Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/646 E. 2021/540 K. 04.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/646
KARAR NO : 2021/540

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 19/03/ 2019
KARAR TARİHİ : 04/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkili şirketin sıvı gübre imalatı yaptığını ve Türkiye’nin tüm illerine satış gerçekleştirildiğini, davalının da Mardin /…’de ilaç bayii işlettiğini ve müvekkilinin o dönem çalışanı … aracılığı ile aldığı siparişleri nakliye firması aracılığı ile davalıya teslim ettiğini, mal bedellerinin ödenmemesi üzerine şirket müdürünün …’ye giderek … isimli firmada bulunan ve şirket yetkilisi olduğunu belirten … ile görüştüğünü ve ödeme sözü aldığını, borcun ödenmemesi üzerine davalı aleyhine İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasıyla faturaya dayalı olarak 176.274,53.-TL’nin tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını ve davalının borca İtiraz ederek takibi durdurduğunu belirterek davanın kabulü ile, itirazının şimdilik 10.000,00.-TL için iptaline ile takibin devamına, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili yasal süresinden sonra sumuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin söz konusu İzmir … İcra Dairesinin …esas sayılı dosyasına itirazında; hiç kimseye borçlu olmadığını, söz konusu şirketi hiç bilmediğini, şirketle bir alışverişi olmadığını, şirketin hiç bir fatura ve irsaliyesine imza atmadığını açıkça belirterek borca, tüm ferilerine ve imzaya itiraz ettiğini, müvekkil adına açılmış herhangi bir şirket ve iş yeri olmadığını, müvekkilinin açmadığı ve işletmediği ayrıca görmediği duymadığı bir şirketten , bu şirketin fatura ve irsaliyelerinde ismi kaşesi geçmemesine rağmen müvekkilinden haksız bir ödeme istendiğini, ayrıca müvekkilinin … Cumhuriyet Başsavcılığında başlatılan soruşturmada imza örneği verdiğini, söz konusu faturalarda ve irsaliyelerdeki imzanın müvekkiline ait olmadığının açıkça teyit edildiğini, savcılık makamında gerekli yerlere müzekkere yazıldığını ve müvekkili adına herhangi bir şirket olmadığı yönünde ticaret odasından yazıya cevap verildiğini, …’de şirket açıp davacı şirketle iş yapan şahısların kim olduklarını müvekkilinin bilmediğini ve bilebilecek durumda olmayan üçüncü kişi konumunda olduğunu, davacı tarafın kötü niyetli olup hukuki belgeden ve dayanaktan yoksun haksız bir şekilde müvekkilinden tahsilat yapmaya çalıştığını beyan ederek davanın reddine ,yargılama masraflarının davacı taraf üzerinde bırakılmasına , %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. |
Davacı vekili … tarihli beyan ve itiraz dilekçesi ile özetle; davalı vekilinin … tarihli dilekçesini ve delillerini kabul etmediklerini, davalıya … tarihli dava dilekçesi ile … tarihli tensip zaptının … tarihinde bizzat tebliğ edildiğini, HMK’nun 127. maddesine göre cevap verme süresinin dava dilekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta olduğunu, davalının yasada öngörülen sürede cevap dilekçesini ve delillerini sunmadığını, davalı vekilinin sunduğu dilekçenin ve delillerinin değerlendirmeye ve hükme esas alınmamasını talep etmiştir.
İzmir … İcra Müdürlüğünün …sayılı takip dosyası celp edilerek incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 176.274,53 TL alacak için icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin davalıya tebliğinden sonra takip dosyası borçlusu tarafından süresi içinde … tarihinde, “dosyada alacaklı görünen şirketle hiç bir alışverişi olmadığını, dosyada belirtilen … zirai ilaç bayi adında şirketinin bulunmadığını, böyle bir şirket kurmak için daha önce müracaatta bulunmadığını, herhangi bir evrak imzalamadığını, zaten adına şirket açan bu şahıs veya şahıslar hakkında … Cumhuriyet Savcılığı kaleminde suç duyurusunda bulunduğunu, alacaklının hiçbir ticari ilişkiye dayanmadan hakkında icra takip talebinde bulunduğunu” belirterek borcun tamamına, ödeme emrine, faiz oranına, işlenmiş ve işlenecek faize itiraz etmiş, … tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği davanın süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Talimatla Mersin…Asliye Ticaret Mahkemesince dinlenen davacı tanığı … beyanında; davacı firmada yaklaşık 5 yıl önce satış pazarlama görevlisi, daha sonra Akdeniz Bölge Müdürü olarak çalıştığını, 2015 yılının Haziran ya da Temmuz ayında davacı şirketten ayrıldığını, davalı …’i tanımadığını, işten ayrılmadan 3-4 ay önce doğu bölgesine bakan satış elemanı işten ayrıldığı için o bölgeden arayan müşterileri kendisine yönlendirmeye başladıklarını, kendisinin de gelen siparişleri firmanın genel merkezine faks çektiğini, işten ayrılmadan yaklaşık 1 hafta önce Mardin …’den … isimli bir firmadan telefon geldiğini, satışını yaptıkları sıvı gübrelerden sipariş ettiklerini, ürünün miktarını tam olarak hatırlamadığını ancak tahminen 8-10 ton sıvı gübre siparişi verildiğini , kendisinin de genel merkeze faks çektiğini , genel merkezde bulunan yöneticiler … ve …’ın siparişe onay verdikten sonra kendilerine bilgi verdiklerini, bahse konu ürünler ile ilgili onay geldikten sonra ürünlerin İzmir’de bulunan fabrikadan firmaya gönderildiğini , bahse konu olayda da onay doğrultusunda siparişlerin firmaya gönderildiğini, bahse konu satışa ilişkin ürün bedellerinin ödenip ödenmediğini bilmediğini, zira satıştan sonra aybaşında işten ayrıldığını, sipariş gönderildikten sonra şirketten ayrıldığı için … isimli bir firmanın herhangi bir yetkilisi ile ödeme ile ilgili görüşme yapmadığını beyan etmiştir.
… Esnaf Ve Sanatkarlar Odası Başkanlığının … tarihli cevabi yazısı ile davalının esnaf kaydının bulunmadığı bildirilmiştir.
… Ticaret Ve Sanayi Odasının … tarih ve …sayılı cevabi yazısı ile davalının odada kaydının bulunmadığı bildirilmiştir.
… Vergi Dairesi Müdürlüğünün … tarih ve 4974 sayılı yazısında “…davalı ile ilgili yapılan araştırmada adı geçen şahsın yazı tarihi itibarıyla gelir vergisi yönünden herhangi bir vergi kaydına rastlanmadığı, potansiyel mükellef olarak kaydının bulunduğu, ayrıca yazı ekinde gönderilen faturada yer alan adrese bir yoklama çıkarılarak görevli yoklama memurlarınca düzenlenen yoklama fişi ile yapılan tespitte, adı geçen şahsın belirtilen adreste herhangi bir faaliyetinin olmadığının tespit edildiği” belirtilmiş; yapılan yoklamaya ilişkin olarak yoklama fişi gönderilmiş; yoklama fişinin incelemesinde “mükellefin adreste hiç tanınmadığı, belirtilen adreste yapılan yoklama ve araştırmalarda … Zirai İlaç Bayi tabela ünvanlı herhangi bir işyerinin olmadığı, çevre esnafından yapılan araştırmalarda … isimli bir kişinin belirtilen adreste ve çevrede bir işyeri açmadığını ve böyle bir şahsın tanınmadığının beyanları ile tespit edildiği” belirtilmiştir.
… Cumhuriyet Başsavcılığının … tarih ve … soruşturma, … karar no’lu dosyasında, müştekisinin dosyamız davalısı olduğu, şüphelisinin de davacı şirket ve davacı şirketin yetkilisi … olduğu; soruşturma dosyasında verilen kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin kararda “… … Ticaret Ve Sanayi Odasına yazılan yazı cevabından … isimli bir firma ve müşteki …’in yetkilisi ya da ortağı bulunduğu herhangi bir şirketin bulunmadığı, şüphelinin ibraz ettiği faturalarda … Zirai İlaç Bayi- … yazdığı, müştekinin herhangi bir kimlik ve iletişim bilgisinin yazmadığı, İzmir …. İcra Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabından müştekinin kendisine gelen ödeme emrine itiraz ettiği, toplanan delillerden müştekinin kimlik bilgisi kullanılarak bilgi ve rızası dışında kurulan bir şirket bulunmadığı, icra dosyasına dayanak faturalarda … ismi dışında herhangi bir kimlik bilgisi bulunmadığı, …’in müşteki dışında başka bir kişi olabileceği, müştekiye gönderilen ödeme emrinin sehven gönderilmiş olabileceği, müştekinin ödeme emrine itiraz ettiği, soruşturma kapsamında alınan ifadeler ve toplanan delillerin olayın hukuk mahkemeleri nezdinde çözümlenmesi gereken hukuki uyuşmazlık mahiyetinde bulunduğunun anlaşıldığından bahisle hukuki nitelik ve mahiyet arz ettiği gerekçesi ile kamu adına kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmış; soruşturma kapsamında ifadesi alınan …’nun “… isimli firmaya 176.274,53 TL değerinde mal sattıklarını, bu satışa ilişkin fatura ve sevk irsaliyesinin olduğunu, … Firması yetkilisinin faturaya … isminin de yazılmasını istemesi üzerine bu kişinin adını yazdıklarını, … isimli kişiyi tanımadıklarını olayla ilgili firmalarının da mağdur olduğunu beyan ettiği anlaşılmıştır.
Dosyada mevcut … İlçe Emniyet Müdürlüğü Cumhuriyet Polis Merkezi Amirliği’nin ..tarihli cevabi yazısı ekinde gönderilen.. tarihli tutanakta … Zirai İlaç Bayinin adresi olarak gösterilen adrese gidilerek, ” çevreden yapılan detaylı araştırmalarda 2015 yılında … Zirai İlaç Bayi- … adı altında faaliyet gösteren zirai ilaç bayisinin olmadığı ve bu isimde zirai ilaç bayiisinin hiçbir zaman faaliyet göstermediğinin tespit edildiği” ne dair tutanak tutulduğu anlaşılmış.
Davacı şirkete ait ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda bilirkişi tarafından düzenlenen … tarihli raporda özetle; davacının incelemeye sunduğu 2015-2018 ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulmuş olduğu, açılış ve kapanış onaylarının süresinde yapılmış olduğu, ticari defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, dava konusu faturaların davacının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, uygulamada müşterinin borçlandığı meblağın tahsilatının yapılıp yapılmadığının satış yapan firmanın yetkilisinin kaşe ve imzasının faturanın üst kısmında veya alt kısmında olması durumuna göre belirlendiği , yine fatura düzenlenmesi ile ilgili VUK.231.maddesi “faturaların baş tarafında iş sahibinin veya namına imzaya mezun olanların imzası bulunur” hükmüne göre dava konusu 4 fatura incelendiğinde fatura üzerinde kaşe veya imzanın bulunmadığı ,bu sebeple açık veya kapalı fatura olup olmadığının belirlenemediği, 2015 Temmuz ayında davalıya düzenlenen toplamı 176.274,53-TL.olan 4 adet faturanın kdv hariç matrahının 5.000.-TL.yi geçmesi sebebi ile davacı şirketin iş bu 4 fatura matrahı 149.385,00-TLsını 2015 Temmuz ayı BS formunda mükellefi bulunduğu Kağıthane Vergi Dairesine beyan ettiği, dava konusu faturaların ticari defterlere kayıt şekline istinaden (davalıya düzenlenen faturaların muhasebede tek düzen hesap planında 120-Alıcılar hesabına kaydedilerek tahsilatının sonraya bırakılması veya vadeye bağlanması gibi… ) davalı ile aralarında cari hesap ilişkisi olduğu ancak aralarında yazılı sözleşme bulunmadığı, dava konusu 4 adet faturanın irsaliyeleri incelendiğinde, irsaliye içeriği malların davalıya tesliminin yapıldığına dair irsaliyelerde teslim alan kişinin imza ve kaşesinin bulunmadığı, sonuç olarak; davacı şirketin incelenen ticari defterlerinde davalıya düzenlenen dava konusu 176.274,53-TL.toplamlı 4 adet faturanın kayıtlı olduğu, davacı şirketin ticari defterlerindeki kayıtlara göre.. takip tarihi itibari ile davalıdan 176.274,53-TL.alacaklı olduğu,4 adet fatura içeriği malların davalıya teslimine dair irsaliyelerde davalı , yetkilisi veya çalışanı tarafından teslim alındığına dair kaşe ve imzanın bulunmadığı bildirilmiştir.
Dava; İİK nun 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ve takibin devamı ile icra inkar tazminatına ilişkin itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce toplanan deliller ile hüküm kurmaya yeterli bulunan bilirkişi raporu, taraf beyanları, dinlenen tanık beyanı ve dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek; davacı tarafından kısmi dava olarak açılan iş bu dava yargılama aşamasıda tamamlama harcı yatırılarak dava değeri takip çıkışı olarak bildirilmiş; davacı tarafından iş bu davada davalı aleyhine İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı takip dosyası ile yapılan icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talep edilmiş ise de, bilirkişi raporuna göre, davacının yasal defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, onaylarının süresinde yapıldığı, kayıtların birbirini doğruladığı, taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmadığı, davacının faturaları mükellefi olduğu vergi dairesine beyan ettiği, davacı tarafın takibe konu faturaları şirketin ticari defterlerine kaydettiği, davacının defterindeki kayıtlara göre …takip tarihi itibari ile davalıdan 176.274,53.-TL.alacaklı olduğu, 4 adet fatura içeriği malların davalıya teslimine dair irsaliyelerde davalı, yetkilisi veya çalışanı tarafından teslim alındığına dair kaşe ve imzanın bulunmadığı tespit edilmiş; her ne kadar malların teslimine ilişkin bilgi ve görgü sahibi olabilecek davacı tanığı dinlenmiş, tanığın beyanından da anlaşıldığı üzere faturaya konu malların davalıya teslim edildiğine dair doğrudan bir bilgi ve görgüsünün bulunmadığı, ifadelerinin soyut olduğu değerlendirilmiş, kaldı ki talep edilen tutar bakımından alacağın tanık ile de ispatının da mümkün olmadığı; ayrıca davacının ticari defter ve belgelerinin usulüne uygun tutulmasının ve talep edilen alacağa esas faturaları deftere kaydederek mükellefi olduğu vergi dairesine beyan edilmesinin tek başına alacağın varlığını ispata yeterli olmadığı, davacının söz konusu faturalara esas malları davalıya teslim ettiğini de usulüne uygun olarak ispat etmesi gerektiği, malların teslimine kanaat getirmeye elverişli davalının veya şirketin yetkili temsilcisi ya da SGK kayıtlarına göre davalının teslim tarihinde çalışanı olduğu anlaşılan şahsın isim ve imzaların bulunduğu teslim belgesinin dosyaya sunulması gerektiği halde bu içerikte bir belge dosya içerisinde bulunmadığı gibi, davacının belgeleri üzerinde inceleme yapan bilirkişinin de buna ilişkin belgenin varlığını tespit etmediği; öte yandan davacının iddia ettiği üzere malların davacıya teslim edilmek üzere nakliyeciye teslim edilmesinin ve nakliyecinin de irsaliyeyi imza etmiş olmasının malların davalı tarafa teslim edildiğinin ispatı olamayacağı; diğer yandan, dosya kapsamına göre davalının … Esnaf Ve Sanatkârlar Odası, … Ticaret ve Sanayi Odasında kaydının bulunmaması, yine … Vergi Dairesi Müdürlüğünün cevabi yazısı içeriği ve ekindeki yoklama fişinde yer alan bilgiler dosya kapsamı ve davalının davacı ile ticari ilişkisinin bulunmadığı yönündeki dosya kapsamına uygun icra takibine ilişkin itiraz dilekçesinde ileri sürdüğü hususlar da nazara alınarak, dosya kapsamına göre davalının, dava konusu alacağa esas faturalarda ismi yazan firmayı kurduğu, fatura üzerinde yazılı adreste faaliyet gösterdiği, firmayı kendi adına işlettiği ve davacı ile ticari ilişkisinin bulunduğu, davalının davacıya borçlu olduğunun kabulünü gerektirir herhangi bir delilin dosyada bulunmadığı kanaati ile davacının davalıdan alacaklı olduğunu ve davalı aleyhine icra takibi yapmakta haklılığını ispat edemediği anlaşıldığından Mahkememizce davanın reddine karar verilmiş; davalı tarafından talep edilen kötü niyet tazminatı talebi yönünden ise, davalının cevap süresi içerisinde kötüniyet tazminatı talep etmediği, davacı vekilinin de süresinden sonra talep edilen bu hususa ilişkin muvafakatının bulunmadığı nazara alınarak davalının bu talebine ilişkin hüküm kurulmamış, kaldı ki, İİK.’nun 67/2 maddesi gereğince dosya kapsamına göre davacının haksız ve kötü niyetle icra takibinde bulunduğu ve itirazın iptali davası açtığı kanısına varılamadığı anlaşıldığından, davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda gerekçesi açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 44,40 TL peşin harç ve 2.084,56 TL tamamlama harcı toplamı 2.128,96 TL’den mahsubu ile kalan 2.069,66 TL’nin kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 20.696,08 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-HUAK 18/A maddesi gereğince zorunlu arabuluculuk kapsamında suçüstü ödeneğinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin 6831 sayılı yasa hükümlerine göre davacı taraftan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri ve yatırılan delil avansı bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
Dair ; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 341. v.d.maddeleri gereğince ( 2 ) hafta içerisinde,İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.04/10/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza