Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1211 E. 2023/70 K. 30.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/1211 Esas
KARAR NO : 2023/70

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİH İ : 02/12/2019
KARAR TARİHİ : 30/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesiyle; 29/03/2019 tarihinde davalı sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile yaya olan davacı …’e çarpması sonucu davacının yaralandığını, davalı sürücünün kazada kusurlu olduğunu, davacının sağ bacağının 5 yerinden kırıldığını, meydana gelen kaza nedeni ile davacı … ve anne-babası olan diğer davacılar … ve …’in psikolojisinin bozulduğunu, davacı …’in kaza sonrası Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavi gördüğünü, olay ile ilgili olarak İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … sayılı soruşturmanın yürütüldüğünü, davalı sigorta şirketine KTK 97. md gereğince yapılan başvurunun reddedildiğini beyan ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı … adına velayeten … ve … lehine, araç sahibi ve sürücü yönünden olay tarihinden itibaren, sigorta şirketi yönünden poliçe limitini aşmamak üzere temerrüt tarihinden itibaren işletilecek faizi ile şimdilik 1.000,00 TL tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacı … adına velayeten … ve … lehine olay tarihinden itibaren işletilecek faiziyle birlikte 25.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’den tahsiline, davalılar … ve …’in taşınır taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki ve bankalardaki hak ve alacakları üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesiyle; davacıların KTK gereğince başvuru şartını eksiksiz olarak yerine getirmediğini, Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği’ne göre düzenlenmiş heyet raporunun davalı şirketin talebine rağmen ibraz edilmediğini, davanın usulen reddi gerektiğini, tedavi giderleri açısından 6111 sayılı Kanun’un 59. maddesi ile değiştirilen Karayolları Trafik Kanunu’nun 98. maddesi gereğince sigorta şirketlerinin sorumluluğunun bulunmadığını, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın bu masrafların SGK tarafından karşılanacağını, manevi tazminat taleplerinin Karayoları Trafik Kanunu ve trafik sigortası genel şartları gereğince teminat dışı kalan hallerden olduğunu, manevi tazminat taleplerinin reddi gerektiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesiyle; davacıların öncelikle sigorta şirketine başvuruda bulunması gerektiğini, davacı …’ın kaza nedeniyle hayati tehlike geçirmediğini, kazayı kırık ile atlattığını, kaza tespit tutanağına göre davacının olayda %100 kusurlu olduğunu, davalıların olayda kusuru bulunmadığını, tazminat şartlarının doğmadığını, tedavi giderlerinin SGK tarafından karşılandığını, kabul anlamına gelmemek üzere talep edilen tazminatın fahiş olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tanığı … (…) Mahkememizce alınan beyanında; “Benim evlenmeden önceki soyismim … idi, ancak şuan …’dir. Ben davaya konu kazada davalı …’in kullandığı araçta bulunuyordum. Aracı … kullanıyordu. Ön koltukta başka bir kimse yoktu. Aracın arkasında ben ve 1 yaşındaki oğlum … ile 4 yaşındaki oğlum … oturuyorduk, kaza … … Mahallesinde olmuştu. Biz yan tarafta pazarcı kamyonlarının olduğu yol üzerinde seyir halindeydik, çocuk birden iki kamyonun arkasından yola çıktı. Sol çamurluğa çarptı. Bunun üzerine biz aracı durdurduk, inip baktığımızda çarpan çocuğun burnunun kanadığını gördük, biz o esnada çocuğun ayak ya da bacağının yaralandığını farketmedik, bunun üzerine kendi aracımıza çocukla beraber babannesi ve annesi de olduğu halde Tepecik Hastanesine gittik, o sırada biz ambulansa da haber vermiştik, ambulans gelince çocuğu ambulansa verdik, biz de arkasından hastaneye gittik, bizim bulunduğumuz aracın hızı gayet normaldi. Hatta benim çocuklarımdan bir tanesi arka tarafta ayakta duruyordu. Şayet araç hızlı olsaydı durduğunda düşmesi gerekirdi, ancak böyle birşey olmadı. Zaten çocuk gelip bize çarpmıştı, benim olay hakkında görgüm ve bilgim bundan ibarettir. Tanıklık ücreti talebim yoktur.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememizce deliller toplanmış, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma sayılı dosyası, kazaya karışan aracın kaza tarihi itibariyle tescil bilgileri, sigorta poliçesi ve hasar dosyası, ekonomik ve sosyal araştırması, tedavi belgeleri celp edilmiş, davalı tanığı dinlenmiş ve bilirkişi raporu aldırılmıştır.
Dava, trafik kazası nedeni ile uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini istemine ilişkindir.
23.09.2019 tarihinde davalı … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın davacı yaya …’e çarpması neticesinde davacı … yaralanmış olup, taraflar arasındaki ihtilaf kusurun kime ait olduğu ve zararın miktarına ilişkindir.
… plakalı aracın kaza tarihi itibariyle davalı … adına kayıtlı olduğu, 19.03.2019-19.03.2020 tarihleri arasında zorunlu mali mesuliyet sigortası poliçesi ile davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı olduğu görülmüştür.
Mahkememizce trafik uzmanı bilirkişiden alınan 07.08.2021 tarihli bilirkişi raporunda; davalı …’in meskun mahalde seyri sırasında aracın hızını yolun gerektirdiği şartlara uydurmaması nedeniyle 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 52-b maddesini ihlali nedeniyle tali kusurlu şekilde kazanın oluşumunda 2. derecede etken olduğu, davacı …’in ise yolun karşısına geçmek istediği sırada yaya geçidini kullanmaması nedeniyle 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 68-b ve Trafik Yönetmeliğinin 138-b maddelerini ihlali nedeniyle asli kusurlu şekilde kazanın oluşumunda 1. derecede etken olduğu kanaatinin bildirildiği görülmüştür.
Mahkememizce trafik uzmanı bilirkişi raporuna itiraz edilmesi üzerine alınan 21.06.2022 tarihli Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi raporunda; davalı …’in görüş alanı dışında kalan alandan, istikametine göre sol tarafında park halinde bulunan kamyonun arkasından kontrolsüzce istikamet şeridine giren yaşı küçük çocuğa karşı alabileceği herhangi bir önlem bulunmadığından meydana gelen olayda kusursuz olduğu, davacı …’in ise araç sürücüleri tarafından görünürlüğünü kısıtlayacak şekilde olay mahallinde park halinde bulunan aracın arkasından sağ tarafından gelmekte olan davalı sürücü idaresindeki kamyonetin hızını ve konumunu dikkate almadan kaplamaya girdiği, ilk geçiş hakkını bu kamyonete vermeden kaplamaya girmesi nedeniyle kazanın oluşumunda %100 oranında etken olduğu kanaatinin bildirildiği görülmüştür.
Mahkememizce alınan 07.08.2021 tarihli bilirkişi raporu ile 21.06.2022 tarihli Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi raporu arasındaki çelişkinin giderilmesi için … Teknik Üniversitesi Trafik Kürsüsünden seçilen üçlü bilirkişi heyetinden alınan 07.12.2022 tarihli bilirkişi heyet raporunda; davalı …’in seyir istikametine göre yolun solunda park halinde bulunan kamyonun arkasından ve görüş alanının dışından kontrolsüzce kaplamaya giren çocuk yayaya karşı alabileceği bir önlem olmadığından meydana gelen olayda kusursuz olduğu, davacı …’in ise olay mahallinde bulunan kamyonun arkasından yola çıkmadan önce yolu kontrol etmesi, yoldan geçen araçlardan duramayacak kadar yaklaşmış olan varsa bu araçların geçişine izin vermesi gerekiyorken park halindeki kamyonun arkasından ve kamyonetin durumunu dikkate almadan kaplamaya girmesi nedeniyle kazanın oluşumunda %100 oranında etken olduğu kanaatinin bildirildiği görülmüştür.
07.12.2022 tarihli bilirkişi heyet raporu Mahkememizce yeterli ve hükme esas almaya elverişli nitelikte ve 21.06.2022 tarihli Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi raporu ile uyumlu olduğu görülmekle rapora itibar edilerek hiç kimsenin kendi kusuruna dayanarak bir hak talep edemeyeceği, davalı sürücünün somut olayda kusursuz olduğu bu nedenle gerek davalı sürücüden gerek araç malikinden gerekse aracın ZMMS sigortacısı olan davalı sigorta şirketinden hak talep edilemeyeceği anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
Davanın REDDİNE,
Harçlar Yasası gereğince karar tarihi itibariyle alınması gerekli 179,90 TL harçtan peşin alınan 88,81 TL harcın mahsubu ile bakiye 91,09 TL nin davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Maddi tazminat yönünden davalı … Sigorta Anonim Şirketi duruşmalarda vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı … Sigorta Anonim Şirketi’ne verilmesine,
Maddi tazminat yönünden davalılar … ve …’in duruşmalarda vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile belirtilen davalılara verilmesine,
Manevi tazminat yönünden davalı … Sigorta Anonim Şirketi vekille temsil edildiğinden duruşmalarda vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Sigorta Anonim Şirketi’ne verilmesine,
Manevi tazminat yönünden davalılar … ve …’in duruşmalarda vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak belirtilen davalılara verilmesine,
Bakiye avans hakkında HMK’nın 333. maddesine göre işlem yapılmasına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında suçüstü ödeneğinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
Dair, davacı vekilinin ve davalılar … ve … vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 30/01/2023

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza