Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/447 E. 2021/878 K. 20.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/447
KARAR NO : 2021/878

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 27/12/2018
KARAR TARİHİ : 20/12/2021

Mahkememizde görülen Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 06/11/2016 tarihinde müvekkili … idaresindeki … … … plakalı motosikleti ile davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan … … … araçlar arasında yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, aracın … nolu poliçe ile davalı sigorta şirketi nezdinde 22/05/2016-22/05/2017 tarihileri arasında Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ile sigortalı olduğunu, kaza sonrasında yaralanan müvekkilinin bacağında kırık meydana geldiğini, çeşitli operasyonlar geçirdiğini, Tavas Devlet Hastanesinde tedavi gördüğünü, Ege Üniversitesi Hastanesi Sağlık Kurulunun 25/09/2018 tarihli raporuna göre kaza sonrası müvekkilinin %13 oranında engeli olduğunu, sigorta şirketine 25/10/2018 tarihinde başvuru yapıldığını, davalı sigorta şirketince 30/11/2018 tarihinde 36.522,00 TL ödeme yapıldığını, itiraz üzerine 17/11/2018 tarihli elektronik posta yolu ile aktüeryal hesaplama sonucu çıkan tutarın ödendiği, şirketlerinin sorumluluğunun kalmadığının belirtildiğini, maddi zararın davalı sigorta şirketi tarafından ödenen tazminat miktarından çok çok üzerinde olduğunu, açıklanan ve re’sen gözönüne alınacak sebeplerle müvekkilinin fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak kaydı ile maddi tazminat alacağına mahsuben 500,00 TL nin sigorta şirketinin temerrüt tarihi olan 07/11/2018 tarihinden itibaren tümerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiş, bilahare 08/12/2020 tarihli açıklama dilekçesi ile, Mahkemenizin yukarıda numarası yazılı dosyası ile görülmekte olan davamızda, maddi tazminat olarak talep edilen 500,00 TL’nin, 250,00 TL’sinin geçici iş göremezlik, 250,00 TL’sinin ise sürekli (kalıcı) iş göremezlik zararına ilişkin tazminat olduğunu talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili tarafından sunulan 24/11/2021 tarihli harçlandırılmış bedel artırım dilekçesi ile, fazlaya ilişkin talep ve dava hakkımız saklı kalmak kaydı ile bakiye alacakları için müddeabihi arttırım taleplerinin kabulü ile henüz harcı yatmamış olan bakiye geçici iş göremezlik tazminatı için 23.656,10 TL ile bakiye kalıcı (sürekli) iş göremezlik tazminatı için 49.817,21 TL olmak üzere toplam 73.473,31 TL’lik kısmın harçlandırılmasını, tazminat alacakları için sigorta şirketinin temerrüt tarihinden itibaren temerrüt faizi, masraf ve vekalet ücreti ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından açılan davanın haksız olduğunu, davalının davacıya borcu bulunmadığını, davalı şirketin sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında, poliçe teminatı dahilinde ve poliçe teminat limitiyle sınırlı olarak sorumlu olduğunu, yapılan incelemede davalı tarafa %8 maluliyet oranına göre 36.522,00 TL ödeme yapıldığını, kusur ve malulliyet oranının tespiti bakımından ATK raporu alınması gerektiğini, davacının gelirini ispat edememesi halinde asgari ücretin esas alınmasını ve yapılan ödemelerin mahsup edilmesi gerektiğini, kask kullanmayan davalının kusurunun da dikkate alınması gerektiğini belirttiği ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce deliller toplanılmış, davacı vekili tarafından kaza tespit tutanağı, olay yeri fotoğrafları, tedavi belgeleri ve davacıya ait şahsi belgeler ibraz edilmiş, Tavas Devlet Hastanesinden davacıya ait tedavi belgeleri celbedilmiş, Tavas Cumhuriyet Başsavcılığının …/… Soruşturma …/… Karar sayılı dosya ile takipsizlik kararı sayılı dosyasının celbedilmiş, incelenmesinde; müştekisi … … olan, müşteki sanık … hakkında Tavas Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan dolayı yapılan soruşturma sonucu şüpheli hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği görülmüştür.
Dava konusu kaza sebebiyle taraflara atfı kabil kusur durumu yönünden dosyamız İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderilmiş, ATK Trafik İhtisas Dairesi’nin 31/07/2019 tarihli raporunda, dava dışı sürücü … …’nun meydana gelen kazada %100 oranında kusurlu olduğu davacı sürücü …’nın ise kusursuz olduğu rapor edilmiş, alınan bu rapor Mahkememizce yeterli ve hükme esas almaya nitelikte değerlendirilmiştir.
Davacının kaza sonrasında görmüş olduğu tedaviye ilişkin muayene ve tedavi evrakları Denizli Tavas Devlet Hastanesi ve Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinden getirtilmiş, davacının maluliyeti yönünden Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesinden ve İstanbul Adli Tıp Kurumu İkinci İhtisas Kurulu’ndan raporlar aldırılmış, maluliyet oranlarındaki çelişkinin giderilmesi yönünden dosyamız İstanbul Adli Tıp Kurumu Üst Kurulu’na gönderilerek alınan 17/06/2021 tarihli rapor içeriği Mahkememizce yeterli ve hükme esas almaya nitelikte değerlendirilmiştir.
Alınan kusur durumuna ilişkin rapor ve maluliyet durumuna ilişkin raporlara müteakip dosya talep edilen tazminat bedeli yönünden aktüerya bilirkişisine tevdi olunmuş, aktüerya bilirkişisinden tanzim kılınan 17/11/2021 tarihli bilirkişi raporu Mahkememizce yeterli ve hükme esas almaya nitelikte değerlendirilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; davaya konu 06.11.2016 tarihinde saat 13.40 sıralarında davacı sürücü … sevk ve idaresindeki … … … plakalı motosikletle … yönünden gelip … yönünde seyirle olay yerine geldiğinde aracının ön kısmı ile, karşı yönden gelmekte olan dava dışı sürücü … … sevk ve idaresindeki … … … plakalı otomobilin sağ ön köşe kısımlarının çarpışması sonucu davacı sürücünün yaralanması nedeni ile meydana gelen trafik kazasında, dava dışı sürücü … … sevk ve idaresindeki otomobille kendi şeridinde seyretmesi gerekirken karşı şeridi kullanarak seyretmesi, tekrar kendi şeridine dönmeye çalışmışsa da bunda geç kalması nedeni ile şerit ihlali ile olaya sebebiyet verdiğinden asli ve tam kusurlu olduğu, davacı … sevk ve idaresindeki motosikletle kendi
şeridinde nizami bir şekilde seyri sırasında şeridine girip önünü kapatan dava dışı sürücü idaresindeki araçla çarpışması sonucu karıştığı olayda alacak bir önlemi olmadığı, ayrıca olayda etkenlik arzedecek herhangi bir trafik kural ihlali de görülmediğinden herhangi bir kusurunun bulunmadığı, meydana gelen kaza nedeni ile … oğlu, … doğumlu …’nın 06/11/2016 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının, 03.08.2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmenliği ile bu Yönetmelik kapsamında yer almayan bölüm, cetvel ve listeler için, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle 1 kabul olunarak: A %5, E cetveline göre %4.0 oranında meslekte kazanma gücünü kaybettiği, kaza tarihi dikkate alındığında işbu davada 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümlerinin uygulanması gerektiği, bu kapsamında, ortopedi, alt ekstremite tablo 3.3’e göre %5 olup tablo 3.2 ye göre: kişinin tüm vücut engellilik oranının %3 olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceği, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2020/2598 esas 2021/34 karar sayılı 14.01.2021 tarihli kararında ile artık hesaplamada PMF yaşam tablosunun değil, TRH 2010 yaşam tablosunun ülke gerçeklerine daha uygun olduğuna dair ilamın, bu hali ile … doğumlu davacı …’nın 06.11.2016 kaza tarihinde (24) yıl (6) ay yaşında, TRH-2010 Hayat Tablosuna göre yaşam süresi sonu (74) yıl (8) ay olup ve bakiye yaşam süresi (50) yıl (2) ay hesap edildiği, ölüm ve bedensel zarar nedeniyle tazminat hesaplarında, Yargıtay’ın da benimsediği genel kural, çalışma yaşının 18-60 yaş arası olması, 60 yaşından sonraki dönemde ise çalışmadığı yani pasif dönemde olduğunun kabul edildiği, davacı ziraat fakültesi mezun olup, 13.06.2016 tarihinde ilk işe girdiği dosya içerisinde bulunan SGK hizmet döküm cetvelinden anlaşıldığı, dava konusu kazanın işe giriş tarihinden 4,5 ay sonra gerçekleştiği, SGK hizmet döküm cetveline göre, 2018 yılının 10. ayına kadar davacının geliri belli olmakla işbu dönemde belirlenen gelir dikkate alındığında 2018 yılı 10 ay ve sonraki dönem bakımından gelirinin de asgari ücrete oranlaması yapılarak raporda hesaplama yapılması gerektiği, geçici iş göremezlik zararının, yaralının trafik kazası nedeniyle geçici olarak çalışamadığı istirahat süresini kapsadığı, davacının kaza sonucunda 06.11.2016 – 06.08.2017 arası toplam 9 ay istirahat süresi boyunca çalışamamış bulunduğu ve bu süre boyunca iş gücü kaybının %100 olduğu, AGİ dahil net asgari ücret ile katın çarpılması üzerinden yapılması sonucu toplam zararının 23.906,10 TL olduğu, dava konusu kazaya karışan ve sürücüsü %100 kusurlu olan … … … plakalı aracın kaza tarihi 06.11.2016 kaza tarihini de kapsayan 22.05.2016-2017 tarihleri arasında … sayılı poliçe ile… Sigorta Şirketi tarafından Trafik (ZMM) sigortası teminat örüntüsüne alındığı, kaza tarihinde sakatlanma teminat limitinin 310.000,00 TL olduğu, kazanın teminat süresi içinde meydana geldiği, sigorta şirketi tarafından da sigortalısı araç sürücüsü kusurlu kabul edilerek, zarar görene 30.11.2018 tarihinde 36.522,00 TL ödendiği, davacı zarar görenin TRH 2010 yaşam tablosu ve gelirin %10 artışı ile %10 iskontoya tabii tutulması ile işbu kaza nedeniyle uğradığı zarar miktarının geçici iş göremez kaldığı dönemde 23.906,10 TL, kalıcı iş göremez kaldığı dönemde bilinen 6.772,59 TL, işleyecek aktif 76.909,69 TL, işleyecek pasif 12.813,53 TL toplam 120.401,91 TL tespit edildiği, sigorta şirketi tarafından 30.11.2018 tarihinde 36.522,00 TL ödeme yapıldığı, ödenen bedelin rapor tarihine göre güncelleştirilmiş bedelinin, tespit edilen zarardan mahsubu ile bakiye zararının 30.11.2018 ödeme tarihi ile 19.11.2021 rapor tarihi arasında 1085 gün olup 36.522,00 TL x 9 / 360 x 1085 = 9.906,60 TL faiz, mahsup edilecek bedelin ise 36.522,00 + 9.906,60 = 46.428,60 TL sı olmakla bakiye maluliyet zararının 120.401,91 – 46.428,60 =73.973,31 TL olduğu, davalı sigorta şirketinin tespit olunan zararın tamamından sorumlu olduğu, öte yandan işbu bedeller yönünden temerrüdün ödeme tarihi olan 30/11/2018 tarihi itibariyle gerçekleştiği anlaşılmakla, temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile poliçe teminat limiti dahilinde sorumlu tutulması kanaatine varılarak 23.906,10 TL geçici iş göremezlik tazminatı ile 50.067,21 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 73.973,31 TL maddi tazminatın 30/11/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesisine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
Davanın KABULÜ ile, davaya konu 23.906,10 TL geçici iş göremezlik tazminatı ile 50.067,21 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 73.973,31 TL maddi tazminatın 30/11/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Harçlar Yasası gereğince karar tarihi itibariyle alınması gereken 5.053,12 TL nispi ilam harcından, peşin alınan 35,90 TL nispi harç ve değer arttırım nedeniyle alınan 250,95 TL tamamlama harcı indirildikten sonra kalan 4.766,27 TL harcın davalıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından işbu dava nedeniyle sarf edilen harç 335,75 TL, ATK, bilirkişi ücreti, tebligat-posta masrafı toplam 5.284,60 TL ile Dokuz Eylül Üniversitesi ATK fatura bedeli 1.200,00 TL olmak üzere toplam 6.820,35 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacının kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca, takdir ve tayin edilen 10.416,53 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan ancak sarf edilmeyen gider avansından kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde taraflara resen iadesine,
Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.
20/12/2021

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)