Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/297 E. 2021/501 K. 27.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/297 Esas
KARAR NO : 2021/501

DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/02/2019
KARAR TARİHİ : 27/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında yapılan … tarihli iş sözleşmesinin 20.rekabet yasağı maddesinin 5.bendi davalı tarafından ihlal edildiğinden, düzenlendiği üzere son 12 aylık maaşı ile birlikte 10.000 Euro tutarındaki alacağın tahsili, müvekkilin alacağını karşılamaya yetecek miktarda davalıya ait mal, hak ve alacaklarının İİK 257 vd.uyarınca ihtiyaten haczine karar verilmesini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizin … tarihli ara kararı ile alacağın varlığı ve miktarının yapılacak yargılama sonucu belirleneceği, İİK 257 ve devamı maddeleri gereğince ihtiyati haciz verilmesine ilişkin yasal şartların mevcut olmadığı sonucuna varılarak davacı tarafın ihtiyati haciz talebinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle davaya konu iş sözleşmesini kabul etmediklerini, bu sözleşmenin müvekkili ile müzakere edilmeden imzalatıldığını, müvekkilinin davacı şirketten genel müdür olarak çalışmadığını sadece şirkette pazarlama yaptığını, bu davanın gerçek açılma sebebinin müvekkilinin talep ettiği kıdem tazminatı ve prim alacağının yine müvekkilden çıkarılmasıdır, bu nedenle açılan davanın kötüniyetli olduğunu, davacının haksız rekabet iddiasına dayanak olarak müvekkilinin …Gıda … Ltd. Şti. Şirketinde işe başlamış olmasını gösterdiğini ancak müvekkilinin … … Ldt. Şti. İsimli işyerinde satış temsilcisi olarak çalışmadığını, müvekkilinin bu iş yerinde 2 ay süre ile hafta bir gün olmak üzere eğitmen olarak görev yaptığını, bu çalışmasından dolayı da davacı şirketi herhangi bir zarara uğratmadığını, müvekkilinin de kesinlikle haksız rekabet teşkil eden bir eylemde bulunmadığını bu nedenle açılan davanın reddini savunmuştur.
Mahkememizin … tarihli celsesinde dinlenen davacı tanığı …’ın “Ben davacı şirkette 6 yıldan beri çalışmaktayım, halihazırda pozisyonum bölge sorumlusudur, davalıyı da işyerinde daha önce çalışıyor olması nedeniyle tanırım, ben davacı şirkette işe başladığımda davalı … bölge müdürü olarak çalışmaktaydı, yaklaşık 1,5 yıl önce davacı şirketten ayrıldı, halihazırda … adlı bir işverenin yanında çalışmaya başladı, yeni çalıştığı firma bildiğim kadarıyla kokteyl şurup ve kahve üretimi ile iştigal etmektedir, davalı kendisi bana bu firmada bölge sorumlusu olarak çalıştığını ifade etmişti, davalının ayrıldığı ve benim halen bölge sorumlusu olarak çalıştığım firma kokteyl şurupları ve pastacılık ve dondurma ham maddeleri üreten bir firmadır, davalının çalıştığı şu anki firma ile davacının üretim yaptığı ürünlere ilişkin iş kolunda özellikle kokteyl şurupları yönünden çakışan bir üretim söz konusudur ancak şunu ifade etmek isterim davalı bizim firmadan ayrıldıktan sonra yaklaşık 1 yıl … adlı yukarıda beyan ettiğim firmada çalıştı halen bu firmada çalışmamaktadır, Davalı, davacı firmada çalışırken ticari satış prensiplerine vakıf biriydi, bölge sorumlusu olarak çalışmaktaydı, davacı firmada çalışırken firmanın ürettiği tüm ürünlerin içeriği ile ilgili eğitim aldı ve yıllık toplantılarımızda ürünlerin içeriğiyle ilgili bilgi aktarımı olmaktadır, Davalının davacı firmada almış olduğu eğitim sonrasında üretim yapabilecek yeti ve kapasiteye sahip olup olmadığını bilemem ancak ürünlerin içeriğiyle ilgili ayrıntılı bilgi eğitimi verilmektedir, davacı firmada yukarıda beyanımda geçtiği üzere kokteyl şurupları, dondurma ve pastacılık hammaddeleri üretimi ile ilgilenmektedir ancak ağırlıklı olarak kokteyl şurupları ve pastacılık hammaddeleri yönünden üretim yapmaktadır” şeklinde beyanda bulunduğu, yine aynı celsede davacı tanığı …’nun ise ” Ben davacı şirkette 5 yılı aşkın zamandır çalışmaktayım, şu andaki pozisyonum satış temsilcisidir, davalıyı da bu nedenle tanırım, davalı, davacı şirkette çalışırken İzmir bölge satış sorumlusuydu, yaklaşık 1,5 yıl kadar önce şirketten ayrıldı, davacı şirket pastacılık ve içecek iş kolu alanında üretici firmadır, pastacılık hammaddeleri, oteller ve cafeler için kokteyl ve kahve aromalarına yönelik soslar ve şuruplar üretir, davalı davacı firmadan ayrıldıktan sonra … adı altında bir firmada çalıştı, …’nın üretim yapıp yapmadığını bilmiyorum ancak alım satım yaptığını ve alım satım ürünlerinin de kahve ve şurup grubu olduğunu biliyorum, davacı şirket personele her yıl tekrarlanan bir eğitim almaktadır, bu eğitimin kapsamı ürünlerin tat, doku, duruşuna yönelik bir eğitimdir, davalı da yıllık eğitimlerde eğitim almıştır, davacı firmada verilen eğitimler ürünün imalatından ziyade kullanımına yöneliktir, davalının da imalata yönelik bilgi kullanıp kullanmayacağına ilişkin beyanda bulunamam, Davalının şirket içerisinde satış politikasına ilişkin bilgilere vakıf bir statüde çalıştığını biliyorum, Davalının davacı firmada çalışırken fatura kesip cari hesaplara erişebilme yetkisi olup olmadığına ilişkin bir bilgim yoktur” şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmıştır.
Yine mahkememizin … tarihli celsesinde dinlenen davalı tanığı …’ın “Ben davacı şirkette … yıllarında barista (içecek servis uzmanı) pozisyonunda çalıştım, benim çalıştığım dönemde davalı da aynı şirkette çalışıyordu, davalı bölge müdürü idi, davacı firmanın faaliyet alanı içecek ve pastacılık hammadde üretimine yönelik faaliyette bulunurdu, davalı davacı firmadan benden önce ayrıldı bir süre çalışmadı sonrasında … adlı bir firmada çalıştı, … kahve imalatı üzerine çalışan bir firma olup davalı bu firmada sektörü yön veren ürünlerle ilgili olarak danışmanlık hizmeti verdi, bildiğim kadarıyla haftanın 4 günü çalışırdı, davalı davacı firmada çalışırken şirket politikasına ve bayilik işlemlerine yönelik olarak bilgi sahibi biriydi, Davacı firma çalışanlarına aralıklı olarak ürünlerin kullanımına ilişkin bir eğitim verilirdi” şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizin … tarihli celsesinde dinlenen davalı tanığı …’ın ise “ben davacı firmada 2012-2018 yılları arasında bölge satış temsilcisi olarak çalıştım, davalıyı da o dönemde davacı şirkette bölgeler müdürlü sıfatıyla çalıştığı için tanıdım, davalı davacı şirketten ayrıldıktan sonra …adlı bir şirkette çalışmaya başladı, …adlı şirket çekirdek ve filtre kahve, bitki çayı ve donuk pasta üzerine üretim ve satış yapan bir şirket olarak biliyorum, davacı şirket ise pastacılık ürünleri, jöle , şanti krema, konsantre içecekler üreten ve satışını yapan bir firma olarak çalışır, davacı taraf hammadde üreten firmadır, …ise bu hammaddeleri kullanarak pasta üreten bir firmadır, bu nedenle aynı iş kolunda değerlendirilemeyecekleri kanaatindeyim, davalı … , davacı firmanın ürünlerinin üretimine yönelik bilgi ve yetkisi yoktur ancak satışa ilişkin işlemlerde yetkilidir, satışta konsantre içeceklerin hangi oranda su katılarak satılacağı gibi satış tekniklerine yönelik bilgi sahibidir, üretimi gıda mühendisleri yaptığı için üretime yönelik bilgiler satış elemanlarına öğretilmez, davacı firma satış temsilcilerine satışa yönelik tekniklere ilişkin arada eğitim verirlerdi, ürünlerin içeriğine ve üretimine yönelik bilgilere ilişkin eğitim vermezlerdi” şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmıştır.
Adresi mahkememiz yargı çevresi dışında olan davacı tanığı …’in İstanbul Anadolu ..Asliye Ticaret Mahkemesinin …Talimat sayılı dosyasında … tarihli celsesinde “Davalı … ile aynı iş yeri olan… çalıştık, ben 2012 ile 2020 tarihleri arasında çalıştım, … Bey benden daha önce işe başlamış idi, … Beyin oradaki görevi İzmir Bölge Müdürü idi, hatırladığım kadarıyla 2018 yılında sağlık koşulları gerekçe göstererek iş yerinden ayrıldığını biliyorum, doğrudur yanlıştır bilmiyorum, ayrıldıktan sonra başka işyerlerinde çalıştığını duydum ancak bu işyerlerinin ad soyad ve adreslerini bilmem, … Bey’in şirketten elde ettiği bilgilerle ticari kazanç elde ettiği noktasında bir bilgim yoktur, rekabet yasağına aykırı davrandığını da bilmem, görmedim, ayrıldıktan sonra bir kere görüştüm, bu görüşme içeriği de hal hatır sormak içindir, o beni aramıştır, başkaca bilgim ve görgüm yoktur” şeklinde beyanda bulunduğu, talimatın kapatılarak mahkememize gönderildiği anlaşılmıştır.
Yapılan yargılamada taraf delilleri toplanmış, dosya hesap uzmanı bilirkişi …’ya tevdi edilmiş, bilirkişinin mahkememize sunduğu ayrıntılı ve gerekçeli raporda özetle; Davalının davacıya ait iş yerinde İzmir Bölge Satış Müdürü olarak 23.03.2009 tarihinde çalışmaya başladığı ve 26.06.2018 tarihinde işten ayrıldığı ve 26.06.2018 tarihinde sağlık sorunlarını ileri sürerek iş akdini sonlandırdığı; davalının işten ayrıldığı tarihte AYLIK NET ÜCRETİNİN 4.600,00 TL; davanın açıldığı tarihte TCMB EUR/TL döviz satış kurunun 5,9484 TL olduğu, davacı ile davalı arasında imzalanan 23.03.2009 tarihli Belirsiz Süreli İş Sözleşmesi’nin Rekabet Yasağı başlıklı 20. Maddesinin 2, 3 ve 5. Fıkraları çerçevesinde, davalının davacıya ait iş yerinde işten ayıldıktan sonra 1 yıl süreyle aynı veya benzer iş kolunda çalışması durumunda davacıya son aylık ücreti üzerinde bir yıllık ücreti ve 10.000,00 Eur cezai şart ödemesi gerektiği, davacılının davacıya ait iş yerinden ayrıldıktan sonra çalışmaya başladığı …Gıda Turizm Tekstil Sanayi Tic.Ltd.Şti.’nin faaliyet alanı ve iştigal konusunun aynı veya benzer nitelikte olmaması sebebiyle; davacının davalıdan bir yıllık ücreti ve 10.000,00 Eur cezai şart talebinin yerinde olmadığı; ancak, mahkeme aksi kanaatte olur ise davalının davacıya ödemesi gereken tazminatın 114.684,00 TL olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizin …tarihli celsesinin 3 nolu ara kararı ile Dosyanın Gıda Mühendisi eklenmek suretiyle heyet halinde ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, Gıda Mühendisi bilirkişi … ve hesap uzmanı bilirkişi … tarafından hazırlanan ayrıntılı ve gerekçeli müşterek raporda özetle; Dosyada bulunan tüm belgeler ile https://www.aturnagida.com ve https://www.fo.com.tr internet sayfalarının incelenmesi sonucunda; şirketlerin iştigal konuları olan ürettikleri ve sattıkları ürünler arasında benzerlik tespit edilen ürünlerin benzerliğin davalının işten ayrılma tarihi olan 26.06.2018 tarihinden öncesinde de üretilip üretilmediği dosya içeriğindeki belgelerle kesin olarak bilinemeyeceği, davalının davacıya ait iş yerinde İzmir Bölge Satış Müdürü olarak çalışmakta olduğu, gıda üretim süreçlerinde yetkili meslek grubunun Gıda Mühendisleri olduğu ve tanık ifadelerinden de anlaşılacağı üzere dava konusu ürünlerin formülasyonu ve üretimi hakkında bilgi sahibi olması söz konusu olmadığı, davalının davacıya ait iş yerinden ayrıldıktan sonra çalışmaya başladığı A…. Turizm Tekstil San. Tic. Ltd. Şti.’nin faaliyet alanının aynı olmadığı, toplam ürün hacmi içinde benzer ürünlerin; sayıca ve benzerlikler yönünden az olması sebebiyle davacının davalıdan bir yıllık ücreti ve 10.000,00 Eur cezai şart talebinin yerinde olmadığı kanaatine varıldığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelenmekle; tarafların uyuşmazlık noktalarının, Davalının rekabet yasağını ihlal ettiğinden bahisle son 12 aylık maaş ile birlikte 10.000 Euro tutarındaki alacağın tahsilinin gerekip gerekmediğinin tespiti noktalarında toplandığı anlaşılmakla, toplanan deliller, tarafların beyanları, ayrıntılı ve gerekçeli karar yazmaya yarar bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında; Davalının davacıya ait iş yerinde İzmir Bölge Satış Müdürü olarak 23.03.2009 tarihinde çalışmaya başladığı ve 26.06.2018 tarihinde işten ayrıldığı ve 26.06.2018 tarihinde sağlık sorunlarını ileri sürerek iş akdini sonlandırdığı; davalının işten ayrıldığı tarihte AYLIK NET ÜCRETİNİN 4.600,00 TL; davanın açıldığı tarihte TCMB EUR/TL döviz satış kurunun 5,9484 TL olduğu, davacı ile davalı arasında imzalanan 23.03.2009 tarihli Belirsiz Süreli İş Sözleşmesi’nin Rekabet Yasağı başlıklı 20. Maddesinin 2, 3 ve 5. Fıkraları çerçevesinde, davalının davacıya ait iş yerinde işten ayıldıktan sonra 1 yıl süreyle aynı veya benzer iş kolunda çalışması durumunda davacıya son aylık ücreti üzerinde bir yıllık ücreti ve 10.000,00 Eur cezai şart ödemesi gerektiği, davacılının davacıya ait iş yerinden ayrıldıktan sonra çalışmaya başladığı …Gıda Turizm Tekstil Sanayi Tic.Ltd.Şti.’nin faaliyet alanı ve iştigal konusunun aynı veya benzer nitelikte olmaması sebebiyle; davacının davalıdan bir yıllık ücreti ve 10.000,00 Eur cezai şart talebinin yerinde olmadığı, Dosyada bulunan tüm belgeler ile https://www.aturnagida.com ve https://www.fo.com.tr internet sayfalarının incelenmesi sonucunda; şirketlerin iştigal konuları olan ürettikleri ve sattıkları ürünler arasında benzerlik tespit edilen ürünlerin benzerliğin davalının işten ayrılma tarihi olan 26.06.2018 tarihinden öncesinde de üretilip üretilmediği dosya içeriğindeki belgelerle kesin olarak bilinemeyeceği, davalının davacıya ait iş yerinde İzmir Bölge Satış Müdürü olarak çalışmakta olduğu, gıda üretim süreçlerinde yetkili meslek grubunun Gıda Mühendisleri olduğu ve tanık ifadelerinden de anlaşılacağı üzere dava konusu ürünlerin formülasyonu ve üretimi hakkında bilgi sahibi olması söz konusu olmadığı, davalının davacıya ait iş yerinden ayrıldıktan sonra çalışmaya başladığı A…. Turizm Tekstil San. Tic. Ltd. Şti.’nin faaliyet alanının aynı olmadığı, toplam ürün hacmi içinde benzer ürünlerin; sayıca ve benzerlikler yönünden az olması sebebiyle davacının davalıdan bir yıllık ücreti ve 10.000,00 Eur cezai şart talebinin yerinde olmadığı kanısına varılmış olmakla davanın reddi yönünde aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Peşin alınan 1.960,04 TL harçtan alınması gerekli 59,30 TL harcın mahsubu ile fazla alınan 1.900,74 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacının yapmış olduğu yargılama harç ve yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 32,4‬ TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm gününde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 14.853,44 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-1.320,00 TL arabulucuk ücretinin davacıdan 6183 sayılı kanun hükümleri kapsamında tahsiline,
7-Tarafların yatırdığı gider avansından kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde re’sen iadesine,
Dair karar HMK 341 vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer mahkemeye verilecek dilekçe ile istinaf yoluna başvurabileceği belirtilerek taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup usulden anlatıldı.27/09/2021

Katip ..
e-imza

Hakim..
e-imza