Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/258 E. 2021/276 K. 26.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/258 Esas
KARAR NO : 2021/276

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 22/06/2020
KARAR TARİHİ : 26/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil ile davalı şirket arasında kurulan ilişki nedeniyle davalının müvekkili şirkete 22.964,41 TL borcu olduğunu, müvekkili tarafından sipariş verilen ve ödemesi yapılan makine ve kalıp ekipmanlarının yapılacak işe uygun olmadığından dolayı davalı şirket yetkililerine iade edildiğini, davalı tarafça iade edilmeyen mal bedellerine ilişkin davalı aleyhine İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı doyası ile takip başlatıldığını, borçlunun süresinde itirazından dolayı takibin durduğunu, hukuk uyuşmazlıklarında dava şartı olan arabuluculuğa başvurulduğunu, birinci ve ikinci oturumların sonunda anlaşma sağlanamadığını, bu nedenlerden dolayı davanın kabulü ile davalının haksız ve dayanıksız itirazının iptali ve takibin devamına, borçlu aleyhine %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine ve yargılama, vekalet giderlerine hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı müvekkili şirket ve davacı arasında gerçekleşen ticari ilişki neticesinde makina kalıp ekipmanlarının satımı konusunda tarafların anlaştığını, söz konusu araçların müvekkili şirket tarafından davacıya tesliminin ardından davacı tarafından makina kalıplarının iadesi konusundaki isteminin müvekkile bildirildiğini ve buna ilişkin iade faturasının düzenlenerek söz konusu araçların müvekkili şirkete teslim edilmediğini, davacı tarafından her ne kadar delil olarak değerlendirilmesi maksadıyla davacı tarafından gönderilmiş bazı e-mail örnekleri dava dosyasına sunulmuş olsa da bu yazışmaların maddi gerçeği yansıtmayan tek taraflı yazı ve bildirimler olduğunu, her ne kadar davacı ve davalı şirket arasında ticari ilişki gerçekleşmiş olsa da davacı şirket tarafından makina kalıplarının iadesinin talep edildiği ancak bu ürünlerin müvekkiline fiziken iade edilmediği ve bu sebeple de ürünlerin iade alındığına ilişkin müvekkili şirketin kabulünü içeren herhangi bir belge düzenlenmediği, iade edilmemiş ürünlere rağmen ürünlerin bedeline ilişkin açılmış olan icra takibi haksız olduğundan söz konusu icra takibinin iptaline karar verilerek haksız ve kötü niyetli olarak icra takibi başlatılan davacı tarafın icra tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce deliller toplanılmış, İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine cari hesap alacağının tahsili amacıyla 22.964,41 TL asıl alacak, 3.212,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 26.176,41 TL nin tahsili amacıyla ilamsız yolla takibe girişildiği, ödeme emrinin borçluya 28/11/2019 tarihinde tebliği ile süresi içerisinde borçlu vekili tarafından ibraz edilen itiraz dilekçesinde, alacaklı firmanın alacağı olmadığı, borcu kabul etmediklerini, borcun tamamına, faiz ve ferilerine yapılan itiraz etmesi üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği, dava dilekçesi içeriğinden, takip dosyasında davacı tarafa 3.689,84 TL işlemiş faiz talebinin de bulunmasına rağmen dava dosyasında asıl alacak tutarı olan 22.964,41 TL üzerinden harçlandırılmış ve dava değeri bu miktar üzerinden talep edilmiş olmakla davacının işlemiş faiz talebinin bulunmadığı anlaşılmıştır.
Her ne kadar davacı yanca tanık dinletme isteminde bulunulmuş ise de, Mahkememizin 26/04/2021 tarihli duruşmasında, davacı tarafın tanık dinletme talebinin dosyanın mahiyet ve talep edilen bedele nazaran yerinde görülmediğinden reddine karar verilmiş, yine davalı tarafından yeniden bilirkişi incelemesi yönündeki talebi de dosyada mevcut raporlar ve dosya kapsamına nazaran yerinde görülmemiş, dosya uyuşmazlık konularında inceleme yapılmak üzere mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından mahkememize ibraz edilen 04/02/2021 havale tarihli raporda; davacı tarafın yasal defterlerinin TTK ya göre uygun olarak tutulduğu, açılış ve kapanış tasdiklerinin süresi içerisinde yapıldığı, davalı defterlerinin süresi içerisinde ibraz edilmemesi nedeni ile incelenemediği belirtilerek dava konusu dönemler itibariyle davacı tarafın ticari defter ve kayıtları incelenmek suretiyle rapor tanzim edilmiştir.
Dava; İİK nun 67. maddesi uyarınca itirazın iptaline ilişkindir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; taraflar arasındaki makine kalıp ekipmanları satışına ilişkin cari hesap alacağına dair davacı tarafça davalı aleyhine başlatılan icra takibine davalının itirazının haklı olup olmadığı, takip konusu alacağın talep koşullarının mevcut olup olmadığı, bu kapsamda alacağın varlığı ve miktarı hususunda toplandığı anlaşılmış, davacıya ait ticari ve defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, taraflar arasında cari hesap ilişkisinin bulunduğu, davalı adına ticari defter ve belgelerinin sunması amacıyla ihtarlı tebligatın yapılmış olmasına rağmen ticari ve defter kayıtlarının sunulmadığı, davacının ticari defter ve kayıtlarının bilirkişi vasıtasıyla yaptırılan incelemesinde, TTK ya uygun şekilde, açılış ve kapanış onaylarının yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, 2018/2019 yılı hesap döneminde, davacının E-Defter mükellefi olduğu, sunulu ticari E-Defterlerin defter berat kayıtlarının V.U.K.’a uygun olarak zamanından yapıldığı, defter kayıtları, muhasebe fişleri ve ekli müsbit evrakın, fatura ve irsaliyelerin V.U.K. m.229-232 hükümlerine uygun şekilde tanzim edildiği, davacı taraf ticari defterlerinde davalı tarafın … alt hesabında işlem gördüğü, davacı tarafın davalıya sipariş ettiği ve ödemesini yaptığı makine kalıp ekipmanlarının yapılacak işe uygun olmayınca davalı tarafa iade edildiği, iade faturasının kesildiği fakat ödemenin iade edilmediği, davacı tarafından dosyaya sunulu Ek- 4 elektronik posta yazışmalarında ‘‘yeni projede kullanılmak üzere ürün siparişinde bulunduklarını, teslimatın geciktiğini, 2 ay önce teslim edilen ürünlerin iade alındığını, 4,5 ay malzemelerin teslimatı ve yeni proje ürünlerin imalatını yapmak için beklediklerini, gerek ithalatçi firma gerekse gümrük problemlerinden dolayı malzeme tesliminin sürekli ertelendiğini, yapılan telafi görüşmesi neticesinde karşılıklı siparişi iptal etme kararı aldıklarını ve siparişe istinaden yapılan 1.600 € ödemenin … firma hesabına iade edilmesinin” talep edildiği, davacı taraf ticari defterlerinde davalının takip edildiği alt hesap hareketlerinden görüleceği üzere taraflar arasındaki ticaretin 25.09.2018 tarihinde davalı tarafa 4.130,00 TL havale yaptığı, davalının ise davacıya 17.10.2018 tarihinde 4.130,00 TL karşılığında fatura keşide ederek hesabın sıfırlandığı, davacı tarafından dava konusu yapılan 1.600,00 € ödemenin davacı ticari defterlerinde 09.11.2018 tarihli … no fiş ile kayıt edildiği, 21.12.2018 tarihinde davalı tarafından davacıya 3.689,84 € fatura keşide edildiği, 03.01.2019 tarihinde ise 10.03.2019 vadeli 12.760,89 TL çek ödemesinin kayıtlı olduğu, sonrasında davalı tarafından avans ödemesi yapılan ürünün davacı iddiasına göre uygun olmadığı gerekçesi ile davalı tarafa iade edildiği ve iş bu iadenin davacı tarafından davalıya keşide edilen 31.01.2019 tarihli 3.689,84 € iade faturasının kayıtlı olduğu, öte yandan davalı vekilinin cevap dilekçesinde “davalı müvekkili şirket ile davacı arasında gerçekleşen ticari ilişki neticesine makina kalıp ekipmanlarının satımı konusunda taraflar anlaşmıştır. Söz konusu araçların müvekkil şirket tarafından davaya tesliminin ardından davacı tarafından makina kalıplarının iadesi konusundaki istemi müvekkile bildirilmiş, buna ilişkin iade faturası düzenlenmiş ancak söz konusu araçlar müvekkil şirketi teslim edilmemiştir” şeklinde belirtildiği,
Vergi Usul Kanununda, Kur Değerleme vergi matrahlarının hesaplanmasıyla ilgili iktisadi kıymetlerin takdir ve tespitinin tanımlandığı, bu kapsamda, yabancı paralarda, iktisadi kıymet olarak VUK’nun değerleme hükümlerine tabi olduğu, davacı tarafından 1.600,00 € her ay kur değerlemesi yapıldığı ve 22.11.2019 takip tarihi itibari ile 22.964,41 TL alacaklı olduğu, davacı tarafından davalıya keşide edilen 3.689,84 € iade fatura ve içeriğine 8 iş günü içerisinde itiraz edilmediği, buna ilişkin dosyaya ibraz edilen davacıya keşide edilmiş iade faturası bulunmadığı anlaşılmakla, davanın kabulü ile davacı tarafından davalı aleyhine İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile yapılan takibe davalının vaki itirazının 22.964,41 TL asıl alacak yönünden iptali ile takibin devamına, davalı tarafından hüküm altına alınan alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesisine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
Davanın KABULÜ ile, davacı tarafından davalı aleyhine İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile yapılan takibe davalının vaki itirazının 22.964,41 -TL asıl alacak yönünden iptali ile takibin devamına,
Davalı tarafından hüküm altına alınan alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Alınması gereken 1.568,70 TL nisbi karar ve ilam harcından, peşin alınan 392,18 TL nin mahsubu ile bakiye 1.176,52 TL harcın davalıdan tahsili ile, Hazineye irat kaydına,
Davacının kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
Davacı tarafından iş bu davada sarf edilen 454,38 TL harç, yargılama aşamasında yapılan posta, tebligat bilirkişi giderlerinden oluşan 538,00 TL olmak üzere toplam 992,38 TL nin davalıdan tahsili ile, davacıya verilmesine,
Davacının yatırdığı gider avansından kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde re’sen iadesine,
Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında suçüstü ödeneğinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 26/04/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza