Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/669 E. 2021/366 K. 30.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/669 Esas
KARAR NO : 2021/366

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 05/06/2018
KARAR TARİHİ : 30/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafça İzmir … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile senede dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin Tebligat Kanununun 21/2 maddesine göre 15/05/2018 tarihinde tebliğ edildiğini, müvekkilinin senette yazılı alacaklıyı tanımadığını, ticari ve hukuki bir ilişkisi olmadığını, davalı tarafın söz konusu senedin hangi şartlarda eline geçtiği, hangi ilişki soncunda alacaklı olduğunu, müvekkili ile hangi ilişki sonrasında alacaklı olarak senet imzalatıldığını açıklamak ve ispat etmek zorunda olduğunu, söz konusu senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, yazılı olan tutar, vade, düzenleme tarihi, düzenleme yeri gibi bilgilerin kim tarafından doldurulduğunun bilinmediğini, senetteki yazıların bilirkişi marifetiyle incelenmesi gerektiğini, müvekkilinin 1945 doğumlu yaşlı bir kişi olduğunu ve yurt dışında yaşadığını, kimseden borç para alacak veya borçlanacak durumda bulunmadığını, ekonomik açıdan varlıklı bir kişi olduğunu, açıklanan nedenlerle İzmir … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında ödeme emrinin iptali ve borcun bulunmadığının tespitini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İzmir … İcra Hukuk Mahkemesine sehven tevzi edilen dava dosyasında verilen 07/06/2018 tarih ve … esas sayılı karar ile dosyanın, İzmir Hukuk Mahkemeleri tevzi bürosuna gönderilmesi üzerine İzmir … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sırasına kaydının yapıldığı görülmüş, Mahkemece yapılan yargılama sonunda verilen 13/12/2018 tarih ve … esas … sayılı karar ile takibin senetten kaynaklı ticari dava olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilerek dosyanın Mahkememize tevzi edildiği görülmekle dava değeri dikkate alınarak davacı tarafa eksik harcı yatırması yönünden Mahkememizin 26/06/2019 tarihli oturumunda 2 haftalık kesin süre verilmiş, davacı vekili tarafında verilen süre zarfında harç ikmal olunmuştur.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi ile; öncelikle davanın usulden reddine, görev yönünden itirazlarının kabulü ile davanın reddine, davacı borçlunun süresi içerisinde olmayan borca ve imzaya itirazlarının, haksız ve kötüniyet ile dermeyan edilen menfi tespit istemli ikame etmiş olduğu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce deliller toplanılmış, İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; alacaklı … vekili tarafından borçlular … ve kefil … aleyhine 02/05/2018 takip çıkışlı, 08/05/2017 tanzim tarihli, 10/07/2017 vade tarihli, 10/07/2017 faiz başlangıç tarihli, 30.000,00 TL asıl alacak bono, 2.372,05 TL (%9,75) değişen oranlarda reeskont avans faizi, 90,00 TL (%0,3 komisyon) olmak üzere toplam 32.462,05 TL üzerinden takibe girişildiği, davacının senetten asıl borçlu sıfatıyla isim ve imzasının bulunduğu, borçlu … vekili tarafından borçlunun taşınmazları ile banka hesaplarına konulan hacizlerin taşkın haciz olması nedeni ile kaldırılmasına karar verilmesine talep etmesi üzerine, Mahkemece kayden konmuş hacizlerin bu haliyle taşkın olmadığı, alacağın tahsili amacıyla bu aşamada taşınmazların haczine karar verilmesinin yerinde olduğu gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği, icra takibinin kesinleştiği ve icra işlemlerinin devam ettiği anlaşılmıştır.
Her ne kadar davacı yanca tanık dinletme isteminde bulunulmuş ise de, Mahkememizin 26/02/2020 tarihli duruşmasında, senet alacaklısının tanık olarak dinlenmesi talebinin senede karşı senetle ispat kuralı ve dosya kapsamına göre yerinde görülmediğinden reddine karar verilmiş, davacıya ait senet tarihine yakın tarihlerde imzalamış olduğu belge asılları celp olunmuş, davacı vekiline müvekkilinin imza örneklerini alınması amacıyla hazır etmesi yönünden ilk olarak Mahkememizin 16/10/2019 tarihli oturumunda süre verilmiş, davacı tarafça bu süreye riayet edilmemiş, bunun üzerine Mahkememizin 15/01/2020 tarihli oturumunda davacı asili hazır etmesi yönünden davacı vekiline tekrar ihtarlı süre verilmesine rağmen davacı asil imza örnekleri alınamamış, yine Mahkememizin 23/12/2020 tarihli oturumunda davacı asilin günsüz olarak hazır edilmesi amacıyla iki haftalık kesin süre verilmesine karşın davacı tarafça işbu sürenin gerekli yerine getirilmediğinden davacının tatbike medar imza örnekleri alınamamış, bu nedenle imza örneklerinin bulunduğu kurumlardan getirtilen tüm belgeler ve dosya kapsamı uyuşmazlık konularında inceleme yapılmak üzere grafoloji uzmanı bilirkişi …’a tevdi edilmiş, grafoloji uzmanı bilirkişi tarafından tanzim edilen 13/04/2021 tarihli bilirkişi raporunda; imzaların genel görünümü, imzaların başlangıç ve bitim noktaları, başlangıç ve bitimlerdeki paraf buklelerinin inşası, başlangıç paraf buklesinden sonra arka arkaya yapılan harf, kıvrım, çizgi ve grama hareketlerinin tersimi, bunların biri birlerine olan bağlantı şekilleri, imzaların ebatları, seyir, sürat, eğim, kalem yürütme, ritim, baskı ve istif özellikleri, işleklik dereceleri ile itiyadi unsurlar, kaligrafik ve karakteristik diğer özellikler yönünden inceleme yapıldığı, davacı …’ya ait mukayeseye esas belgelerdeki tatbike medar imzaların kendi aralarında teşhise ve karşılaştırmaya elverişli oldukları, dava konusu senedin ön yüzü sağ alt kısmına borçlu (keşideci) ve kefil (avval veren) adına atılmış ikişer adetten toplam dört adet imzadan üst sırada alt alta atılmış iki adet imzanın davacı … eli mahsulü olduğu rapor edilmiştir.
Davacı vekiline, Mahkememizin 24/03/2021 tarihli oturumunun 5 nolu ara kararı gereğince davalı tarafa yemin teklifinde bulunmak isteyip istemediği, yemin teklif istemesi halinde yemin metnini dosyaya ibraz etmesi yönünden ihtarlı olarak iki haftalık kesin süre verilmiş, bu süre içerisinde ara karar gerekleri yerine getirilmediği takdirde bu hakkından vazgeçmiş sayılacağı yönünde ihtaratı içerir duruşma zaptı örneği kendisine 29/03/2021 tarihinde e-tebliğ yoluyla tebliğ olunmasına rağmen süre gereklerinin yerine getirilmediği, bilahare davacı tarafça bu hususta yeniden süre verilmesine yönelik istemi yargılamayı uzatmaya matuf değerlendirilmekle bu hususta yeniden süre verilmesi talebi Mahkememizce kabul görmemiştir.
Toplanan delillerden, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacının dayanak 08.05.2017 düzenleme tarihli, 10.07.2017 ödeme tarihli, 30.000,00 TL bedelli senet nedeniyle davalıya borçlu olup olmadığının tespiti hususlarında toplandığı, dava konusu bono üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde grafoloji uzmanı bilirkişi tarafından tanzim edilen 13/04/2021 tarihli bilirkişi raporu ile, dava konusu senedin ön yüzü sağ alt kısmına borçlu (keşideci) ve kefil (avval veren) adına atılmış ikişer adetten toplam dört adet imzadan üst sırada alt alta atılmış iki adet imzanın davacı … eli mahsulü olduğu anlaşılmış, davacı tarafça delil listesinde belirtmiş olduğu yemin deliline müracaat etmeyeceği hususunda verilen kesin mehle rağmen yemin teklifinde bulunulmamış olduğu hususları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davanın reddine, öte yandan davacı tarafın kötüniyeti kanıtlamadığından aleyhine tazminata hükmedilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde hüküm tesisine karar verilmesi cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
Davanın REDDİNE,
Davacı tarafın kötüniyeti kanıtlamadığından aleyhine tazminata hükmedilmesine yer olmadığına,
Peşin alınan 512,32 TL harçtan alınması gereken 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 453,02 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Davacının yapmış olduğu yargılama harç ve yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalının kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca, takdir ve tayin edilen 4.869,31 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalı tarafından yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde davalı tarafa iadesine,
Karar kesinleştiğinde mahkeme kasasında bulunan imza örneklerinin bulunduğu belge asıllarının ilgili kurumlara iadesine,
Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde resen davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.30/06/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza