Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/559 E. 2022/71 K. 02.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/559 Esas
KARAR NO : 2022/71

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/03/2019
KARAR TARİHİ : 02/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin makine ve otomotiv parçaları satışıyla uğraştığı, davalı-borçlunun talebi üzerine kendisine otomotiv yedek parçaları gönderildiği, davalı taraf malzemeyi almasına rağmen malzeme bedelinin bir kısmını ödediği ancak tamamını ödemediği, ödemesi yapılmayan faturaların dökümünün; 23.12.2014 tarihli 31906 nolu 5.115,30 TL tutarlı, 20.01.2016 tarihli ….nolu 443,44 TL tutarlı, 05.02.2016 tarihli ….nolu 730,66 TL tutarlı, 08.02.2016 tarihli …. nolu 625,21 TL tutarlı, 23.02.2016 tarihli …. nolu 442,50 TL tutarlı, 19.04.2016 tarihli .. nolu 2.869,76 TL tutarlı, 27.04.2016 tarihli ….nolu 118,00 TL tutarlı, 02.05.2016 tarihli 1752 nolu 1.274,40 TL tutarlı olmak üzere toplam 12.007,49 TL.dir, davalı tarafa Urla Noterliğinden ..yevmiye numaralı 20.07.2017 tarihli ödeme ihtarnamesi gönderildiği, bahsi geçen ihtarname 20.07.2017 tarihinde davalı borçluya tebliğ edildiği ancak borçlu bakiye borcunu ödemediği, ihtara rağmen davalı taraf ödeme yapmadığı, bunun üzerine davalı aleyhine İzmir …….İcra Müdürlüğünün …… esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davalı borçlu borca itiraz ederek takibin durmasına neden olduğunu, davanın kabulü ile davalının haksız ve kötü niyetli yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, %20 den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi tebliğine rağmen cevap vermediği, davalı vekilinin 23/04/2021 tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporuna karşı itirazlarını içerir beyan dilekçesi ibraz ettiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE & NETİCE VE KANAAT:

İzmir …. İcra Dairesi’nin ……sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı ……Parça San.Tic. Ltd.Şti. tarafından borçlu ……. Oto.İnş.Gıda San.Ve Tic.Ltd.Şti. adına, 12.007,49 TL asıl alacak 2.835,40 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 14.392.,89 TL tutarındaki alacağın takip tarihinden itibaren fiili ödeme tarihine kadar asıl alacağa işleyecek takip tarihinden itibaren fiili ödeme tarihine kadar işleyecek yıllık %9 yasal faiz ve değişen oranlardaki faizi ile icra giderleri avukatlık ücreti ile birliktte BK.100 mad. uyarınca yapılacak kısmi ödemelerin öncelikle faiz ve masraflarına mahsubuyla tahsili içiıi 22.01.2018 tarihinde, 7 örnek nolu ilamsız takipte ödeme emri ile icra takibi başlatılmıştır. İcra takibi sebebinin, 23.12.2014 (23.12.2015 olacak) tarihli 31906 nolu 5.115,30 TL tutarlı, 20.01.2016 tarihli …..nolu 443,44 TL tutarlı, 05.02.2016 tarihli…. nolu 730,66 TL tutarlı, 08.02.2016 tarihli ….. nolu 625,21 (625,41 olacak) TL tutarlı, 23.02.2016 tarihli 31957 nolu 442,50 TL tutarlı, 23.03.2016 tarihli ……..nolu 338,22 (388,22 olacak) TL tutarlı, 19.04.2016 tarihli … nolu 2.869,76 TL tutarlı, 27.04.2016 tarihli ……… nolu 118,00 TL tutarlı, 02.05.2016 tarihli 1752 nolu 1.274,40 TL tutarlı faturalardan kaynaklandığı, borçlu şirket vekili tarafından 01.02.2018 tarihinde borca itiraz edilerek takibin durdurulmasına karar verilmesini talep ettiği, İcra Müdürlüğünce 19.02.2018 tarihinde muhatap borçluya gönderilen ödeme emri tebligat parçası henüz dönmemiş olduğundan usul ve yasaya uygun itiraz dilekçesinin yasal süresi içerisinde olması halinde borçlu yönünden takibin durdurulmasına, usul ve yasaya uygun olan itiraz dilekçesinin yasal süresi içerisinde olmaması halinde takibin devamına karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacının ticari defter ve belgelerinde inceleme yapan bilirkişi…… tarafından düzenlenen 05/04/2021 tarihli kök raporda; Davacı tarafın 2014 yılına ait yevmiye defterinin 6102 sayılı TIK.64/3.maddesine göre Noterden açılış onayının süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, 2014 yılına ait yevmiye defterinin Noterden kapanış onayının süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, ancak davacı tarafın 2014 yılına ait ticari defterlerinden defter-i kebir ve envanter defteri sunulmadığından TTK’na göre usulüne uygun olarak tutulup tutulmadığı, defter kayıtlarının birbirini doğrulayıp doğrulamadığı tespit edilemediğinden, takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak davacı tarafın 2014 yılına ait ticari defterlerinin sahibi aleyhine delil olma özelliği taşıdığı, davacı tarafın 2015 yılına ait ticari defterleri sunulmadığı, 2016 yılına ait ticari defterleri de davacı vekilinin beyanına göre depremde enkaz altında kalması nedeniyle ibrazı mümkün olmadığının beyan edilmesi üzerine inceleme yapılamadığı, davalı tarafından davacı tarafa tanzim edilmiş olan faturaların incelenmesi: Davalı tarafın ticari defter kayıtları ve belgeleri üzerinde inceleme yapılmak üzere görevlendirilmiş bulunan bilirkişi SMMM Hakan Kepir’in düzenlemiş olduğu bilirkişi raporunda;“Davalı firmanın iade faturalarının bulunduğu ve ilgili faturaların fiili tespitinin yapıldığı, defter belgelerinde de kayıt altına alındığı, taraflar arasında cari hesap ilişkisinin bulunduğu, cari hesap ilişkisinden kaynaklanan ödemelerin varlığının fiili tespiti yapılıp yasal defterlerde kayıt altında olduğu tespit edilmiştir.” şeklinde yapılmış bulunan tespite göre davalı tarafından davacı tarafa; 04.02.2016 tarih ve ……Seri A Sıra Nolu “FİYAT FARKI TUTARI” olarak 11.371,66 TL. tutarında açık faturanın tanzim edilmiş olduğu, 2-) 04.02.2016 tarih ve 120611 Seri A Sıra Nolu “29087 TAL.FREN BALATASI” olarak 115.30 TL. tutarında açık İADE faturasının tanzim edilmiş olduğu, 5.115,30 TL (11.371,66 * 5.115,30)=16.486,96 TL tutarındaki 2 adet faturanın da davalı tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ve 2 adet KDV dahil 16.486,96 TL. KDV hariç 13.972,00 TL. tutarındaki faturanın davalı tarafından 2016 yılında Mal ve Hizmet Satılan Kişilere İlişkin Bildirim Formunda (Form Bs), davacı tarafından da Mal ve Hizmet Satın Alınan Kişilere İlişkin Bildirim Formunda (Form Ba), Gelir İdaresi Başkanlığına beyan edilmiş olmakla, taraflar arasında 2 adet fatura konusunda herhangi uyuşmazlığın bulunmadığı, icra ve dava konusu olan faturaların incelenmesi; 23.12.2015 tarihli 31906 nolu 5.115,30 TL tutarlı faturanın icra takibinde ve dava dilekçesinde 23.12.2014 olarak yazılı olduğu, dava dilekçesi ekinde söz konusu irsaliyeli faturanın fotokopisinde düzenlenme tarihinin 23.12.2015 olduğu, davacı tarafın 2015 yılına ait ticari defterleri sunulmadığı için söz konusu faturanın davacı tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığının tespitinin yapılamadığı,20.01.2016 tarihli …. nolu 443,44 TL tutarlı, 05.02.2016 tarihli ….. nolu 730,66 TL tutarlı, 08.02.2016 tarihli . nolu 625,41 TL tutarlı, 23.02.2016 tarihli … nolu 442,50 TL tutarlı, 23.03.2016 tarihli …..nolu 388,22 TL tutarlı, 19.04.2016 tarihli 31991 nolu 2.869,76 TL tutarlı, 27.04.2016 tarihli 31999 nolu 118.00 TL tutarlı, 02.05.2016 tarihli 1752 nolu 1.274,40 TL tutarlı faturaların da, davacı şirketin 2016 yılına ait ticari defterlerinin depremde enkaz altında kalması nedeniyle ibraz edilmediğinden incelemesi yapılamamış ve söz konusu faturaların da ticari defterlerde kayıtlı olup olmadığının tespitinin yapılamadığı, davalı tarafın ticari defterlerini incelemiş olan Bilirkişi SMMM …..tarafından düzenlenmiş olan bilirkişi raporundaki; icra ve dava konusu olan 2015-2016 yıllarına ait toplam 9 adet (5.1l5,30+443,44+730,66+625,41+442,50+388,22+2.869,76+118,00+1.274,40)= 12.007,69 TL tutarındaki irsaliyeli faturaların açık fatura oldukları, davalı şirketin ticari defterlerinde söz konusu faturaların kayıtlı olması nedeniyle de davalı tarafın kabulünde olduklarının anlaşıldığı, davacı/alacaklı tarafından davalı/borçlu adına başlatılmış olan 12.007.49 TL. (12.007,69 TL. olacak) tutarındaki asıl alacağa ilişkin dayanak olarak gösterilmiş bulunan 9 adet faturadan; davacı/alacaklı tarafından davalı/borçlu tarafa tanzim edilmiş olan, 23.12.2014 (23.12.2015olacak) tarihli …..nolu 5.115,30 TL tutarındaki satış faturasına karşılık, davalı/borçlu tarafından davacı/alacaklı tarafa 04.02.2016 tarih ve ……Seri A Sıra Nolu “……” olarak 5.115,30 TL. tutarında açık İADE faturası tanzim edilmiş ve söz konusu iade faturasının davalı tarafın 2016 yılına ait ticari defterlerinde kayıtlı ve 2016 yılında Gelir İdaresi Başkanlığına beyan edilmiş olduğu, davacı tarafından da 2016 yılında Gelir İdaresi Başkanlığına beyan edilmiş olduğunun tespit edildiği, bu durumda, davacı/alacaklı tarafından davalı/borçlu tarafa tanzim edilmiş olan, 23.12.2015 tarihli 31906 nolu 5.115,30 TL tutarındaki satış faturasına karşılık davalı/borçlu – tarafından davacı/alacaklı tarafa tanzim edilmiş olan 04.02.2016 tarih ve ……..Seri A Sıra Nolu 5.115,30 TL tutarındaki iade faturasının davacı tarafından 2016 yılında Gelir İdaresi Başkanlığına beyan edilmiş olduğundan kabulünde olduğu anlaşılmakla, 23.12.2015 tarihli ………nolu 5.115,30 TL tutarındaki satış faturasının icra takibine dahil edilmemesi ve davacı/alacaklı tarafından davalı/borçlu adına başlatılmış olan icra takibinin de (12.007.69 – 5.115,30)— 6.892.39 TL tutarındaki asıl alacak üzerinden başlatılması gerektiği, icra takibi sebebi olarak da toplam 8 adet (443.44 * 730,66 * 625441 * 442.50 * 388,22 *2.869.,76 * 118,00 * 1.274,40)-6.892,39 TL tutarındaki irsaliyeli faturaların gösterilmiş olduğu, Davalı tarafından 6.892,39 TL tutarındaki irsaliyeli faturalara karşılık davacı tarafa ödeme yapılmış olduğunun ödeme belgesi ile ispat edilmesi halinde davalı tarafın davacı tarafa herhangi bir borcu bulunmayacağı, Aksi taktirde; Davacı tarafın davalı taraftan icra takip tarihi olan 22.01.2018 tarihi itibarıyla 6.892,39 TL tutarında alacaklı olacağı bildirilmiş, Davacı vekili ve davalı vekilinin itirazları üzerine itirazları üzerine 08/06/2021 tarihli ek raporunda; davalı tarafından düzenlenen 04.02.2016 tarihli 120610 nolu fatura 11.371,66 TL tutarlı fatura iade faturası olmayıp, fiyat farkı faturasıdır ve Kök Bilirkişi Raporumun 6. Sayfasında 2.4.Davalı tarafından davacı tarafa tanzim edilmiş olan faturaların incelenmesi: başlıklı bölümünde; “Davalı tarafın ticari defter kayıtları ve belgeleri üzerinde inceleme yapılmak üzere görevlendirilmiş bulunan Bilirkişi SMMM Hakan Kepir’in düzenlemiş olduğu Bilirkişi Raporundaki; “Davalı firmanın iade faturalarının bulunduğu ve ilgili faturaların fiili tespitinin yapıldığı, defter belgelerinde de kayıt altına alındığı, taraflar arasında cari hesap ilişkisinin bulunduğu, cari hesap ilişkisinden kaynaklanan ödemelerin varlığının fiili tespiti yapılıp yasal defterlerde kayıt altında olduğğı tespit edilmiştir.” şeklinde yapılmış bulunan tespite göre davalı tarafından davacı tarafa; 04.02.2016 tarih ve…. Seri A Sıra Nolu “KFİYAT FARKI TUTARI” olarak 11.371,66 TL. tutarında açık faturanın tanzim edilmiş olduğu, 04.02.2016 tarih ve …….Seri A Sıra Nolu “………” olarak 5.115.,30 TL. tutarında açık İADE faturasının tanzim edilmiş olduğu, (11.371,66 * 5.115.30)— 16.486,96 TL tutarındaki 2 adet faturanın da davalı tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ve 2 adet KDV dahil 16.486,96 TL. KDV hariç 13.972,00 TL. tutarındaki faturanın davalı tarafından 2016 yılında Mal ve Hizmet Satılan Kişilere İlişkin Bildirim Formunda (Form Bs), davacı tarafından da Mal ve Hizmet Satın Alınan Kişilere İlişkin Bildirim Formunda (Form Ba), Gelir İdaresi Başkanlığına beyan edilmiş olmakla, taraflar arasında 2 adet fatura konusunda herhangi uyuşmazlığın bulunmadığı tespit edilmiştir.” şeklindeki tespitlerin dikkate alınmış olduğu, davalı tarafından davacı tarafa tanzim edilmiş olan 04.02.2016 tarih ve …..Seri A Sıra Nolu “FİYAT FARKI TUTARI” açıklamalı olarak 11.371,66 TL. tutarındaki ve 04.02.2016 tarih ve 120611 Seri A Sıra Nolu “…….I” açıklamalı olarak 5.115,30 TL. tutarındaki açık İADE faturasının davalı tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ve taraflarca da her iki faturanın da Gelir İdaresi Başkanlığına beyan edilmiş olduğunun tespiti yapıldığından bu defa 11.371,66 TL. tutarındaki fiyat farkı faturasının da hesaplamada dikkate alınmış olduğu, ayrıca, davalı tarafından davacı tarafa 20.04.2016 tarihinde ve…… yevmiye madde numarası ile yapmış olduğu 700,00 ‘TL tutarındaki nakit ödeme de davacı tarafın ticari defterleri sunulmadığından ve incelemesi yapılamadığından kayıtlarda görülememesi nedeniyle kök bilirkişi raporundaki hesaplamada dikkate alınmamış olduğu, ancak, bu defa davalı tarafından davacı tarafa yapılmış olan söz konusu 700,00 TL tutarındaki nakit ödeme tutarının davacı tarafın da kabulünde olduğu beyan edildiğinden hesaplamada dikkate alınmış olduğu, sonuçta; davalı/borçlu tarafın, davacı/alacaklı tarafa icra takip tarihi olan 22.01.2018 tarihi itibarıyla (18.708.34 -17.186,96)— 1.521,38 TL. tutarında borçlu olduğu, davacı şirketin satışını yapmış olduğu mallar için tanzim edilmiş olan faturaların aylık tutarı 213 saylı VUK.Genel tebliği ile belirlenmiş olan limitin altında kaldığından ve beyan edilme mecburiyeti bulunmadığından beyan edilmemiş olabileceği görüş ve kanaatine varıldığı, ayrıca, Vergi Dairesinden sadece mal veya hizmet satışlarına ilişkin olarak düzenlenen BS form bilgileri gelmiş olduğu, ancak, mal veya hizmet alımlarına ilişkin olarak düzenlenen BA form bilgilerinin gelmediği, bu nedenle de davalı tarafından tanzim edilmiş olan fiyat farkı ve iade faturalarına ait BA formlarının görülmediği, ancak, davalı tarafın bağlı bulunduğu vergi dairesinden karşılaştırmalı olarak bilgiler geldiğinden gelen tabloda da davacı tarafın söz konusu fiyat farkı ve iade faturasının beyan edilmiş olduğunun görüldüğü hususları tespit edildiği bildirilmiştir.
Talimat yoluyla alınan davalının ticari defter ve belgelerinde inceleme yapan bilirkişi ……. tarafından düzenlenen raporda; dava dosvasında yapılan tespitler ve incelemeler doğrultusunda davalı firmanın ticari defterlerinin TTK’na göre usulünc uygun tutulduğu, açılış ve kapanış tasdilerinin yapıldığı, defter ve belge kayıtlarının birbirini doğruladığı, usulüne uygun tutulan defter ve belgelerin delil özelliği taşıdığı, dava konusu uyuşmazlığa itişkin olarak dava konusu faturaların davalının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, ilgili faturaların açık fatura olduğu, faturalara ilişkin BA BS bildirimine konu olan belge tutarı olmadığı fakat cari hesap ilişkisinden kaynaklanan BA BS ye konu olan diğer faturalar için (alış faturası-iade faturası) BA BS bildirimlerinin yapıldığı, davalı firmanın iade faturalarının bulunduğu ve ilgili faturaların fiili tespitinin yapıldığı, defter belgelerinde de kayıt altına alındığı, taraflar arasında cari hesap ilişkisinin bulunduğu, cari hesap ilişkisinden kaynaklanan ödemelerin varlığının fiili tespiti yapılıp yasal defterlerde kayıt altında olduğu tespit edildiği, davalı tarafın yasal defter ve belge kayıtlarında yapılan incelemeler sonucunda davalının 2016 yılı sonu itibari ile cari hesap ilişkisinden kaynaklanan 1.521,38-7TL alacak bakiyesinin olduğu bildirilmiştir.
Dava; İİK nun 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ve takibin devamı ile icra inkar tazminatı istemine ilişkin itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce toplanan deliller ile bilirkişi raporları dosya kapsamı ile birlikte değerlendirildiğinde; takibin faturaya dayalı bir miktar para alacağına ilişkin olduğu, para borçlarında borçlunun edimini ifa yerinin davacının adresi itibarıyla İzmir olduğu bu nedenle İzmir İcra Dairelerinin yetkili olduğu; davacının ticari defter ve belgelerin üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen bilirkişi raporuna göre davacının defter ve belgelerinin usulüne uygun tutulduğu ve sahibi lehine delil teşkil ettiği, davacının davalıdan takip tarihi olan 19/01/2018 itibarıyla 1.521,38 TL alacaklı olduğu; davalının ticari defter ve belgelerinin incelenmesi sonucu düzenlenen bilirkişi raporuna göre; ticari defterlerinin TTK’na göre usulünc uygun tutulduğu, açılış ve kapanış tasdilerinin yapıldığı, defter ve belge kayıtlarının birbirini doğruladığı, usulüne uygun tutulan defter ve belgelerin delil özelliği taşıdığı, dava konusu uyuşmazlığa itişkin olarak dava konusu faturaların davalının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, ilgili faturaların açık fatura olduğu, faturalara ilişkin BA BS bildirimine konu olan belge tutarı olmadığı fakat cari hesap ilişkisinden kaynaklanan BA BS ye konu olan diğer faturalar için (alışfaturası-iade faturası) BA BS bildirimlerinin yapıldığı, davalı firmanın iade faturalarının bulunduğu ve ilgili faturaların fiili tespitinin yapıldığı, defter belgelerinde de kayıt altına alındığı, taraflar arasında cari hesap ilişkisinin bulunduğu, cari hesap ilişkisinden kaynaklanan ödemelerin varlığının fiili tespiti yapılıp yasal defterlerde kayıt altında olduğu tespit edildiği, davalı tarafın yasal defter ve belge kayıtlarında yapılan incelemeler sonucunda davalının 2016 yılı sonu itibari ile cari hesap ilişkisinden kaynaklanan 1.521,38-7TL alacak bakiyesinin; tarafların BA/BS formlarının incelendiği, davacı ve davalı tarafın takibe esas faturalardan beyan hadlerini aşan faturaları ilgili vergi dairesine beyan ettikleri; davalı vekili müvekkilinin otomotiv yedek parçalarının alımından kaynaklanan davacının beyan ettiği şekilde herhangi bir borcu olmadığını beyan etmiş ise de, buna ilişkin kanaat oluşturacak belge ve bilgiyi dosyaya sunamamıştır. Davacı takip dosyasında asıl alacak yanında işlemiş faiz de talep etmiş, davalı/borçlu tarafından asıl alacak, işlemiş faiz ile ferilerine itiraz edildiği, tarafların tacir olması nedeniyle TTK’nun 18/3 maddesinde belirtilen usulle davacının davalıyı takip tarihinden önce temerrüde düşürdüğüne dair dosyada herhangi bir bilgi, belgenin bulunmadığı, ayrıca taraflar arasında vadeyi belirleyen, fatura borcunun hangi tarihte ödeneceği ve hangi tarihte temerrüde düşmüş sayılacağı hususlarını içeren yazılı bir sözleşmenin de bulunmaması nedeniyle, davalının takip öncesi usulüne uygun olarak temerrüte düşürülmediği bu nedenle davacının takip öncesine ilişkin işlemiş faiz talep edemeyeceği anlaşıldığından işlemiş faiz yönünden talebi kabul edilmeyerek asıl alacak yönünden davacının davalıdan takip tarihi olan 19/01/2018 itibarıyla 1.521,38 TL alacaklı olduğu kanaatine varılarak davanın kısmen kabulü ile, İzmir ….İcra Dairesi’nin ……. Esas sayılı takip dosyasında davalı tarafından takibe yapılan itirazın kısmen iptali ile 1.521,38 TL asıl alacak üzerinden takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, takibe yapılan itiraz haksız ve takibe konu alacak likit kabul edildiğinden hükmolunan 1.521,38 TL asıl alacak üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile;
İzmir ….. İcra Dairesi’nin …… Esas sayılı takip dosyasında davalı tarafından takibe yapılan itirazın kısmen iptali ile 1.521,38 TL asıl alacak üzerinden takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Takibe yapılan itiraz haksız ve takibe konu alacak likit kabul edildiğinden hükmolunan 1.521,38 TL asıl alacak üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 103,92 TL nispi ilam harcından, peşin alınan 132,97 TL harçtan mahsubu ile bakiye 29,05 TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-Davacının kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre davanın kabul oranına göre takdir ve tayin edilen 1.521,38 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalının kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre davanın red oranına göre takdir ve tayin edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 49,20 TL tebligat gideri, 59,50 TL e-tebligat masrafı, 40,00 TL posta masrafı, 900,00 TL bilirkişi ücreti, 0,60 TL KEP masrafı toplamı 1.049,30 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesaplanan 133,03 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı tarafından peşin yatırılan 44,40 TL başvuru harcı, 132,97 TL peşin harç ve 6,40 TL vekalet harcı toplamı 183,77 TL.nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-HUAK 18/A Maddesi gereğince zorunlu arabuluculuk kapsamında suç üstü ödeneğinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin 6831 Sayılı Yasa hükümlerine göre davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
9-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri ve yatırılan delil avansı bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
10-Davacının yatırdığı gider avansından kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde re’sen iadesine,
Dair ; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 341. v.d.maddeleri gereğince ( 2 ) hafta içerisinde,İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/02/2022

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza