Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/28 E. 2021/676 K. 03.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/46 Esas
KARAR NO : 2021/674

DAVA : Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 30/03/2018
KARAR TARİHİ : 03/11/2021

Mahkememizde görülen Maddi ve Manevi Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Torbalı Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında 08/10/2016 – 08/10/2017 tarihleri arasında geçerli olacak şekilde Personel Taşıma Sözleşmesi akdedildiğini, sözleşmenin konusunun davalı şirket personelinin her gün belirtilen saatlerde personel çalışma saatlerine uygun şekilde belirlenen kalkış yerlerinden fabrikaya ve fabrikadan kalkış yerlerine ihtiyaç duyulan yolcu kapasitesi kadar araçlarla taşıma işi olduğunu, akdedilen dava konusu sözleşmenin 3. maddesinde; “karşılıklı olarak taşıyan ve taşıtan, fesihi sözleşme bitimine 1 ay (30 gün) kala yazılı olarak bildirmediği taktirde sözleşme otomatik olarak 1 yıl uzar.” hükmünün bulunduğunu, müvekkilinin bu sözleşmeye göre 3 aracını davalı şirketin personel taşımasına tahsis ettiğini, sözleşmenin 3. maddesi gereği sözleşme bitimi olan 08/10/2017 tarihinde şifahi görüşmede personel taşıma işine müvekkili ile devam edileceği hususunda anlaştıklarını, sözleşmenin 1 yıl olarak uzatıldığını, taşıma ücretinin de bir önceki sözleşme döneminde belirlenen fiyat üzerinden belirlendiğini, müvekkilinin sözleşme gereği 2017 yılı Ekim-Kasım-Aralık aylarında üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirdiğini, ancak 2018 yılı Ocak ayında davalı şirketin el değiştirdiğini ileri sürerek sonraki taşıma işinde 150,00 TL ödeme yapılacağının, fatura kesilmemesi halinde araç başına 175,00 TL ödeme yapılacağının müvekkiline bildirildiği, müvekkilinin bu teklifi kabul etmemesi üzerine davalı şirketin müvekkiline hiç bilgi vermeden, sözleşmeyi feshetmeden başka kişi/firmalarla anlaştığını, müvekkiline bu durumu şifahen bildirdiklerini, müvekkili ile davalı şirket arasındaki Personel Taşıma Sözleşmesinin haksız ve kötüniyetli olarak sonuçlandığını, dava konusu sözleşmenin ocak ayında feshedildiğini, müvekkilinin sözleşmenin yerine getirileceği düşüncesiyle başkaca kişi veya kurumlarla sözleşme yapmadığını, müvekkilinin bu sebeple kazanç kaybına uğradığını, müvekkili tarafından sözleşmenin haksız feshi sebebiyle uğranılan zararın tazmini için davalı şirkete Aydın …Noterliği’nin 20/02/2018 tarih …. yevmiye nolu ihtarnamesinin gönderildiğini, ihtarnamenin davalı şirkete 26/02/2018 tarihinde tebliğ edildiğini, ancak davalı şirketin bugüne kadar hiçbir şekilde müvekkili ile iletişime geçmediğini, bu nedenlerle davalarının kabulü ile, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkilinin kazanç kaybından kaynaklanan zararına karşılık şimdilik 50.000,00 TL ile manevi zararına karşılık 5.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere 55.000,00 TL nin temerrüt tarihi olan 26/02/2018 tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi ile birlikte 165,07 TL ihtarname masrafının da davalı şirketten alınarak müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Torbalı 1. Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda verilen 08/11/2018 tarih ve … esas … sayılı kararı ile davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine, İzmir Ticaret Mahkemesi’nin görevli olduğuna dair verilen görevsizlik kararı üzerine dosyanın Mahkememize tevzi edildiği anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi ile; davacı ile müvekkili şirket arasında akdedilen personel taşıma sözleşmesinin 6.1 hükmü uyarınca yetki sözleşmesinin bulunduğunu, işbu davanın yetkili olan İzmir Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesinin gerektiğini, müvekkili şirketin, davacı … ile olan personel taşıma sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini, davacıya karşı herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, 06.02.2018 tarihinde fabrika personel servis işlerini yürüten firma sahibi davacı …’nun, kendi gözetim ve denetimi altındaki personel servisinin İzmir-Aydın otoban gişelerinde araçları durdurduğunu, içindeki müvekkili şirket işçilerini indirdiğini, müvekkili şirketin davacı ile olan personel taşıma sözleşmesi nedeniyle almış olduğu bedele zam istediğini belirterek işçileri, müvekkil şirkete karşı eylem yapmaya teşvik ettiğini, birlikte eylem yapmaları konusunda destek istediğini, müvekkili işveren aleyhine propaganda yaptığını, müvekkili işverenin itibar ve otoritesini işçiler önünde sarstığını ve zedelediğini, izinsiz olarak şirket personelini mesaileri içinde kendi çıkarları uğruna alıkoyduğunu, davacının iş bu eylemleri nedeniyle işçilerin müvekkili şirket işyerine 1 saat geç geldiklerini, bu nedenle işçilerin normalden 1 saat geç işbaşı yapabildiklerini, davacıya işverenden izinsiz olarak iş bu eylemlerinin neden gerçekleştiği sorulduğunda davacı tarafın, müvekkili şirket muhasebe müdürü … huzurunda, fabrika müdürü/işveren vekili olan …’i kastederek “o şerefsiz bana zam yapmıyor, zam isteyince benimle çalışmak istemiyor, haktır ona, göstereceğim ona” demek suretiyle işveren vekiline tehdit ve hakaretler yağdırdığını, bu kapsamda ekte yer alan tutanaklar, tanık anlatımları ve kamera kayıtları detaylı olarak incelendiğinde davacının yapmış olduğu eylemlerin müvekkili şirket açısından personel taşıma sözleşmesinin feshi için haklı neden oluşturduğunu, davacının sadakatsiz, ahlak ve iyiniyet kurallarına bağdaşmayan, akde aykırlık teşkil eden, işçiler gözünde müvekkil işverenin itibar ve otoritesini sarsan ve basiretli tacire yakışmayan eylemleri neticesinde tek taraflı ve haklı nedenle feshedilen sözleşme nedeniyle müvekkili şirketin davacıya karşı herhangi bir tazminat sorumluluğunun bulunmadığını, davacı ile müvekkili şirket arasındaki personel taşıma sözleşmesi, haklı nedenle feshedildiğinden davacıya karşı herhangi bir tazminat yükümlülüğünün de bulunmadığını, bu nedenlere binaen öncelikle yetkisizlik kararı verilerek dosyanın yetkili olan İzmir Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce deliller toplanılmış, taraflar arasındaki taşıma sözleşmesi dosyaya kazandırılmış, Aydın …Noterliğinin 20/02/2018 tarih …yevmiye numaralı ihtarnamesi incelenmiş, davalı şirkete dair ticaret sicil kayıtları getirtilmiş, davacı yönünden zabıta araştırması yaptırılmış, TÜVTÜRK ve KGM’ye müzekkere yazılarak dava konusu araçlara dair kayıt ve belgeler getirtilmiş, davalı tanıkları … dinlenilmiş, tarafların iddiaları, beyanları ve itirazları nazara alınarak, dosya uyuşmazlık konularında inceleme yapılmak üzere bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından Mahkememize ibraz edilen bilirkişi raporu Mahkememizce yeterli ve hükme esas almaya elverişli nitelikte görülmüştür.
Davalı tanığı …, davalı şirkette işletme müdürü olarak çalıştığını, davacı işçi transferi yaptığını, davaya dayanak sözleşmede de belirtildiği üzere 08/10/2016 ve 08/10/2017 tarihleri arasında geçerli olmak üzere yapılan sözleşmede sefer başı 250,00 TL + KDV aracın günlük geliş ve gidiş ücreti olarak üç aracın çalışması ile belirlendiğini, sözleşmenin 08/10/2017 tarihinde bitmesine rağmen yine sözleşme gereğince devam ettiğini, ücret sefer başı 250,00 TL + KDV olarak önceki şekilde ödenmeye devam ettiğini, şubat ayına kadar hizmet ilişkisinin devam ettiğini, şubat ayında davacının ücreti artırmak istemesi, karşı tarafın mümkün olmadığını belirtmesi üzerine davacının, yaptığı taşıma esnasında otoban gişelerinde işçileri indirerek, ücretine zam yapılmadığını belirterek işçilerden destek istediğini, işçilerin 1 saat gecikmeli olarak şirkete geldiğini, ancak bu konuyla ilgili konuşmaların devam ettiğini, işçileri kendisine destek olmaları için ikna etmeye çalıştığını bu olay nedeni ile üretim yapılamadığından gecikmeden dolayı siparişin iptal edildiğini, sözleşmenin devam etmesi için davacıdan artı para istenmesinin söz konusu olmadığını, olaydan sonra insan kaynakları tarafından tutanak düzenlendiğini, tutanağa imza atan kişilerin şirket çalışanı olduğunu, davalı tanığı … beyanında, davalı şirkette 3 yıldır makine ustası olarak çalıştığını, işe de servisle gidip geldiğini, 06/02/2018 tarihinde yine servis ile Torbalı’ya gittikleri esnada diğer işçilerinde bulunduğu 3 aracın otoban gişelerinde durdurulduğunu, davacının da şoförlerden biri olduğunu, davacı tarafın, davalı şirketin kendisine zam yapmadığını, zam için arkasında durmamız gerektiğini söyleyerek destek istediğini, orada yaklaşık 1 saat kadar kaldıklarını, bunun üzerine 06/02/2018 tarihli tutanak düzenlendiğini, dosyaya mevcut tutanak altındaki imzanın kendisine ait olduğunu tutanak içeriğinin doğru olduğunu, davalı tanığı … beyanında, davalı şirkette 2017 yılında çalışmaya başladığını ve 2019 yılı Haziran ayında işten ayrıldığını, üretim ve paketleme bölümlerinde çalıştığını, davacı tanıdığını, 06/02/2018 tarihinde İzmir – Aydın otoban gişelerinde sabah işe giderken ben araç içinde uyurken arabanın durduğunu fark ettiğini, fabrikanın mesai saatinde işyerinde olduklarını ve kendisinin çalıştığı bölümde otoban gişelerinde bekleme nedeniyle mesaiye geç gelen olmadığını beyan etmişlerdir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; taraflar arasında 08/10/2016 başlangıç tarihli bir yıl süreli davalı şirketin personelinin sözleşmede belirtilen şartlarda davacı tarafından taşınmasına ilişkin Personel Taşıma Sözleşmesinin akdedildiği, sözleşmede karşılıklı olarak taşıyan ve taşıtanın feshi sözleşmesine bitimine bir ay (30 gün) kala yazılı olarak bildirmediği takdirde, Sözleşmenin aynı şartlarda 1 yıl uzayacağının kararlaştırıldığı, taşıyıcının … personelini her gün belirtilen saatlerde kalkış yerinden fabrikaya ve fabrikadan kalkış yerine trafik kaidelerine uygun olarak getirilip götürüleceğinin, servis şoförlerinin terbiye, nezaket, kılık kıyafet ve ahlak kurallarına tam olarak riayet etmek zorunda olduklarının kararlaştırıldığı, işbu bağlamda Karayolları Genel Müdürlüğünden celp edilen müzekkere cevabında, kayıtların ortalama 15 gün saklandığı bu nedenle 06/02/2018 tarihine ait görüntü kaydının bulunmadığı, OGS ve HGS ana kontrol merkezlerinden araçlara ait geçişlerin kontrol edildiği, 06/02/2018 tarihinde … ve …. plakalı araçların Torbalı SGS İstasyonuna ait otoyola giriş çıkışlarının bulunmadığı, … plakalı aracın ise aynı gün saat 06.48 de Germencik istasyonundan otoyola girdiği saat 07.25 de Torbalı SGS istasyonundan otoyola çıktığı, yine aynı tarih saat 18.00 de Torbalı SGS İstasyonuna ait otoyola girdiği, saat 18.35 de Germencik istasyonundan otoyoldan çıktığının tespit edildiği, taraflar arasındaki uyuşmazlıkta davacının haksız fesih sebebiyle kazanç kaybından doğan maddi ve manevi tazminat isteminde bulunulduğu, davalı tarafça bildirilen tanıklar … ve … dinlenilmiş, davalı tanıkları beyanlarında davacının 06/02/2018 tarihinde davacı tarafından iş yerine götürüldükleri esnada otoban gişelerinde indirilmek suretiyle ücretine zam yapılmadığından bahisle işçilerden destek istemek suretiyle bir müddet araçların durdurulduğunu beyan etmişler, bilahare dosyada mevcut 06/02/2018 tarihli tutanak başlıklı belge ile bu sebeple şirket personelinin bir saat mesaisine gecikmeli olarak getirilmesine sebebiyet verildiğini içerir tutanağın altındaki imzanın kendilerine olduğunu beyan etmişler, dosyada mevcut işveren tarafından tutulan tutanak içeriği dinlenen tanık anlatımları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki sözleşmenin feshinin haklı nedene dayandığı, davalı tarafından nedensiz ve kasıtlı olarak sözleşmeye son verildiğine dair delil bulunmadığı, bu itibarla maddi ve manevi tazminat koşullarının dava konusu olayda gerçekleşmediği sonuç ve kanaatine varılarak davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesisi cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
Davanın REDDİNE,
Peşin alınan 939,27 TL harçtan alınması gereken 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 879,97 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden maddi tazminat istemi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve tayin edilen 7.300,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden manevi tazminat istemi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve tayin edilen 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan 422,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Tarafların yatırdığı gider avansından kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde re’sen iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.03/11/2021

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza