Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/325 E. 2023/277 K. 29.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/325 Esas
KARAR NO : 2023/277
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 26/12/2018
KARAR TARİHİ : 29/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 06/08/2017 tarihinde davalı şirketin sigortacısı bulunduğu … plaka sayılı araç sürücüsünün davacıların içinde bulunduğu …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araca çarpması neticesinde … ve …’ın yaralanmasına neden olduğunu, müvekkillerinin bu kazadan kaynaklı geçici ve kalıcı maluliyetlerinin ve bu maluliyete tekabül eden maddi zararlarının davalıdan tazmini amacı ile 100,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsilinin talep edildiği, usul ekonomisi açısından dosyanın bilirkişiye tevdiinin talep edildiği görüldü.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava açılmadan önce sigorta kuruluşuna yapılması ve zorunlu mali zorunluluk sigortası genel şartları ile belirlenen belgelerin sigorta şirketine teslim edilmesinin yasal bir zorunluluk olduğunu, istenilen evraklarda eksiklik olması durumunda başvuru şartının yerine getirilmediğinin kabulü gerektiğini sigorta şirketinde genel şartlarda belirtilen belgeler talep edilmesine rağmen ilgili belgelerin teslim edilmediğini, dava şartının yerine gelmediğini, Savcılık soruşturması yada ceza dosyası sırasında uzlaşma var ise davanın reddi gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminat taleplerinin trafik sigortası genel şartları uyarınca tedavi tazminatı içinde değerlendirildiğinden teminat dışında kaldığını, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun kusur oranı ve sigorta poliçesi limiti ile sınırlı olduğunu, arka koltukta oturan davacıların koruyucu tertibat kullanıp kullanmadıklarının belli olmadığını, arka yolcu olarak davacının kusuru oranında tazminat miktarından indirim yapılmasını talep ettiklerini, SGK tarafından yapılan ödeme varsa tazminattan indirilmesi gerektiğini, faizin dava tarihinden itibaren başlaması gerektiğini beyanla davanın öncelikle dava şartı ile usulden ve esastan reddini talep ettiği görüldü.
Mahkememizce davacıların Ege Üniversitesi ATK Anabilim Dalı Başkanlığı’ na sevki sağlanarak sürekli iş göremezlik oranı ile geçici iş göremezlik süresinin tespiti bakımından rapor aldırılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE & NETİCE VE KANAAT:
Ege Üniv. Adli Tıp Ana Bilim Dalı tarafından hazırlanan rapora göre; Şahsın incelenen tıbbi evrakı, yapılan muayenesi ve istenen Radyoloji konsültasyonu sonucunda; yaralanmasının sekel bırakmadan iyileşmiş olduğu görüldüğünden, 27.02.1988 doğumlu …’ın 06.08.2017 tarihli trafik kazasına bağlı olarak oluşan sakatlık oranı, olay tarihinde yürürlükte olan “Engellilik Ölçütü Sınıflandırılması ve Engellilere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik” (Resmi Gazete, Mart 2013 tarihli 28603 sayılı) göz önüne alınarak değerlendirildiğinde;
1.Kişinin sakatlık oranının %0 (yüzde sıfir) olduğu,
2.Olayda meydana gelen yaralanmasının fizyolojik ortalama tıbbi iyileşme süresi 3 (üç) ay olarak kabul edilmekte ise de kişiden kişiye farklılık gösterebileceğinden kesin iyileşme süresinin kişinin takip ve tedavisini yapan hekimler (sağlık kuruluşu) tarafından düzenlenmiş istirahat veya çalışabilir raporu ile belirlenebileceği,
3.Şahıs Anabilim Dalımızda 22.05.2019 tarihinde yapılan muayenesinde sol ayak bileği ile ilgili şikayetler tariflemiş olmakla birlikte incelenen evrakta sol dize yakın bölgede baldır kemiğinde (fibula) kırık saptandığından, sol ayak bileği ile ilgili herhangi bir yaralanmadan söz edilmediğinden ve EÜTF Radyoloji Anabilim Dalınca raporlanan güncel radyolojik tetkikinde “eski fibula fraktürü nedeniyle tetkik edilen olguda güncel tetkikte görüntü alanındaki kemik yapıların medullar ve korteks ilişkisinin olağan olduğu, eski veya yeni fraktüre ait fissürün direk grafi sınırlarında ayırt edilmediği” belirtildiğinden sol ayak bileği ile ilgili şikayetler hesaplamaya dahil edilecek bir arıza olarak değerlendirilmemiştir.
4.Davacının bu kaza nedeniyle SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderlerinin ne kadar olabileceği hususunun Sosyal Güvenlik Uzmanı bir bilirkişi tarafından belirlenmesinin uygun olacağı,
12.12.1998 doğumlu Osman YILMAZ’ın incelenen evrakı, yapılan muayenesi ve istenen EÜTF Nöroloji Anabilim Dalı konsültasyon sonucu birlikte değerlendirildiğinde;
Şahsın 06.08.2017 tarihinde araç içi trafik kazası sonucu yaralandığı, Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde tedavisinin yapıldığı anlaşılmıştır.
İncelenen evrakta (no: 3) trafik kazası sonrası sağ kolda (humerus distal 1/3 diyafizde) parçalı kırık olduğu, yapılan muayenesinde nörovasküler (sinir ve damar ile ilgili) bir patoloji bulunmadığı, duyu muayenesinin normal, kas güçlerinin de tam olduğu belirtilmiştir.
Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Ortopedi Kliniğinin 06.08.2017 tarihli operasyon notunda; kırığa müdahalenin yapıldığı, ulnar ve radial sinire ulaşıldığı, korunduğu, ancak ameliyat sonrası sinir arızası nedeniyle fizik tedavi aldığı,
Tarafımızca 22.05.2019 tarihinde yapılan muayenesinde; şahıs sağ omuzda ağrı, sızlama şikayeti tariflemiş olup sağ el bileği ile ilgili bir şikayetinin olmadığını belirtmiş ve yapılan ortopedik muayenesinde omuz ve dirsek eklem hareket açıklıklarının normal olduğu görülmüştür. EÜTF Nöroloji Anabilim Dalından konsültasyon istenmiştir. Sağ el bileği ve el parmak kas gücü *4/5 düzeyinde bulunmuştur.
EÜTEF Nöroloji Anabilim Dalının konsültasyon cevabında özetle, radial ve ulnar sinirde kalıcı sekel olup olmadığının belirlenebilmesi için 4 (dört) ay sonra değerlendirilmesinin uygun olacağı belirtilmiştir.
Yukarıda özetlenen bilgi ve bulgular doğrultusunda; şahısta 06.08.2017 tarihli trafik kazası sonrası sadece sağ kolda (humerusta) parçalı kırık meydana geldiği, sinir hasarının olmadığı, 22.05.2019 tarihinde tarafımızca yapılan muayenesinde eklem hareket açıklıklarının bilateral eşit ve doğal olduğu ancak, kırık nedeniyle yapılan ameliyat sonrasındaki dönemde radial sinirin gerilmesine bağlı semptomlar (kas gücünde minimal zayıflama) geliştiği anlaşılmıştır. Bu nedenle;
06.08.2017 tarihli trafik kazası sonucu meydana gelen kırık için yapılan ameliyat sonrası gelişen sinir hasarı ile trafik kazası arasındaki illiyetin Mahkemenizce kurulması halinde; 4 (dört) ay sonra şahsın EBÜTF Nöroloji Anabilim Dalına gönderilerek meydana gelen sinir hasarının kalıcı gkup olmadığını belirten bir raporun aldırılması ve bu raporun Anabilim Dalımıza gönderilmesi halinde sinir hasarı göz önünde bulundurularak istenen husustaki rapor düzenlenebilecektir.
06.08.2017 tarihli trafik kazası sonucu meydana gelen kırık için yapılan ameliyat sonrası gelişen sinir hasarı ile trafik kazası arasındaki illiyetin Mahkemenizce kurulmaması halinde; şahısta omuz ve dirsek eklem hareket açıklıklarının bilateral eşit ve doğal olması nedeniyle olay tarihinde yürürlükte olan “Engellilik Ölçütü Sınıflandırılması ve Engellilere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik” (Resmi Gazete, Mart 2013 tarihli 28603 sayılı) göz önünde bulundurulduğunda; sağ kol (humerus) kırığına bağlı maluliyet oranının 0 (sıfır) olduğu, tıbbi iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 4 (dört) ay olarak kabulünün uygun olacağı belirlenmiştir.
Davacı vekilinin yeni bir rapor alınmasına yönelik beyanları değerlendirilerek dosyanın İstanbul Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi’ne gönderilerek Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Sağlık Kurulunun 30/07/2019 tarih ve 677 sayılı raporu ile 06/08/2017 tarihinde yürürlükte olan mevzuat hükümleri nazara alınarak davacılar yönünden maluliyet raporu (geçici-kalıcı) alındığı, Adli Tıp Kurumu Başkanlığının 06/05/2022 tarih ve … sayılı raporunda özetle;
… ve Memnune kızı 1988 doğumlu …’ın 06.08.2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliğe göre maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmadığından;
1-Kişinin tüm vücut engellilik oranının % 0 (yüzdesıfır) olduğu,
2-İyileşme süresinin (iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği,
Murat ve Şerife oğlu 1998 doğumlu …’ın 06.08.2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliğe göre maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmadığından;
1-Kişinin tüm vücut engellilik oranının % 0 (yüzdesıfır) olduğu,
2-İyileşme süresinin (iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği rapor edilmiştir.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, dosya ve ekleri hesap bilirkişisine tevdi edilerek, tarafların davaya konu kazanın oluşumunda tazminat miktarlarının tespiti yönünden bilirkişi heyetinden rapor aldırılmış, bilirkişi raporunda özetle;
1) Dava konusu olay nedeni ile davacı … için geçici iş görmezlik zararı 4.292,19 TL olarak hesaplandığı,
2) Dava konusu olay nedeni ile davacı … için geçici iş görmezlik zararı 5.722,92 TL olarak hesaplandığı rapor edilmiştir.
Mahkememizce aldırılan bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili 17/02/2023 tarihli değer arttırım dilekçesiyle; Fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydı ile, dava dilekçesinde talep ettikleri 25,00′ er-TL geçici maluliyet, 25,00′ er-TL kalıcı maluliyet toplam 100,00 TL miktarındaki dava değerini HMK 107.md kapsamında artırarak, geçici iş görmezlik tazminatları bakımından, müvekkili … için 4.292,19 TL, müvekkili … için 5.722,92 TL olmak üzere toplam 10.015,11 TL’nin olay tarihinden itibaren hesaplanacak olan yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı müvekkillere verilmesini talep etmiş, söz konusu talebini harçlandırmış ve taraflara tebliğe çıkartılmıştır.
Dava; 06/08/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu davacıların sürekli iş göremezlik oranı ile geçici iş göremezlik süresi nedeniyle uğramış olduğu maddi zararlarının kazaya sebebiyet veren aracın ZMMS sigortacısından tahsili istemine ilişkindir.
6098 Sayılı TBK nun 54.maddesinin 3.bendinde çalışma gücünün azalmasından yada yitirilmesinden doğan kayıpların bedensel zarar kavramı içinde sayıldığı anlaşılmaktadır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve kaza tarihinde yürürlükte bulunan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na göre, kara yolu zorunlu mali sorumluluk(trafik) sigortası, bir motorlu aracın kara yolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne, yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan hukuki sorumluluğu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve kanun gereği yapılması zorunlu olan sigorta türüdür.
Kaza sonucu, davacıların %0 oranında sürekli iş göremezliğe uğradığı, geçici iş göremezlik sürelerinin ise davacı …’ın üç ay, davacı …’ın dört ay olarak tespit edildiği anlaşılmıştır.
Elde ki davada, davalı, … plaka sayılı aracın trafik (ZMMS) sigortacısı sıfatına haiz olup, dava dışı işletenin ve onun eyleminden sorumlu olduğu kişinin (sürücünün) kusuru oranında ve poliçe limiti dahilinde zarar gören davacıya karşı sorumludur. Bu nedenle, davalının, trafik kazası sonucu davacıda oluşan geçici ve sürekli iş göremezliğe ilişkin tazminatları poliçe limiti dahilinde karşılaması gerekmektedir.
Toplanan delillerden, taraflar arasındaki uyuşmazlığın dava konusu kazaya karışan tarafların kusur oranlarının ne olduğu, davacıların geçici ve sürekli iş gücü kaybının bulunup bulunmadığı, varsa süre ve oranlarının ne olduğu, davacıların varsa SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderleri bulunup bulunmadığı, davacılar lehine tazminata hükmedilirse faiz başlangıç ve türünün ne olması gerektiği hususlarında toplandığı,
06/08/2017 tarihinde meydana gelen davaya konu trafik kazası sonucu yaralanarak sürekli malul hale gelen davacıların geçici iş göremezlikten kaynaklı maddi tazminat alacağının toplam 10.015,11 TL, davalı sigorta şirketinin tespit olunan zararın tamamından, temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile poliçe teminat limiti dahilinde sorumlu tutulması gerektiği anlaşıldığından Geçici işgöremezlik işkaybı bedeli olarak Türkiye Sigorta yönünden, 10.015,11 TL alacak kaleminin 22.11.2018’e(müracaat tarihi) KTK 97. Madde mucibince 15 gün ilavesi ile 08.12.2018 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılar … ve …’a verilmesine, davacılarda sürekli maluliyet oluşmadığından sürekli maluliyetten kaynaklı maddi tazminat alacağı talepleri hususunda davanın reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
a-)Geçici işgöremezlik işkaybı bedeli olarak Türkiye Sigorta yönünden, 10.015,11 TL alacak kaleminin 22.11.2018’e(müracaat tarihi) KTK 97. Madde mucibince 15 gün ilavesi ile 08.12.2018 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılar … ve …’a verilmesine,
b-)Kalıcı işgöremezlik işkaybı bedeline dair davanın reddine,(2 ayrı davacı bakımından 25’er den 50 TL harca esas değerin yargılama gider hesabında dikkate alınmasına)
GEÇİCİ İŞGÖREMEZLİK İŞKAYBI BEDELİ YÖNÜNDEN;
2-Alınması gereken 684,13 TL nispi ilam harcından, peşin alınan 35,90 TL ve 180,00 TL tamamlama harcının toplamı 215,90 TL’nın mahsubu ile eksik kalan 468,23 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacının kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre davanın kabul oranına göre takdir ve tayin edilen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
KALICI İŞGÖREMEZLİK İŞKAYBI BEDELİ YÖNÜNDEN;
4-Alınması gereken 179,90 TL nispi ilam harcının davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
5-Davalının kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre davanın red oranına göre takdir ve tayin edilen 50,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 51,00 TL tebligat gideri, 138,50 TL e-tebligat masrafı, 472,50 TL posta masrafı, 800,00 TL bilirkişi ücreti, 0,60 TL KEP ücreti, 2.335,00 TL ATK Fatura Bedeli toplamı 3.797,60 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesaplanan 3.778,73 TL’nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı tarafından peşin yatırılan 35,90 TL başvuru harcı, 35,90 TL peşin harç, 180,00 TL tamamlama harcı toplamı 251,80 TL.nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri ve yatırılan delil avansı bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Davacının yatırdığı gider avansından kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde re’sen davacıya iadesine,
Dair ; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda;
Dair ; HMK 341/2 hükmü mucibince kanunyolu olmaksızın miktar itibarıyla KESİN olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.29/03/2023

Katip…
e-imzalı

Hakim…
e-imzalı