Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/536 E. 2022/157 K. 22.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/536
KARAR NO : 2022/157

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Tazminat)
DAVA TARİHİ : 11/03/2019
KARAR TARİHİ : 17/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı Bankanın müşterisi olduğunu, … IBAN No’lu kredili mevduat hesabı ile … nolu vadesiz mevduat hesabı bulunduğunu, 13/04/2018 tarihinde bilgisi ve onayı olmaksızın … nolu vadesiz mevduat hesabından 17.444,60TL’nin … IBAN No’lu kredili mevduat hesabına aktarıldığını, yine aynı tarihte ardı ardına yapılan işlemler ile … Bankası A.Ş. nezdindeki … IBAN nolu …’a 7.488,00TL EFT, … IBAN nolu … hesabına 6.388,00 TL havale, TR … IBAN nolu … hesabına 6.477,00TL havale, TR … IBAN nolu … hesabına 1.488,00TL ve 4.997,00TL olmak üzere iki ayrı işlemde havale, TR … IBAN nolu … hesabına 3.350,00TL havale, TR … IBAN nolu … hesabına 6.466,00TL havale şeklinde toplamda 17.444,60TL hesabındaki mevduat ile 19.159,40TL’nin kredili mevduat hesabından olmak üzere toplamda 36.604,00TL’nin hesabından çıktığını, TR … IBAN nolu … hesabına yapılan 3.350,00TL havalenin İzmir Cumhuriyet Savcılığı’nca yapılan soruşturma neticesinde … tarafından iadesinin yapıldığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 33.254TL maddi tazminatın haksız fiilin vuku bulduğu tarihten itibaren işleyen ticari faiziyle birlikte davalıdan alınarak iadesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; müddeabih olaya esas teşkil eden EFT ve havaleler nedeniyle hesap/kart sahiplerine dava açılması gerektiğini, müvekkil bankaya yöneltilebilecek herhangi bir kusur ve husumet bulunmadığını, davacının itiraz etmiş olduğu işlemleri saklamakla yükümlü bulunduğu şifreleri kullanarak yaptığını, davacının adı adresi belli olan, davalı bankanın tüm dokümanlarında yazan resmi internet sayfası yerine bankanın sayfa adresi ile uzaktan yakından ilgisi olmayan korsan bir siteye giriş yapması sonucu iddia ettiği zarara uğradığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE & NETİCE VE KANAAT:
İzmir Cumhuriyet Savcılığı …/… soruşturma nolu dosyasında davacı vekilinin aynı konu ile ilgili olarak şikayetçi olduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişi Emekli Banka Müfettişi-Şube Müdürü Dr.Öğr. Üyesi … tarafından düzenlenen 09/06/2020 tarihli bilirkişi raporunda; müddeabih olayın gerçekleşmesine güvenlik sistemini kötü niyetli kişilerin kullanımına karşı koruyamayan, teknik olarak güvenlik zafiyetini tespit ettiği anda anında, zamanında devreye girmeyen banka kusurlu bulunduğu, banka bu kusuru ile davacının hesabından iradesi ve bilgisi dışında para çıkışına sebebiyet verdiği, güvenlik sistemini teknolojideki gelişmeler doğrultusunda güncellemediği ortaya çıkan mağduriyetten anlaşılan bankanın, bu mağduriyete sebep verdiği 13/04/2018 tarihinden itibaren ticari faizi ile nemalandırarak davacı müşterinin hesabına iade etmesi gerektiği bildirilmiştir.
Bilirkişi Yüksek Bilgisayar Mühendisi …, bilirkişi Adli Finans …’dan alınan 25/05/2021 tarihli bilirkişi heyeti raporunda; davacının, İnternet Şubesine giriş ile ilgili yaptığı ilk dikkatsizlik nedeni ile kusurlu olduğu, mobil uygulamaya giriş ile ilgili bankadan gelen onay SMS’ini nasıl dolandırıcılara ilettiği açık olmamakla birlikte öncesinde yapmış olduğu yine bir başka dikkatsizlik nedeni ile kusurlu olduğu, bankanın davacıyı işlemi geç bildirmekle suçladığı halde aslında olayı yine kendisinin tespit ettiği dolayısı ile bu tespiti daha önce yapması halinde zararın çok daha az olabileceği için kusurunun olduğu, analiz ve araştırma bölümünde sıralanan önlemlerin alınmamış olması nedeni ile bankanın kusurunun olduğu bildirilmiştir.
Mahkememizin 17/07/2020 tarihli celsesinde ki 5 nolu ara kararında davalı vekilinin husumet itirazının esas hükümle birlikte karara bağlanmasına karar verilmiş olup, davalı tarafın husumet itirazının reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve bankacı, adli finans bilgisayar mühendisi bilirkişinin düzenlemiş olduğu hüküm kurmaya elverişli kabul edilen raporları birlikte değerlendirilerek tüm dosya kapsamına göre; davacının davalı bankanın müşterisi olduğu ve davacının … IBAN No’lu kredili mevduat hesabı ile … nolu vadesiz mevduat hesabı bulunduğu, 13/04/2018 tarihinde davacının bilgisi ve onayı olmaksızın … nolu vadesiz mevduat hesabından 17.444,60TL’nin … IBAN No’lu kredili mevduat hesabına aktarıldığı, yine aynı tarihte ardı ardına yapılan işlemler ile … Bankası A.Ş. nezdindeki … IBAN nolu …’a 7.488,00TL EFT, … IBAN nolu … hesabına 6.388,00 TL havale, TR … IBAN nolu … hesabına 6.477,00TL havale, TR … IBAN nolu … hesabına 1.488,00TL ve 4.997,00TL olmak üzere iki ayrı işlemde havale, TR … IBAN nolu … hesabına 3.350,00TL havale, TR … IBAN nolu … hesabına 6.466,00TL havale şeklinde toplamda 17.444,60TL hesabındaki mevduat ile 19.159,40TL’nin kredili mevduat hesabından olmak üzere toplamda 36.604,00TL’nin hesabından çıktığı, TR … IBAN nolu … hesabına yapılan 3.350,00TL havalenin İzmir Cumhuriyet Savcılığı’nca yapılan …/… soruşturma neticesinde … tarafından iadesinin yapıldığı,
Gerçekleştirilen işlemler nedeniyle davacının toplamda 33.254,00 TL zarara uğradığı; davalı tarafın husumet itirazı bakımından yapılan incelemede bilirkişi raporunda davacnın şubeye girişte yaptığı dikkatsizlik, onay SMS’ini iletmesi akımından kusurlu görülmekle beraber mobil uygulamaya giriş ile işlemin nasıl gerçekleştirildiğinin tam belli olmadığı,
Bankanın IP bloklarına, para hareketlerine dair gerçekleşen bir kısım işlemler yönünden, ayrıca hizmetin sunulma şekli ve bazı prosedürlere bağlanabilmesi hususları bakımından bankanın sorumluluğunun gerekeceği, işbu sorumluluğun da hadiselerin spesifik olmakla beraber internet bankacılığında görülebilecek durumlar olması itibari ile husumete yönelik itiraz yerinde görülmediğinden reddine karar verilmiş,
Şirket hesabı olan ve şirket yetkilisinin kullanımında bulunan hesapta gerçekleşen işlemler ile ilgili bankacılık mevzuatı ve idari-teknik teamüller bağlamında bankanın sorumluluğu ve özen yükümlülüğü ile alakalı olarak değerlendirmeleri bağlamında bankanın sistemsel yetersizliği anlaşılmış, esasen yapılan işlemler ve safahat-log kayıtları dökümü itibari ile de müşterinin bilgisi ile, şifre ya da SMS temini ile de yapılıp yapılmadığının net olmadığı anlaşılmış,
Hüküm kurmaya elverişli kabul edilen 2 ayrı bilirkişi raporuyla da tespit edilen olayın gerçekleşmesine güvenlik sistemini kötü niyetli kişilerin kullanımına karşı koruyamayan, teknik olarak güvenlik zafiyetini tespit ettiği anda , zamanında devreye girmeyen bankanın kusurlu bulunduğu, banka bu kusuru ile davacının hesabından iradesi ve bilgisi dışında para çıkışına sebebiyet verdiği, güvenlik sistemini teknolojideki gelişmeler doğrultusunda güncellemediği anlaşıldığından; davacının davasının kabulü ile 33.254,00 TL maddi tazminatın davalıdan 13/04/2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş olup aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davacının davasının KABULÜ ile,
33.254,00 TL maddi tazminatın davalıdan 13/04/2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte alınarak davacıya ödenmesine,
2-Alınması gereken 2.271,58 nisbi karar ve ilam harcından peşin alınan 567,90 TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 1.703,68 TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacının kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir ve tayin edilen 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvurma harcı, 567,90 TL peşin harç, 6,40 TL vekalet harcı, 14,00 TL tebligat masrafı, 43,00 TL e-tebligat masrafı, 57,60 TL posta masrafı, 1.600,00 TL bilirkişi ücreti toplamı 2.332,70 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
Dair ; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 341. v.d.maddeleri gereğince ( 2 ) hafta içerisinde,İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.17/02/2022

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza