Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/96 E. 2022/462 K. 28.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/96
KARAR NO : 2022/462

DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/09/2021
KARAR TARİHİ : 28/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı … vekili İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesine açtığı davada 20.09.2021 harç tarihli dava dilekçesiyle; müvekkiline ait … isimli teknenin sigortalanması amacıyla müvekkili ile davalı arasında 06.11.2020 tarihinde Yat Sigorta Poliçesi akdedildiğini, poliçe numarasının …-… olup poliçe bedelinin ise 60.000,00 Euro olduğunu, müvekkilinin tekneyi Antalya’da satın aldığını ve İzmir’e getirmek için kaptanla anlaştığını, teknenin seyre çıkması için Antalya Liman Başkanlığından çıkış aldıktan sonra müvekkilinin eşi … ve kaptanın tekneyi Kalkan mevkiine deniz yoluyla getirdiklerini, ardından müvekkilinin eşinin işleri nedeniyle tekneden ayrıldığını, tekneyi kaptan … ve gemicisi …’in Datça mevkiine getirdiklerini, 18.11.2020 günü sabah saatlerinde müvekkiline ait teknenin Yalıkavak Limanından Kuşadası’na gitmek üzere hareket ettiğini, takribi 1.5 saat sonra olumsuz hava şartlarından dolayı teknenin su almaya başladığını ve suyun girmesi nedeni ile dengesinin bozulduğunu, her ne kadar sintine yardımı ile tekne içindeki su boşaltılmaya çalışılmış ise de dalgalar nedeniyle teknenin su almaya devam ettiğini, bunun üzerine Sahil Güvenliğin arandığını, kaptan ile gemici ekiplerin kurtarıldığını, teknenin ise kişilerin kurtarılmasından kısa bir süre sonra battığını, tekne batmış olup perte çıktığından zararın giderilmesi için müvekkilince davalı sigorta şirketine başvurulduğunu, ancak davalı sigorta şirketinin başvuruyu ret ettiğini, müvekkilinin teknesinin Letoon marka olup …-… seri numarasına sahip olduğunu, Ege ve Akdeniz bölgesinde seyreden kimi gezi tekneleri ve balıkçı teknelerine bakıldığında Letoon model teknelerin bu bölgede çokça yer aldığını, davalı tarafından teknenin denizde seyretmesinin mümkün olmadığına yönelik iddiasının gerçek dışı olduğunu, ayrıca teknenin denizde seyretmesi nedeniyle değil hava koşulları nedeniyle battığını, teknenin hava koşullarından etkilenmesi nedeniyle batmasının teminat dışı sayılmasının da teknenin sigortalanmasındaki sebeplerin özüne uymadığını, bu nedenlerle müvekkiline ait teknenin 18.11.2021 tarihinde zayi olması nedeniyle müvekkilinin zarar bedeli olan şimdilik 20.000,00 TL’nin …-… nolu Yat Sigorta Poliçesine dayalı olarak davalı … Sigorta Şirketince kaza tarihinden itibaren uygulanacak faizi ile tazmin edilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar … Sigorta Anonim Şirketi vekili İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesine sunduğu 08.10.2021 tarihli cevap dilekçesiyle; sigorta poliçesine dayalı olarak ödemesi ret edilen sigorta tazminatının, müvekkili şirketin ikametgâhının bulunduğu Kadıköy/İstanbul dikkate alınarak İstanbul Anadolu Ticaret Mahkemelerinde açılması gerektiğini, davaya görev ve yetki yönünden itirazlarının olduğunu, iddia edilen riskin ani ve beklenmedik olduğunun dahi tartışmalı olduğunu, bu konuda davacının olumsuz hava koşulları olduğuna dair iddialarının kabul edilebilir bir yönü bulunmadığını, sigortalı yatın, denize elverişlilik olarak çıktığı seyir sonucu battığını, denize elverişsizliğin ise meydana gelen hasarın teminat harici olduğu sonucunu doğurduğunu, dava konusu talebin, sigorta sözleşmesi ve TTK gereğince teminat dışında kalan bir hal sebebiyle sigorta teminatı dışında kaldığını, zira malın ayıbından doğan hasarların sigorta teminatında olmadığını, davacı talebinin sigorta teminatı dışında kaldığı iddiası saklı kalmak üzere, davacı sigortalı, sigorta sözleşmesi ve Kanundan kaynaklanan sigorta şirketine karşı yükümlülükleri olan sigorta başlangıcı (TTK md.1453), süresi içinde (TTK m. 1444) beyan yükümlülükleri ile rizikonun ağırlaşmasını önleme yönündeki yükümlülüklerini (TTK md 1448) önemli derece ihlal etmiş olmakla ve bu ihlaller doğrudan ve bu ihlaller doğrudan rizikonun gerçekleşmesine ve zararının oluşmasına ve/veya artmasına yol açmakla davacı sigortalının sigortadan kaynaklanan hakları ziyan olduğundan, kabul anlamına gelmemek kaydıyla poliçedeki sigorta bedeli teknenin gerçek değerinin üzerinde olup aşkın sigorta söz konusu olduğundan bu durumda sigorta bedelinin sigorta değerini aşan kısmının geçersiz olduğunu, haksız ve fahiş olan maddi tazminat talebinin ve davanın reddine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… Esas – …/… Karar sayılı 22.12.2021 tarihinde davanın görevli İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden bahisle görevsizlik kararı vermiş ve bu karar 27.01.2022 tarihinde kesinleşerek dosya davacının süresinde verdiği 28.01.2022 tarihli tahrik dilekçesiyle mahkememize gönderilmiştir.
Dava; davacı sigortalının, davalı sigorta şirketine …-… nolu tekne sigorta poliçesi ile sigortalı teknede meydana gelen hasar nedeniyle sigorta tazminatının ödenmesine ilişkin alacak davasıdır.
Tarafların delileri toplanmış ve değerlendirilmiştir.,
06.11.2020 tarihli Tekne sigorta poliçesi, Institute Yacht Clauses’ları, tekne poliçesi genel şartları, eksper raporu, hasar dosyası, incelenmiş ve yapılmıştır.
Görev; kamu düzenine ilişkin olup HMK m. 114/1/c gereğince dava şartıdır. Dava şartının mahkemece HMK m. 115/1’e göre davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılması ve bu konuda karar verilmesi mümkündür. Dava şartı eksikliği halinde giderilebilecek olan dava şartları için davacıya süre verilmesi mümkün iken; giderilemeyecek dava şartları yönünden davanın usulden reddine karar vermek gerekir
Davalının görev itirazı değerlendirildiğinde Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin …/… Esas …/… Karar sayılı 02.10.2017 tarihli kararında yer aldığı üzere; “…1-Dava, Tekne Sigorta Poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine yöneliktir.
28.05.2014 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 6502 sayılı Yasa’nın 3/k bendinde “Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi” tüketici, 3/ı bendinde ise “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem” tüketici işlemi olarak tanımlanmıştır. Aynı Yasa’nın 73/1. maddesinde tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmiş, 83/2. maddesinde ise taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve 6502 sayılı Yasa’nın görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasının engelleyemeyeceğine değinilmiştir. HMK’nın 1. maddesinde ise görev hususunun kamu düzenine ilişkin olduğu, mahkemece yargılamanın her aşamasında resen gözetileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda; davanın açıldığı 22.09.2014 tarihi itibariyle 6502 sayılı Yasa’nın yürürlükte olduğu, davacının ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket etmesi nedeniyle tüketici, dava konusu sigorta işleminin de tüketici işlemi sayıldığı, yukarıda belirtilen yasa hükümleri uyarınca davaya bakma hususunda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu hususu gözetilmeksizin HMK 114/c maddesi gereğince mahkemenin görevsizliği nedeniyle HMK 115/2 maddesi gereğince davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken işin esasının incelenip yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
2- Bozma sebep ve şekline göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir…” Hükmü ile görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğu belirtilmektedir.
Mahkememizce bu karara karşı taraflar arasında ki ilişkinin mesleki ve ticari olmayan kullanımdan kaynaklı teknenin Yat Sigorta Poliçesi ile sigortalanmasından kaynaklanması nedeniyle Tüketici Mahkemesi görevli olup olmadığı konusunda yapılan araştırmalarda … isimli teknenin bağlama kütüğü, ruhsatı ve sahiplik belgesi incelendiğinde teknenin özel tekne kaydının bulunduğu belirlenmekle Tüketici Mahkemesi görev alanına girdiği tespit edilmiştir.
Bu nedenle her ne kadar İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi davanın İzmir 5. (Deniz) Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden bahisle görevsizlik kararı vermiş ise de; Yargıtay’ın yerleşmiş içtihatları gereğince ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek ve tüzel kişilerin sigortadan doğan davalarının 6502 sayılı Kanun m. 3/k ve 3/I ile m. 73/1 gereğince Tüketici Mahkemelerinde görülmesi gerektiği belirlendiğinden, mahkememizce resen görevsizlik kararı vermek gerekmiştir.
Mahkememizce görevsizlik kararı verilmekle birlikte dosyanın görevli İzmir Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
Görev; kamu düzenine ilişkin olup HMK m. 114/1/c gereğince dava şartıdır. Dava şartının mahkemece HMK m. 115/1’e göre davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılması ve bu konuda karar verilmesi mümkündür. Dava şartı eksikliği halinde giderilebilecek olan dava şartları için davacıya süre verilmesi mümkün iken; giderilemeyecek dava şartları yönünden davanın usulden reddine karar vermek gerekir.
Somut olayda da; davacının görevli olmayan mahkemede dava açması nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir. Ancak bu halde davacının iki haftalık süre içerisinde HMK m. 20’ye göre; kararın kesinleşmesi tarihinden itibaren dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesini isteme hakkı vardır. Aksi halde dava açılmamış sayılacaktır.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davacının davasının taraflar arasındaki ilişkinin ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket etmesi nedeniyle ticari iş olmayıp ticari dava niteliği taşımaması, tüketici hukukundan kaynaklanıp tüketici mahkemesinin görev alanına girdiğinden (HMK m. 114/1/c) Mahkememizin görevsizliğine ve bu çerçevede davanın gerçekleşmeyecek dava şartı nedeniyle HMK m.115/2. F. gereği davanın USULDEN REDDİNE,
Kararın kesinleşmesiyle ve talep halinde dosyanın görevli İzmir Tüketici Mahkemesine gönderilmesine
Yargılama giderlerinin HMK m. 331/2 bent gereği davanın görevli mahkemeye gönderilmesi halinde bu mahkemede karar verilmesine, aksi halde; (HMK m. 20/1-son cümle’ye göre) davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
Dosyanın ilgili mahkemeye gönderilmemesi halinde Mahkememizce verilecek hükümle; gönderilmesi halinde ise; bu mahkemece verilecek hükmün kesinleşmesiyle (HMK m. 333 gereği) yatırılan avansın kullanılmayan kısmının yatıran taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda ve gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/04/2022

Katip …
E-İmzalıdır

Hakim …
E-İmzalıdır