden rapor alınmış, dosyaya verilen … tarihli bilirkişi raporunda; Somut uyuşmazlığın yönetim kurulu kararının butlanına ilişkin olduğu, esas sözleşmenin (tadil edilmiş hali ile ) sermaye başlıklı 6.maddesinin “Şirket 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu ve Ticaret Bakanlığı tarafından 19/10/2012 tarihli Resmi Gazete ile yalımlanan ” Halka Açık Olmayan Şirketlerde Kayıtlı Sermaye Sistemine İlişkin Esaslar Hakkında Tebliğ” hükümlerine göre ve Gümrük ve Ticaret Bakanlığının 05/11/2012 Tarih 6966 sayılı izni uyarınca kayıtlı sermaye sistemini kabul etmiştir. Şirketin kayıtlı sermayesi … TL (…) olup her biri … TL itibari değerde … (…) paya bölünmüştür. Şirketin çıkarılmış sermayesi … TL (..) olup, her biri … (…) TL itibari değerde … (…) adet (A) grubu ve … (…) adet (B) grubu olmak üzere … (…) adet nama yazılı paya bölünmüştür. Şirketin önceki çıkarılmış sermayesi … TL (…) muvazaadan ari bir şekilde tamamen ödenmiştir….. Sermaye iç kaynaklardan eklenen … TL karşılığında (B) grubu nama yazılı pay ihraç edilecek olup şirket ortaklarına payları oranında bedelsiz olarak verilecektir.” Esas Sözleşmenin Pay Senetlerinin Nevi Ve Devri başlıklı 7.maddesinin “7.1. Şirketin (A) ve (B) grubu payları nama yazılıdır. 7.2 (A) ve (B) grubu paylar yönünden şirkete karşı pay defterinde kayıtlı kişi ortak sıfatına haizdir. 7.3 (A) grubu payların devri yönetim kurulunun söz konusu pay devir işlemine izin vermesi ve bunun şirketin pay defterine kaydı halinde mümkündür. 7.4 (A) grubu payların devri halinde devralan, payları kendi adına ve hesabına aldığını açıkça beyan etmezse ve devralanın ödeme yeterliliği şüpheli ise ve şirketçe istenen teminat verilmemişse veya devralanın amacı şirket yönetiminin kontrolünü elde etmek ise yönetim kurulu devre onay vermeyip ve pay defterine kaydını reddedebilir. 7…. (A) ve (B) grubu paylar ile ilgili devirlerden şirketin Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu…mevzuatına tabi olan iştiraklerinde veya bağlı ortaklıklarında EPDK mevzuatına göre izne tabi işlem niteliğinde olanlar, EPDK tarafından izin verilmedikçe yönetim kurulu tarafından onaylanmaz ve pay defterine işlenmez. EPDK tarafından pay defterine izin verilmemesi halinde bu durum TTK’nun 493/1.maddesi gereğince önemli sebep kabul edilerek pay defterinin onayı reddedilecektir. Söz konusu izin için müracaat ilgili lisans sahibi şirket tarafından yapılacaktır. EPDK iznine tabi olmadığı anlaşılan veya EPDK iznine tabi olduğu halde EPDK tarafından izin verilen (B) grubu pay devirleri pay defterine kaydedilecektir. 7.6 (A) grubu payların 3.kişilere yada şirkette pay sahibi olan gerçek veya tüzel kişilere devri halinde yönetim kurulu devreden pay sahibine veya devralana devre konu payları başvurma anındaki gerçek değeriyle, şirketin devreden dışındaki pay sahipleri veya şirket hesabına veya 3.kişiler hesabına almayı önererek Türk Ticaret Kanununun 493.maddesi hükmüne uygun olarak onay istemini reddedebilir; ” Esas sözleşmenin sermaye artırılması ve azaltılması başlıklı 8.maddesinin ” Gereği halinde şirketin çıkartılmış sermayesi ana sözleşme, Türk Ticaret Kanunu ve ilgili mevzuat hükümlerine uygun olarak şirketin kayıtlı sermaye tavanı ve yönetim kuruluna tanınan yetki süresi çerçevesinde yönetim kurulu kararı ile artırılabilir veya azaltılabilir… Sermayenin yeni hisseler iddiası suretiyle artırılmasına karar verilmesi halinde mevcut hisse sahiplerinin rüçhan hakları saklıdır. Belirlenen sürede kullanılmayan rüçhan hakları yönetim kurulunca belirlenecek esaslara göre kullanılır. Sermaye artırımlarında (A) grubu hisse ihraç edilmeyecektir. Sermaye azaltılması da Türk Ticaret Kanunu ve ana sözleşme hükümlerine göre yapılır ve her hisse eşit oranda uygulanır.” şeklinde düzenlendiği. Şirketin … tarihli yönetim kurulu toplantısında hisse devri ile ilgili gündemin ….maddesi ile … adete kadar (A) ve/veya (B) grubu paya sahip ortakların paylarının tamamını devretmeleri konusunda pay sahiplerine duyurulması, şirkette … adete kadar A ve/veya B grubu paya sahip olup tüm paylarını devrederek şirket ortaklığından ayrılmak isteyen pay sahiplerinin bedelleri tamamen ödenmiş olan paylarını … adet hisse, …-… TL bedel aralığında ve … yıl süre ile sınırlı olmak üzere … adına devralınması kapsamında … tarihi itibariyle … adete kadar A ve/veya B grubu paya sahip olan ortaklardan tüm paylarını devretmek ve şirket ortaklığından ayrılmak kaydıyla … adet pay (A ve B grubu toplam) ile sınırlı olmak üzere A grubu paylar için … TL, B grubu paylar için … TL pay bedel ile payların tamamını …’ye peşin bedelle satarak devretme çağrısında bulunulmasına oy çokluğu ile karar verildiği, … tarihli karara istinaden iktisap edilen A grubu hisselerin … B grubu hisselerin … adet olduğu, şirketin … tarihli … sayılı Yönetim Kurulu Toplantısında hisse devri ile ilgili “… tarihinde yapılan … yılı Olağan Genel Kurul Toplantısında genel kurulun almış olduğu karar ile Türk Ticaret Kanununun 379.maddesi kapsamında … yıl süre ile sınırlı olmak üzere yönetim kuruluna verilen devralma yetkisi ile Yönetim Kurulu … tarihinde almış olduğu … no.lu karar ile … adetin altında olan A ve B grubu pay sahiplerinin ortaklardan tüm paylarını devretmek ve şirket ortaklığından ayrılmak kaydıyla çağrıda bulunmuştur. Pay sahiplerinden gelen talepler doğrultusunda … grubu, … adet B grubu nama yazılı pay iktisap edilmiştir. Şirketin bünyesinde sahip olduğu her biri … TL nominal değerde (A) grubu nama yazılı payı beheri … TL bedel ile (A) grubu pay sahiplerine pay sahipliği oranında tahsis edilmek şartı ile satılmasına, tahsis edilmeyen pay kalması durumunda ilave pay talep edilen pay sahiplerine yine mevcut pay sahipliği oranında tüm paylar tahsis edilene kadar payın verilmesine, A grubu pay sahipleriyle ilgili talep formlarının gönderilerek … tarihine kadar taleplerin toplanmasına, gerekli işleklerin ikmaline katılanların oy birliği ile karar verilmiştir.” şeklinde olduğu. Yönetim Kurulu kararına Yönetim Kurulu üyeleri … adına … ve … tarafından muhalefet şerhi ile imzalanmış olduğu, … tarihli … sayılı yazı ile Yönetim Kurulu Başkanı tarafından imzalanan … bünyesindeki A grubu payların satışı hakkında konulu yazı yazıldığı, … tarihli … sayılı Yönetim Kurulu Kararı ile Yönetim Kurulunun … tarihli … sayılı kararına göre A grubu pay sahiplerinden gelen talepler doğrultusunda pay sahipleri oranında tahsis edildiği ve … grubu payın listede adı geçen pay sahiplerine devir edilmesine, …’ye ait … adet nama yazılı ilmuhaberlerin iptal edilerek devir adetlerine göre yeniden ilmuhaber düzenlenmesine, ilmuhaberlerin ciro edilerek pay sahiplerine teslim edilmesine ve pay defterlerine kaydının yapılmasına, gerekli işleklerin ikmaline katılanların oy çokluğu ile karar verildiği, Yönetim Kurulu Kararının Yönetim Kurulu üyeleri … adına … ve … muhalefet şerhi ile imzalanmış olduğu, Yöetim Kurulu Kararı doğrultusunda … grubu hisselerin yine A grubu hisse sahiplerine satışına ilişkin … ile e … tarihleri arasında muhasebe yevmiye fiş kayıtlarının incelendiğ,i miras yolu ile geçenler dışında A grubu hisse devri yapılmadığı, … tarih ve … sayılı karar ile şirket uhdesinde bulunan (A) grubu payların satın alınması davetinin sadece (A) grubu pay sahiplerine yapıldığının anlaşıldığı, davalı şirket adresinde yapılan inceleme esnasında tarafların dilekçelerinde görülen beyanlar nedeniyle dava konu hisse devirleri öncesinde (A) Grubu hisse devirlerine ilişkin talepler ve gerçekleşen işlemler olup olmadığı konusunda yapılan inceleme neticesinde Miras yoluyla geçenlerin dışında (A) Grubu Hisse Devri yapılmadığı ve davalı şirketin geçmiş dönemde yapılan iki (A) Grubu Hisse Devri talebini esas sözleşmenin 7.4 maddesini uyguladığı; (B) grubu hisse devirlerine onay verdiği; TTK 391. maddesinde eşit işlem ilkesine aykırı olan yönetim kurulu kararlarının butlanının talep edilebileceğinin düzenlenmiş olduğu dikkate alındığında; … tarih ve … sayılı karar ile şirket uhdesinde bulunan (A) grubu payların satın alınması davetinin sadece (A) grubu paysahiplerine yapılmasının eşit işlem ilkesine aykırı olduğu sonuç ve kanaatine, (B) grubu pay sahiplerine davette bulunulmamasının objektif bir sebebe dayanmadığı sonuç ve kanaatine ulaşılması halinde mümkün olduğu; Somut uyuşmazlıkta TTK m. 360 kapsamında belirli bir pay gurubuna (A) grubu pay sahiplerine yöretim kurulunda temsil edilme / aday gösterme imtiyazının sağlandığı; Nihai takdiri Sayın Mahkemeye ait olmakla birlikte somut uyuşmazlıkta tanınan yönetimde temsil edilme / aday gösterme imtiyazı “özellik ve nitelikleriyle belirli bir grup oluşturan pay sahiplerine ” tanınmış bir imtiyaz olmadığı, Somut uyuşmazlık bakımından davalı şirket ana sözleşmesinde “özellik ve niteliklere” ilişkin bir düzenleme bulunmadığı ve esas sözleşmenin 8 ve 17-f ve g maddelerinin bu kapsamda değerlendirilemeyeceği, 8. Maddesinde sermaye artırımı ile (A) grubu hisse ihdas edilmeyeceğinin düzenlendiği; TTK 493.maddesinde borsaya kote edilmemiş nama yazılı payların devrinde ortaklığın, kural olarak ana sözleşmede öngörülen önemli bir sebebi ileri sürerek devre onay vermekten kaçınabileceğinin düzenlendiği, buna göre pay sahipleri çevresinin birleşimine ilişkin ana sözleşme hükümleri, ortaklığın işletme konusu veya işletmenin ekonomik bağımsızlığı yönünden onayın reddini haklı gösteriyorsa, önemli sebep olarak nitelenebileceği; Dava konusu uyuşmazlıkta esas sözleşmede önemli sebeplere yer verilmemekle birlikte somut uyuşmazlığın konusunun şirket uhdesinde bulunan (A) grubu payların satın alınması davetinin sadece (A) grubu paysahiplerine yapılması olduğu; (B) grubu pay sahiplerinin şirket uhdesinde bulunan (A) grubu satın alma davetinin gitmediği, (B) grubu pay sahiplerinin (A) grubu payları satın alma talebi ve bu talebin reddi gibi bir iptal davasının somut uyuşmazlık bakımından söz konusu olmadığı, somut uyuşmazlığın (B) grubu pay sahiplerinin pay alım çağrısı gönderilmemesinin objektif bir sebebe dayanıp dayanmadığı – dayanmadığı sonucuna ulaşılması halinde eşitlik ilkesine aykırılık teşkil edeceği hususlarında toplandığı, dava konusu uyuşmazlığın yönetim kurulu kararının butlanı olduğunu, şirketin uhdesinde bulundurduğu A grubu payların satışında (A) ve (B) grubu pay sahipleri arasında ayrım yapması ve sadece A grubu pay sahiplerine davette bulunmasının eşitlik ilkesine aykırı olduğu sonuç ve kanaatine ulaşılması halinde TTK m. 391 uyarınca yönetim kurulu kararının butlanına karar verilmesi gerektiği, şirket ana sözleşmesinde TTK 360 . Madde kapsamında belirli bir pay grubuna , (A) grubu pay sahiplerine yönetim grubunda temsil edilme / aday gösterme imtiyazının sağlandığını, (A) grubu pay sahiplerinin özellikle nitelikleriyle belirli bir grup oluşturan pay sahipleri olarak tanımlanmadığı, sonuç olarak mahkeme tarafından imtiyazından belirli bir pay grubuna, (A) grubu pay sahiplerine tanınmış bir yönetimde temsil edilme imtiyazı olduğu benimsenirse herhangi bir kişinin (Davacılar -(B) grubu pay sahipleri de dahil) (A) grubu pay sahipleri arasına katılmasında TTK imtiyaz düzenlemeleri kapsamında bir engel bulunmadığı, imtiyazın kişiye değil paya tanındığına ilişkin temel ilkenin göz ardı edilemeyeceği, pay sahiplerinden grup oluşturabilmek için esas sözleşmede onların özellik ve niteliklerinin belirlenmesi gerektiği, bu mecburiyetin imtiyazların hem kullanılması hem de korunması bakımından önem taşıyan imtiyazın tabi olduğu şartların belirli olması ilkesinin bir sonucu olduğu, somut uyuşmazlık bakımından davalı şirket ana sözleşmesinde özellikle niteliklere ilişkin bir düzenleme bulunmadığı, davalı ortaklık paylarının nama yazılı olduğu ve ortaklık esas sözleşmesinde çeşitli bağlam hükümleri öngörülebileceği, sözleşmenin 7.6 maddesi TTK’nun 493. Maddesine yapılan atıf ile “Yönetim kurulu devreden pay sahibine veya devralana devre konu payların başvurma anındaki gerçek devri ile şirketin devreden dışındaki pay sahipleri veya şirket hesabına veya üçüncü kişiler hesabına almayı önererek Türk Ticaret Kanunu’nun 493. Maddesi hükmüne uygun olarak onay istemini” reddedebileceği, esas sözleşmeden TTK 493. Madde hükmünde yer alan sebeplere ilişkin bir düzenleme bulunmadığı, red sebeplerinin esas sözleşmede çok açık ve somut bir şekilde belirlenmiş olması gerektiği, ayrıca esas sözleşmede belirtilen önemli sebeplerin şirketin işletme konusunun ve işletmenin ekonomik bağımsızlığının gerçekleşmesine hizmet etmesi gerektiği, bu nedenle sözleşmede red sebebi konusunda sadece TTK M 493 / 2 hükmüne atıf yapılmış olması ya da sadece önemli nedenler cümlesine yer verilmiş olmasının yeterli olmadığı, TTK’da onay isteminin reddedilebileceği haller sınırlı sayıda belirtildiği için esas sözleşmede bu sayılanlar dışında başka red nedenlerinin ön görülebileceği, esas sözleşmenin 7.6 maddesinde 493. Maddesine atıf yapılmış olmasına karşın önemli sebepler veya pay sahiplerinin bileşimine ilişin bir düzenleme yapılmadığı, borsaya kote edilmemiş nama yazılı payların devrinde ortaklığın kural olarak ana sözleşmede öngörülen önemli bir sebebi ileri sürerek devre onay vermekten kaçılabileceği ve pay sahipleri çevresinin birleşimine ilişkin ana sözleşme hükümleri, ortaklığın işletme konusu veya işletmenin ekonomik bağımsızlığı yönünden onayın reddini haklı gösteriyorsa önemli sebep teşkil edeceğini, şirketin pay defterine kaçınma gerekçesinin haklı olması gerektiği, bunun yanı sıra şirketin devre konu payları gerçek değeri ile diğer pay sahiplerine önermesi halinde pay sahipleri açısından eşit işlem ilkesine uyması gerektiği, öneride bulunduğu veya bulunmadığı pay sahipleri açısından farklı uygulamanın objektif bir gerekçesi olmaması halinde eşit işlem ilkesine aykırılığın gündeme gelebileceği, taktir mahkemeye ait olmakla birlikte davalı tarafından (B) grubu pay sahiplerinin davet edilmemesinin objektif gerekçesi olarak esas sözleşmenin … Maddesinde sermaye artırımı ile (A) grubu hisse ihtas edilemeyeceği ve buna bağlı olarak (A) grubu payların sınırlı olduğu, esas sözleşmenin … Maddesinde genel kurulda (A) grubu pay sahiplerinin yönetimde temsil edilme hakkına ilişkin düzenleme yapılmasının ağırlaştırılmış şartlara tabi olduğu, söz konusu esas sözleşme düzenlemeleri ile yönetimin yabancılaşmasının önüne geçilmesinin amaçlandığı ve esas sözleşmede yapılan düzenlemeler ile (A) grubu hisselerin sadece (A) grubunda yer alan hissedarlar arasında devri suretiyle yeni bir hissenin (A) grubu hissedar olamamasının amaçlandığı, (B) grubu pay sahibi davacı ortakların şirket yönetimini ele geçirme iddiasına dayalı olduğu, şirket uhdesinde bulunan payların satın alınmasına ilişkin bir talep geleceği inancıyla yönetimin yabancılaşmasının önüne geçilmesinin istendiğinin anlaşıldığı, hukukumuzda anonim şirket hisselerinin devir serbestisinin belirlendiği, somut uyuşmazlıkta (A) grubu pay sahiplerinin bir an için özellik ve nitelikleriyle belirli bir grup olduğu kabul edilse dahi grubun niteliksel özelliklerine veya (A) grubu pay sahiplerinin TTK 493. Madde bağlamında kompozisyonuna ilişkin bir sınıflandırma yapılmadığının anlaşıldığı, şirketin uhdesinde bulunduğu (A) grubu payların satışında (A) ve (B) grubu pay sahipleri arasında ayrım yapması ve sadece (A) grubu pay sahiplerine davette bulunmasının objektif bir gerekçesi olduğu sonuç ve kanaatine ulaşılması halinde davacı ortakların yönetim kurulu kararının butlanı talebinin reddi gerekeceğini, objektif bir gerekçesi olmadığı sonuç ve kanaatine ulaşılması halinde eşitlik ilkesinin ihlal edildiği ve davacı ortakların yönetim kurulu kararının butlanı talebinin yerinde olduğu sonucunun benimsenmesi gerekeceği bildirilmiş; Bilirkişilerden davalı taraf itirazlarının irdelenmesi yönünde alınan … tarihli ek raporda; Kök raporda sunulu sebeplerle; “Şirketin uhdesinde bulundurduğu (A) grubu payların satışında (A) ve (B) grubu pay sahipleri arasında ayrım yapması ve sadece (A) grubu pay sahiplerine davette bulunmasının objektif bir gerekçesi olduğu sonuç ve kanaatine ulaşılması halinde davacı ortakların yönetim kurulu kararının butlanı talebinin reddi gerekeceği, Mahkeme tarafından objektif bir gerekçesi olmadığı sonuç ve kanaatine ulaşılması halinde; Eşitlik ilkesinin ihlal edildiği ve davacı ortakların yönetim kurulu kararının butlanı talebinin yerinde olduğu sonuç ve kanaatine ulaşılması gerekeceği bildirilmiştir.
TTK’nun 360.maddesi ” (1) Esas sözleşmede öngörülmek şartı ile, belirli pay gruplarına, özellik ve nitelikleriyle belirli bir grup oluşturan pay sahiplerine ve azlığa yönetim kurulunda temsil edilme hakkı tanınabilir. Bu amaçla, yönetim kurulu üyelerinin, belirli bir grup oluşturan pay sahipleri, belirli pay grupları ve azlık arasından seçileceği esas sözleşmede öngörülebileceği gibi, esas sözleşmede yönetim kurulu üyeliği için aday önerme hakkı da tanınabilir. Genel kurul tarafından yönetim kurulu üyeliğine önerilen adayın veya hakkın tanındığı gruba ve azlığa mensup adayın haklı bir sebep bulunmadığı takdirde üye seçilmesi zorunludur. Bu şekilde tanınacak temsil edilme hakkı, halka açık anonim şirketlerde yönetim kurulu üye sayısının yarısını aşamaz. Bağımsız yönetim kurulu üyelerine ilişkin düzenlemeler saklıdır. (2) Bu maddeye göre yönetim kurulunda temsil edilme hakkı tanınan paylar imtiyazlı sayılır”
TTK’nun 391.maddesi “(1) Yönetim kurulunun kararının batıl olduğunun tespiti mahkemeden İstenebilir. a) Eşit işlem ilkesine aykırı olan, b) Anonim şirketin temel yapısına uymayan veya sermayenin korunması ilkesini gözetmeyen, c) Pay sahiplerinin, özellikle vazgeçilmez nitelikteki haklarını ihlal eden veya bunların kullanılmalarını kısıtlayan ya da güçleştiren, d) Diğer organların devredilemez yetkilerine giren ve bu yetkilerin devrine ilişkin kararlar batıldır”
TTK’nun 493.maddesi ” (1) Şirket, esas sözleşmede öngörülmüş önemli bir sebebi ileri sürerek veya devredene, paylarını, başvurma anındaki gerçek değeriyle, kendi veya diğer pay sahipleri ya da üçüncü kişiler hesabına almayı önererek, onay istemini reddedebilir. (2) Pay sahipleri çevresinin bileşimine ilişkin esas sözleşme hükümleri, şirketin işletme konusu veya işletmenin ekonomik bağımsızlığı yönünden onayın reddini haklı gösteriyorsa, önemli sebep oluşturur. (3) Bundan başka, devralan, payları kendi adına ve hesabına aldığını açıkça beyan etmezse şirket, devrin pay defterine kaydını reddedebilir. (4) Paylar; miras, mirasın paylaşımı, eşler arasındaki mal rejimi hükümleri veya cebrî icra gereği iktisap edilmişlerse, şirket, payları edinen kişiye, sadece paylarını gerçek değeri ile devralmayı önerdiği takdirde onay vermeyi reddedebilir (…) Devralan, paylarının gerçek değerinin belirlenmesini, şirketin merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden isteyebilir; bu hâlde mahkeme şirketin karar tarihine en yakın tarihteki değerini esas alır. Değerleme giderlerini şirket karşılar. (6) Devralan, gerçek değeri öğrendiği tarihten itibaren bir ay içinde bu fiyatı reddetmezse, şirketin devralma önerisini kabul etmiş sayılır. (7) Esas sözleşme devredilebilirlik şartlarını ağırlaştıramaz” hükümlerini içermektedir.
Alınan bilirkişi rapor, ek rapor ve tüm dosya kapsamından; davanın davalı şirketin … tarih … sayılı davalı şirket tarafından iktisap edilen … adet A grubu payların satışına yönelik Yönetim Kurulu Kararının butlanla batıl olduğunun tespiti ile bu karara dayalı olarak yapılan tüm devir işlemlerinin iptaline yönelik olarak açıldığı, dava konusu Yönetim Kurulu kararı ile şirketin bünyesinde sahip olduğu her biri … TL nominal değerde … adet (A ) grubu nama yazılı payın beheri … TL bedel ile ( A) grubu pay sahiplerine pay sahipleri oranında tahsis edilmek şartı ile satılmasına, (A) grubu pay sahiplerine ilgili talep formlarının gönderilerek … tarihine kadar taleplerin toplanmasına karar verildiği, … tarihli … sayılı Yönetim Kurulu kararıyla (A) grubu pay sahiplerinden gelen talepler doğrultusunda … adet (A) grubu payın kararda adı geçen pay sahiplerine devredilmesine ve yeniden ilmühaber düzenlenmesine, ilmühaberlerin ciro edilerek pay sahiplerine teslim edilmesine ve pay defterine kaydının yapılmasına karar verildiği, TTK’nun 360.maddesi kapsamında (A) grubu pay sahiplerinin Yönetim Kurulunda temsil edilme/aday gösterilme imtiyazının bulunduğu ancak söz konusu imtiyazın “özellik ve nitelikleri ile belirli bir grup oluşturan pay sahiplerine ” tanınmış bir imtiyaz olmadığı, davalı şirketin ana sözleşmesinde özellikle niteliklere ilişkin bir düzenleme bulunmadığı, bu nedenle herhangi bir kişinin (A) grubu pay sahibi olmasında TTK’nun imtiyaz düzenlemeleri kapsamında bir engel bulunmadığı, davalı şirketin Ana sözleşmesinin 7.6 maddesinde TTK 493.madde kapsamındaki sebeplere ilişkin bir düzenleme bulunmadığı bu nedenle davaya konu Yönetim Kurulu Kararının TTK’nun 391-1/a maddesi kapsamında eşit işlem ilkesine aykırı olduğu sonucuna ulaşılarak davanın kısmen kabulü ile dava konusu … tarihli … sayılı Yönetim Kurulu Kararının TTK’nun 391.maddesi gereğince batıl olduğunun tespitine, fazlaya ilişkin olan bu karara dayalı olarak yapılan devir işlemlerinin iptaline yönelik talebin … tarihli … no.lu kararında … adet (A) grubu payın kararda belirtilen pay sahiplerine devir edilerek adlarına ilmühaber düzenlenmesine karar verildiğinden ve adlarına ilmühaber düzenlenen pay sahipleri davada taraf olmadığından reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın Kısmen Kabulü ile,
Davalı şirketin dava konusu olan … tarihli … Sayılı yönetim kurulu kararının batıl olduğunun tespitine,
Fazlaya ilişkin talebin Reddine,
2-Alınması gerekli 80,70 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 26,30 TL’nin davalı taraftan tahsiliyle Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça peşin harç olarak yatırılan toplam 54,40 TL’nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı taraf lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalı taraftan tahsiliyle davacı tarafa verilmesine,
…-Davalı taraf lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacı taraftan tahsiliyle davalı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafça yapılan ilk dava gideri 62,20 TL, 1 tebligat gideri 19,00 TL, 9 e-tebligat gideri 49,50 TL, 1 Kep gideri 0,50 TL, 2 bilirkişi ücreti 3500,00 TL olmak üzere toplam 3.631,20 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansının bakiyesinin karar kesinleştiğinde ilgili taraflara iadesine,
Dair davacılar vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar tebliğden itibaren iki haftalık süre içinde …Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. …
Başkan …
Üye …
Üye …
Katip …