Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/88 Esas
KARAR NO : 2023/27
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 28/01/2022
KARAR TARİHİ : 12/01/2023
Mahkememizde görülen Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememize verilen 28/01/2022 tarihli dilekçe ile, taraflar arasında araç kiralama sözleşmesi imzalandığını ve davacının davalıdan araç kiraladığını, kiraladığı araçla trafik kazası yaptığını, aracın perte çıkması sonucu sigortanın ödeme yaptığını, davacının ödemeden sonra aracın sigortadan kalan bedelin davalının babasının hesabına gönderdiğini, davalı tarafından davacı aleyhine İzmir 10. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı kambiyo senetlerine dayalı genel haciz yoluyla icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından borca itiraz ve şikayet davası açıldığını, İzmir 10. İcra Hukuk Mahkemesi’nin…Esas sayılı dosyası ile şikayet ve itirazın reddine karar verildiğini, ayrıca İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapılan soruşturma başvurusu yapıldığını ancak inceleme yapılmaksızın kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini, takip dayanağı senet üzerinde davacının imzasının bulunmadığını, senedin bütün halinde incelenmesi halinde açığa imza olarak atıldığının belli olduğunu, araç kira sözleşmesi altında bulunan boşlukların davalı tarafından hukuka aykırı şekilde doldurulduğunu, taraflar arasında araç kiralama haricinde herhangi bir hukuki ilişki olmadığını, hangi sebebe dayanılarak böyle bir senedin oluşturulduğunun ve 120.000,00 TL’yi nakden nasıl aldığını ispatlaması gerektiğini, senet tanzim tarihinin 15/11/2017 olduğunu, senet tanzim tarihinde davacının İzmir sınırlarında olmadığını, o tarihte Manisa Kırkağaç Eğitim ve Merkez Komutanlığı emrinde kursiyer Uzman Çavuş olarak bulunduğunu ve 08/09/2017-30/11/2017 tarihleri arasında eğitim gördüğünü, kursiyerlerin eğitim gördüğü süre zarfından aileden biri gelmediği sürece herhangi kimse ile görüşmediklerini, haricen hafta içi kışla dışına çıkışlarının yasak olduğunu, davalının taraflar arasında imzalanan araç kiralama sözleşmesinin altındaki imza haricindeki boşlukların tamamını ya kendisinin doldurduğunu ya da başka birine doldurttuğunu, bu nedenle davacının borcu olmayan bir parayı ödemesinin mümkün olmadığını, yapılan icra takibi sonrasında davacının her maaşından düzenli olarak kesinti yapıldığını, bunun da davacıyı zora soktuğunu, bu nedenle öncelikle maaşından yapılan kesintilerin durdurulması için icranın durdurulmasına karar verilmesini talep ettiklerini, açıklanan nedenlerle menfi tespit davasının kabulüne, İzmir 10. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
Dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmiş, davalı vekili tarafından verilen yanıt dilekçesi ile, davalının araç kiralama işi yapmadığını, bu yönde açılmış herhangi bir vergi levhasının da bulunmadığını, araç kiralama işinin vergi levhası dahilinde davalının babası dava dışı Mevlüt Turgutalp tarafından yapıldığını, dava dilekçesinde bahsedilen araç kiralama hususunun davalı ile hiçbir ilgisinin olmadığını, kaza bedeli tazmini hususlarının davacı ile dava dışı Mevlüt Turgutalp arasında olduğunu, davacı tarafından yapılan şikayetin de takipsizlik ile sonuçlandığını, bu nedenle senedin hiç bir mal teslimine ilişkin olmadığının açık olduğunu, davacının borcu nedeni ile senedi tanzim ettiğini ve imzaladığını, davacının imzanın kendisine ait olduğunu açıkça ikrar ettiğini, senedin doğumuna neden olan hukuki ilişkinin sakat olduğu iddia ediliyor ise bu iddianın ispat yükünün davacıya ait olduğunu, davacının itirazlarını İzmir 10. İcra Hukuk Mahkemesi’nin…Esas sayılı dosyası ile beyan ettiğini ancak yazılı bir delil ibraz edilmediğinden itirazlarının reddine karar verildiğini, senette yazılı bir tanzim yeri olmadığını, İzmir’de düzenlendiği yönünde de açık bir beyan olmadığını, düzenleme yerinin bono da bulunması gereken zorunlu şekli unsurlardan olmadığını, düzenleme yeri ve ödeme yerinini alternatif zorunlu şekil unsurlarından olduğunu, düzenlendiği yer gösterilmeyen bir bonoda düzenleyenin adının altında yazılı olan yerin de düzenlenmiş sayılacağını, bu nedenle davacının senet tanzim tarihinde İzmir sınırlarında olup olmadığı yönünde tespit yapılmasının hukuki yararının olmadığını, kabul anlamına gelmemek kaydı ile TTK Md. 778 yollaması ile TTK Md. 680 uyarınca açık bono düzenlenmesinin mümkün olduğunu, tamamen doldurulmamış bononun, tedavüle çıkarken anlaşmaya aykırı doldurduğunun yazılı belge ile kanıtlanmadığı sürece bono üzerindeki kayıtların gerçekliğini ve varlığını koruyacağını, davacının iş bu davadan önce İzmir 10. İcra Hukuk Mahkemesi’nin…Esas sayılı dosyası ile itiraz davası açtığını, bu nedenle önceden aynı gerekçe ve aynı talepler ile ikame edilen kesinleşmiş dava bulunduğundan davanın usulden reddinin gerektiğini, açıklanan nedenlerle davanın öncelikle usulden reddine, haksız ve mesnetsiz davanın esastan reddine, davacının kötüniyetli olarak iş bu davayı açtığından asıl alacağın %20′ sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi talep ve dava edilmiştir.
Dava, davalı tarafından davacı aleyhine İzmir 10. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında takibe dayanak gösterilen senedin açığa imza atılması sureti ile elden edilen belgenin senede dönüştürülerek takibe konduğu iddia edilerek ve bu nedenle borçlu olmadığının tespiti istemi ile açılan menfi tespit davasıdır.
İzmir 10. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası sistem üzerinden dosyamız içine alınmış, yapılan incelemesinde alacaklının dosyamız davalısı … olduğu, borçlunun dosyamız davacısı … olduğu, davalı tarafından davacı aleyhine 15/11/2017 tanzim tarihli 23/11/2018 vade tarihli, 120.000,00 TL bedelli bonoya dayanılarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 07/02/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafından 10/02/2020 tarihinde İzmir 10. İcra Hukuk Mahkemesi’nin…Esas sayılı dosyası ile Kambiyo takibine itiraz ve şikayet davasının açıldığı görülmüştür.
İzmir 10. İcra Hukuk Mahkemesi’nin…Esas sayılı dosyası sistem üzerinden celp edilerek dosyamız içine alınmış, yapılan incelemesinde davanın dosyamız davacısı … tarafından yine dosyamız davalısı … aleyhine açılan kambiyo takibine itiraz ve şikayet davası olduğu, davacı tarafından İzmir 10. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında dayanak olarak gösterilen senedin kambiyo vasfını taşımadığı, senette düzenleme yerinin olmadığı, kambiyo senedi vasfı taşımayan senedin kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip edilmesinin hukuki geçerliliğinin olmadığı gerekçesi ile icra dosyasının durdurulmasına karar verilmesinin talep edildiği, Mahkemece 17/09/2020 tarih …Karar sayılı kararı ile TTK Md. 688/son gereğince tanzim edildiği yer gösterilmeyen bonoda tanzim edenin ad ve soyadı yanında yazılı olan yerde tanzim edilmiş sayılacağının hükme bağlandığı, takip dayanağı bonoda düzenleme yerinin bulunmadığından bahsedilemeyeceğinden şikayetin reddine, davacı tarafından bononun teminat senedi olarak verildiğine dair İİK Md. 169/a-1 hükmü uyarınca belirtilen nitelikte yazılı bir belge ibraz edilmediğinden itirazın reddine karar verildiği, davacı tarafından kararın istinaf edildiği, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi’nin 07/07/2021 tarih … Esas …… Karar sayılı ilamı ile davacının istinaf başvurusunun reddine karar verildiği görülmüştür.
Davacı vekiline, taraflar arasında imzalandığı beyan edilen sözleşme ile kiralandığı ve kazaya karıştığı iddia edilen araç bilgileri, davalının babasının hesabına yaptığı iddia edilen bedelin ödenmesine ilişkin tüm kayıtların dosyaya sunulması için süre verildiği, verilen süre içinde belgelerin dosya içine sunulduğu görülmüştür.
Davacı …’un 15/11/2017 tarihi itibariyle askeri eğitimde olup olmadığının tespiti için Manisa Kırkağaç Eğitim Merkez Komutanlığı ile yazışma yapıldığı, gelen yazı yanıtının dosya içine alındığı, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …… Soruşturma sayılı dosyasının sistem üzerinden celp edilerek dosyamız içine alındığı görülmüştür.
Kiralandığı beyan edilen … plakalı aracın 20/11/2018 tarihinde kazaya karıştığı, kazaya ilişkin İzmir 40. Asliye Ceza Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dosyasının sistem üzerinden celp edilerek dosyamız içine alındığı, kaza tespit tutanağında davacının 0.89 promil alkollü olduğunun tespit edildiği ve Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma suçundan ceza davası açıldığı, Mahkemece yargılamanın yapıldığı ve 11/06/2019 tarih …… Karar sayılı karar ile Sanık …’un beraatine karar verildiği görülmüştür.
… plakalı aracın davalının babası dava dışı Mevlüt Turgutalp adına kayıtlı olduğu ve İzmir 20. İcra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı dosyasından satışının gerçekleştirildiği görülmüştür.
Dosyada yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davalı tarafından davacı aleyhine kambiyo senedine dayalı olarak başlatılan icra takibinde dayanak olarak gösterilen senedin açığa imza atılması sureti ile elden edilen belgenin senede dönüştürülerek takibe konduğu, senedin tanzim tarihinde davacının İzmir sınırları içinde olmadığı iddiası ile davacının borçlu olmadığının tespiti istemi ile açılan menfi tespit davasıdır.
Takibe dayanak belge kambiyo senedi vasfında bonodur. Dosya kapsamında incelenen bonoda keşideci yerindeki imzanın davacıya ait olduğu davacının da kabulündedir. Davacı tarafça dava konusu bonodaki imzanın açığa imza olarak değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiş ise de kambiyo senedi niteliğini taşıyan bu nevi bir belgenin hangi amaçla düzenlendiği, teminat senedi olduğu, açığa imza olduğu iddialarının da yine aynı kuvvette yazılı bir delil ile ispatlanması gerektiği senetle ispat kuralı gereğidir. Kambiyo senetlerinin kanunen sebepten soyut şekilde düzenlenebileceği hüküm altına alınmış olmakla davacının senedin düzenlenme ve davalıya teslimi konusunda borçlu olmadığı hususunun da davalının kabulünü içerir ve aynı kuvvette bir delilin yani iddia olunan sebebin de bu şekilde yazılı delil ile ispatının mümkün olduğu kural gereğidir. Tüm bu hususlar dikkate alınarak davacı tarafından keşideci kısmında kendisine ait olduğu kabul edilen kambiyo senedinden dolayı borçlu olmadığını ispatlar nitelikte bir delilin dosyada tespit edilemediği anlaşılmıştır. Davacı tarafından senedin düzenlenme tarihinde davacının askeri eğitimde olduğu bu nedenle bu belgeyi düzenlemesinin mümkün olmadığı beyan edilmiş ise de, davacının açığa imza hususu ve belgenin davalıya ne şekilde teslim edildiği hususunu ispatladığına dair yazılı bir delilin dosyada tespit edilemediği görülmüştür.
Sonuç itibariyle, davacının keşidecisi olduğu bononun, teminat için düzenlendiğini, açığa imza atıldığını iddia ettiği , TTK md. 776/2-f ve 680. Hükümlerine göre, açığa bono düzenlenebileceği, bononun anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğunun yazılı delille ispatı gerektiği, kambiyo senetlerinin sebepten soyut olması, bononun düzenlenmesine neden olan hukuki ilişkinin ispat edilmesi zorunluluğu bulunmadığı hususları gözetildiğinde, davanın reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmış, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın REDDİNE,
Peşin alınan harcın red harcına mahsubu ile bakiye 3.431,19 TL’nin karar kesinleştiğinde davacıya ödenmesine,
Davalı kendisini vekille ile temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık 32.603,39 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun mad.18/A-13 hükmü uyarınca dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve tarafların anlaşamamaları nedeni ile Adalet Bakanlığı Bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran taraflara iadesine,
Dair karar, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvuru yolu açık olmak üzere davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 12/01/2023
Yazman ….
e-imza
Yargıç….
e-imza