Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/363 E. 2021/778 K. 29.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/363
KARAR NO : 2021/778

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 22/02/2019
KARAR TARİHİ : 29/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkili firma ile davalı firma arasında 31.12.2015 tarihinde … Müşteri Sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme ile davalı firmanın müvekili firmanın araçlarına akaryakıt ikmal ve data hizmeti vermeyi, müvekkilinin de satın almış olduğu akaryakıtın bedelini davalı firmaya ödemeyi kabul ettiğini, sözleşmenin 8. maddesi uyarınca davalı firmanın müvekkili firmaya %2,5 oranda iskonto yapmayı kabul ettiğini, sözleşmenin süresinin 3 yıl olduğunu, sözleşmenin tip sözleşme niteliğinde bir eser sözleşmesi olduğunu, bu sözleşme uyarınca müvekkili firmanın davalı firma lehine bankada kredili bir hesap açtırdığını, her ayın 15 inde ve son gününde olmak üzere iki fatura kesilerek faturaların bu kredili hesaptan tahsil edildiğini, sözleşmenin imzalanmasından sonra 2016 yılında kesilen faturalar incelendiğinde müvekkili firmanın ayda ortalama 300-400 lt civarında yakıt aldığı ve davalı firma tarafından %2,5 oranında iskontonun da uygulanarak faturaya yansıtıldığının görüldüğünü, sözleşme devam ederken 2017 yılında kesilen faturalar incelendiğinde müvekkilinin yakıt miktarının 500-600 lt civarında olduğu ancak sözleşmedeki iskonto oranının uygulanmadığı, Şubat 2017 itibari ile %0,25 oranında bir iskonto uygulandığının görüldüğünü, sözleşmedeki indirim oranının uygulanmıyor olmasının müvekkili firma tarafından davalı firmaya iletilmesi üzerine davalı firmanın daha çok indirim uygulanacağını vaat ederek eski sözleşmeyi süresi devam ederken 15.01.2018 tarihinde müvekkili firmaya yeni bir sözleşme sunarak iskonto oranını %4 e çıkaracağını beyan ettiğini, bu tip sözleşmeyi de tek taraflı doldurarak ay başına 1000 lt asgari tüketim taahhüdü yazdığını, müvekkili firmanın bu zamana kadar böyle bir alım yapmadığını ve bundan sonra da yapamayacağını belirtmesine rağmen usulen yazıldığını iskontonun yeni sözleşme ile %2,5 tan %4 e çıkarıldığı belirttiğini, indirim oranının artacağına güvenen müvekkilinin 15.01.2018 tarihli … nolu sözleşmeyi imzaladığını, ancak 2018 yılındaki faturalar incelendiğinde müvekkili firmaya sözleşmede belirlenen %4 oranında indirimin uygulanmadığı, uygulanan indirimin %0,25 olarak kaldığının görüldüğünü, aynı indirim oranı uygulanacak olmasına rağmen yeni bir sözleşme imzalatılması ve önceki özleşmede yer almamasına rağmen yeni sözleşmeye taahhüt miktarı yazılmasının davalı firmanın niyetini ortaya koyduğunu, indirim yapılmamasına ilişkin müvekkili firmaya herhangi bir bildirim de yapılmadığını, bunun üzerine müvekkili firmanın 04.12.2018 tarihinde sözleşmeyi feshettiğini, aynı tarihte de elinde bulunan 3 adet fuel o pass halkayı ve 5 adet kurumsal kartı PTT kanalı ile davalı firmaya gönderdiğini ve davalı firma tarafından da kayıtlara göre teslim alındığını, müvekkili firmanın davalı firma lehine bankada açtığı kredili hesabın kapatılması talimatı verdiğinde davalı firmanın hesaptan 7.681,51 TL tutarında bir fatura beyan ederek tahsil ettiğini bankadan öğrendiğini, davalı firmaya fatura içeriği sorulmasına rağmen bilgi verilmediğini, tahsilatın 07.12.2018 tarihinde tamamlandığını, sözkonusu e-faturanın da tahsilattan sonra 08.12.2018 tarihinde müvekkili firmaya e mail yolu ile tebliğ edilmediğini, faturanın 30.11.2018 tarihli olduğu ve sözleşme fesih bedeli olarak 6.509,75 TLve 1.171,76 TL KDV olmak üzere toplam 7.681,51 TL kesildiğinin görüldüğünü, bunun üzerine müvekkili firmanın 11.12.2018 tarihinde Karşıyaka … Noterliği kanalı ile davalı firmaya ihtarname gönderdiğini, hem fatura içeriğine itiraz ettiğini hem de haksız tahsil edilen bu erken fesih bedelinin iadesini talep ettiğini ancak sonuç alınamadığını, müvekkili firmadan tahsil edilen bu bedelin sözleşme koşulları ya da genel hukuk kuralları ile bağdaşmadığını, bu haksız tahsil edilen bedele ilişkin icra takibinin 20.12.2018 tarihinde başlatıldığını, davalı firmanın 15.01.2019 tarihinde borca itiraz ettiğini, itiraz sonrasında zorunlu arabuluculuğa başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını belirterek müvekkilimin davalıdan olan 7.681,51 TL alacağına ilişkin icra takibine yapılan itirazın iptali ile, ticari faizi ile birlikte tahsiline, %20 den az olmayan oranda icra inkar tazminatı, yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine, Avukatlık Kanunu uyarınca karşı taraf vekalet ücretinin adlarına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin Akaryakıt İstasyonu İşletmeciliği, Toptan Akaryakıt Bayiliği, Petrol Ofisi Automatic Distribütörlüğü olarak çeşitli alanlarda faaliyet gösteren güvenilir ve tarafsız ilkelere dayalı profesyonel iş anlayışıyla müşteri memnuniyetini esas alan Türkiye’nin önde gelen şirketlerinden biri olduğunu,
müvekkili şirket ve davacının 31.12.2015 tarihli üç yıllık … Müşteri Sözleşmesi imzaladığını, bu sözleşme ile müvekkili şirketin davacı araçlarına akaryakıt ikmal hizmeti vermeyi taahhüt ederken davacının kullandığı akaryakıt bedelleri ile Automatic kullanım bedellerini müvekkili şirkete ödeme taahhüdü altında olduğunu, işbu sözleşme gereğince davacıya ariyeten 5 adet ekipman temin edildiğini, tarafların herhangi bir ihtirazi kayıt ileri sürmeden devam ettikleri 31.12.2015 tarihli sözleşmeyi 15.01.2018 tarihinde imzaladıkları yeni … Müşteri Sözleşmesi ile yürürlükten kaldırdıklarını, yenilenen 3 yıllık sözleşme ile davacının ayda 1.000 lt. akaryakıt alımı gerçekleştirmeyi, bu koşula bağlı olarak müvekkili şirketin ise %4 iskonto uygulamayı kabul ve taahhüt ettiğini, yine anılı sözleşme ile davacının, Automatic ile yapılan satışlara ilişkin ödemelerin ve doğması halinde sözleşmede kararlaştırılan cezai şartın teminat olarak açılan kredili banka hesabındaki limit üzerinden tahsil edileceğini kabul ve taahhüt ettiğini, davacı tarafından ayda 1.000 litre asgari ürün alım taahhüdü verilmesine karşın sözleşme süresi boyunca bu taahhütün yerine getirilmediğini, davacının 1.000 litre asgari ürün alım taahhüdü ön koşuluna bağlı olarak verilen %4 iskonto oranının da doğal olarak uygulanmadığını, 15.01.2018 tarihinde üç yıl için akdedilen sözleşmenin 15.01.2021 tarihinde sona ereceğini ancak sözleşmenin 29.11.2018 tarihinde davacı tarafından haksız, tek taraflı ve süresinden önce feshedildiğini, davacı tarafından süresi bitmeden sona erdirilen sözleşme ile müvekkili şirketin cezai şart alacağı doğduğunu, yine davacının kendisine ariyeten teslim edilen cihazları sözleşmeyi feshetmesine karşın iade etmediğini, sözleşmenin Sistem Kullanımı başlıklı 9. maddesi ve Fesih başlıklı 16. maddesi ile sözleşmenin süresinden evvel müşteri tarafından sona erdirilmesi ve ekipmanların iade edilmemesi halinde uygulanacak cezai şart bedellerinin belirlendiğini, sözleşmenin Ödemelerde Aksaklıklar başlıklı 10. maddesi ile müvekkili şirkete gecikme faizi talep etme ve teminatları herhangi bir ihtar veya ihbara gerek kalmaksızın nakde tahvil etme yetkisi verildiğini, bu sözleşme hükmü gereğince davacıya erken fesih ve ariyeten verilen ekipmanların teslim edilmemesine bağlı olarak 7.681,51 TL bedelli cezai şart faturası düzenlendiğini bu fatura alacağının davacının mevcut kredili hesabından tahsil edildiğini belirterek fazlaya ilişkin alacak ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile; davanın reddine, ödeme emrinin iptali ile davacının kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama ve vekalet ücretinin davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE & NETİCE VE KANAAT:
İzmir … İcra Dairesinin …/…sayılı takip dosyası celp edilerek incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 7.681,51 TL alacak için icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin davalıya 08/01/2019 tarihinde tebliğinden sonra süresi içinde takip dosyası borçlusu tarafından 11/01/2019 tarihinde borca yapılan itiraz üzerine 15/01/2019 tarihinde takibin kısmen durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Yaptırılan inceleme sonunda düzenlenen 27/08/2019 havale tarihli bilirkişi kök raporu ve 13/11/2019 havale tarihli ek raporunda özetle; tarafların sunulan 2016-2017-2018 yılı hesap döneminde davacı açısından zorunlu noter açılış ve kapanış tasdiklerinin yapılı olduğu, davalı açısından ise E-defter beratlarının zamanında beyan edildiği, tarafların defter kayıtları, muhasebe fişleri ve ekli müsbit evrakın, fatura ve irsaliyelerin (V.U.K. m.229-232) hükümlerine uygun şekilde tanzim edildiği tespit edildiği, taraflar arasında uyumsuzluğa sebep olan 30.11.2018 tarihli … fatura numaralı KDV dahil 7.681,51 TL sözleşme fesih bedeli açıklamalı faturanın davacı kayıtlarında yer almadığı fakat iş bu fatura karşılığı ödemenin ise her iki taraf ticari defterlerinde de kayıtlı olduğunun tespit edildiği ve davalı kayıtlarında davacının davalından borç ve alacak bakiyesinin bulunmadığı, davacı kayıtlarında ise davalı tarafından keşide edilen sözleşme fesih bedeli açıklamalı faturanın davalı ticari defterlerinde kayıtlı olmadığının tespit edildiği ve karşılığı ödemeden kaynaklı davalıdan 7.681,51 TL alacak kaydının bulunduğu, mahkemece davacı tarafın sözleşmeyi davalının eksik iskonto uygulamasından dolayı haklı nedenle fesih ettiğine karar vermesi durumunda davacının davalıdan 7.681,51 TL alacaklı olacağı, fakat mahkemece davacının taraflar arasındaki sözleşmeyi haksız nedenle fesih ettiğine kanaat etmesi halinde tarafların birbirinden borç alacak bakiyenin bulunmadığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir
Bilirkişi tarafından düzenlenen 30/10/2020 havale tarihli ikinci ek raporda özetle mahkemece davacının sözleşmeyi haklı olarak fesih ettiği kabul edilirse davalının davacıya kestiği 30.11.2018 tarihli 7.681,51 TL tutarındaki sözleşme fesih bedeli açıklamalı faturanın hükümsüz olacağı ve davacının davalıdan alacaklı olacağı, mahkemece davacının sözleşmeyi haksız olarak fesih ettiğine kanaat etmesi halinde, sözleşmenin 16. maddesinde müşteriye vermiş olduğu iskonto oranı dahilinde geçmişe dönük %40 iadesini talep edebileceği maddesine göre 441,25 x % 0.40 = 176,5 TL kısmı kadar sözleşme fesih bedeli hesaplandığı, dosyada mevcut davalıya ait antetli bilgi formundan anlaşıldığı kadarı ile davalı tarafından davacı araçlarına sadece Kurumsal Kart ile plakası belli olmayan Fuel- halka takıldığı, başkada bir cihaz takılmadığının tespit edildiği, şayet davalı tarafından davacı tarafa kart ve halka haricinde bir cihaz takıldı ise mahkemeye tevsik edici evrakları sunması gerektiği ayrıca ilgili cihaz ve ekipmanlar ile ilgili uzmanlık alanı olan bir bilirkişiden görüş alınmasının daha sağlıklı bilgiler vereceği bildirilmiştir.
Dava; İİK nun 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ve takibin devamı ile icra inkar tazminatı istemine ilişkin itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce yapılan yargılamada toplanan deliller, davacı ve davalı taraf ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen bilirkişi kök ve ek raporları dosya kapsamı ile birlikte değerlendirildiğinde; 2016-2017-2018 yılı hesap dönemine ait olarak dosyaya sunulan taraf ticari defter ve belgeleri incelendiğinde davacı açısından zorunlu noter açılış ve kapanış tasdiklerinin yapılı olduğu, davalı açısından ise e-defter beratlarının zamanında beyan edildiği, tarafların defter kayıtları, muhasebe fişleri ve ekli müsbit evrakın, fatura ve irsaliyelerin (V.U.K. m.229-232) hükümlerine uygun şekilde tanzim edildiği,
Taraflar arasında uyumsuzluğa sebep olan 30.11.2018 tarihli … fatura numaralı KDV dahil 7.681,51 TL sözleşme fesih bedeli açıklamalı faturanın davacı kayıtlarında yer almadığı fakat iş bu fatura karşılığı ödemenin her iki taraf ticari defterlerinde de kayıtlı olduğunun tespit edildiği ve davalı kayıtlarında davacının davalından borç ve alacak bakiyesinin bulunmadığı görülmüştür.
Haklı fesih ve temel ilişki açısından hadise ve dava irdelenecek olur ise,
Yıllara yayılan yakıt alımları, taahhüt edilen miktarlar ve iskonto oranları açısından incelemede davalı ve davacı açısından durum analizi yapılmış, bilirkişi raporlarına da yansıdığı şekli ile davalı tarafça vaad edilen iskontonun uygulanmaması , 2018 yılına ilişkin olarak ise aylık 695,55 litre yakıt alımının olduğu ancak kararlaştırılan miktarın (iskonto tatbikine medar) 1.000 litre olduğu görülmüştür.
Buna mukabil davalı tarafın 2016 yılında uygulaması gereken % 2.5 yerine % 2,1, yine 2017 yılında uygulaması gereken %2,5 yerine %0,3 şeklinde tatbiki ve üstelik bu yıllarda aylık kararlaştırılan tüketim miktarının üzerinde akaryakıt alışverişinin de bulunduğu nazara alındığında işbu teknik ve maddi veriler ışığında davalı tarafın önceki yıllarda da mukavele miktarının üzerindeki alıma rağmen özellikle 2017de iskontoyu nisbetsiz şekilde fevkalade cüz’i uygulamasının yanısıra son sözleşmedeki alım miktarının fevkalade yüksek tayini ile sözleşmenin bir ksımının makuı bir kısmının elle doldurulması ve müşterek müzakere-müşavere açısından da tereddüt hasıl etmesi, nitekim dava dilekçesinde de benzer iddia ve anlatımın bulunması ciheti ile açıklanan gerekçeler bağlamında davacı tarafın eksik iskonto uygulaması sebepli olarak davalı ile olan sözleşmesini fesih etmesinde fesih sebebi haklı bulunmuştur.
Temel ilişki ve fesih sebebine dair tespitler sonrası dosyadaki deliller bağlamında açıklanan gerekçelerle davacı kayıtlarında ise davalı tarafından keşide edilen sözleşme fesih bedeli açıklamalı faturanın davalı ticari defterlerinde kayıtlı olmadığının tespit edildiği ve karşılığı ödemeden kaynaklı davalıdan 7.681,51 TL alacak kaydının bulunduğu, davacı tarafın sözleşmeyi davalının eksik iskonto uygulamasından dolayı haklı nedenle fesih ettiği ve davacının takip tarihi olan 20/12/2018 tarihi itibarıyla davalıdan 7.681,51 TL alacaklı olduğu kanaatine varıldığı, bu tutarın takip konusu alacak tutarına eşit olduğu; davacı tarafından takibe esas alacağın talep edilebileceği; talep edilen alacak likit ve davalının yaptığı itiraz haksız kabul edildiğinden davacı lehine inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği kanaati ile davanın kabulüne ve davalı tarafından icra inkar tazminatının ödenmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davanın KABULÜNE;
Davacı tarafından davalı aleyhine İzmir … İcra Dairesinin …/…Esas sayılı sayılı dosyası ile yapılan takibe davalının vaki itirazının 7.681,51 TL alacak yönünden iptali ile takibin asıl alacak yönünden devamına,
2-Davalı tarafından yapılan itirazın haksız ve alacağın likit olduğu kabul edildiğinden hüküm altına alınan 7.681,51 TL alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 524,72 TL nisbi karar ve ilam harcından peşin alınan 131,19 TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 393,53 TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacının kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir ve tayin edilen 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvurma harcı, 131,19 TL peşin harç, 6,40 TL vekalet harcı, 52,00 TL tebligat masrafı, 68,50 TL e-tebligat masrafı, 42,00 TL posta masrafı, 700,00 TL bilirkişi ücreti toplamı 1.044,49 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HUAK 18/A Maddesi gereğince zorunlu arabuluculuk kapsamında suç üstü ödeneğinden ödenen 1.320,00 TL ara buluculuk giderinin 6831 Sayılı Yasa hükümlerine göre davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri ve yatırılan delil avansı bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 29/11/2021

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)