Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/500 E. 2022/425 K. 13.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/500
KARAR NO : 2022/425

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/10/2019
KARAR TARİHİ : 13/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Kemalpaşa 2 Asliye Hukuk Mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından davalı şirkete verilen hizmet karşılığında davalı şirket tarafından müvekkili ile aralarında akdedilen sözleşme, haksız ve mesnetsiz olarak feshedilmeden önce kesilen 31/12/2016 tarihli 23.794,70TL bedelli ve 31/01/2017 tarihli 21.941,70 TL bedelli fatura alacağını, davalı şirket tarafından müvekkiline ödenmediğini ve davalı şirket aleyhine ilamsız icra takibi ikame edildiğini, davalı şirket tarafından davacı müvekkili gerek sözleşmenin haksız feshiyle, gerek davaya konu kesilen fatura bedelinin ödenmemesi sebebiyle mağdur edildiğini, davacı müvekkili lehine başlatmış olduğu icra takibine, davacı şirket tarafından takipteki borca, faize, faiz oranına ve borcun tam ferilerine itiraz edildiğini, davalı şirketin üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirmeyerek müvekkilinin zarar göstermesine sebebiyet verdiğini, borçlunun itirazı varit olmadığını, haksız ve kötü niyetli olduğunu, bu nedenlerle Kemalpaşa İcra Müdürlğünün … esas sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu haksız ve yersiz itirazın iptali ile alacağın ferileriyle birlikte tahsiline, takibin devamına, alacağın %20sinden aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama harç giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini vekaleten arz ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın temelini oluşturan icra takibine dayanak fatura incelendiğinde, keşidecinin “… Otobüs Servis İşletmesi” olduğu görüldüğünü, buna mukabil dava dilekçesi incelendiğinde, davacının “…” olarak gösterildiği görüldüğünü, davacının aktif dava ehliyeti bulunmadığından ve bu husus dava şartı olduğundan davanın reddine karar verilmesini, ayrıca davacının, müvekkili şirketten hiçbir alacağı bulunmadığını, aksine müvekkili şirket, 4.065,85 TL tutarında alacaklı, icra takibi ile davaya konu 31.12.2016 tarih ve 23.794,70 TL bedelli fatura ile 31.01.2017 tarih ve 21.941,70 TL bedelli fatura gerçeği yansıtmadığını, unsurları belirtilen faturalara ilişkin herhangi bir mal veya hizmet alımı da bulunmadığını, ispat yükü davacı tarafa ait olup 6100 s. HMK m.200’de yer alan senetle ispat kuralı çerçevesinde alacağını ispat etmesi gerektiğini, unsurları belirtilen faturalar müvekkili şirkete tebliğ de edilmediğini, davacının kendi kendine keşide edip tebliğ dahi etmediği faturaların herhangi bir delil niteliği de bulunmadığını, davanın temelini oluşturan icra takibi incelendiğinde, dayanak belgenin 31.12.2016 tarih ve 23.794,70 TL bedelli fatura ile 31.01.2017 tarih ve 21.941,70 TL bedelli fatura olduğu görüleceğini, takip talebi incelendiğinde, 7.929,50 TL tutarında işlemiş faiz alacağı talebinde bulunulduğu görüleceğini, 31.12.2018 ve 25.06.2019 tarihli borca itiraz dilekçeleri incelendiğinde, işlemiş faize yönelik itirazımızın da bulunduğu görüleceğini, davanın harca esas değeri incelendiğinde ise, 53.665,90 TL olarak gösterildiği ve dolayısıyla işlemiş faiz miktarının da talep edildiğini, faturaya dayılı takiplerde sözleşme ile vade belirlenmemiş veya ihtarname ile temerrüt sağlanmamış ise ancak takip tarihinden itibaren faiz işletilebileceğini, bu durum karşısında, işlemiş faiz alacağı talebinde bulunulamayacağını, 7.929,50 TL tutarındaki işlemiş faiz alacağı talebinin de reddi gerektiğini, davacı yan her ne kadar icra inkar tazminatı talebinde bulunmuş ise de, var olduğu iddia olunan alacak likit olmadığını, Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre, likit olmayan alacağın varlığı halinde icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceğini, buna mukabil, %20’den az olmamak kaydı ile davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesi taleplerinin olduğunu, davanın reddine, %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE & NETİCE VE KANAAT
Kemalpaşa 2 Asliye Hukuk Mahkemesinin 08/10/2019 tarih .. Esas … karar sayılı görevsizlik kararı verilerek mahkememize tevzi edilmekle mahkememizin … esas sırasına kaydı yapılmıştır.
Kemalpaşa İcra Müdürlüğü … E. dosyasının incelenmesinde; davacı/Alacaklı … davalı/borçlu … San. Tic. Ltd. Şti. Aleyhine 18.06.2019 tarihinde Örnek No 7 ödeme emriyle başlatılan icra takibinde, Asıl alacak 45.736,40 TL, İşlemiş Faiz 7.929,50 TL toplamı 53.665,90 TL, ödeme emri borçluya 25.06.2019 tarihinde tebliğ edilmiştir. Borçlunun 25.06.2019 tarihinde vekili aracılığı ile yasal süresinde, borca, işlemiş faize ödeme emrine itiraz etmiş olduğundan takip durduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişi SMMM …’dan alınan 12/11/2021 tarihli kök bilirkişi raporunda özetle; her iki taraf ticari defterlerinin gerekli özeni gösterilemeden tutulduğu, davalı tarafından davacıya yapılan banka ödemeleri vs. kendi ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı gibi, davacı kayıtlarınında ise davalı alt hesaplarının hayali olarak kapatıldığından hesaplamalarda davalı tarafından sunulan belgeler esas alınarak yapıldığı, davalı ticari defterlerine göre 2016 mali döneminde davacının davalıya 325.523,05 TL fatura kestiğinin kayıtlı olduğu, davacının davalıya toplam 204.224,49 TL mazot yansıtma faturası kestiği, 127.772,75 TL banka yolu ile davalıya ödeme yaptığı ve 325.523,05 davacı FT+10.540,04 Devir Bakiye=204.224,49 TL Akaryakıt Yansıtma Ft.-127.772,75 TL Banka yolu ile ödeme=4.065,00 TL davalının davacı taraftan alacaklı olduğunun hesaplandığı, davacı tarafından davalı keşide edilen 31.12.2016 tarihli 94954 Seri numaralı 23.794,70 TL+ 31.01.2017 tarihli 94955 Seri numaralı 21.941,70 TL olmak üzere toplam 45.736,40 TL faturanın davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ve böylelikle davalı tarafın davacıya 41.670,55 TL alacaklı olacağı hesaplandığı, fakat davacı tarafından davalıya keşide edilen 45.736,40 TL tutarında ki 2 adet faturanın davalı ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı tespit edildiği, mahkemenin uygun görmesi halinde davacı tarafından davalıya keşide edilen 45.736,40 TL tutarındaki son iki futanın davalı tarafa V.U.K. ve T.T.K. uygun şekilde tebliğ edildiğini ve bu hizmetin davacı tarafa verildiği ispatlaması gerektiği konusundaki takdiri mahkemeye bırakıldığı bildirilmiş, kök bilirkişi raporuna yapılan itirazlar üzerine alınan 12/04/2022 havale tarihli ek raporda; kök raporda ki görüşlerinin değişmediği bildirilmiştir.
Dava; İİK nun 67. maddesi uyarınca itirazın iptaline ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlığın davalının davacıya dayanak fatura nedeni ile borcu olup olmadığının tespiti ile davacının davalı aleyhine icra takibi yapmakta haklı olup olmadığı noktalarında toplandığı, mahkememizce hükme esas alınan kök ve ek bilirkişi raporlarında da her iki taraf ticari defterlerinin gerekli özeni gösterilemeden tutulduğu, davalı tarafından davacıya yapılan banka ödemeleri vs. kendi ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı gibi, davacı kayıtlarınında ise davalı alt hesaplarının hayali olarak kapatıldığından hesaplamalarda davalı tarafından sunulan belgeler esas alınarak yapıldığı ve davacı tarafından davalıya keşide edilen 2016/11 dönemi faturaların hem davacı hem davalı faturalarının tümünün her iki taraf ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, 2016 yılında davalı tarafından davacıya kayıt edilen banka ödeme dekontlarının hiçbirinin davacı defterlerinde kayıtlı olmadığı, her ay sonu genel mahsup kayıtları ile borç ve alacak bakiyelerinin anlamsızca ve hayali olarak kapatıldığı, ancak davacı taraf cari hesap özetini hazırlarken dosyaya sunulu tüm banka ödeme belgelerinin davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu hesaplanırsa davacı tarafın davalıya 4.065,85 TL borç kaydının olacağı, ancak davacı tarafından davalı keşide edilen 31.12.2016 tarihli 94954 seri numaralı 23.794,70 TL+31.01.2017 tarihli .. Seri numaralı 21.941,70 TL olmak üzere toplam 45.736,40 TL faturanın davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ve böylelikle davalı tarafın davacıya 41.670,55 TL alacaklı olacağı hesaplandığı, fakat davacı tarafından davalıya keşide edilen 45.736,40 TL tutarında ki 2 adet faturanın davalı ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı tespit edildiği, davacı tarafından davalıya keşide edilen 45.736,40 TL tutarındaki son iki futanın davalı tarafa V.U.K ve T.T.K. uygun şekilde tebliğ edildiği ve bu hizmetin davacı tarafa verildiğin ispatlaması gerektiği,
Ancak davaya konu uyuşmazlıkta ispat yükü kendisinde olan davacının bilirkişi kök ve ek raporunda belirtilen hususları ispatlaması gerektiği halde ispatlayamadığı, yeterli kanaat oluşturabilecek herhangi bir delil sunmadığı, iddiasını somutlaştırıp ortaya koyamadığı, soyut beyanla yetindiği anlaşılmakla, davacının davasını ispat edemediği mahkememizce kabul edilmiş olduğundan davacının davasının reddine, davacı tarafından yapılan takibin haksız ve alacağın likit olduğu kabul edildiğinden ihtilafa ve takibe konu olan 53.665,90 TL alacağın %20 si oranında kötüniyet tazminatının davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Davacı tarafından yapılan takibin haksız ve alacağın likit olduğu kabul edildiğinden ihtilafa ve takibi konu olan 53.665,90-TL alacağın %20 si oranında kötü niyet tazminatının davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine ,
3-Alınması gerekli 80,70 TL harçtan ilam harcının peşin alınan 648,15 TL harçtan mahsubu ile kalan 567,45‬ TL.nin kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafça yapılan harç ve yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça işbu davada yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalının kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca, takdir ve tayin edilen 7.776,57 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde davacıya re’sen iadesine,
8-Davalı tarafça yatırılan delil avansından kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde davalıya re’sen iadesine,
9-HUAK 18/A Maddesi gereğince zorunlu arabuluculuk kapsamında suç üstü ödeneğinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin 6831 Sayılı Yasa hükümlerine göre davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
Dair ; davacı vekilinin (yüzüne karşı), davalı vekilinin (yokluğunda) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 341. v.d.maddeleri gereğince ( 2 ) hafta içerisinde,İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı 13/05/2022

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza