Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/911
KARAR NO : 2023/182
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 15/06/2015
KARAR TARİHİ : 02/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı … Oto AŞ vekilinin 15.06.2015 harç tarihli dava dilekçesiyle; 07.08.2014 tarihli … nolu 27.500,00 TL bedelli malların taşınması için davalı … ile 450,00 TL bedelli anlaştıklarını ancak bu malların alıcıya teslim edilmediğini bunun üzerine İzmir 25. İcra Müdürlüğünde 26.01.2015 tarihinde 07.08.2014 tarihli … nolu 27.500,00 TL bedelli ve 08.08.2014 tarihli 450,00 TL bedelli toplam 27.950,00 TL tutarında alacak üzerinden borçlu … ve diğer borçlular aleyhine takibe geçtiğini, davalının takibe itiraz ederek süreyi durdurduğunu, itirazın haksız ve yersiz olduğunu belirterek itirazın iptali ve takibin devamı, % 20 icra inkâr tazminatına hükmedilmesini ve ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
Davacının ihtiyati haciz talebi 24.06.2015 tarihli ara kararla reddedilmiştir.
Davalı … vekilinin 09.07.2015 tarihli cevap dilekçesiyle; müvekkili ve davacının hiç görüşmediğini, taşıma vesaire hukuki ilişki kurulmadığını, sözleşme imzalanmadığını, imzaların …’ya ait olmadığını, aynı zamanda araç sahibi ve şoförü olduğu ileri sürülen … ile herhangi bir anlaşmasının bulunmadığını, 08.08.2014 tarihli belgenin hiçbir resmi niteliğinin bulunmadığını, soyut iddialarının dinlenemeyeceğini belirterek %40 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin 26.08.2015 tarihli replik dilekçesiyle; 08.08.2014 tarihli yükleme talimatı adını taşıyan belgede borçlunun çalışanı araç sürücüsü …’nin imzasının bulunduğunu, anlaşmanın Elbistan taşımacılık ile yapıldığını, imzalarında kendilerinde çalışan araç sahibine ve sürücüsüne ait olduğunu tanık delili ile ispatlanacağını, yükleme talimatının sol üst köşesinde belge türünün yer aldığını, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının … Hazırlık numaralı dosyasıyla … nolu plakalı kamyon sahibi ve kamyon şoförü hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu belirterek talebini tekrar etmiştir.
Davalı vekilinin 30.09.2015 tarihli düplik dilekçesinde; davacının tanık dinletme talebini kabul etmediğini, müvekkilinin taşıma komisyoncusu olduğunu, yanında şoför ve araç sahibinin bulunmadığını, dava konusu edilen taşıma işinden haberi ve bilgisi olmadığını, taşıma işi yapmadığını, bu araç sahibi ve şoförle hiçbir zaman çalışmadığını, müvekkilinin imzasının ve yazısının bulunmaya belgeye dayanılamayacağını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Dava; nakliyat sözleşmesine dayalı olarak meydana geldiği iddia edilen zarara istinaden yapılan takibe itirazın iptali davasıdır.
Tarafların delilleri toplanmış ve değerlendirilmiştir.
İzmir 25. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının … Hazırlık sayılı dosyası, davalıya ait olduğu iddia edilen taşıma belgesi ve bilirkişi incelemesi yapılmış ve değerlendirilmiştir.
İzmir 25. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; takip alacaklısı … Oto AŞ nin takip borçlusu …, ……. … hakkında 26.01.2015 tarihinde 27.950,00 TL alacak üzerinden takibe geçtiği, takip dayanağının 07.08.2014 tarihli … nolu 27.500,00 TL bedelli fatura konusu malların ve 08.08.2014 tarihli 450,00 TL taşıma bedeline ilişkin fatura toplamının …’ın mülkiyetinde bulunan …’nin yönetimindeki … plakalı araçla anlaşılarak …’ya ait taşıma şirketi aracılığıyla taşınmasından doğan zarara ilişkin talep olduğu, ödeme emrinin borçlulara gönderilmesiyle borçlulardan …’nun ve …’ın itiraz ettiği, …’ya tebligatın 20.03.2015 tarihinde yapıldığı, borçlunun 26.03.2015 tarihinde tüm borcu ve ferilere itiraz ettiği, takibin durduğu belirlenmiştir.
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının … Hazırlık sayılı dosyası incelendiğinde; Şikâyetçi … A.Ş adına … ‘in şüpheli …, ……. hakkında 24.08.2015 tarihinde yapmış olduğu şikâyeti ile müvekkili şirkete 07.08.2014 tarihli mallarının taşınması için 450.000,00 TL ‘ye anlaştıklarını, … ‘nun taşıma işini kabul ettiğini, … plakalı kamyona malların teslim edildiğini, bu aracın sahibinin … ve sürücüsünün de ……. olduğunu, Adıyaman ‘daki alıcıya malların teslim edilmediğini, şirkete ve araç sahibine ulaşılmaya çalışılmasına rağmen ulaşılmadığını, bu nedenle İzmir 25.İcra Müdürlüğü ‘nde … Esas sayılı dosyası ile takip yapıldığını, borçlunun itirazı ile karşılaştıklarını belirterek şüphelilerin güveni kötüye kullanma ve dolandırıcılık suçundan cezalandırılması için talepte bulundukları, Cumhuriyet Savcılığının soruşturmaya devam ettiği belirlenmiştir.
Dosya üzerinde toplanan deliller ile birlikte bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş ve bilirkişi … ile … ‘dan 24.10.2016 tarihli bilirkişi raporu alınmıştır. Bu raporda, davalı … ‘nun 2014 yılı defter ve kayıtlarının incelendiği, sahibi lehine delil vasfına sahip olduğu, davacının dava dosyasına sunduğu yükleme başlıklı belgenin incelenmesiyle, davalı tarafın bilgisayarlarının çalışmadığı hallerde elle yazılıp doldurulan bir belge olduğu, davalıya ait belge formatında dosyaya sunulduğu, Aralık 2014 tarihinde davalı tarafın bu kapsamda 4 adet benzer belgeyi de doldurduğu ve rapora bu belge örneklerini eklediklerini, davacının takip ve dava dilekçesi ekinde sunduğu bu belgede davacının ve davalının imzasının bulunmadığını, araç sürücüsü imza bölümünde atılan imzanın şoföre ait olup olmadığının anlaşılamadığını, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı ‘nın … sayılı dosyasındaki ifadelerin de değerlendirildiğini, davacının 07.08.2014 tarihli fatura ile KDV dahil 27.500,00 TL ‘lik malı sattığı ve İzmir ‘den Adıyaman ‘a taşıma işini davalının taahhüt ettiğini, … ‘ya ait Elbistan Taşımacılık Ticaret ünvanlı ticari işletmenin, unvanını taşıyan antetli 08.08.2014 tarihli belgeye dayandığı, bu belgede davacı ile davalının imzasının bulunmadığını, davacının dayandığı söz konusu belgeden hareketle bu malların teslim edildiğinin ispatının taktirinin Mahkemeye bırakıldığını, davalının savcılık soruşturmasındaki ifadesinde dinlenmesini istediği … isimli kişinin beyanında da söz konusu malların taşınması konusunda … ile … ‘nun anlaştığını, araç sahibinin ve şoförün … tarafından tanınmadığını ancak … ‘nun araç sürücüsünü aradığını beyan ettiği, taşıma işleri komisyoncusu olan davalının TTK.m 959/1 1.fıkra 2.bend uyarınca davalının yardımcı şahsı, yani ifa yardımcısı konumunda olan araç sürücülerine taşıma işini yaptırdığı bu nedenle bu kişilerin fiillerinden kendi fiilleri gibi sorumlu oldukları, bu kapsamda TTK.m 928/1 ‘e göre taşıma işleri komisyoncusu zilyetliğinde bulunan eşyanın ziyaından ve hasarından sorumlu olduğunu, bu halde TTK.m 876 ile 878 , 880 ve 881.maddeler, 882/1-2-4 fıkralar ve 883, 885 ve 887 maddelerin kıyas yoluyla uygulanacağı hükümleri gözetilerek meydana gelen zararın hesaplanmasında TTK.m 882 hükmü kapsamında sorumluluğun sınırlandırılması hükümlerine göre net olmayan ağırlığın her bir kilogramı için 8,33 özel çekme hakkını karşılayan tutardan sınırlı sorumluluğun bulunduğu, davacıya ait malların her bir kilogramı için 8,33 ÖÇH ile sınırlı olduğundan, taşınan tüm lastiklerin kilogramlarının toplam 1518 Kg olduğu, 8,33 ÖÇH ile çarpımında 12.644,94 ÖÇH ile sınırlı olduğu, bunun değerinin ise 40.059,16 TL olup, zarar bedeli olan 27.500,00 TL ‘nın üstünde olduğu böylece zararın tamamından sorumlu olduğu tespit edilmiştir.
Davalı vekili bu rapora karşı 05.11.2016 tarihli beyan dilekçesi ile bilirkişi raporunu kabul etmediğini, nakliye sözleşmesinin yapılmadığını, 450 TL nakliye bedelinin düşük olduğunu, davacının basiretli bir tacir gibi davranmadığını, davacının dava dışı … isimli kişi ile anlaştığını, müvekkilinin anlaşmadığını, yükleme talimatında müvekkilinin imzasının bulunmadığını, şoförün müvekkilinin ifa yardımcısı olmadığını belirterek davanın reddi ile taşıma bedelinin 450 TL olup olmadığı konusunda araştırma yapılmasını talep etmiştir.
Mahkememizce bilirkişi raporu usul ve yasaya uygun görülmüştür.
Davacı tarafın davalı … ile, dava dışı … ‘in vasıtası ile davacının yüklerinin taşınması konusunda anlaştıkları, bu konuda İzmir Cumhuriyet Başsavcılığına 06.10.2015 tarihinde verdiği ifadede … ‘in dinlenmesini talep ettiği, … ‘in alınan ifadesinde de, … ‘in, Fahri Tosun ‘un alınan ifadelerinde taşıma işini … ‘nun aldığı, … ‘nun yükleri yerine ulaşmayınca şoförü arayarak görüştüğü ve taşıma işinde komisyoncu olarak TTK m.929 ‘a göre sorumluluğunun bulunduğu, ayrıca davacının elinde bulunan ve davalıya ait olduğu bilirkişi raporlarıyla da belirlenen ( bilgisayarın çalışmadığı halde kullanılan) Elbistan Taşımacılık Ticaret … ticari işletmenin unvanını taşıyan antetli kağıt ile davalının taşıma işini üzerine aldığı, TTK m.929/1-b gereğince taşıma işleri komisyoncusu olan davalı ifa yardımcısı olan sürücü … ‘nin fiilinden sorumlu olduğu, bu kapsamda eşyanın ziyaından doğan zararın belirlenmesinde bilirkişi tarafından düzenlenen raporda yer aldığı üzere TTK.m 928/1 fıkra gereğince doğan zararın ne kadarından sorumlu olduğunun tespiti için yapılan belirlemede yer aldığı üzere ziyaı uğrayan toplam 24 adet lastiğin net olmayan ağırlığının 63,25 Kg ‘dan toplam 1.518 Kg. olduğu, hüküm tarihine yakın olarak belirlenen ÖÇH değerinin 23.11.2016 tarihi itibariyle 4,5857 olması nedeniyle 1.518 kg x 4,5857 (1 ÖÇH) = 69.611,00 TL olması nedeniyle zarara uğrayan mal bedeli 27.500,00 TL ‘nın üzerinde kaldığı ve böylece TTK.m 882 ‘de yer alan sınırın altında kaldığı, ayrıca malın tamamının ziyaya uğradığı ve bu zararda taşıyıcının ifa yardımcılarının kasten yapmış olduğu davranışla bu zararın meydana geldiği tespit edilmekle; taşıyıcının TTK m. 886 gereğince sorumluluk sınırlamasından yararlanamayacağı, taşınan malın değerinin davacının düzenlemiş olduğu faturayla belirlendiği (TTK m.880/3. fıkra son cümle), mal bedeli 27.500 TL ve taşıma bedeli 450 TL toplamı 27.950 TL zararının olduğu, davalının taşıma işleri komisyoncusu olarak taşıma işi üzerine alması nedeniyle, TTK.m 926 ‘ya göre sorumluluğu bulunduğu, tespit edilmekle davacının takip konusu yapmış olduğu alacak miktarı olan 27.950,00 TL tahsil için İzmir 25.İcra Müdürlüğü ‘nün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına karar verilmiş, davalı vekili tarafından mahkememiz kararı istinaf edilmiş, mahkememizce verilen bu karar İzmir BAM 17. HD’nin …… Esas ………. Karar 25.09.2019 tarihli kararı ile yargılama yapılarak deliller toplanmış ve tanıklar dinlenerek incelenmiş ve mahkememiz kararı bu delillere istinaden kaldırılarak hüküm bozulmuştur. BAM kararında yer alan kaldırma gerekçesinde “…..Dairemizce yapılan incelemede, olayla ilgili olarak davalı hakkında Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davanın bulunduğu anlaşılmış ve akıbeti sorularak beklenilmiştir. Davalı hakkında davaya konu edilen taşıma ilişkisi ile ilgili olarak başlatılan ceza yargılamasında, İzmir 11. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/03/2018 tarih, ……… Karar sayılı kararı ile davalımız … hakkındaki ceza davasında beraat kararı verildiği ve bu beraat kararının içeriğinde suç unsuru taşıyan bir delilin bulunmadığının kanaat edildiği anlaşılmıştır. Nitekim, bu beraat kararı da İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 13. Ceza Dairesi’nin 13/12/2018 tarihli kararı ile kesinleşmiştir.
Davacı savunmasında, takip dayanağı belgedeki imzaya karşı çıkmış ise de; alacaklının karşı beyanında takip dayanağındaki imzanın davalı …’ya ait olmadığını belirtmiş olduğu, bu nedenle de imza incelemesine gerek görülmediği anlaşılmaktadır.
Tanıkların dinlenmesi yönündeki talebin yargılamada reddine karar verilmiş ise de; olayda talep edilen miktarın 450,00 TL’sini taşıma bedeli olduğu vurgulanmış olup, dava konusu itibari ile bu fiil ve ödeme malın zarara uğramış olması ile ilgili bedelden bağımsız bir fiile ve hukuki ilişkiye yönelik olduğundan, taraflar arasında 450,00 TL’lik bir kamyon ile taşıma parasının verilip verilmediği ile sınırlı olarak tanık delilinin değerlendirilmesi gerektiği kanaatine varılmakla, bu konuyla sınırlı olarak Dairemizce tanıklar dinlenmiştir. Tanıklar, Dairemiz huzurunda vermiş oldukları beyanlarında, davalı tarafından davalıya herhangi bir kamyonla taşıma ücreti adı altında 450,00 TL verildiğine şahit olmadıklarını beyan etmişlerdir.
Dosya tümüyle değerlendirildiğinde; davacı ile davalı arasında malın taşınması hususunda herhangi bir hukuki ve sözleşmesel ilişkinin bulunmadığı yine davalının sorumluluğunu gerektirir ve malların kaybolması veya çalınması şeklindeki olası haksız fiil ile ilgili olarak da davalının illiyet bağını oluşturur bir eyleminin bulunmadığı, ceza dosyasında ve mahkememizde dinlenilen tanık beyanları ve dosya kapsamından anlaşılmıştır.
Dosya tümüyle değerlendirildiğinde; istinaf talebinin yerinde olduğu mahkemenin gerek ceza dosyasının akıbetini araştırmaması ve sonucunu beklememesi ve gerekse haksız fiil illiyet bağının olayda bulunup bulunmadığının değerlendirilmemiş olması ve gerekse taraflar arasında taşıma sözleşmesinin kurulması yönündeki denetlemesinin noksan incelemeye dayandığı, dolayısıyla verilen hükmün de Dairemizce yapılan yargılama ve yukarıda özetlenen deliller karşısında yerinde olmadığı kanaatine varılarak, davalının istinafının kabulüne, istinafa konu Ticaret Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davacının ispatlanamayan davasının reddine ve diğer yasal sonuçlarına dair miktar itibariyle kesin olmak üzere ….” Hükmü gereğince kaldırılmıştır.
Davacı vekili İzmir BAM 17. HD’nin ….. Esas …..Karar sayılı kararını kesin olması üzerine Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğüne kanun yararına bozma talebinde bulunmuş Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü tarafından 30.01.2020 tarihli yazısı ile HMK m. 363’e göre Bölge Adliye Mahkemesinin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla kesin olarak verdikleri kararlarına ve yine bu sıfatla verdikleri temyiz incelemesinden geçmeden kesinleşmiş bulunan kararlarına karşı kanun yararına temyiz yoluna başvurulabileceği, bu kapsama girmeyen talebin kabul edilemeyeceği belirtilerek talep reddedilmiştir.
Bunun üzerine davacı taraf Anayasa Mahkemesine başvurarak kesin olan bu kararın kaldırılması için talepte bulunmuş Anayasa Mahkemesinin 13.09.2022 tarihli kararı ile BAM’ın kesin olan kararlarına karşı yaptığı incelemede başvurunun mülkiyet hakkının ihlal edildiğini, kabul edilebilir bir başvuru olduğunu, somut uyuşmazlıkta Asliye Ticaret Mahkemesinin … hakkında yürütülen ceza soruşturması hakkında …nun talebiyle beyanına başvurulan … ile başvurucunun çalışanı Fahri Tosun’un anlatımına ve yükleme talimatı başlıklı belgenin …nun anteti ile adresi taşımasına dayanarak başvurucu ile … arasında taşıma sözleşmesi kurulduğu hükmüne varıldığı ve bilirkişi raporlarıyla da belirlenen Elbistan Taşımacılık Ticaret antetli belge ile taşıma işini üstlendiği, şoför … borçlunun ifa yardımcısı konumunda olduğundan borçlu şoför …’nin fiilinden sorumlu olduğu, yerel mahkemenin vakaların ispatı için sunulan delilleri değerlendirilerek ispata yeterli olup olmadığına karar vermesinin mahkemenin yetkisinde olduğundan Anayasa Mahkemesinin derece mahkemesinin yerine geçerek yerine karar vermesinin mümkün olmayacağı, Bölge Adliye Mahkemesinin, tanık beyanlarına dayanarak hüküm verdiği, bu kişilerin beyanlarından kolluktaki ve duruşmadaki beyanlarının farkının araştırılmadığı, …nun kendi izni olmadan işletmesinin antetli kağıdının kullanılmasına ilişkin herhangi bir suç duyurusu bulunup bulunmadığının da araştırılmadığı, böylece Bölge Adliye Mahkemesi’nin uyuşmazlığın esasına etkili araştırma yapmadığını, pozitif yükümlülüklerin gerektirdiği inceleme yapmadan hüküm verdiğinden Anayasa’nın 35. Maddesindeki mülkiyet hakkını ihlal eder nitelikte karar verdiği, 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluş Ve Yargılama Usulleri Hakkındaki Kanun madde 50’de yer aldığı üzere ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunduğundan ihlal sonuçlarının ulaştıran nedenlerin giderilerek yeni bir karar verilmesi gerektiği, belirtilmiş ve dosyanın yeniden yargılama yapmak amacıyla mahkememize gönderildiğine ilişkin 13.09.2022 tarihli karar verilmiştir.
Bu karar uyarınca dosya mahkememiz esasına kaydedilmiş ve yeniden yargılama yapılmıştır.
Anayasa mahkemesinin 13.09.2022 tarihli kararında yer alan gerekçeler incelendiğinde mahkememizce yapılan yargılamanın tarafların mülkiyet hakkını ihlal etmeyecek nitelikte birbirlerine çatışan menfaatlerde pozitif yükümlülüklere değerlendirilerek delillerin ispata yeterli olup olmadığı konusunda mahkememiz kararının takdir hakkı kapsamında (keyfilik ve bariz takdir hatası içermediğinden) kaldığı belirtilmekle, önceki hükümde yer alan ve bilirkişi raporuyla da belirtilen davanın şartları oluştuğu anlaşılmış olduğundan … Esas sayılı dosyada yer alan gerekçelerle davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Bilirkişilerden alınan raporlarda yer aldığı üzere; Davalının sorumluluğu konusunda yapılan incelemede; TTK m. 928/1 hükmünde yer alan taşıyıcının sorumluluğu sınırlandırılmasına ilişkin TTK m. 882 hükmü taşıma işleri komisyoncusu hakkında da uygulanacağından TTK m. 882/1 hükmünde yer alan gönderenin ziya ve hasarı 880 ve 881 maddeleri uyarınca ödenecek tazminat gönderenin net olmayan ağırlığının her bir kg için 8,33 ÖÇH hakkını karşılayan tutarla ile sınırlı olduğu, hükmü uyarınca davalının davacıya ait mallarının ziyaından sorumluluğunun, zayi olan lastik ürünlerinin her bir kg için 8,33 ÖÇH ile sınırlandığından toplam 24 adet ağır vasıta lastiğinin zayi olması nedeniyle sorumlu tutabileceği azami miktarının 24 adet lastiğin net olmayan ağırlığının 63,25 kg olması nedeniyle 24 x 63,25 kg = 1518 kg olduğu, hüküm tarihine yakın olarak belirlenen ÖÇH değerinin 28.12.2022 tarihi itibari ile (1 ÖÇH = 24.9139 ) olması nedeniyle 1518 kg x 24,9139 TL = 37.819,30 TL olması nedeniyle zarara uğrayan mal bedeli 27.500 TL’nin üzerinde kaldığı ve böylece TTK m. 882 de yer alan üst sınırın altında kaldığından bu sınırlamadan yararlanamayacağı belirlenmiştir.
Ayrıca malın tamamının ziyaya uğradığı ve bu zararda taşıyıcının ifa yardımcılarının kasten yapmış olduğu davranışla bu zararın meydana geldiği tespit edilmekle; taşıyıcının TTK m. 886 gereğince sorumluluk sınırlamasından yararlanamayacağı, taşınan malın değerinin davacının düzenlemiş olduğu faturayla belirlendiği (TTK m.880/3. fıkra son cümle), mal bedeli 27.500 TL ve taşıma bedeli 450 TL toplamı 27.950 TL zararının olduğu, davalının taşıma işleri komisyoncusu olarak taşıma işi üzerine alması nedeniyle, TTK. m 926 ‘ya göre sorumluluğu bulunduğu, tespit edilmekle davacının takip konusu yapmış olduğu alacak miktarı olan 27.950,00 TL tahsil için İzmir 25.İcra Müdürlüğü ‘nün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davacının davasının KABULÜ ile;
Davacı …’nin, davalı … hakkında İzmir 25. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında yapmış olduğu takibe itirazının iptali ile takibin 27.950,00 TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile devamına,
Alacak likit itiraz haksız olmakla, %20 icra inkar tazminatı tutarı olan 5.590,00 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Ödemelerin İcra Müdürlüğünce nazara alınmasına,
Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 1.909,26 TL harçtan dava açılışında alınan 337,57 TL peşin harç ve icra dosyasına yatan 139,75 TL peşin harcın mahsubu ile eksik alınan 1.431,95 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yargılama gideri olarak yapılan başvuru harcı 27,70 TL ve peşin harç 337,57 TL ile yazışma – tebligat – gideri 303,00 TL ve bilirkişi ücreti 1.000,00 TL olmak üzere toplam 1.668,27 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT’nin 13/1. maddesine göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile vekili yararına davacıya verilmesine,
HMK m. 333 gereği gider avansından artanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı ve gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/03/2023
Katip …
e-imza
Hakim …
e-imza