Emsal Mahkeme Kararı İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/11 E. 2021/891 K. 22.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/11
KARAR NO : 2021/891

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 17/12/2018

BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN
…/… ESAS …/… KARAR SAYILI DOSYASI

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 17/12/2018
KARAR TARİHİ : 22/12/2021

Mahkememizde görülen Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememizin …/… esas sayılı dosyasında vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile diğer senet borçlusu … …’nin davalılardan … … …’nin akrabası olduklarını, davalı … … …’nin … … Şubesinden kullandığı 24/10/2011 tarihi ve … … … numaralı genel kredi sözleşmesine 30/05/2012 tarihinde kefil olarak kefaletname imzaladıklarını, akabinde yine kredinin teminatı olarak yine 30/05/2012 tanzim tarihli vadesi boş bırakılan davaya konu 48.000,00 TL senet düzenlenerek bankaya teslim edildiğini, davalı … … … tarafından kredi borçlarının tamamen kapatılmasından sonra 30.11.2015 tarihinde yeni bir kredi sözleşmesi yapıldığını ancak bu sözleşmede davacının kefaletinin bulunmadığını, bu kredi için … … … ve … … tarafından teminat senetleri verildiğini, ayrıca … … …’ye ait taşınmazların bankaya ipotek edildiğini, davalı … … …’nin ödeme güçlüğü çekmesi üzerine herhangi bir kefaleti olmamasına rağmen davacıya ihtarname çekildiğini, kredinin kat edildiği bildirilerek ödeme yapmasının istendiğini, daha önce alınan kredilere teminat olarak verilen 30.05.2012 tanzim tarihli 48.000,00 TL senedin ödeme tarihinin 11.05.2018 olarak yazılması suretiyle protesto ettirildiğini, bu senet için İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… D. İş sayılı dosyası ile ihtiyati haciz kararı alındığını ve İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… sayılı dosyası ile icrai haciz yapıldığını, davacının daha önce vermiş olduğu senedin banka tarafından kötüniyetli olarak vade tarihi eklenmek suretiyle kullanıldığını ve davacının borç altına sokulduğunu, bankanın alacağını tamamen tahsil etmek amacıyla bu yola başvurduğunu, bononun düzenlenme tarihine göre kredi sözleşmesinin kat tarihinden önce düzenlendiğinin açık olduğunu İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… sayılı dosyasında davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar adlarına duruşma gün ve saatini bildirir usulüne uygun tebligatlar tebliğ olunmuş, davalılardan … … …’nin usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermediği ve duruşmalara katılmadığı anlaşılmış, davalı … A.Ş. vekilinin cevap dilekçesi ile; TTK’nun 776. maddesinde yazılı tüm unsurları ihtiva eden, hukuken geçerli ve kambiyo senedi vasfını haiz olduğu tartışmasız olan icra takibi dayanağı bonolara ilişkin borçlunun iddiaları hukuka ve gerçeğe aykırı olduğunu, takip dayanağı borcun ve bonodaki imzaların ikrar edilmiş olması nedeni ile davanın reddine karar verilmesini, davaya ve takibe konu olan bononun bazı kısımlarının müvekkili alacaklı banka tarafından doldurulduğu ve bu buna bağlı olarak borç ilişkisinin de olmadığı iddiası da soyut ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu, açıklanan nedenlerle davacı/borçlunun davası haksız ve hukuka aykırı olmakla birlikte işbu davayı kötüniyetli olarak açmış olmaları sebebiyle tazminata mahkum edilmesi gerektiğini, davacı/borçlunun haksız, mesnetsiz, soyut ve hukuka aykırı davasının reddine, takibin, dava sonuna kadar tedbiren durdurulması talebinin reddine, davacı/borçlular aleyhine, dava değerinin %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı/borçlulara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Her iki dava dosyası arasında fiili ve hukuki irtibat bulunduğu değerlendirilmekle, Mahkememizin 25/09/2019 tarih …/… E. …/… K. Sayılı kararı ile işbu dosyanın Mahkememizin …/… esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Birleşen dosyada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile diğer senet borçluları … …, … … ve … …’nin davalılardan … … …’nin akrabası olduklarını, davalı … … …’nin … … Şubesinden kullandığı 24/10/2011 tarihi ve
… … … numaralı genel kredi sözleşmesine 19/09/2013 tarihinde kefil olarak kefaletname imzaladıklarını, akabinde yine kredinin teminatı olarak yine 04/10/2013 tanzim tarihli vadesi boş bırakılan davaya konu 200.000,00 TL senet düzenlenerek bankaya teslim edildiğini, davalı … … … tarafından kredi borçlarının tamamen kapatılmasından sonra 30.11.2015 tarihinde yeni bir kredi sözleşmesi yapıldığını ancak bu sözleşmede davacının kefaletinin bulunmadığını,bu kredi için … … … ve … … tarafından teminat senetleri verildiğini, ayrıca … … …’ye ait taşınmazların bankaya ipotek edildiğini, davalı … … …’nin ödeme güçlüğü çekmesi üzerine herhangi bir kefaleti olmamasına rağmen davacıya ihtarname çekildiğini, kredinin kat edildiği bildirilerek ödeme yapmasının istendiğini, daha önce alınan kredilere teminat olarak verilen 04.10.2013 tanzim tarihli 200.000,00 TL bedelli senedin ödeme tarihinin 11.05.2018 olarak yazılması suretiyle protesto ettirildiğini, bu senet için İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… D.İş sayılı dosyası ile ihtiyati haciz kararı alındığını ve İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… sayılı dosyası ile icrai haciz yapıldığını, davacının daha önce vermiş olduğu senedin banka tarafından kötüniyetli olarak vade tarihi eklenmek suretiyle kullanıldığını ve davacının borç altına sokulduğunu, bankanın alacağını tamamen tahsil etmek amacıyla bu yola başvurduğunu, İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… sayılı dosyasında davacının 04.10.2013 tanzim tarihli 200.000,00 TL bedelli, 11.05.2018 vade tarihli sened nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı yanca dosyaya sunulan Turgutlu … Noterliği’nin 09/11/2020 tarih … yevmiye numaralı mirasçılık belgesinin incelenmesinde, muris … … …’in 01/11/2020 tarihinde vefatı ile geriye mirasçıları olarak eşi … …, oğlu … …, … …, kızı … …’nun kaldığı, davacılar vekilinin muris mirasçılarının davaya devam edeceklerine ilişkin dilekçe ve vekaletnamesini dosyaya ibraz ettiği görülmüştür.
Davalılar adlarına duruşma gün ve saatini bildirir usulüne uygun tebligatlar tebliğ olunmuş, davalılardan … … …’nin usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermediği ve duruşmalara katılmadığı anlaşılmış, davalı … A.Ş. vekilinin cevap dilekçesi ile; TTK’nun 776. maddesinde yazılı tüm unsurları ihtiva eden, hukuken geçerli ve kambiyo senedi vasfını haiz olduğu tartışmasız olan icra takibi dayanağı bonolara ilişkin borçlunun iddiaları hukuka ve gerçeğe aykırı olduğunu, takip dayanağı borcun ve bonodaki imzaların ikrar edilmiş olması nedeni ile davanın reddine karar verilmesini, davaya ve takibe konu olan bononun bazı kısımlarının müvekkili alacaklı banka tarafından doldurulduğu ve bu buna bağlı olarak borç ilişkisinin de olmadığı iddiası da soyut ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu, açıklanan nedenlerle davacı/borçlunun davası haksız ve hukuka aykırı olmakla birlikte işbu davayı kötüniyetli olarak açmış olmaları sebebiyle tazminata mahkum edilmesi gerektiğini, davacı/borçlunun haksız, mesnetsiz, soyut ve hukuka aykırı davasının reddine, takibin, dava sonuna kadar tedbiren durdurulması talebinin reddine, davacı/borçlular aleyhine, dava değerinin %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı/borçlulara tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin talebine nazaran Mahkememizin 19.12.2018 ve 20/12/2018 tarihli asıl ve birleşen dosyadaki tensip tutanakları ile İİK 72. md gereğince icra dosyasına yatırılan paranın alacaklıya ödenmemesi yönünden tedbir kararı verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce deliller toplanılmış, davaya dayanak teşkil eden genel kredi sözleşmeleri, kredi kartı ve ihtiyaç kredisi sözleşmeleri, ihtarname ve tebliğ belgeleri dosyaya kazandırılmış, davaya dayanak teşkil eden İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; 25/05/2018 takip çıkışlı, 04/10/2013 keşide tarihli, 11/05/2018 vade tarihli 200.000,00 TL bedelli senede istinaden, davacı alacaklı … AŞ tarafından borçlular … … …, … … …, … …, … … aleyhine 200.000,00 TL asıl alacak, 650,00 TL işlemiş faiz, 600,00 TL %0,03 komisyon, 485,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti, 109,40 TL ihtiyati haciz masrafı olmak üzere toplam 201.844,40 TL takip tarihinden işleyecek %9,75 faiz, icra harç ve giderleri ile avukatlık ücretinin TBK 100 maddesi dikkate alınarak ve fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla talebine ilişkin olduğu,
İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …/… esas sayılı dosyasının UYAP sistemi üzerinden bir örneğinin geldiği, incelenmesinde; 25/05/2018 takip çıkışlı, 30/05/2012 keşide tarihli, 11/05/2018 vade tarihli 48.000,00 TL bedelli senede istinaden, davacı alacaklı … AŞ tarafından borçlular … … …, … … …, … …, … … aleyhine 48.000,00 TL asıl alacak, 156,00 TL işlemiş faiz, 144,00 TL %0,03 komisyon, 485,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti, 109,40 TL ihtiyati haciz masrafı olmak üzere toplam 48.894,40 TL takip tarihinden işleyecek %9,75 faiz, icra harç ve giderleri ile avukatlık ücretinin TBK 100 maddesi dikkate alınarak ve fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla talebine ilişkin olduğu görülmüştür.
Asıl dosya ve birleşen dosya üzerinden bankacı bilirkişi vasıtasıyla incelemeler yaptırılmış, bilirkişi tarafından düzenlenen rapor ve ek rapor, Mahkememizce yeterli ve hükme esas almaya elverişli nitelikte görülmüştür. Davacılar vekili, Mahkememizin son celsesinde davalı taraflara yemin teklifinde bulunmayacakları yönünde imzalı beyanda bulunmuştur.
Dava; menfi tespit istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; davalı kredi lehdarı … … …’nin 24.10.2011 tarihinde 20.000,00 TL limitli … … nolu genel kredi sözleşmesi imzaladığı, davacı … … …’nin söz konusu genel kredi sözleşmesinde 30.05.2012 tarihinde 48.000,00 TL’lık, 25.12.2012 tarihinde 40.000 TL’lık 19.09.2013 tarihinde de 200.000 TL’lık müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzasının bulunduğu, davacının imzaladığı kefaletnamelerin 2.1.maddesinde “Müşteri … … …’nin banka ile akdetmiş olduğu, 24.10.2011 tarih … … nolu genel kredi sözleşmesi, kapsamında kredi alanın kullandığı ve/veya kullanacağı nakdi ve/veya gayrı nakdi kredilerden kaynaklanan doğmuş ve doğacak borçlar ile her ne surette olursa olsun asaleten veya kefaleten doğmuş ve doğacak tüm borçlarının toplam 48.000,00 TL tutarlık kısmına kefil/kefiller tarafından diğer tüm kefiller ile birlikte müştereken ve müteselsilen kefil olunması iş bu sözleşmenin konusu oluşturmaktadır. İş bu sözleşmede farklı olarak tanımlanmamış olan terimler söz konusu terimlere GKS$’de atfedilen anlamları haiz olacaktır.” hususunun yer aldığını, davacının (kefilin) genel kredi sözleşmelerini kefil sıfatıyla imzaladığı tarihte/tarihlerde ayrıca davalı banka tarafından, davalı … … …’nin alacaklı olduğu, 30.05.2012 tanzim tarihli (kefalet tarihinde) 11.05.2018 vadeli 48.000,00 TL (kefalet miktarı kadar) bedelli (dava dışı … …’nin de borçlu olarak imzaladığı) ve 04.10.2013 tanzim tarihli 11.05.2018 vadeli 200.000,00 TL (kefalet miktarı kadar) bedelli (dava dışı … …, … …, … …’nin de borçlu olarak imzaladığı) 2 adet senedinde alındığı, bankacılık uygulamasında, kredi tahsis şartlarında yer alan lehdar ve kefillerin genel kredi sözleşmelerine imzalarının alınması yanı sıra ilave munzam teminat olarak senette alındığı, alınan bu senetlerin 1 TL iz değerle banka kayıtlarında nazım hesaplarda izlendiği, 30.05.2012 tanzim tarihli 48.000,00 TL’lık ve 04.10.2013 tarihinde 200.000,00 TL olarak alınan senetlerin de alındığı tarihteki nazım hesap (defter kaydı) giriş kaydı talep edilmiş ancak ibraz edilmediği, ibraz edilmiş olsa idi, banka kaydında senetle ilgili tüm bilgiler (düzenlendiği tarih, vade, senet meblağı, borçlular..) tespit edileceğini, kayıt ibraz edilmediğinden bu tespit yapılamadığını, davaya konu olan bu senetlerinde munzam teminat olarak alındığı, ibraz edilen genel kredi sözleşmesi sayfalarından yapılan tespite göre, davalı kredi lehdarı … … …’nin 03.11.2015 tarihinde yeni bir GKS imzaladığı, 28.04.2017 tarihinde de limitin 500.000,00 TL olduğu, bu genel kredi sözleşmesi ile ilgili kefaletname ibraz edilmediği dikkate alındığında … … …’ye şahsi imzası ve/veya ipotek vs. teminat karşılığı kredi/krediler kullandırıldığı, 22.03.2018 tarihli Beyoğlu … Noterliğinin
… nolu ihtarı ile, davalı kredi lehdarı … … …, davacı … …, dava dışı … … ve … …’ye çekildiği, ihtarnamede dgrytkr toplam 310.247,06 TL, ihtkredi toplam 22.600,94 TL, dgrytker toplam 58.969,53 TL, kredi kartı toplam 6.547,63 TL olmak üzere, toplam 398.365,16 TL’nin ödenmesinin talep edildiği, ihtara konu dgryekr toplam 310.247,06 TL ödenmeyen ticari kredi borcunun, davacının imzasının olmadığı ve sonradan davalı kredi lehdarı ile banka arasından düzenlenen 28.04.2017 tarihinde düzenlenen genel kredi sözleşmesi sonrası kullanıldığı, kredi ile ilgili düzenlenen ödeme planında da, davacının imzası olmadığı sadece lehdar imzası bulunduğu, ihtara konu ihtkredi toplam 22.600,94 TL lik kredinin 23.08.2017 tarihinde … … …’ye 23.000,00 TL tutarlı kredi kullandırıldığı, davalı … … …’nin ihtiyaç kredisi adı altında kullanılan kredi olduğu, Genel Kredi Sözleşmesi ile ilgili olmadığı, ihtara konu dgryter toplam 58.969,53 TL lik kredinin ticari nitelikli kredi olduğu, bu kredinin 28.04.2017 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi sonrası kullanılan kredi olduğu, ihtara konu kredi kartı toplam 6.547,63 TL lik kart borcunun Genel Kredi Sözleşmesinde ticari kart ile ilgili maddenin yer aldığı, davalı … … … ile ilgili olduğu, bankanın 22.03.2018 tarihli … nolu ihtarında yer alan kredi borçları ile ilgili olarak; asıl davadaki 25.05.2018 tarihli …/… nolu takibe konu toplam 201.844,40 TL’lık borç miktarı ile birleşen davadaki 25.05.2018 tarihli …/… nolu takibe konu toplam 48.000,00 TL’lık borç miktarından ihtarnamede talep edilen kredi borçları dikkate alındığında davacının sorumluluğunun derytkr toplam 310.247,06 TL yönünden, ödenmeyen ve ihtara konu olan KGF teminatlı taksitli ticari kredi borcunun 28.04.2017 tarihinde düzenlenen genel kredi sözleşmesi ile kullanıldığı, davacının imzasının olmadığı ve sonradan davalı kredi lehdarı ile banka arasından düzenlendiği belirlenen sözleşme, kredi ile ilgili düzenlenen ödeme planında da sadece lehdar imzası bulunduğu, davacının imzası olmadığı, ihtkredi toplam 22.600,94 TL yönünden, davalı kredi lehdarının ihtiyaç kredisi kullandığı, borcun ticari kredi yani Genel Kredi Sözleşmesi ile ilgili olmadığı, davacının bu borçtan dolayı sorumluluğunun olmadığı, kredi kartı toplam 6.547,63 TL yönünden kart borcunun Genel Kredi Sözleşmesinde davalı … … … ile ilgili olduğu, dgryıkr toplam 58.969.53 TL yönünden ödenmeyen ve ihtara konu olan ticari kredi borcunun 03.11.2015 tarihinde düzenlenen genel kredi sözleşmesi sonrası kullanıldığı, davacının imzasının olmadığı ve sonradan davalı kredi lehdarı ile banka arasından düzenlendiği, 22.03.2018 tarihli ihtar sonrası ekstrelerde davalı kredi lehdarı … … … hesabına 17.12.2018 dava tarihine kadar ve dava tarihinden sonrada toplam 8.257,28 TL ödemenin yapıldığı, ayrıca 03.07.2018 tarihinde KGF’dan 234.000,00 TL tazmin ödemesi geldiği, ancak banka KGF adına tahsilata devam edeceğinden hesaplama da dikkate alınmaması gerektiği belirtilmiş, ibraz edilen raporun Mahkememizce yeterli ve hükme elverişli mahiyette olduğu görülmüştür.
Toplanan deliller, genel kredi sözleşmeleri, icra dosyalarının kapsamı, bilirkişi tarafından tanzim edilen rapor, ek rapor ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davalı kredi lehdarı … … …’nin 24.10.2011 tarihinde 20.000 TL limitli … … nolu genel kredi sözleşmesi imzaladığı, davacı … … …’nin söz konusu genel kredi sözleşmesinde 30.05.2012 tarihinde 48.000,00 TL’lık, 25.12.2012 tarihinde 40.000,00 TL’lık 19.09.2013 tarihinde de 200.000,00 TL’lık müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzası bulunduğu, davalı banka tarafından, davalı … … …’nin alacaklı olduğu, davacının kefalet tarihi olan 30.05.2012 tanzim tarihli, 11.05.2018 vadeli 48.000,00 TL kefalet miktarı kadar bedelli senedi dava dışı … …’nin de borçlu olarak imzaladığı ve 04.10.2013 tanzim tarihli 11.05.2018 vadeli 200.000,00 TL davacının kefalet miktarı kadar bedelli dava dışı … …, … …, … …’nin de borçlu olarak imzaladığı 2 adet senedinde alındığı, davalı kredi lehdarı … … …’nin davalı banka ile 03.11.2015 tarihinde yeni bir genel kredi sözleşmesi imzaladığı, 28.04.2017 tarihinde de limitin 500.000,00 TL olduğunun görüldüğü, davacının bu genel kredi sözleşmesinde imzasının bulunmadığı, bankanın asıl dosya bakamından 200.000,00 TL ile ilgili 201.844,40 TL ve birleşen dosya bakımından 48.000,00 TL ile ilgili 48.894,40 TL davada davalı kredi lehdarı ve davacının kefil olarak imzasının bulunduğu senetleri 25.05.2018 tarihli takiplere konu yaptığı, asıl ve birleşen dosyadaki takip konusu borçların 22.03.2018 tarihli ihtarnamede belirtilen dgryter toplam 310.247,06 TL, ihtkredi toplam 22.600,94 TL, dgryekr toplam 58.969,53 TL, kredi kartı toplam 6.547,63 TL olmak üzere, toplam 398.365,16 TL’lık borçlar olduğu, bu kredilerden, dgrytkr toplam 310.247,06 TL’nin, ödenmeyen ve ihtara konu olan KGF teminatlı taksitli ticari kredi borcunun 28.04.2017 tarihinde düzenlenen genel kredi sözleşmesi ile kullanıldığı davacının imzasının olmadığı ve sonradan davalı kredi lehdarı ile banka arasından düzenlendiği belirlenen sözleşme, kredi ile ilgili düzenlenen ödeme planında da sadece lehdar imzası bulunduğu, davacının imzası olmadığı, ihtkredi toplam 22.600,94 TL bakımından, davalı kredi lehdarının ihtiyaç kredisi kullandığı, borcun ticari kredi yani genel kredi sözleşmesi ile ilgili olmadığı, davacının bu borçtan dolayı sorumluluğunun olmadığı, kredi kartı toplam 6.547,63 TL bakımından kart borcunun davalı … … … ile ilgili olduğu, dgryıkr toplam 58.969,53 TL bakımından, ödenmeyen ve ihtara konu olan ticari kredi borcunun 03.11.2015 tarihinde düzenlenen genel kredi sözleşmesi sonrası kullanıldığı, 22.03.2018 tarihli ihtar ile 17.12.2018 dava tarihi arası davalı lehdarın maaşından toplam 8.257,28 TL tahsilat yapıldığı, bu miktarın ihtiyaç kredisi borcuna mahsup edildiği, davacının kefalet sorumluluğunun sonradan 03.11.2015 tarihinde düzenlenen sözleşmeye istinaden kullanılan kredileri de kapsadığı, … Genel Müdürlüğünden gelen 11/10/2021 tarihli yazı cevabından, davaya konu senetlerin nazım kaydının bulunmadığının bildirildiği, bu nedenlerle 22.03.2018 ihtar tarihi itibariyle talep edilen borç miktarlarının asıl ve birleşen dosyada 25.05.2018 takip tarihi ve 17.12.2018 dava tarihi itibariyle devam ettiği anlaşıldığından asıl ve birleşen davanın reddine, davacıların kötüniyetleri kanıtlamadığından yasal şartları oluşmayan tazminat istemi yönünden hükmedilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Asıl ve birleşen davanın REDDİNE,
Yasal şartları oluşmadığından tazminata hükmedilmesine yer olmadığına,
Asıl Dava Yönünden;
Peşin alınan 3.415,50 TL harçtan alınması gerekli 59,30 TL nin mahsubu ile fazla alınan 3.356,20 TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı mirasçılara iadesine,
Davalılardan … AŞ vekille temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca 22.450,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak adı geçen davalı tarafa verilmesine,
Birleşen Dava Yönünden;
Peşin alınan 918,72 TL harçtan alınması gerekli 59,30 TL nin mahsubu ile fazla alınan 859,42 TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı mirasçılara iadesine,
Davalılardan … AŞ vekille temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca 7.040,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak adı geçen davalı tarafa verilmesine,
Asıl dosya ve birleşen dosya bakımından, davacının yapmış olduğu yargılama harç ve yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Asıl dosya ve birleşen dosya bakımından, davalı … AŞ tarafından yapılan 1.000,00 TL yargılama giderinin, davacılardan alınarak işbu davalıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde ilgili taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı … AŞ vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.22/12/2021

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)