Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/233 E. 2022/132 K. 14.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/233 Esas
KARAR NO : 2022/132

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 05/06/2020
KARAR TARİHİ : 14/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketle davalı arasındaki taşıma sözleşmesinden doğan ticari ilişki neticesi oluşan cari hesap borcunun süresinde ödenmemesi üzerine; başlatılan İzmir … İcra Müdürlüğü …………..Esas sayılı takibine konu borca davalı yanın haksız ve mesnetsiz itiraz ettiğini, verilen hizmet karşılığında müvekkil şirketçe her hangi bir ödeme alınmadığını, davalı tarafın borcun ferilerine itiraz etmiş olsa da itiraza konu icra takibinde, ticari işlerdeki reeskont avans faizinin istendiğini, davalı tarafça icra takibini geciktirme maksadıyla, gerçeği yansıtmayan ve yasal hiçbir geçerliliği olmayan beyanlarla haksız olarak icra takibimize itiraz ettiğini, fazlaya ilişkin talep ve haklarının saklı kalmak koşuluyla; itirazın iptaline, takibin devamına (Asıl alacağın icra takibinden itibaren ticari faizi ite tahsiline), haksız ve kötü niyetli olan davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi tebliğine rağmen cevap dilekçesini vermediği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE & NETİCE VE KANAAT:

İzmir …. İcra Müdürlüğü ……. Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı/borçlu aleyhine cari hesap borcu 13.793,46 TL tutarında icra takibi başlatıldığı, icra emrini davalı/borçlu tarafın e-devlet sistemi üzerinden 06/01/2020 tarihinde öğrendileri ve borçlu vekilinin 06/01/2020 tarihli dilekçesi ile “Ödeme emrinde gösterildiği gibi bir borcu bulunmadığı, sözleşmeye konu malın karşı taraf ödemeli gönderildiği, karşı tarafın kargo ücretini ödemediği bildirilmeden malların teslim edildiği, yetkili icra dairesinin Denizli İcra Daireleri olduğu…” gerekçeleriyle icra takibine, borcun tamamına, fer’ilerine, işlemiş ve işleyecek faize itiraz etmesi üzerine, vaki itiraz nedeniyle takibin durdurulmuş olduğu görülmektedir.
Talimat yoluyla davacının ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda bilirkişi SMM …..’ten alınan 22.02.2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı Ups Hızlı Kargo Taşımacılığı A.Ş Tarafından İzmir……….İcra Müdürlüğü ….Esas sayılı dosyası aracılığıyla davalı ……… Malz.İml.İth.İhr.aleyhine 12.793,456 TL tutarında asıl alacak sayı ile icra takibi başlatıldığı, davacı şirketin 2019 Takvim yılı büyük defter (defteri kebir) ve yevmiye defterinin HMK 222 md.ve 6102 sayılı TTK 64/3 md. gereğince mevcut lehine delil niteliğinin bulunduğu, tasdik edildiği halde kayıt yapılmayan envanter defterinin ise kendi lehine delil niteliği taşımadığının mahkemenin değerlendirmesine muntazır olduğu; davalı ve davacı şirketler arasında ticari taşımacılık kargo ilişkiye ilişkin, dosyaya mübrez taşıma cari hesap yönünde sözleşmesi sunulmuş olunduğu, davacı tarafın davalıya cari hesap (muhasebesel cari işlem akışı) bakiyesinin ödenmesi için takip evveli, dosyaya mübrez evraka nazaran, 17.12.2019 tarihinde cari hesap borcunu 3 gün içinde ödeyiniz diye davalının borcunun ödenmesi için ve yasal takip başlatacaklarına dair ihtaren bilgilendirme yazısı ile cari hesap bakiyesinin ödenmesinin yapılması için ihtar edildiği, davacı…. Taşımacılığı A.Ş.’nin İzmir ….. İcra Müdürlüğü ………Esas sayılı icra takibi ile yukarıda izah edilen kayıt durumuna göre, 12.793,456 TL cari hesap (muhasebesel manada cari işlem akışı) alacağı olduğu göründüğü, taraflar arasındaki karşılıklı ticari ilişkilerine (kargo hizmetine) bağlı açık faturalar düzenlenmiş olduğu, nakit yapılan ödemeler dikkate alınarak yapılan hesaplamada ise; icra takip tarihi itibariyle davacının davalı taraftan 12.793,456 TL alacağı olduğu edildiği, ancak davacı tarafın tazminat, faiz, dava giderleri konusunda taleplerinin mahkemeye bıraktığı anlaşılmıştır.
Dava; İİK nun 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ve takibin devamı ile icra inkar tazminatı istemine ilişkin itirazın iptali davasıdır.
6102 sayılı TTK.nun 871. maddesinde ” (1) Eşyanın teslim yerine varmasından sonra gönderilen, taşıyıcıdan, taşıma sözleşmesinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmesi karşılığında, eşyanın kendisine teslim edilmesini isteyebilir. Eşya zayi olmuş veya hasara uğramış yahut geç teslim edilmişse, gönderilen, gönderenin taşıma sözleşmesinden doğan istem haklarını taşıyıcıya karşı ileri sürebilir. Gönderen, bu hakların ileri sürülmesinde yetkili kalmaya devam eder. Gönderilenin veya gönderenin kendilerinin veya başkasının menfaatine hareket etmeleri farklılık yaratmaz.
(2) İstem hakkını, birinci fıkranın birinci cümlesine göre ileri süren gönderilen, taşıma ücretini, taşıma ücretinin bir bölümü ödenmiş ise kalan bölümünü taşıma senedinde gösterilen tutarla sınırlı olmak üzere ödemekle yükümlüdür. Taşıma senedi düzenlenmemiş veya gönderilene ibraz edilmemişse yahut ödenmesi gereken tutar taşıma senedinden anlaşılamıyorsa, gönderilen, makul olması şartıyla, gönderen ile taşıyıcı arasında kararlaştırılan taşıma ücretini ödemek zorundadır.
(3) Birinci fıkranın birinci cümlesine göre istem hakkını ileri süren gönderilen, boşaltma yerindeki bekleme ücretini ve ayrıca, eşyanın teslimi sırasında kendisine bildirilmiş olmak şartıyla, yükleme yerindeki bekleme ücretiyle 870 inci maddenin üçüncü fıkrasına göre ödenmesi gereken bedeli öder.
(4) Gönderenin sorumluluğu, sözleşmeye göre ödenmesi gereken bedeller için devam eder. ” şeklinde düzenleme bulunmaktadır.
Mahkememizce toplanan deliller ile hüküm kurmaya elverişli ve yeterli bulunan bilirkişi raporları dosya kapsamı ile birlikte değerlendirildiğinde; davalı vekili 14/02/2022 tarihli mazeret dilekçesinde yetki itirazında bulunmuşsa da, yetki itirazına ilişkin olarak daha önceki tebligat safahatında davalı asile tebligat yapıldığı, ancak dava dilekçesinde davalı vekilinin gösterilmesi ile icra dosyasında yine davalının vekili olması sebebiyle yetki itirazının incelenebilirliği açısından tereddüt oluştuğu, ancak yapılan inceleme de, taraflar arasında imzalanan 03.05.2019 tarihli ve ….kodlu “Yurtdışı Taşıma ve Cari Hesap Sözleşmesi”nde yetki kaydının (İzmir) olarak doldurulmuş olması nedeni ile yetki itirazının yerinde olmadığı mahkememizin davaya bakmaya yetkili olduğu; davanın taraflar arasında ticari ilişkiden kaynaklı cari hesap ilişkisinin bulunduğu, davalı vekili 29/11/2021 tarihli duruşmadaki beyanında müvekkilinin karşı ödemeli olarak malları gönderdiğini, ancak şirket bunu teslim ettikten sonra bedelini alamadığından bahisle 4-5 ay sonra müvekkiline fatura ettiğini, müvekkilinin burada atfedilecek bir durumu olmadığını, müvekkilinden bu bedel talep edilemeyeceğini, bilirkişi raporunda sadece alacak olup olmadığı konusunda bir değerlendirme yapıldığı bu nedenle bilirkişi raporunun aleyhlerine delil olamayacağını, ayrıca müvekkili ile davacı şirket arasında imzalanan sözleşmede genel işlem koşulları bulunduğunu ve bu sebeple bahsedilen maddeler geçersiz olduğunu, kanunun koyduğu bir hüküm taraflar arasında yapılan bir sözleşme ile değiştirilemeyeceğini savunmuş ise de; davacı tarafından 10.12.2019 tarihinde davalının cari hesap borcu 13.793,46 TL tutarında olduğuna dair davalı tarafa 10.12.2019 tarihinde e-posta ile ihtar edildiği, davalı tarafından 10.12.2019 tarihinde e-mail yoluyla “diğer grup şirketimizden ödeme yaptık, cariyi en kısa zamanda kapatacağız…” şeklinde mail atarak aralarındaki borcu kabul ettiğini teyit ettiği mail yazışmalarının yapıldığı da görüldüğü, davacı tarafın usulüne uygun olarak tutulduğu anlaşılan, ticari defter ve belgelerine göre de takip tarihi itibarı ile davacının davalıdan takibe esas faturadaki tutar olan asıl alacak miktarı kadar alacaklı olduğunun tespit edildiği gibi, basiretli tacir gibi davranması beklenen davalının teslim almadığı mallara ilişkin fatura tutarını davacı tarafı alacaklı göstererek kendi ticari defterine kaydetmesi ve hatta iade faturası düzenlememesi, yine dosya kapsamı ve talimatla alınan bilirkişi raporuna göre de; davalı ve davacı şirketler arasında ticari taşımacılık kargo ilişkiye ilişkin, dosyaya mübrez taşıma cari hesap yönünde sözleşmesinde, davacı tarafın davalıya cari hesap (muhasebesel cari işlem akışı) bakiyesinin ödenmesi için takip evveli, 17.12.2019 tarihinde cari hesap borcunu 3 gün içinde ödeyiniz diye davalının borcunun ödenmesi için ve yasal takip başlatacaklarına dair ihtaren bilgilendirme yazısı ile cari hesap bakiyesinin ödenmesinin yapılması için ihtar edildiği, davacı …aşımacılığı A.Ş.’nin İzmir … İcra Müdürlüğü ……Esas sayılı icra takibi ile 12.793,456 TL cari hesap (muhasebesel manada cari işlem akışı) alacağı olduğu göründüğü, taraflar arasındaki karşılıklı ticari ilişkilerine (kargo hizmetine) bağlı açık faturalar düzenlenmiş olduğu, nakit yapılan ödemeler dikkate alınarak yapılan hesaplamada icra takip tarihi itibariyle davacının davalı taraftan 12.793,456 TL alacağı olduğu kanaatine varılarak davanın kabulü ile; Davacı tarafından davalı aleyhine İzmir … İcra Dairesinin ….Esas sayılı sayılı dosyası ile yapılan takibe davalının vaki itirazının 12.793,96 TL asıl alacak yönünden iptali ile takibin asıl alacak yönünden devamına, davalı tarafından yapılan itirazın haksız ve alacağın likit olduğu kabul edildiğinden hüküm altına alınan 12.793,96 TL alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, icra inkar tazminatı yönünden fazlaya ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davacının davasının KABULÜ ile,
Davacı tarafından davalı aleyhine İzmir … İcra Dairesinin …..Esas sayılı sayılı dosyası ile yapılan takibe davalının vaki itirazının 12.793,96 TL asıl alacak yönünden iptali ile takibin asıl alacak yönünden devamına,
2-Davalı tarafından yapılan itirazın haksız ve alacağın likit olduğu kabul edildiğinden hüküm altına alınan 12.793,96 TL alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, icra inkar tazminatı yönünden fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gereken 873,95 nisbi karar ve ilam harcından peşin alınan 152,44 TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 721,51 TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacının kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir ve tayin edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı, 152,44 TL peşin harç, 7,80 TL vekalet harcı, 114,00 tebligat masrafı, 1,60 TL KEP masrafı, 64,00 TL posta masrafı, 600,00 TL bilirkişi ücreti toplamı 994,24 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HUAK 18/A Maddesi gereğince zorunlu ara buluculuk kapsamında suç üstü ödeneğinden ödenen 1.320,00 TL ara buluculuk giderinin 6831 Sayılı Yasa hükümlerine göre davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
Dair ; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 341. v.d.maddeleri gereğince ( 2 ) hafta içerisinde,İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.14/02/2022
Katip ….
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza