Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/800 E. 2022/238 K. 14.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :2019/800
KARAR NO : 2022/238

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 03/04/2019
KARAR TARİHİ : 14/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 18.10.2018 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki plakasız motosiklet ile … Caddesi üzerinde seyir halinde iken karşıdan karşıya geçmekte olan yaya …’a çarpması neticesinde yaralamalı trafik kazası meydana gelmiştir. Meydana gelen trafik kazası sonucunda yaya konumunda bulunan müvekkil ağır derecede yaralanmıştır. İkame ettiğimiz dava belirsiz alacak davası olup, davanın gerçek değeri belirli olduğunda eksik harç tarafımızca ikmal edilecektir. Kaza sonucunda müvekkil Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde tedavi görmüştür. Davanın safahatında rapor alındığında davacı müvekkilin maluliyet oranı (geçici ve kalıcı iş göremezlik) açığa kavuşacaktır. Söz konusu trafik kazasının İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından …/… soruşturma numarasıyla soruşturması yürütülmektedir, kaza sonrasında düzenlenen kaza tespit tutanağına göre yaya … asli kusurlu, plakasız araç sürücüsü … ise tali kusurlu bulunmuştur. Kusur durumu yargılama safahatında alınacak bilirkişi raporu ile netlik kazanacaktır. müvekkilimizin belirtilen kazadan kaynaklı kalıcı maluliyetinin tespiti ile bu maluliyete tekabül eden maddi zararının davalı sigorta şirketinden tazmini talep olunmaktadır. 14.04.2016 tarihinde kabul edilen 6704 sayılı yasanın MADDE 5-2918 sayılı Kanunun 97 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.”MADDE 97- Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.” Gereğince davalı …’na 07.01.2019 tarihinde yazılı başvuruda bulunulmuştur. … tarafından 15 günlük yasal süre içerisinde verilen cevapta birtakım eksik evrak bildiriminde bulunulmuş ve bu evrakların içerisinde sağlık kurulu raporuna da yer verilmiştir. Ancak kaza tarihi dikkate alındığında kesin ve tam rapor alınabilmesi, tedavi sürecinin bitmesi ve en azından kaza tarihi üzerinden 1 yıl geçmesi ile mümkündür. Bundan başka; Yargıtay içtihatlarına göre söz konusu sağlık kurulu raporunun adli tıp uzmanı tarafından Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü ya da Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği ve ekleri esas alınarak düzenlenmesi gerekmektedir. Tüm bu sebeplerle kazanın üzerinden 1 yıl geçmemiş olması ve tedavi süreci halen devam eden müvekkilin herhangi bir sağlık kuruluşundan ivedi şekilde alacağı rapor davacı müvekkilin hak kaybına uğramasına sebep olacaktır. yazılı başvurumuza verilen cevabın, ilgili yasa maddesinde yer alan “…15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması” olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu nedenle 15.02.2019 tarihinde hukuk uyuşmazlıklarında dava şartı arabuluculuğa başvurulmuş, 25.02.2019 tarihinde gerçekleştirilen toplantı neticesinde … ile görüşmeler olumsuz sonuçlanmış ve anlaşma sağlanamamıştır. Ekte İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun …/… büro dosya numarası …/… arabuluculuk numaralı tutanaklar yer almaktadır. Tüm bu sebeplerle yazılı başvuru şartını gerçekleştiren davacı müvekkilin işbu davayı açma gereği hasıl olmuştur. Fazlaya ilişkin hak ve alacaklarımız saklı kalmak kaydı ile müvekkilimiz için 100 TL.kalıcı iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden kusuru oranında tahsili ile müvekkilimize ödenmesine, dava masrafları ve vekalet ücretlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili tarafından 25.04.2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle: Dava yetkili mahkemede açılmamıştır. Yetkiye ilişkin itirazlarımız mevcuttur. Davanın açıldığı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi yetkisizdir. Açılan davaya süresi içerisinde yetki yönünden itiraz ediyoruz, mahkemenizde açılmış olan dosyanın KTK. Md. 97 deki dava şartı yerine getirilmediğinden reddi gerekmektedir. dava ya da tahkim yoluna başvurulabilmesi için sigorta kuruluşu tarafından başvurunun 15 gün içerisinde cevaplanmaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin olması şartı aranmaktadır. mahkemede görülmekte olan davada, kuruma başvuru yapılmış, 15 gün içerisinde kurum tarafından cevap verilmiş, davacı tarafından eksik evrakların gönderilmesi halinde dosyanın değerlendirme alınacağı bildirilmiştir. söz konusu davanın kusurlu araç sürücüsü …’ya ihbar edilmesi gerekmektedir, 18/10/2018 tarihinde … sevk ve idaresindeki tescilsiz motosikletin yaya …’ a çarpması sonucunda trafik kazası meydana gelmiştir. Bu poliçelerden dolayı sorumluluğumuz, davacının kusuru oranında olmak üzere, yaralanma ve sürekli sakatlık halinde olay tarihi itibariyle kişi başı azami 360.000,00 TL ile sınırlıdır. Teminat limitini bildirmemiz davayı kabul anlamında değildir. Kaza tarihi itibarı ile 01.06.2015 tarihinden sonra gerçekleşmiş Kazalar için açılmış olan davalarda karayolları zorunlu mali sorumluluk sigortası yeni genel şartlarının uygulanması gerekmektedir. Kazaya karışan tescilsiz motosikletin, kaza tarihinde geçerli trafik poliçesi bulunmadığından bahisle müvekkil şirkete başvuruda bulunulmuştur. Bu sebeple söz konusu tazminat sorumluluğu müvekkil kuruma ait değildir. Şöyle ki; Karayolu Trafik Kanunun 21. Maddesi uyarınca araçların trafik belgesi ve tescil plakası alma zorunluluğu vardır.yeniden tescil edilmeden trafiğe çıkmaları ve dolayısıyla bu tür araçlar için zorunlu mali sorumluluk sigortası tanzim edilmesi söz konusu değildir. Zorunlu mali mesuliyet poliçesi yapılması zorunlu bulunmayan araçların neden olduğu kazalardan dolayı müvekkil kurumun sorumluluğundan bahsedilemeyecektir. Davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile herhangi bir hak kaybına uğranılmasına sebebiyet vermemek adına maluliyete ilişkin beyanlarımız talebi kabul anlamına gelmemek kaydıyla, Başvuran için maluliyet tazminatı hesaplaması yapılmasına karar verilmesi halinde 16.04.2016 tarihinde yürürlüğe giren düzenleme göz önünde bulundurulmalıdır. İşbu sebeple yaptırılacak tazminat hesabında Hazine Müsteşarlığı aktüerler siciline kayıtlı bir aktüer bilirkişinin görevlendirilmesini ve tazminat hesabının Hazine Müsteşarlığının Hazine Müsteşarlığının 05.02.2010 tarih ve 2010/4 sayılı genelgesi doğrultusunda hesaplama yapılmasını talep etmekteyiz. Davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile alınacak maluliyet raporu karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları a.5 (c) bendindeki şartları taşımalıdır. Şöyle ki; 26.04.2016 tarihli ve 29695 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6704 sayılı Torba Kanunun 3. Maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 90. Maddesi “Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası kapsamındaki tazminatlar ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir.” şeklinde değiştirilmiştir.Sürekli sakatlık raporunun 30.03.2013 tarih ve 28603 Sayılı Resmi Gazete’ de yayımlanarak yürürlüğe giren Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği çerçevesinde yetkili bir hastaneden alınması sigortacılık mevzuatı gereği yasal bir zorunluluktur. Bu mevzuata uygun olmayan raporlar hakkında işlem yapılması mümkün değildir. Tüm hususular değerlendirildiğinde ve kazanın meydana geldiği tarih göz önünde bulundurulduğunda, kişinin resmi ve yetkili bir hastaneden alacağı sağlık kurulu ve maluliyet oranın tespiti için tedavi sürecinin sona ermiş olması ve kişide bu kazadan dolayı sürekli bir hasara yol açmış olması gerekmektedir.Mevcut kaza ile ilgili bir rapor alınabilmesi kaza ile ilgili tedavinin sona ermiş olması ve sonrasında yetkili ve resmi kurumdan rapor alınması gerekmektedir. 01.062015 tarihli trafik genel şartları gereği sağlık gideri teminatından SGK sorumludur. “geçici iş görmezlik-kazanç kaybı tazminatına” ilişkin itirazlarımız: 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Trafik Poliçesi Genel Şartları A.5. Kapsama giren teminat türleri başlıklı maddesinin (b) bendinde açıkça Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartlan Sağlık Giderleri Teminatı SGK’ nın sorumluluğuna dahil edilmiş olup, Müvekkil Şirket olan Güvence Hesabının herhangi bir sorumluluğu kalmamıştır. Davanın kabulü anlamına gelmemekle birlikte müvekkil şirket dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumludur. arzına çalıştığımız sebeplerle; öncelikli olarak usulü itirazlarımızın kabulü ile davanın reddine karar verilmesini, poliçe teminatına girmeyen kazanç kaybı, tedavi gideri, bakım, yol masrafı ve diğer dolaylı zararların tümden reddini, davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesini, maluliyet oranının tespiti açısından Adli Tıp Kurumundan veya 30.03.2013 tarih ve 28603 Sayılı Resmi Gazete’ de yayımlanarak yürürlüğe giren Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği çerçevesinde yetkili bir hastaneden rapor alınmasını, davanın reddedilen kısmı açısından yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalının yetki itirazına mahkememizin 18/09/2019 tarihli duruşmasında mahkememizin yetkili olması nedeni ile davalı vekilinin yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
İhbar olunan … mahkememizde alınan beyanında özetle; 18/10/2018 tarihinde sanayide adının … olduğunu bildiğim ancak soyadını bilmediğim bir şahıstan işim olduğunu söyleyerek kısa süreliğine motorsikletini ödünç olarak aldım. Seyir halindeyken … caddesi üzerinde karşıdan karşıya geçmekte olan yayaya çarptım. Kazanın meydana gelmesinde yaya kusurludur çünkü ben gelirken karşıya geçip geçmemekte tereddüt etti bunun üzerine ben de ne yapacağımı bilmediğim için istemeyerek de olsa çarptım. Motorun üzerinde plaka yoktu sanayi içerisinde kullanıldığı için plakanın olmaması önemsenmemektedir bu nedenle ben de önemsemedim. Olayın sonrasında … olarak bildiğim kişi ortadan kayboldu.Sanayide … isimli kişinin yanında sadece iki gün çalışarak kaza sonrasında ayrılan bu şahsın kim olduğunu bilmiyorum. … isimli şahıs … … nolu sokakta yedek parçacı ayakçı olarak görev yapmaktadır. Söz konusu motor ismi dışında hiç bir bilgim olmayan … isimli kişiye aitti bu motor …’in değildir işe girdiği sırada yedek parçaları taşımak üzere kendi motoru olarak getirmişti. Söz konusu kırmızı motor 100cclik vitesli ve benzinli bir motor olup söz konusu motorun ön farları yoktu çarpık durumdaydı ancak çalışmasında bir sorun yoktu. Ben motor sahibi … isimli kişiyi kazadan sonra çok aradım plakasının neden olmadığını sormak istedim ancak kişiyi bulamadım.Ayrıca mahkemece aleyhimde dava açılmadığından aleyhime ceza verilmesini istemiyorum davayı reddediyorum.Suçsuzum. Yaralanan şahıs yaya geçidi olmayan yerde 3 kişi olarak karşı tarafa geçeceği sırada lamba kırmızıdan yeşile döndüğü için ben hareket ettim ancak bu sırada yayalar da yoldan karşıya geçip geçmeme hususunda tereddüt ettiler bir adım ileri bir adım geri gittiler ben ileri gideceklerini sanarak soldan geçeceğimi düşünerek o tarafa direksiyonu kırdım bu sefer de sol tarafa doğru koşturdukları için duramadım. Kazanın oluştuğu sırada … Metrosunun karşısında bulunan … (…) hemen önünde meydana geldiğinden burada kamera kayıtlarının olacağını düşünüyorum bu kayıtlarda kazanın nasıl olduğu açıkça görülecektir. Kaza sonrasında yaralanan şahsın arkadaşları üzerime yürüdüğü için ben de korkarak motoru da alarak olay mahalini terk ettim. Ancak serçe parmağım çatladığı için motoru sanayide … isimli kişiye kaza yaptığımı da söyleyerek teslim ettim ve tedavi için gittim. Sonrasında … isimli kişinin kaçtığını öğrendim. Davayı takip etmeyeceğim şeklinde beyanda bulunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE & NETİCE VE KANAAT:
Mahkememizce davacının Ege Üniversitesi ATK Anabilim Dalı Başkanlığı’ na sevki sağlanarak sürekli iş göremezlik oranı ile geçici iş göremezlik süresinin tespiti bakımından rapor aldırılmıştır.
Ege Üniv. Adli Tıp Ana Bilim Dalı tarafından hazırlanan rapora göre; 28.06.1958 doğumlu …’da 18.10.2018 tarihli trafik kazasına bağlı olarak oluşan sakatlık oranı, olay tarihinde yürürlükte olan “Engellilik Ölçütü Sınıflandırılması ve Engellilere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik” (RG, Mart 2013 tarihli 28603 sayılı) göz önüne alınarak değerlendirildiğinde;
Kas İskelet Sistemi Tablo 3.33.b-Diz ve tibia kırıkları ile diz artroplastisine bağlı engellilik,Diz Plato kırığı: %3,
Bölüm: Kulak Burun Boğaz D-Yüz Sınıf 1: Yüzdeki anormallik daha çok cilt yapısındaki bozukluklar ve dış görünümle sınırlı edinsel nedenlerle fiziksel görünümü bozan burun eğriliği: %2,
Sonuç olarak; şahısta 18.10.2018 tarihli trafik kazasına bağlı Sürekli Sakatlık Oranı %4.9 (yüzde dört nokta dokuz) olarak bulunduğu, tıbbi iyileşme süresinin 6 (altı) ay olarak kabulünün uygun olacağı kanaatine varıldığını, EÜTF Göz Hastalıkları Anabilim Dalının konsültasyon raporuna göre; hastanın görme düzeyinin el hareketinden ışık hissi ve kısmen görme yönü varlığına gerilediği, ancak hastanın daha öncesinde opere retinal dekolman öyküsü olduğu ve kendi beyanında sol gözünün travma öncesi de kötü gördüğünün öğrenilmesi nedeniyle hastanın mevcut görme azlığının kaza ile direkt ilişkilşndğilemeyeceği yazılı olduğundan, şahsın görmesindeki gerilemenin davaya konu trafik kazası ile arasında illiyet bağı kurulamadığından bu nedenle, maluliyet oranı hesaplamasına dahil edilmediği bildirildiği,
Ege Üniv. Adli Tıp Ana Bilim Dalı tarafından hazırlanan 27/07/2021 tarihli rapora göre; 28.06.1958 doğumlu ve olay tarihinde emekli olduğu anlaşılan …’da 18.10.2018 tarihli trafik kazasına bağlı olarak oluşan Meslekte Kazanma Gücünde Meydana Gelen Azalma Oranı istem yazınızda belirtilen “Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği” (Resmi Gazete, Ağustos 2013, 28727 sayılı) ve bu yönetmeliğin yetersiz kaldığı durumlar için “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği” (Resmi Gazete, Ekim 2008, 27021 sayılı) eklerinden faydalanılarak değerlendirildiğinde;
A Cetveli XHI. Liste: Pelvis ve Alt Ekstremite Arızaları
Arıza Çeşidi: Alt bacak kırıklarından sonra oluşan, hareketsizliğe bağlı kas atrofileri, kas kopma harabiyetlerinin kalıntısı, bacak sinirleri felci dışındaki nedenlerden ileri gelen kas atrofileri, hipertrofileri
a- 3 cm.ye kadar (3 cm dahil)
Arıza Sıra No: 37
Arıza Ağırlık Ölçüsü: 3
Meslek Grup No: 1 (Düz işçi olarak alınmıştır.)
Sürekli İş Göremezlik Simgesi: A
Meslekte Kazanma Gücündeki Azalma Oranı: %7
A Cetveli IV. Liste: Yüz Arızaları
Arıza Çeşidi: Septum deviasyonu
Arıza Sıra No: 9
Arıza Ağırlık Ölçüsü: 0
Meslek Grup No: 1 (Düz işçi olarak alınmıştır.)
Sürekli İş Göremezlik Simgesi: A
Meslekte Kazanma Gücündeki Azalma Oranı: %3
Sonuç olarak; birden fazla arıza olması nedeniyle Balthazard Formülü uygulandığında
Meslekte Kazanma Gücündeki Azalma Oranı şahsın olay tarihindeki yaşına göre %13 (on üç) ve bugünkü yaşına göre de %13,1 (on üç virgül bir) olarak bulunduğunu,
Şahsın tıbbi iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 6 (altı) ay olarak kabulünün uygun olacağı, ancak kesin iyileşme süresinin varsa kişinin takip ve tedavisini yapan hekimler (sağlık kuruluşu) tarafından düzenlenmiş istirahat veya çalışabilir raporu ile belirlenebileceği mütalaasına varıldığını,
Şahsın yaralanması nedeniyle başka birinin sürekli bakımına muhtaç olmadığı mütalaasına varıldığını,
EÜTF Göz Hastalıkları Anabilim Dalının 03.07.2019 tarih E…. sayılı yazısı ekinde gelen konsültasyon raporuna göre; hastanın görme düzeyinin el hareketinden ışık hissi ve kısmen görme yönü varlığına gerilediği, ancak hastanın daha öncesinde opere retinal dekolman öyküsü olduğu ve kendi beyanında sol gözünün travma öncesi de kötü gördüğünün öğrenilmesi nedeniyle hastanın mevcut görme azlığının kaza ile direkt ilişkilendirilemeyeceği yazılı olduğundan, şahsın görmesindeki gerilemenin davaya konu trafik kazası ile arasında illiyet bağı kurulamadığını, bu nedenle, maluliyet oranı hesaplamasına dahil edilmediği bildirilmiştir
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, dosya ve ekleri kusur ve hesap bilirkişilerine tevdi edilerek, tarafların davaya konu kazanın oluşumunda kusur oranları ve tazminat miktarlarının tespiti yönünden ayrı ayrı bilirkişilerden rapor aldırılmıştır.
Bilirkişi makine mühendisi raporunda özetle; Yaya …’ın “%70 oranında “asli kusurlu” olduğu, Motosiklet sürücüsü …’nın “%30 oranında “tali kusurlu” olduğu bildirilmiştir.
Aktüerya bilirkişisinden alınan bilirkişi raporunda özetle; 18.10.2018 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu %4,9 oranında sürekli maluliyet durumuna giren davacının geçici, işlemiş ve işleyecek sürekli iş göremezlik toplamı olan 10.606,93 TL maddi zararının olduğu, hesaplanan maddi zarardan davalı şirketin temerrüt tarihi olan 18.01.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile sorumlu olduğu, gerçek zararın Hazine Müsteşarlığı’nca belirlenen teminat limitleri içinde kaldığı bildirilmiştir.
Davacı vekili 19/11/2021 tarihli değer arttırım dilekçesiyle; Davacı … için talep etmiş olduğumuz 100 TL kalıcı işgöremezlik tazminatı 7.490,71 TL arttırmak suretiyle 7.590,71 TL olarak talebimizi arttırdıklarını, 7.590,71 TL kalıcı işgöremezlik tazminatını temerrüt tarihi olan 18.01.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini, dilekçemizin bir örneğinin davalı yana gönderilmesini talep etmiş ve talebini harçlandırmıştır.
Dava; 18/10/2018 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu davacının sürekli iş göremezlik oranı ile geçici iş göremezlik süresi nedeniyle uğramış olduğu maddi zararlarının tahsili istemine ilişkindir.
6098 Sayılı TBK nun 54.maddesinin 3.bendinde çalışma gücünün azalmasından yada yitirilmesinden doğan kayıpların bedensel zarar kavramı içinde sayıldığı anlaşılmaktadır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve kaza tarihinde yürürlükte bulunan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na göre, kara yolu zorunlu mali sorumluluk(trafik) sigortası, bir motorlu aracın kara yolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne, yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan hukuki sorumluluğu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve kanun gereği yapılması zorunlu olan sigorta türüdür.
Davaya konu olay, 18/10/2018 tarihinde davacının yaya olarak bulunduğu dava dışı … idaresindeki aracın tek taraflı trafik kazasına karışması neticesinde davacının yaralanmasıyla sonuçlanmıştır.
18.10.2018 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu %4,9 oranında sürekli maluliyet durumuna giren davacının geçici, işlemiş ve işleyecek sürekli iş göremezlik toplamı olan 10.606,93 TL maddi zararının olduğu, hesaplanan maddi zarardan davalı şirketin temerrüt tarihi olan 18.01.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile sorumlu olduğu, gerçek zararın Hazine Müsteşarlığı’nca belirlenen teminat limitleri içinde kaldığı anlaşıldığından davacının davasının kabulü ile, kusur nisbetinde hesaplanan 7.590,71 TL sürekli işgöremez tazminatının temerrüt tarihi olan 18/01/2019 tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davacının davasının KABULÜ ile,
7.590,71 TL sürekli işgöremez tazminatının temerrüt tarihi olan 18/01/2019 tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 518,52 TL nisbi karar ve ilam harcından peşin alınan 44,40 TL peşin harç ve 25,60 TL ıslah harcı toplamı 70,00 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 448,52 TL nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvurma harcı, 44,40 TL peşin harç, 6,40 TL vekalet harcı, 25,60 TL ıslah harcı, 54,20 TL tebligat gideri, 74,00 TL e-tebligat masrafı, 87,30 TL müzekkere posta masrafı, 1.050,00 TL bilirkişi ücreti, 440 TL muayene ücreti toplamı 1.826,3‬0 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HUAK 18/A mad gereğince zorunlu arabuluculuk kapsamında suçüstü ödeneğinden ödenen 1.320,00 TL arabulucuk giderinin 6831 sayılı yasa hükümlerine göre davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
Dair ; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 341. v.d.maddeleri gereğince ( 2 ) hafta içerisinde,İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/03/2022 12:54:36

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza