Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/357 E. 2021/881 K. 20.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/357 Esas
KARAR NO : 2021/881

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 29/07/2020
KARAR TARİHİ : 20/12/2021

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacı şirketin, borçludan olan alacağına istinaden Bursa …. İcra Dairesi’nin ….. esas numaralı icra takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafından icra dosyasına yapılan yetki itirazı sonucunda; İzmir … İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı icra dosyası ile icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafından işbu icra takibinde borca itiraz edildiğini, itirazın haksız, kötüniyetli ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu, iptali gerektiğini, arabuluculuk kurumuna da mazeret belirtmeksizin katılmadığını, müvekkili şirket ve davalı borçlu arasında 09/09/2017 tarihinde müvekkilinin borçluya vermiş olduğu yayın hizmeti-satışı doğrultusunda “kredili satış – cari hesap sözleşmesi” ve devamında da “muacceliyet sözleşmesi” düzenlendiğini, buna göre “Davacı müvekkil şirket …İnşaat Gıda Turizm Elektoronik San. ve Tic. Ltd. Şti, borçlu müşteri’ye birbirini izleyen taksitlerden veya bir kısmının süresinde ödenmemesi halinde bildirimde bulunarak borcun tümünü talep edebileceğini, Borçlu müşterinin, temerrüde düşmesi ya da geç ödemede bulunması durumunda; geç ödenen tutarlar içinde yer alan ana para tutarı işleyecek gecikme faiz oranı ile geç ödenen gün sayısı dikkate alınarak bulunacak faiz ve faiz üzerinden hesaplanacak vergi, fon v.b. yasal yükümlülükleri ödemeyi kabul ve taahhüt eder.” dendiğini, ayrıca “Muacceliyet Protokolü”nde de görüleceği üzere davacı müvekkili şirket …İnşaat Gıda Turizm Elektoronik San. ve Tic. Ltd. Şti., borçlu Müşteri …’ın borçlusu olduğu aşağıda döküm yapılan taksitlerden herhangi birisinin vadesinde ödenmemesi halinde tüm senetlerin muaccel hale geleceği ve aylık 7 gecikme faizi uygulanacağı konusunda mutabakata varmışlardır.” dendiğini, “Kredili Satış – Cari Hesap Sözleşmesi” sonunda tekraren işbu sözleşmenin “Muacceliyet Protokolü” ile birlikte imza altına alındığının belirtildiğini, borçlu …’ın 24/09/2017 tarihli ve 2.280,00 TL bedelli, 24/10/2017 tarihli 2.280,00 TL bedelli, 24/11/2017 tarihli 2.280,00 TL bedelli taksit ödemelerini yapmış olduğunu, 24/12/2017 tarihli 2.280,00 TL bedelli, 24/01/2018 tarihli 2.280,00 TL bedelli, 24/02/2018 tarihli 2.280,00 TL bedelli, 24/03/2018 tarihli 2.280,00 TL bedelli, 24/04/2018 tarihli 2.290,00 TL bedelli taksit ödemelerini yapmadığını, davalı borçlunun itirazı yerinde olmadığı gibi borca itirazlarına ilişkin olarak davacı müvekkilinin söz konusu takip ile ilgili alacağına ait bütün kayıtlar incelendiğinde davalının borcu ve davanın haklılığının ortaya çıkacağını, Davalı-borçlunun borca itirazlarının haksız olduğu ve iptali gerektiğini, aradaki cari hesap ilişkisini ve borçlu şirketten alacağı gösteren cari hesap sözleşmesinin icra dosyasında bulunduğunu, ayrıca taraflar arasındaki ticari ilişkiye yönelik cari hesap sözleşmesinin sunulduğunu, davacı müvekkil şirketin söz konusu takıp ile ilgili alacağına dair tüm kayıtları usulune uygun olarak tutulduğunun ticari defterlerinde de mevcut olduğunu, davalı-borçlunun, borca itiraz dilekçesinde her ne alacaklı müvekkili şirkete borcu bulunmadığını belirtmiş ise de; taraflar arasında mal-hizmet alımı ve buna bağlı olarak müvekkilinin alacağının mevcut olduğunu, Davalı borçlu şirketten olan alacağı cari hesap ekstresi neticesinde icra takibi başlatılan alacak likit olduğundan ve davalı borçlu tarafından icra takibine haksız ve kötüniyetle itiraz edildiğinden davalı-borçlunun alacağın %20 sinden az olmamak kaydıyla-icra inkar tazminatına mahkum edilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin alacağının tahsilinin ileride imkansız hale gelmesi ihtimali de dikkate alınarak davalı borçlu ile ilgili olarak öncelikle teminatsız olarak, sayın mahkeme aksi kanaatte ise uygun bir teminat mukabilinde ihtiyati haciz kararı verilmesini, beyan ederek; açıklanan sebeplerle; talep doğrultusunda ihtiyati haciz kararı verilmesini, icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına, alacağın sözleşmede belirtilen şekilde aylık 7, yıllık %84 gecikme faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, alacak miktarı sabit olduğundan davalı tarafın icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 10.11.2020 tarihli beyan dilekçesinde; müvekkili tarafından davalıya … Yayını satıldığını, dava dilekçesi ekinde sunulan davalının imzasını içerir sözleşmenin de bu hususta düzenlendiğini, bu satışta faturalandırmanın müvekkili şirket tarafından ödeme sonrasında yapılmakta olduğunu, müvekkili şirketin; ilgili kurumlardan gelecek kayıtlarının incelenmesiyle görüleceği üzere, davalıya ve diğer müşterilerine, … Yayın satışlarında ödeme sonrası faturalandırma yapılmakta olduğunu, Mahkememizin 26/10/2020 tarihli celsede kurulan 5 nolu ara karar gereğince; ticari defter ve kayıtların yerinin bildirilmesi için süre verildiğini, süresi içerisinde ilgili bildirimi yapmakta olduklarını, müvekkili şirketin ticari defter ve kayıtlarının Bursa Vergi Dairesi’nde bulunduğunu, ancak izah edildiği üzere müvekkili şirket tarafından davalıya davalının aldığı hizmet karşılığında yapmış olduğu ödemelere istinaden faturalandırma yapıldığını, bu nedenle açılan itirazın iptali davasında; davalının aldığı hizmete istinaden imzalamış olduğu sözleşmeyle borçlanmasının söz konusu olduğunu ve bu nedenle alacağın sözleşmeye istinaden olduğunu, ilgili kurumlardan gelecek olan kayıtlarda sözleşmede geçen dönemlere ait fatura olmamasının müvekkil şirket tarafından ödeme sonrası fatura kesilmesi sebebiyle mümkün olduğunu beyan etmiştir.
Mahkememizin 07/08/2020 tarihli ara kararı uyarınca, yasal şartlarını taşınmadığından, alacağın varlığına dair kredili satış-cari hesap sözleşmesi ve cari hesap dökümleri, şirket defter ve kayıtları henüz incelenmemiş olduğundan alacağın varlığı ve vadesinin geldiği yönünde yaklaşıklar ispat koşulu da oluşmadığından ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi tebliğine rağmen cevap vermediği ve duruşmalara katılmadığı, yine yargılama sırasında davalıya isticvap davetiyesi tebliğine rağmen davalı tarafın herhangi bir beyanda bulunmadığı, ticari defter ve belgelerin ibraz yönünden verilen kesin süre içerisinde ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmediği anlaşılmıştır.
Mahkememizce deliller toplanılmış, evvelce Bursa….. İcra Dairesi’nin ……. esas sayısı ile açılıp bilahare yapılan yetki itirazından sonra yetkisizlik kararıyla İzmir …… İCra Müdürlüğüne gönderilen …… esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, 23/05/2018 takip çıkışlı, 09/09/2017 tarihli kredili satış-cari hesap sözleşmesindeki 24/12/2017 tarihli 2.280,00 TL tutar gereği 11.410,00 TL ye dayanak alacaklı … tarafından davalı … aleyhine 11.410,00 TL fiili ödeme tarihi asıl alacak, 2.346,77 TL fiili ödeme tarihi işlemiş yıllık %84 faizi olmak üzere toplam 13.756,77 TL nin tahsili amacıyla ilamsız yolla takibe girişildiği, borçlunun süresi içerisinde icra takibine konu yetkiye, borcun tamamına, faize, faiz oranına ve her türlü fer’ilerine itiraz etmesi üzerine, dosyanın İzmir ….. İcra Müdürlüğü’nün ……. esas sayılı kaydının yapıldığı, borçlunun 15/05/2019 tarihinde verilen itiraz dilekçesi ile, herhangi bir belgeye dayanılmadan takip başlatıldığı, alacaklıya böyle bir borcun olmadığı, kendisine herhangi bir borç bildiriminde bulunulmadığı belirtilerek borcun tamamına, faize, yetkiye, faiz oranına ve her türlü feri’ilerine itiraz edildiği, 15.05.2019 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Dosyaya ibraz edilen 09.09.2017 tarihli Kredili Satış-Cari Hesap Sözleşmesi içeriğinden; İşyeri ünvanı kısmında; … Gıda Tur. Teks. San. Tic. Ltd. Şti (imzasız) kaşesi görüldüğü, ancak sözleşmenin B maddesinde borçlular kısmında sadece … isminin yazılı olduğu ve sözleşmenin 2.sayfasında borçlu kısmında el yazısı ile … ismi ve imzası bulunduğu, üye adı kısmında … ismi yazılı olduğu, ödeme şeklinin, senet olarak yazıldığı, satıcı kısmında, … İnş.Gıda Tur. Elk. San. ve Tic. Ltd. Şti ünvanı yazılı olduğu görülmüş, tarafların ticari defter ve belgelerini ibraz etmeleri yönünden kesin süre verilmesine karşın, taraflar verilen kesin süre içerisinde ticari defter ve belgelerini usulüne uygun şekilde ibraz edilmediği, uyuşmazlık konularında inceleme yapılmak üzere dosya SMMM bilirkişisine tevdi edilmiş, bilirkişi …tarafından Mahkememize ibraz edilen rapor Mahkememizce yeterli ve hükme esas almaya elverişle mahiyette görülmüştür.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; taraflar arasında yapılan 09.09.2017 tarihli Kredili Satış-Cari Hesap Sözleşmesi içeriğinden; İşyeri ünvanı kısmında; … Gıda Tur.Teks.San.Tic.Ltd.Şti (imzasız) kaşesi görüldüğü, ancak sözleşmenin B maddesinde borçlular kısmında sadece … isminin yazılı olduğu ve sözleşmenin 2.sayfasında borçlu kısmında el yazısı ile … ismi ve imzasının bulunduğu, tarafların defter ve dayanaklarını verilen kesin süre içerisinde ibrazda bulunmadıkları, davaya konu bedele ilişkin BA ve BS formlarından davacı tarafından dosyaya sunulan fatura bulunmadığı ve 10.11.2020 tarihli beyan dilekçesinde “davalıya davalının aldığı hizmet karşılığında yapmış olduğu ödemelere istinaden faturalandırma yapıldığı, davalının aldığı hizmete istinaden imzalamış olduğu sözleşmeyle borçlanmasının söz konusu olduğu ve bu nedenle alacağın sözleşmeye istinaden olduğu” beyan edildiği, davacı tarafından herhangi bir fatura düzenlenip düzenlenmediğinin tespit edilemediği, davalıya hizmetin verildiğinin de ispatlanamadığı, sözleşmeye göre davalı … tarafından “Yayımcı kuruluş Krea içerik Hizmetleri ve Prodüksiyon A.Ş’nden 2017-2018 sezonu Türkiye Süper Ligi’nin işletmede ticari amaçlı toplu gösterimi hakkının … İnşaat Gıda Tur. Elk. San. ve Tic. Şti. aracılığıyla” satın alındığının anlaşıldığı, alınan gösterim hakkının davalıya teslim edildiğine dair belge sunulmadığı, sözleşmede yer aldığı şekliyle Muacceliyet Protokolü kısmında; peşinatla birlikte 8 taksit olmak üzere toplam 18.250,00 TL için davalı …’ın borçlu sıfatıyla sözleşmeyi imzaladığı, davacı tarafından başlatılan takipte 4. taksitten başlamak üzere 5 taksit toplamı 11.410,00 TL’nin asıl alacak olarak talep edildiği, sözleşmenin 6. Maddesi (Muacceliyet ve Gecikme Uygulaması) kısmının: “… inşaat Gıda Tur. Elk. San. ve Tic. Ltd.Şti. Müşteri’ye birbirini izleyen akitlerden bir tanesinin veya bir kısmının süresinde ödenmemesi halinde en az 15 gün süre vererek muacceliyete ilişkin yazılı ve sözlü bildirimle elden, posta yoluyla, faks veya e-posta, telefon/sms/mms aracılığı ile süre uyarısında bulunmak suretiyle kalan borcun tümünü talep edebilecektir.” şeklinde düzenlendiği, ancak dosya kapsamında bu madde de yazıldığı şekilde borçluya yapılan herhangi bir tebligata rastlanılmadığı, borçlunun temerrüdünün tespit edilemediği, davacı tarafından dosyaya sunulan herhangi bir faturanın da bulunmadığı, davacı vekiline, Mahkememizin 29/09/2021 tarihli oturumunun (2) nolu ara kararı gereğince davalı tarafa yemin teklifine ilişkin yemin metnini dosyaya ibraz etmesi yönünden ihtarlı olarak iki haftalık süre verilmesine rağmen davacı vekili Mahkememizin son oturumunda, davalı tarafa yemin teklifinde bulunmayacaklarını beyan etmiş olmakla ispatlanmayan işbu davanın reddine, öte yandan davacının davasında kötüniyetli olduğu kanıtlanamadığından kötüniyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
Davanın REDDİNE,
Davacının kötüniyeti kanıtlamadığından tazminata hükmedilmesine yer olmadığına,
Peşin alınan 234,94 TL harçtan alınması gerekli 59,30 TL harcın mahsubu ile fazla alınan 175,64 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Davacının yapmış olduğu yargılama harç ve yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından masraf yapılmadığı anlaşıldığından, bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında suçüstü ödeneğinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin, 6325 Sayılı Yasa’nın 7155 sayılı yasanın 23. Maddesi ile eklenen 18/A maddesinin 11. fıkrası gereğince davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 20/12/2021

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza