Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1084 E. 2023/133 K. 20.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/1084 Esas
KARAR NO : 2023/133

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/07/2019
KARAR TARİHİ : 20/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkili aleyhine davalı alacaklı tarafından İzmir ….İcra Müdürlüğü’nün … E.sayılı dosyasında takibe konu 25.05.2017 tanzim ve 04.09.2017 vadeli 30.000,00 TL meblağlı bonoya dayalı olarak örnek no 10 kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibine geçildiği, söz konusu senet taraflar arasındaki sözlü anlaşmaya dayanılarak teminat amacıyla verilmiş olup davalı tarafından anlaşmaya aykırı olarak icra takibine konu edildiği, davacı müvekkilinin babası ve davalının dedesi olan muris ….’ün 09.03.2002 tarihinde vefatı ile geriye mirasçı olarak çocukları …, …, …, …, …, …ve …’ın mirasçı olarak belirlendiği, murisin ölümünden sonra söz konusu mirasçılardan davalınında babası olan …’ün 18.08.2016 tarihinde vefatı ile geriye mirasçı olarak dosyanın davalısı …, …, …, ….’ün mirasçı olarak kaldığı, daha sonra davacı müvekkili ile diğer tüm mirasçılar ve davalı aralarında şahitler huzurunda sözlü olarak anlaşarak ilgili anlaşma uyarınca Muris …’ün terekeye dahil İzmir ve Kars ilinde bulunan taşınmazlardaki miras hisselerini müvekkiline devretmeyi kararlaştırdığı, bu husus tanıklarla ispat olunacağı, anlaşma gereğince buna ilişkin olarak da bu devir işlemlerini gerçekleştirmek üzere miras bırakan …’ten sonra vefat eden …’ün miras hissesine düşen kısmından kendi hissesine düşen kısmını davacı müvekkili …’e devretmek üzere … mirasçısı olan davalı … bu işlemleri takip etmek üzere …. ve … isimli şahıslara İzmir …Noterliği’nin 25.05.2017 tarih ve … yevmiye nolu düzenleme şeklindeki vekaletnamesi ile …’e devretme hususunda yetki verildiği, anlaşma gereğince davalının dedesi …’ten intikal eden İzmir ve Kars ili hudutları içerisinde bulunan tüm gayrimenkullerdeki davalının babası müteveffa …’e düşen miras hissesi için davalı da dahil olmak üzere diğer … mirasçıları olan …., …. ve …’e düşen miras hisselerinin tamamı için 30.000,00 TL bedelle müvekkiline devri ve tapuda tescil karşılığında tüm … mirasçılarının bilgisi dahilinde davacı müvekkili tarafından teminat olarak senedin ön yüzündeki İstanbul ibaresi ve ödeme gününde yer alan 04.09.2017 ibaresi dışında diğer kısımları el yazıyla yazıp imzalanarak 25.05.2017 tanzim tarihli 30.000,00 TL’lik teminat 1 adet teminat senedini davalıya verdiği, senedin tanzim tarihi ile dört numaralı bentte bahsi geçen ve davalı …’nın miras hissesini müvekkiline devri için takipçilerine vermiş olduğu vekaletnamenin düzenleme tarihinin de aynı tarih olduğu görüldüğü, yapılan bu anlaşma uyarınca muris …’ün terekeye dahil İzmir ilindeki İzmir ili … ilçesi … Mahallesi … pafta-… ada … parseldeki taşınmazındaki muris … mirasçıları ile muris …’ten sonra ölen oğlu …’ün hissesine düşen kısımlar ilgili … mirasçıları olan davalının kardeşleri ve davalı miras hisselerinin tamamını müvekkile 06.07.2017 tarihinde devrettiği, İzmir’deki söz konusu taşınmazın anlaşma uyarınca tüm mirasçılar tarafından müvekkile devri sağlandıktan sonra yine Temmuz 2017 ayı içerisinde davalı taraf İzmir’e geldiğinde davacı müvekkili ile bir araya geldiği, davacı müvekkil de davalı tarafından takipçilere vekalet vermesi nedeniyle tüm devirlerin yapılacağına güvenerek diğer hissedarlar olan davalının kardeşleri ve annesinin de payını içeren 30.000,00 TL”’yi davalıya verip senedi geri almak istediği, davalıdan aldığı senedin arkasına da senedin arkasında bizzat davacı müvekkilin eli ürünü olarak “Babam …’ün miras payı olarak tüm varisleri adına 30.000,00 TL aldım altında …) ibaresi yazılarak teslim ettiği, müvekkili kendisine “bu ibarenin altını imzala parayı sana vereceğim, yalnız biliyorsun bu para sadece sana ait değil diğer kardeşlerin olan … mirasçılarının da payını içeriyor.” dediğinde davalı bir anda “hayır bu paranın tamamı bana aittir, bu şartlarda parayı alır, senedi veririm, yazdığın ibarenin altına imza atmam” demiştir., dikkat edilecek olursa davacı müvekkili o kadar iyi niyetlidir ki bu görüşme sırasında eline aldığı senedi kolaylıkla yırtabileceği halde arkasına söz konusu ibareyi yazıp davalının imzalaması karşılığında 30.000,00 TL.yi davalıya diğer tüm … mirasçılarının payı olarak vermeye hazırken senedi iyi niyetle davalıya geri verdiği neticede davalı da kötü niyetli olarak iş bu senedi anlaşmaya aykırı olarak sanki bu paranın tamamı kendisine aitmiş gibi verilen teminat senedini icra takibine konu ettiği, davalı bu görüşmeden sonra Kars ilindeki taşınmazlardaki hisselerini de anlaşma gereği davacı müvekkile devretmesi gerekirken davalı tarafından yukarıda bahsi geçen ve … mirasçısı olan davalı …’ün bu işlemleri takip etmek üzere … ve … isimli şahıslara İzmir …Noterliğinin 25.05.2017 tarih ve … yevmiye nolu düzenleme şeklindeki vekaletnamesi ile vermiş olduğu vekaletnameyi anlaşmaya aykırı bir şekilde 18.07.2017 tarihinde İzmir ….Noterliği 18.07.2017 tarih ve … yevmiye nolu Azilnamesi ile bu işlemler için yetkilendirdiği şahısları azletmesi üzerine Kars ilindeki taşınmazların davalı hissesine düşen kısmının devri yapılamadığı, Kars ilindeki muris …’ün vefatından sonra vefat eden mirasçı oğlu …”ün miras hissesine mirasçı olan davalı dışında kalan mirasçıları miras paylarını davacı müvekkiline devrettiği, ancak davalı sözleşmeye aykırı bir biçimde hem teminat senedini elinde tuttuğu hem de miras hissesini devretmediği, İzmir ….İcra Müdürlüğü … E sayılı dosyasında davacı müvekkilin borçlu olmadığının tespitine ve takibin iptaline, haksız ve kötü niyetli icra takibi nedeni ile davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, özetle; Dava konusu senet davacı borçlu tarafından alacaklı müvekkile borcu karşılığında verildiği, kesinlikle teminat yada başka bir nedene dayanarak değil borca ilişkin olarak verildiği bu borçta ödenmediğinden icraya konu edildiği, davacı borçlu dava konusu bu senetten dolayı müvekkiline ödeme yapmadığı, açıklanan nedenlerle haksız yere ve süresi dışında imzaya, borca ve faize itiraz eden borçluların takibin iptali davasının reddi ile %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini savunmuştur.
İzmir … İcra Dairesi Müdürlüğü’nün …. esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Örnek No.10 ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile yapılan takip ödeme emrinde alacaklının dosyamız davalısı … olduğu, borçlusunun ise dosyamız davacısı … olduğu, 30.000,00 TL bedelli senede ilişkin olarak asıl alacak, faiz alacağı ve komisyon olmak üzere toplam 33.714,25 TL alacak için icra takibine başlandığı anlaşıldı.
Davacı tanığı … beyanında özetle; “… Babam …’ün vefatından sonra kardeşleri ile birlikte miras paylarına ilişkin toplantı yapıldı ben rahatsızlığım nedeni ile toplantıya katılmamıştım ancak kardeşim …’e konunun öğrenilerek tarafıma bildirilmesini istedim. Davacı …’ün babası … benim dedem olur. Paylaşılması düşünülen mallar da dedem …ten babama düşecek olan mallara ilişkindir. Toplantıdan sonra … beni arayarak babamın miras payının davacıya devri karşılığında tarafımıza 30.000,00 TL deneceğini, bu 30.000,00 TL’nin 15.000,00 TL’sini kendisine kalacağını, 10.000,00 TLsinin tarafıma ödeneceğini, 5.000,00 TLsinin de babamın sonraki eşinden olma Serdar isimli kardeşime ödeneceğini bana telefonda iletti. Ben de rahatsız olduğum için uğraşmak istemedim kabul ettiğimi söylemiştim ancak sonradan öğrendiğime göre babamın sonradan başka bir hanımdan olan çocuğunun annesi ile birlikte toplantıya geldiğini bu toplantıda miras payımıza karşılık olmak üzere … ve bana 15.000,00er TL miras payı taşınmazları devretmek üzere davacı …’ün para ödemesine karar verilmiş. … bunu bana söyledi ancak sorun çıktıktan sonra sonraki eşinden olan oğlu Serdara da adaletli paylaşım olması açısından miras payının verilmesi gerektiğini söyledi. … bana hiç bir şekilde ödemede bulunmadı parayı talep ettiğimde parayı ödeyemeyeceğini söyledi ve beni yok saydı. Ben bu olay nedeni ile kardeşime kırıldığım ve psikolojik olarak yıprandığım için kendisi ile görüşmedim sonra ne olduğunu bilmiyorum…” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … beyanında özetle; “…Babam …ün vefatı üzerine miras paylaşmak için Malatya’dan İzmir’e geldim diğer kız kardeşim … da Ankaradan geldi. Kardeşim …ün mirasçıları ile birlikte toplanıp miras paylaşılacaktı toplantıya … katılmadı onun yerine onu temsilen … katıldı ayrıca toplantıda …’ün sonraki eşi … ve oğlu … de vardı. Toplantı sonunda yapılan anlaşmaya göre …ün miras payı …’ün mirasçılarına yapılacak 30.000,00 TL ödeme karşılığında …’e devredilecekti. … adaletli olarak miras paylaşımı yaptı ve herkes kabul etti. …’e …’ün mirasçılarına paylaştırılmak üzere 30.000,00 TL bedelli senet verildi. Bu senet tek başına …’e verilmedi. Anlaşma sonrasında …’a vekalet verdim ayrıca Karstaki taşınmazlara ilişkin de başka bir şahsa vekalet verildiğini biliyorum. İzmirdeki taşınmazlar davacı üzerine devredildi ancak Karstaki taşınmazlara ilişkin sonradan öğrendiğime göre sorun çıkmız. Davalı anlaşmaya uymamış devrini yapmamış. Ayrıca diğer mirasçılara da senedi aldıktan sonra bir ödeme yapmamış. Burada davacının tek kusuru … mirasçılarına ayrı ayrı senet vermemek oldu onları temsilen …’e vermesi ona güvenmesi bu uyuşmazlığın meydana gelmesine sebep oldu, … daha sonra miras payını talep ederek bu hususta sorun çıkarmıştır. Hatta çocuğunu okutmak için bu paraya ihtiyacı olduğunu söyledi … ona ödeme yapmamış toplantıda … de vardı. Ancak onun miras payı talep etmediğini hatırlamıyorum..” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … beyanında özetle; “…… benim kayınbiraderimin torunu olur mal paylaşımının yapıldığı toplantıda ben de bulunuyordum. Ben sigara içmek üzere bir ara dışarı çıktığımda taraflar ….e düşen miras payının mirasçıları tarafından …’e devri karşılığında …’ün mirasçılarına ödenecek paraya ilişkin senet düzenleyerek …’e verildiğini öğrendim ancak bizzat senet düzenlendiği anda orada değildim. Ancak Karstaki taşınmazların devri için …e İzmirdeki taşınmazın devri için de tarafıma vekalet verilmesi kararlaştırılmış daha sonra ilgili mirasçıların vekalet vermesi nedeni ile İzmirdeki taşınmazı … adına tapuda tescil ettik. Senet karşılığında diğer mirasçılara para ödenip ödenmediğini, senet bedelinin ne kadar olduğu hususuna ilişkin bilgim yoktur. Senet düzenlendiğini görmedim ancak duydum..” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalının adresinin bulunduğu yer mahal mahkemesine talimat yazılarak davalının dava konusu senet bilgilerinin de belirtilerek ve bir suretinin talimata eklenerek isticvap edilecek davalıya gösterilmek suretiyle “söz konusu senedin arka yüzündeki yazı ve açıklamaların neye ilişkin yazıldığı ve kimin tarafından ne suretle yazıldığı, söz konusu senedin davacı ile aralarında murisi ….’ün babası olan …’ten murisi …’e intikal eden taşınmazlarının devri ve miras paylaşımı anlaşması nedeni ile davacı tarafa tapu devri hususundaki anlaşmaya ilişkin teminat senedi olarak verilip verilmediği” hususlarında dinlenilmesi için HMK 171.maddesi gereğince duruşma gün ve saatini bildirir isticvap davetiyesi çıkartılmasına, adı geçen davalıya HMK’nun 171.maddesi gereğince duruşma gün ve saatinde isticvap olunmak üzere hazır bulunması gerektiği, geçerli bir özürü olmaksızın gelmediği veya gelipte sorulara cevap vermediği takdirde “isticvap konusu vakıaların dosya kapsamında davacı tarafından belirtildiği şekilde olduğu ve dava konusu senedin davalının dedesinden murisi babasına kalan taşınmazların devri hususunda davacı ile aralarında varılan sözlü anlaşmaya istinaden teminat senedi olarak verildiği ve senet arkasındaki yazıların da teminat senedi olarak verilmiş olması nedeni ile bilgisi dahilinde yazıldığı hususunu kabul etmiş sayılacağı, dosya kapsamına göre karar verilebileceği” hususlarının isticvap davetiyesine şerh verilerek davalıya ihtar edilmesine karar verildiği ve yazılan talimat uyarınca davalı … beyanında özetle; “…bana göstermiş olduğunuz senet benim lehime düzenlenmiş bir senettir. Arka yüzündeki ciro bana aittir. Ben senedi bankaya takas için vermiştim. O sırada imzalamam söylendiği için senedi ciroladım. Senedin arka yüzündeki yazı bana ait değildir. Bu yazıyı ben yazmadım. Benim babam Orhan Öztürk’ün miras payı olarak tüm varisler adına 30.000,00 TL aldığım yönünde bir beyanım yoktur. Olayın aslı o şekilde değildir. Yazı ve beyan bana ait değildir. Senedin arkasındaki yazıları Veysel Öztürk isimli kişi bankada yazdı. Kendisi amcam olur. Ben …’ten para almadım. Veysel yanında parayı getirmişti. Bana bunu imzala parayı vereyim dedi. Ben kabul etmedim . O da bana parayı vermedi. Parayı almış olsaydım senedi alırdı böyle de olmazdı. Kimse senedin arkasına böyle bir yazı yazıp senedi almadan para vermez. Babam …’ün babasından kalan taşınmaz nedeni ile davacı ile mirasçıyız. İzmir’de bulunan 3 katlı binadaki hissem karşılığında bu senet bana verildi. Tapuda satış günü ile senedin düzenleme tarihi aynı tarihlidir. Bu senet benim miras payım için verilmiş bir senettir. Senedin karşılığı da davacı tarafından henüz ödenmemiştir” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Dosyanın SMMM konusunda bilirkişiye tevdi edilerek, uyuşmazlık noktaları, gelen cevabi yazılar, beyan ve itirazları ile taraflar arasındaki temel ilişki, bahse konu temel ilişkinin mevcut ve geçerli bir borç ilişkisi olup olmadığı, dava konusu senedin teminat amaçlı verilip verilmediği ile senedin icraya konulmasının şartlarının doğup doğmadığı (temel borca dair edimlerin yerine getirilip getirilmediği) ile ihtilaf konusu bilumum hususlar da nazara alınarak denetime elverişli ayrıntılı raporda özetle;
**Bornova Kaymakamlığı Tapu Müdürlüğünden gelen 16.12.2019 tarihli yazının ekindeki evrakların incelenmesinde; İzmir/Bornova ilçesindeki … Mahallesindeki … Ada … Parseldeki 138,00 M2 Arsa niteliğindeki taşınmazın;
Davalı Orhan oğlu …’ün 4,93 M2.lik hissesinin 5/7/2017 tarih ve … nolu işlem ile dedesinin ölümü ile babasına, babasının ölümü ile de kendisine intikal ettiği, 6/7/2017 tarih ve … nolu işlem ile davacı Serdar oğlu …’e Satış Şuretiyle Pay Temliki olarak terkin işleminin yapıldığı,
**Kars Valiliği Tapu Müdürlüğünden gelen 16.12.2019 tarih ve … sayılı yazının ekindeki evrakların incelenmesinde; Kars Merkez … Köyü … (…/… yenileme çalışmaları sonucu … ada … parsel olan) parsel, … (…/… yenileme çalışmaları sonucu … ada … parsel olan) parsel, … (…/… yenileme çalışmaları sonucu … ada … parsel olan) parsel, … (…/… yenileme çalışmaları sonucu … ada … parsel olan) parsel, … (…/… yenileme çalışmaları sonucu … ada … parsel olan) parsel, … (…./… yenileme çalışmaları sonucu … ada … parsel olan) parsel sayılı taşınmazlarda;
Davalı Orhan oğlu …’ün hisselerinin 9/8/2017 tarih ve … nolu işlem ile dedesinin ölümü ile babasına, babasının ölümü ile kendisine intikal ettiği, 10/8/2017 tarih ve … nolu işlem ile davacı Serdar oğlu …’e Satış Suretiyle Pay Temliki olarak terkin işleminin yapıldığı,
**Ancak, davalı tarafın RESMİ SENETTE taraf olarak imzasının bulunmadığı ve İzmir …Noterliğinden tasdikli 25/05/2017 tarih ve … yevmiye numarası ile …. ve ….’e vermiş bulunduğu vekaletnameyi de, tapudaki 10/8/2017 tarihli işlemden önce, İzmir … Noterliğinin 18/07/2017 tarih ve … yevmiye numaralı “Düzenleme Şeklinde Azilname” ile vekillikten azil etmiş olduğu görülmüş olmakla, Tapu kayıtlarındaki “10/8/2017 tarih ve … nolu Satış Suretiyle Pay Temliki” terkin işlemi konusundaki hukuki yönden değerlendirme Mahkemenin takdirinde olduğu,
**Sonuç itibarıyla;
1-) Davalı tarafından Bornova Tapu Müdürlüğünce gerçekleştirilen davalı tarafından babasından miras kalan … Mahallesindeki taşınmaz hissesinin davacı tarafa …. nolu Satış Suretiyle Pay Temliki işleminin yapılmış olduğu,
2-) Davalı tarafından Kars Tapu Müdü anılmış olan davalı tarafından babasından miras kalan Kars ili Subatan Köyündeki taşınmaz hisselerinin davacı tarafa devri (satışı) terkin işlemi konusundaki hukuki yönden değerlendirmenin Mahkemenin takdirinde olduğu görüş ve kanaatine varıldığı,
*Davacı ile davalı taraf arasındaki uyuşmazlığın; icra takip konusu yapılmış olan davacı tarafından davalı taraf adına keşide edilmiş olan 25/05/2017 düzenlenme tarihli 04.09.2017 ödeme tarihli 30.000,00 TL tutarlı senetten kaynaklandığı,
*Dava dosyasının incelenmesinde; davacı ile davalı ve diğer mirasçılar arasında taşınmazlara ait hisse payı devirleri karşılığında ne miktarda ve hangi şartlarda ödeme yapılacağına dair düzenlenmiş bulunan herhangi bir sözleşmeye rastlanılmamış olduğu,
*Bu nedenle de, davacı tarafından davalı taraf adına keşide edilmiş ve dava konusu olan senedin sadece davalı tarafın İzmir ve Kars İlindeki taşınmazlardaki hissesinin devri karşılığında teminat amacıyla verilip verilmediği, davacı tarafından davalı tarafa ne miktarda ödeme yapıldığı konusunda herhangi bir somut belge bulunmadığından tespitin yapılamamış olduğu,
*Ancak, yukarıda açıklandığı üzere davalı tarafından İzmir ilindeki taşınmaza ait hissesini davacı tarafa devir yapmış olup, Kars İlindeki taşınmazlara ait hisselerinin ise davacı tarafa devri (satışı) terkin işlemi konusundaki hukuki yönden değerlendirme, Mahkemenin takdirinde olduğu rapor edilmiştir.
Davacı vekilinin kök rapora ilişkin itiraz ve beyanları da nazara alınarak itirazlara ilişkin açıklama ve değerlendirmeler içeren alınan ek raporda özetle; Mahkemenin 11/11/2019 tarihli oturumunda alınmış bulunan kararda da görüleceği üzere “Davacı ve davalı taraf arasındaki uvusmazlık: “İzmir … İcra Dairesinin … sayılı dosyasında takibe konulan senedin taraflar arasında ki anlaşma gereği teminat amaçlı verilip verilmediği, davacı tarafın söz konusu senede ili kin icra takibi yapma hakkının olup olmadığı, senet bedeli ve diğer takip yapılan alacaklar kadar davacıdan alacaklı olup olmadığı” şeklinde olduğu,
Mahkemeye sunulan 18/05/2022 tarihli Kök Bilirkişi Raporunda da ayrıntılı olarak açıklandığı ve kurumlardan gelmiş bulunan tüm belgelerdeki kayıtlara Kök Bilirkişi Raporumda da belirtildiği üzere aynen ve noksansız bir şekilde yer verildiği,
Bu nedenle; davacı vekilinin yukarıda yapmış olduğu tüm itirazlar ve tanıkların ifadelerine ilişkin itirazları ile uyuşmazlık konusunun hukuki yönden değerlendirilmesi ve son kararın takdiri için Mahkemeye bırakıldığı rapor edilmiştir.
Alınan kök ve ek bilirkişi raporu Mahkememizce yeterli ve hükme esas almaya elverişli mahiyette görülmüştür.
Dava; İİK nun 72. maddesi uyarınca menfi tespite ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlığın İzmir … İcra Dairesinin … sayılı dosyasında takibe konulan senedin taraflar arasındaki anlaşma gereği teminat amaçlı verilip verilmediği, davacı tarafın söz konusu senede ilişkin icra takibi yapma hakkının olup olmadığı, senet bedeli ve diğer takip yapılan alacaklar kadar davacıdan alacaklı olup olmadığı, noktalarında toplandığı,
Davacının dedesinden babasına, babasından kendisine ve dava dışı …,…,…,…,… ve …’ı mirasçı olarak bırakıldığı, daha sonra davacı ile diğer tüm dava dışı mirasçılar ve davalı aralarında şahitler huzurunda sözlü olarak anlaşarak, ilgili anlaşma uyarınca muris …’ün terekeye dahil İzmir ve Kars ilinde bulunan taşınmazlardaki miras hisselerini davacıya devretmeyi kararlaştırdıkları, taraflar arasındaki anlaşma gereğince buna ilişkin olarak da bu devir işlemlerini gerçekleştirmek üzere miras bırakan …’ten sonra vefat eden ..’ün miras hissesine düşen kısmından kendi hissesine düşen kısmını davacı devretmek üzere … mirasçısı olan davalı …; bu işlemleri takip etmek üzere … ve … isimli şahıslara İzmir …Noterliği’nin 25.05.2017 tarih ve … yevmiye nolu düzenleme şeklindeki vekaletnamesi ile …’e devretme hususunda yetki verdikleri,
Anlaşma gereğince; davalının dedesi…’ten intikal eden İzmir ve Kars ili hudutları içerisinde bulunan tüm gayrimenkullerdeki davalının babası müteveffa …’e düşen miras hissesi için davalı da dahil olmak üzere diğer … mirasçıları olan …, … ve ….’e düşen miras hisselerinin tamamı için 30.000.TL bedelle davalıya devri ve tapuda tescili karşılığında tüm … mirasçılarının bilgisi dahilinde davacı tarafından teminat olarak; senedin ön yüzündeki “İstanbul” ibaresi ve ödeme gününde yer alan “04.09.2017” ibaresi dışında diğer kısımları kendi elyazısıyla yazıp imzalanarak 25.05.2017 tanzim tarihli 30.000 TL’lik teminat 1 adet teminat senedini davalıya verdiği,
Davacı müvekkil aleyhine davalı alacaklı tarafından İzmir ….İcra Müdürlüğü’nün … E.sayılı dosyasında takibe konu 25.05.2017 tanzim ve 04.09.2017 vadeli 30.000,00 TL meblağlı bonoya dayalı olarak Örnek No:10 kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibine geçildiği, oysa söz konusu senet taraflar arasındaki sözlü anlaşmaya dayanılarak teminat amacıyla verilmiş olup davalı tarafından anlaşmaya aykırı olarak icra takibine konu edildiği,
Dava konusu hadise hakkında analitik olarak yapılan incelemede, Senedin üzerine verilme gayesinin yazılmış olduğu ve senedin vekaletname ile aynı gün tanzim ve ihdas edildiği, Amca ve yeğen olan taraflar arasında yeğen olan tarafın kendisinin de dahil hisselerini babaları olan muris … mirasçıları olarak amcaları davacı …’e devrine dair sözlü anlaşmanın bulunduğu, Yine … mirasçıları davalının kardeşi … ve …’ün hisse devrine dair vakıa anlatımlarının bulunduğu, Müşahede edilmektedir.
Tanık beyanlarının mevzuat dairesinde değerlendirmek gerekir ise,
6100 sayılı HMK ile “Senetle ispat zorunluluğunun istisnaları” başlığı altında;
MADDE 203- (1) Aşağıdaki hâllerde tanık dinlenebilir:

a) Altsoy ve üstsoy, kardeşler, eşler, kayınbaba, kaynana ile gelin ve damat arasındaki işlemler.
b) İşin niteliğine ve tarafların durumlarına göre, senede bağlanmaması teamül olarak yerleşmiş bulunan hukuki işlemler.
c) Yangın, deniz kazası, deprem gibi senet alınmasında imkânsızlık veya olağanüstü güçlük bulunan hâllerde yapılan işlemler.
ç) Hukuki işlemlerde irade bozukluğu ile aşırı yararlanma iddiaları.
d) Hukuki işlemlere ve senetlere karşı üçüncü kişilerin muvazaa iddiaları.
e) Bir senedin sahibi elinde beklenmeyen bir olay veya zorlayıcı bir nedenle yahut usulüne göre teslim edilen bir memur elinde veya noterlikte herhangi bir şekilde kaybolduğu kanısını kuvvetlendirecek delil veya emarelerin bulunması hâli.
Şeklinde bu halleri saymıştır.
Mülga 1086 sayılı HUMK ile 293/1 “Usul ve füru, birader ve hemşire veya karı koca ve kayınpeder ve valide ile damat ve gelin arasındaki muameleler” şeklinde şahit dinlenilecek ve delil değeri izafe edilecek durumları şu anki düzenleme ile muadil göstermiştir.
Gerek eski gerekse de yeni kanun döneminde yansoy hısımlığı ile usül-füru hısımlığına dahil olmayan hâllere dair açık bir düzenleme bulunmamaktadır.
Kanunun tahdidi ve tâdadi, sınırlı ve sayılı düzenlemesi olduğu görülmektedir, buna muakbil aşağıda değinileceği üzere 203/1-b anlamında hisse devrine dair temel ilişkiyi ve bunun ivazlı ya da ivazsız olacağına dair mirasçılar arası hukuki işlemlerin senede bağlanmaması ülkemşizde teamül halindedir.
Kıymetli evrak hukuku açısından hadise ve senedin tanzim şekli ve gayesi incelendiğinde;
Yargıtay … Hukuk Dairesi Esas No: … -Karar No: …
“… Alacaklı tarafından başlatılan bonoya dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte borçlunun dayanak bononun teminat senedi olduğunu ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece dayanak senet arkasındaki şerh doğrultusunda şikayetin kabulü ile takibin muteriz borçlu yönünden iptali ile asıl alacağın %20’si oranında tazminatın davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verildiği görülmüştür.
Takip konusu senet fotokopisinin arka yüzünde, “İş bu senet … İnş. San. Ve Tic. A.Ş. ile … İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti. arasında imzalanan 02/09/2013 tarih ve … sayılı sözleşmenin 28. maddesine istinaden düzenlenmiştir. 3. kişilere ciro edilemez. Veriliş amacı dışında kullanılamaz.” ibarelerinin yer aldığı, belirtilen sözleşmenin 28. maddesinde de … firmasının 300.000.-TL değerinde teminat senedi vereceğinin yazılı olduğu görülmektedir. Bu hali senedin 6762 Sayılı Kanunun 688/2. maddesine (6102 Sayılı TTK’nun 776/1-b maddesine) göre “kayıtsız şartsız muayyen bir bedeli ödeme vaadi” unsurunu taşımadığı, bu nedenle kambiyo vasfında olmadığı açıktır. …”
Yargıtay …. Hukuk Dairesi Esas No:… -Karar No: …
“… Dava, limited şirket hisse devir sözleşmesine dayalı olarak verilen senede yönelik yapılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir. Taraflar arasında 30.11.2005 tarihli protokol doğrultusunda düzenlenen teminat senedi, davadışı … Gıda Ltd. Şti.’nin 30.11.2005 tarihine kadar olan vergi borçlarının 30.12.2006 tarihine kadar ödenmesini teminen verilmiştir. Her ne kadar davalılar tarafından Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne ödeme yapılmamışsa da, davacı da 1. derecede şirketin sorumlu olduğu vergi borcunu takip ve dava tarihi itibariyle ödemiş değildir. Davacı vergi borcunun ödenmesi karşılığında hissesini devredip şirketten ayrıldığından ve henüz vergi dairesine de ödeme yapmadığından böyle bir talepte bulunamayacak ve teminat senedini takibe koyamayacaktır. Davacı tarafından şirketin vergi borçlarına ilişkin bir ödeme yapıldığında teminat senedi karşılıklı hale gelecektir. Bu durumda mahkemece, taraflar arasındaki protokol ve senedin veriliş amacı dikkate alındığında davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir. ….”
Bu doğrultuda örnek içtihatlar bağlamında da dava konusu hadisede klasik, teknik bir kambiyo taahhüdü ve ilişkisi olmayıp teminat gayesine matuf sened verildiği aşikar olup gerek senedin tanzim ve ihdas şekli gerekse de temel ilişkiye dair vekaletname muhtevası itibarile;
İspat yükünün davacıda olduğu kıymetli evrak menfi tespit davası değil genel hükümlere göre ispat yükünün davalıda olduğu bir menfi tespit davası mevzubahis olmaktadır.
Davalı taraf cevabı ve iddiaları ile davalı asilin isticvabında teknik bir bono ilişkisine matuf açıklamalar yapılmakta olup davalının kendi ispat yüküne müteveccih beyan, delil vb sunulmadığı anlaşılmaktadır.
Taraflar arası temel ilişkinin irdelenmesi için alınan bilirkişi raporu muhtevası itibari ile;
1-) Davalı tarafından Bornova Tapu Müdürlüğünce gerçekleştirilen davalı tarafından babasından miras kalan … Mahallesindeki taşınmaz hissesinin davacı tarafa … nolu Satış Suretiyle Pay Temliki işleminin yapılmış olduğu,..”
Toplanan deliller ve tapu kayıtları ile işbu vakıa ispatlanmıştır.
2-) Davalı tarafından Kars Tapu Müdü anılmış olan davalı tarafından babasından miras kalan Kars ili Subatan Köyündeki taşınmaz hisselerinin davacı tarafa devri (satışı) terkin işlemi konusundaki hukuki yönden değerlendirmenin Mahkemenin takdirinde olduğu görüş ve kanaatine varıldığı, …..”
Şeklindeki tespit yönünden;
Bu yönde ayrıca ve açıkça sözleşme bulunmamakla beraber vekâletnamenin umumi olarak T.C. Hudutları dahilinde ibaresini havi oluşu, davacı beyanları, tapu kayıtları ve tanık anlatımları,
Tanıkların yanı zamanda vekaletnamede de adı geçen hisse devri ve intikale onu mirasçılar olması ve teminat senedi mahiyetli bononun mevcudiyeti itibari ile;
Hukuki değerlendirmenin mahkemeye bırakılmış olması doğru olup davalının davacıya temlik tescil borcunun doğduğu anlaşılmıştır.
3-Davacı ile davalı taraf arasındaki uyuşmazlığın; icra takip konusu yapılmış olan davacı tarafından davalı taraf adına keşide edilmiş olan 25/05/2017 düzenlenme tarihli 04.09.2017 ödeme tarihli 30.000,00 TL tutarlı senetten kaynaklandığı,…”
Şeklindeki tespit yönünden;
Davanın özünün bu husus olması açısından ayrıca bir açıklamaya gerek bulunmamaktadır.
4-Dava dosyasının incelenmesinde; davacı ile davalı ve diğer mirasçılar arasında taşınmazlara ait hisse payı devirleri karşılığında ne miktarda ve hangi şartlarda ödeme yapılacağına dair düzenlenmiş bulunan herhangi bir sözleşmeye rastlanılmamış olduğu,…”
Şeklindeki tespit yönünden;
Bu yönde ayrıca ve açıkça sözleşme bulunmamakla beraber vekâletnamenin ve bu anlamda gerek mülga 818 sayılı Kanun gerekse de halihazırdaki 6098 sayılı Kanun açısından vekalet akdi yazılı şekle tabi olmadığı gibi;
Vekil müvekkil ilişkileri açısından ivazlı olabileceği gibi ivazsız da olabilmektedir.
Dolayısıyla yazılı şekil zorunluluğu bulunmayan iş bu vakıa açısından da vekâletnamenin muhtevası ile sened üzerindeki kayıt, taraflar arası mirasçılık ilişkileri ve tapu kayıtları bağlamında;
“Tüm varisler adına alındığı kaydı” ile kendisi dahil bütün varislerin hissesinin intikalinin vekâletnamenin muhtevası ile diğer delillerle ispatlanmış olduğundan;
Temel ilişkide gayrımenkul hisse intikalinin ivazlı ya da ivazsız olduğuna dair borçlar kanunu umumi hükümlere göre ivazsız da yapılabileceği,
Yine hisse devri şeklindeki muamelede hukukumuzda ayrıca mirasçılara arasında dayanak tapu kaydına yansıtılan satış, bağış vb devir ve ferağ sebebinin gösterilmesinin adet olmadığı bilinmekle,
Bu yönden ayrıca değerlendirme yapılmamıştır.
Dolayısıyla, bilirkişi tarafından
“…. davacı tarafından davalı taraf adına keşide edilmiş ve dava konusu olan senedin sadece davalı tarafın İzmir ve Kars İlindeki taşınmazlardaki hissesinin devri karşılığında teminat amacıyla verilip verilmediği, davacı tarafından davalı tarafa ne miktarda ödeme yapıldığı konusunda herhangi bir somut belge bulunmadığından tespitin yapılamamış olduğu,…”
Şeklindeki tespit açısından taraflar arsındaki ilişki, mer’i mevzuat ve gayrımenkul tatbikatının yanısıra ayrıca bu yönde bir iddia ve ihtilaf bulunmamakla bu hususta hadfisenin tetkik ve tahkikine lüzum olmadığı,
Raporda bu tespitin genel manada umumi borç ilişkilerinin analizine dair olduğu ve haddizatında tespitin de doğru olduğu anlaşılmaktadır.
Hakeza; bilirkişi tarafından da bu cihet fark edilmekle;
“…Ancak, yukarıda açıklandığı üzere davalı tarafından İzmir ilindeki taşınmaza ait hissesini davacı tarafa devir yapmış olup, Kars İlindeki taşınmazlara ait hisselerinin ise davacı tarafa devri (satışı) terkin işlemi konusundaki hukuki yönden değerlendirme, Mahkemenin takdirinde olduğu…”
Şeklinde tespit yapılmış olup;
Gerekçede de bilumum dava konusuna dair açıklama bulunmakla;
Açıklanan gerekçelerle davanın kabulü cihetinde aşağıdaki şekilde hüküm tesisine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;

1-Davanın KABULÜNE,
i-)İzmir …İcra Müdürlüğü’nün … E.sayılı dosyasında davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine ve takibin iptaline,
ii-)Davalı tarafından yapılan takibin haksız ve alacağın likit olduğu kabul edildiğinden hüküm altına alınan 33.714,25 TL alacak üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 2.303,02 TL nisbi karar ve ilam harcından peşin alınan 575,76 TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 1.727,26 TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacının kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir ve tayin edilen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 57,50 TL e-tebligat masrafı, 65,00 TL posta masrafı, 600,00 TL bilirkişi ücreti, 1,75 TL KEP ücreti, 90,00 TL tanıklık ücreti toplamı 949,05 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvurma harcı, 575,76 TL peşin harcı, 73,10 TL tedbir talebi harcı toplam 693,26 TL’nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
6-HUAK 18/A Maddesi gereğince zorunlu arabuluculuk kapsamında suç üstü ödeneğinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin 6831 Sayılı Yasa hükümlerine göre davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davalı tarafından yatırılan delil avansı ve yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
Dair ; davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı vekilinin yokluğunda;
Dair karar HMK 341 vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer mahkemeye verilecek dilekçe ile istinaf yoluna başvurabileceği belirtilerek; Açıkça okunup usulden anlatıldı.20/02/2023

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza