Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/97 E. 2022/579 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/97 Esas
KARAR NO : 2022/579

DAVA TARİHİ : 02/02/2022
KARAR TARİHİ : 07/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 20/06/2022
Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkememize sunduğu 02/02/2022 tarihli dava dilekçesi ile; Davalıların , davacı şirket ve distribütör ile 01.07.2017 tarihli Açık Satış Noktası Sözleşmesi imzaladıkları, sözleşmenin 2.maddesi gereği, “….. Cad. No:……No:……./İZMİR” adresinde işletmekte olduğu işyerinde, davacı şirketin yetkilendirmiş olduğu bayi veya distribütör vasıtasıyla dağıtımını yaptığı bira ürünlerini tüketici taleplerine uygun,düzenli ve süreklilik arz edecek şekilde satın almayı,müşteri talebini karşılayacak şekilde etkin olarak bulundurmayı ve satmayı, 6.maddesi gereği ,sözleşme süresince faaliyet alanını ve/veya nev’ini değiştirmemeyi, işyerini herhangi bir kişiye devretmemeyi, kiralamamayı, 9/b maddesi gereği, sözleşme süresince işyerinde bira satışına ilişkin faaliyetlerini kısmamayı veya bira satışını azaltacak davranış ve eylem içine girmemeyi, 9/p maddesi gereği, sözleşme konusu ürünleri TAPDK Toptan Satış Belgesi sahibi yetkili bölge distribütöründen almayı, kabul ve taahhüt ettiklerini, yine sözleşmenin 19.maddesi gereği; sözleşme süresi içinde işletmeyi kısmen veya tamamen çalıştırmaması, işletmedeki ürünlerin bulunulurluğunun etkin ve süreklilik arz edecek şekilde yapılmaması veya bunun azaltılması, işletmeyi devretmesi, işletmede iş değişikliği yapılması gibi sözleşmede belirtilen hükümlerden herhangi birini ihlal etmesi halinde davacı şirketten aldığı nakit veya nakit bazlı mali katkılar ile 150.000,00-TL cezai şartı nakden ve defaten ödemeyi kabul ve taahhüt ettiklerini, davalı tarafa sözleşmede verilmesi planlanan 150.000,00-TL mali katkının aktarıldığını, davalının uzun süre mal alımının olmaması sebebiyle yapılan araştırmada İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin ….. Değişik İş sayılı dosyası ile delil tespiti yaptırıldığını, yapılan tespitte sözleşmenin 2,6,9/b,9/p,19 ve sair maddelerini ihlal ettiği ve işyerini kapatıldığı veya 3.şahsa devredildiğinin tespit edildiğini, bu nedenle davalının kusuru nedeniyle devamı imkansız hale gelen sözleşmenin 18.maddesi gereği sözleşme İzmir 25.Noterliği’nin 12.02.2019 tarihli ve ….. yevmiye nolu feshi ihbar- ihtarnamesi ile davacı şirket tarafından feshedildiğini, bununla birlikte, haricen edinilen bilgiye göre davalı işletmecinin bira ticaretini bıraktığının anlaşıldığını, sözleşmeyi ihlal eden davalılardan 150.000,00-TL ve 150.000,00-TL’lik mali katkının tahsili talebi ile İzmir 21.İcra Müdürlüğü’nün …… sayılı dosyası ile açılan icra takibine davalının borca itirazı nedeni ile icra takibinin durdurulduğunu, davacı şirketin alacağının sözleşme, faturalar, cari ekstre, ihtarname, TAPDK kayıtları, davacı şirketin ve distribütörün defter ve kayıtları ve sunulu deliller ile sabit olduğunu, borçluların itirazlarında haksız ve kötü niyetli olduklarını, yine, sözleşme içeriğine göre davalıların iade etmek zorunda olduğu miktarın likit olup ihtarname ile temerrüt oluştuğundan davalı aleyhine icra inkar tazminatı taleplerinin bulunduğunu, yasal zorunluluk gereği nizanın arabuluculuk ile çözümü için İzmir Adliyesi Arabuluculuk Bürosu Büro Dosya No:…… Arabuluculuk No: ……. numarası ile başlatılan arabuluculuk görüşmeleri ”anlaşamama” ile sonuçlandığını ve tutanağın imza altına alındığını, sunulu nedenlerle, davanın kabulü ile davalı borçluların İzmir 21.İcra Müdürlüğünün ….. sayılı takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına, takip talebi üzerinden davalılar aleyhine %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, dava masraf ve vekalet ücretinin davalılara yüklenmesine ve davalıların müştereken ve müteselsilen sorumluluğuna karar verilmesini talep ve dava ettikleri görülmüştür.
Dava dilekçesinin davalılara tebliğ edildiği, davalı …’ın 01/04/2022 tarihli yanıt dilekçesi ile; davacı şirket ile uzun yıllar sulh içinde çalışıldığını, 2017 yılında imzalanan davaya konu sözleşmenin taraflar arasında ilk imzalanan sözleşme olmadığını, en az 2012 yılından beri taraflar benzer ticari teamüllerle iş ilişkisini devam ettirdiklerini davalı’nın işletmekte olduğu işletmenin ekonomik zorluk içine girip mülk sahibine kira borçlarını ödeyememesi sebebiyle mülk sahibi, 2018 yılının Ağustos ayında İcra yolu ile sözleşmeye konu satış yapılan dükkanı boşalttırmış olup işletmenin devamlılığını zorunlu olarak aynı tarihte sona erdirdiklerini, bu tarihe kadar davaya konu sözleşmenin hükümlerine tam olarak uyulduğunu, iştigal edilen dükkândan mülk sahibi tarafından İcra yolu ile çıkarılana kadar sözleşmeye konu bira miktarının önemli kısmının satın alımını gerçekleştirdiklerini, her ne kadar davalının bir başka noktada ticarete devam etme ve bu sayede sözleşmede mutabık kalındığını, bulunan bira alım satım iş ilişkisini davacı ile sürdürme niyetinde olsa da giderek kötüleşen ekonomik şartlar ve bilhassa davalı işletmenin ana iştigal konusu olan açık nokta bira satışına direkt engel teşkil eden COVID-19 pandemisi ve kapanma önlemleri bu niyetine izin vermediğini, davalının ticarete tekrar başlayamadığını, öte yandan sözleşmede miktar üzerine (litre) verilmiş bir alım sözü varken tarih olarak bağlayıcı bir termin bulunmadığını, davalı, ticarete tekrar başlayacağı noktada davacı şirketle çalışmaya devam etme ve dolayısıyla sözleşme yükümlülüğünü de yerine getirme niyetinde olduklarını, bu açıklamalara binaen davaya konu sözleşmenin davacı tarafından feshedilmiş olması ve davalı’nın kötü niyetli olmadığı göz önünde bulundurulduğunda ortada davalı’nın borcuna sebebiyet verecek bir mahal bulunmadığını, davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı şirket üzerinde bırakılmasını talep ettikleri görülmüştür.
Davalı şirket tarafından TK mad. 35’e göre tebliğ edilen dava dilekçesine herhangi bir yanıt veya beyan dilekçesi sunulmadığı kendilerini vekille temsil ettirmedikleri görülmüştür.
İzmir 1 Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. Değişik İş Sayılı Dosyası, İzmir 21. İcra Müdürlüğü’nün …….. Esas sayılı takip dosyasının, Kordon Vergi Dairesinden davalı şirketin şirket kayıtları ve faaliyet durdurma tarihine ilişkin kayıtlar celp edilerek dosyamız içine alınmıştır.
İzmir 21. İcra Müdürlüğü’nün ……Esas sayılı takip dosyasının yapılan incelemesinde; Alacaklısının dosyamız davacısı, borçluların dosyamız davalıları olduğunu, 150.000,00 TL yatırım tutarı iadesi, 150.000,00 TL cezai şart olmak üzere toplam 300.000,00 TL alacak üzerinden takibin başlatıldığı, davalı … tarafından kendine asaleten davalı şirkete temsilen borca, ödeme emrine, faiz oranına ve işlemiş faize itiraz edildiği ve takibin durdurulmasına, 30/09/2020 tarihinde karar verildiği, kararın davalı şirkete tebliğ edilmediği, bu nedenle İİK Md.67/1 hükmüne göre davanın süresinde açıldığının kabulü gerektiği görülmüştür.
Dava, davacı şirketin davalılar aleyhine İzmir 21. İcra Müdürlüğü’nün ……. Esas sayılı takip dosyası ile başlatılan icra takibine davalılar tarafından yapılan itirazın iptali davasıdır.
İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …… D.iş sayılı tespit dosyası celp edilerek dosyamız içine alınmış, yapılan incelemesinde tespit isteyenin dosyamız davacısı şirket olduğu, karşı tarafın dosyamız davalıları olan şirket ve gerçek kişi olduğu, 01/07/2017 tarihli Açık Satış Sözleşmesi uyarınca sözleşme konu iş yerinde tespit yapılması istendiği, bilirkişi refakatinde Mahkemece tespit işleminin yapıldığı, düzenlenen raporda sözleşmeye konu yerde …… şirketi işletmesinin bulunmadığı…… adlı işletme olduğu, işletmenin vergi levhasında ……. San. Tic. A.Ş.’nin bulunduğu, içkili içkisiz lokanta restaurant faaliyetinin gösterildiği, bu şirketin adreste ki işletmeyi 17/08/2018 tarihinde açtığı ve buna ilişkin raporun düzenlenerek dosyaya sunulduğu görülmüştür. Raporun davalı taraflara tebliğ edilemediği anlaşılmıştır.
Davalı …’ın 10/05/2022 tarihli ön inceleme duruşmasına katıldığı ve duruşmada, davacı tarafça dosyaya sunulan belgede ki imzanın kendisine ait olduğunu, 150.000,00 TL üzerinden cari hesaptan mahsubunu istedikleri miktarın düşüldüğünü ve kalan miktarın banka yolu ile kendilerine havale edildiğini, havale edilen bu bedel için fatura düzenlendiğini kabul ettiği, ayrıca dosyaya sunduğu dilekçeyi tekrar ettiği anlaşılmıştır.
Davacı şirket ile davalı … tarafından gerek şirket adına temsilen gerek kendi adına asaleten imzalanan 01/07/2017 tarihli sözleşmenin yapılan incelemesinde, sözleşmenin 01/07/2017-30/06/2021 tarihleri arasında geçerli olduğu, davalı şirketin sözleşmede gösterilen ……. Cad. No:….. Alsancak Konak adresinde ki işletmeyi faal olarak tutması ve satışını üstlendiği ürünlerin aktif şekilde satışını gerçekleştireceği yönünde taahhütte bulunduğu, sözleşmenin 11. Maddesine göre, 150.000,00 TL tutarında katkı bedelinin kararlaştırıldığı ve işletici davalıya bu bedelin ödeneceğinin davacı tarafından taahhüt edildiği, sözleşmede karşılıklı yükümlülüklerin belirlendiği ve 19. Maddesinde ise işleticinin sözleşme süresinde işletmeyi kısmen veya tamamen çalıştırmaması… sebebiyle sözleşmenin feshine sebebiyet verilmesi halinde davacı şirketin katkının kendisine iadesini talep edebileceği gibi 150.000,00 TL cezai şart ödemeyi taahhüt ettiği görülmüştür.
Davalı … tarafından dosyaya sunulan yanıt dilekçesi ile, iş yerinin 2018 yılı Ağustos ayında icra yolu ile boşattığının beyan edildiği, bu tarihten sonra da iş yerinin faaliyetinin olmadığı ve bu şekilde davalının sözleşmenin 2.,6.,9/b,9/p maddelerini ihlal ettiği açıkça anlaşılmıştır. Davalı tarafından her ne kadar bira alım satım iş ilişkisinin giderek kötüleşen ekonomik şartlar ve bilhassa davalı işletmenin ana iştigal konusu olan açık nokta bira satışına direk engel teşkil eden Covıd-19 pandemisi ve kapanma önlemleri nedeniyle işine devam edemediği yönünde beyanda bulunulmuş ise de, dava konusu sözleşmede belirtilen iş yerinin 2018 yılı Ağustos ayında icra yolu ile boşaltıldığı, tahliye edilen tarih itibariyle salgın hastalık riskinin bulunmadığı, davalı şirketin ve davalı gerçek kişinin iş yerinin faaliyetinin devamı konusunda iradesini gösterir herhangi işlem veya kaydın tespit tarihine kadar tespit edilemediği görülmüş, bu nedenle davalının bu yönde ki savunmasına itibar edilemeyeceği anlaşılmıştır.
Davacı şirketin distribitörü olan dava dışı …… Paz. Ltd. Şti. tarafından 27/07/2017 tarihinde davalıya 145.718,17 TL ödeme yapıldığı, yapılan ödemenin dava dışı şirket tarafından davacı şirkete fatura edildiği ve bu şekilde davacı şirket tarafından bu bedelin davalıya ödendiğinin kabulü gerektiği anlaşılmıştır. Zira davalı ……. Ltd. Şti. tarafından dava dışı …. Paz. Ltd. Şti. İçin 20/07/2017 tarihli 150,000,00 TL bedelli fatura düzenlendiği, dava dışı şirketin de yapılan nakit ödemenin mahsubu da dikkate alınarak 150.000,00’lik faturanın davacı için düzenlendiği görülmüştür.
Dosyada yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davacı şirket ile davalılar arasında 01/07/2017 tarihinde Açık Satış sözleşmesinin imzalandığı, davalılar tarafından 150.000,00 TL katkı bedelinin davacıdan tahsil edildiği, sözleşme uyarınca davalının işletmekte olduğu iş yerinde dağıtımını yaptığı bira ürünlerini tüketicinin taleplerine uygun, düzenli ve sürekli olacak şekilde satın almayı, müşteri talebini karşılayacak şekilde bulundurmayı ve satmayı taahhüt ettiği halde bu taahütünü yerine getirmediği, yine sözleşmenin 6. Maddesine göre ; faaliyet alanını ve nev’ini değiştirmemeyi, iş yerini herhangi bir kişiye devretmemeyi ve kiralamamayı taahhüt ettiği halde bu taahütünü yerine getirmediği ve iş yerini tahliye ettiği, sözleşmenin 9/b maddesine göre ; davalıların bira satışına ilişkin faaliyetlerini kısmamayı ve bira satışını azaltacak eylem içine girmemeyi taahhüt ettiği halde sözleşme süresi içinde bira ürünü almayı tamamen bıraktığı, bu şekilde taahhütünü yerine getirmediği, davalının sözleşme gereği TAPDK Toptan Satış Belgesi sahibi yetkili bölge disbiritöründen sözleşme konusu ürünleri almayı taahhüt etmesine rağmen sözleşmenin 9/p hükmünü ihlal ederek ürünleri almadığı, Mahkeme kanalı ile yapılan tespit ile fiili durumun tespit edildiği, davacı tarafça noter aracılığı ile sözleşmenin feshedildiği ve feshin haklı fesih olduğu, davalı tarafa ödenen 150.000,00 TL mali katkının davalılardan talep edilebilir hale geldiği, ayrıca sözleşmenin 19. Maddesi hükmüne göre, davalının üstlendiği edimleri yerine getirmemesi nedeniyle kendi açık iradesi ile kabul ettiği 150.000,00 TL cezai şartı ödemesi gerektiği bu bedellerin tahsili istemlerine ilişkin başlatılan takibe bu haliyle davalıların itirazlarında haksız oldukları, her iki alacak kaleminin sözleşmeden kaynaklı, belirlenebilir bedeller olduğu görülmekle, likit olduğunun kabulü ve buna göre icra inkar tazminatı isteminin de kabulüne karar verilmesi gerektiği anlaşılmış aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın KABULÜNE,
İzmir 21. İcra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı dosyasında davalıların itirazının iptaline,
Takibin 150.000,00 TL yatırım bedeli iadesi, 150.000,00 TL cezai şart olmak üzere 300.000,00 TL asıl alacak üzerinden devamına,
İcra inkar tazminatı isteminin kabulüne,
Hükmolunan alacak üzerinden hesaplanacak %20 oranında icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
Kabul edilen bedel üzerinden hesaplanan 20.493,00 TL harçtan, peşin alınan 3.623,25 TL harcın mahsubu ile bakiye 16.869,75 TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık yürürlükte bulunan AAÜT ne göre 29.450,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 3.715,45 TL başvuru harcı, 168,75 TL tebligat ve yazışma gideri olmak üzere toplam 3.884,20 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun mad.18/A-13 hükmü uyarınca dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve tarafların anlaşamamaları nedeni ile Adalet Bakanlığı Bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
Karar kesinleştiğinde artan gider avansının taraflara ödenmesine,
Dair karar, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvuru yolu açık olmak üzere davacı vekili ve davalının yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/06/2022

Yazman …
e-imza

Yargıç….
e-imza