Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/430 E. 2022/1202 K. 15.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/430
KARAR NO : 2022/1202
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/04/2016
KARAR TARİHİ : 15/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 13/01/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
İDDİA: Davacı vekilinin mahkememize verdiği 21/04/2016 tevzi tarihli dava dilekçesinde özetle; 21/04/2013 tarihinde davalının sevk ve idaresindeki … plakalı aracın dava dışı …’un sevk ve idaresindeki … plakalı araçla trafik kazası yapması sebebiyle …’un yaralandığı, yaralanmaya bağlı olarak malüliyetinin oluştuğu, davacı aracının sigorta poliçesi olmadığından …’a ödenen iş gücü kaybı tazminatının rücuen davalıdan tahsili için İzmir 22. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı ile takibin durduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamına, % 20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İzmir mahkemelerinin yetkili olmadığı, Uşak Mahkemelerinin yetkili olduğunu, davalının … tarafından ibra edildiğini, davalıya atfedilen kusurun kabul edilmediğini, …’un malüliyet oranını kabul etmediklerini, talep edilen tazminatın müvekkilini yoksulluğa düşüreceğini belirterek davanın usulden ve esastan reddini talep etmiştir.
DELİLLER :
21/04/2013 tarihli kaza tespit tutanağı, malul kalan şahıs hakkında alınmış olan DEU Hastanesi malüliyet raporu, malul kalan şahıs tarafından müvekkiline yapılan yazılı başvuru, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının … nolu soruşturma dosyasından alınan bilirkişi raporu, alacaklı kurum aktüerlerince hesaplanmış ödenecek tazminat miktarını belirtir rapor, müvekkili kurumca yapılan 90.540-TL tazminat ödemesine ilişkin dekont sureti, kaza sonucu yaralanan kişi tarafından imzalanmış makbuz ve ibraname, kaza tarihinde aracın ZMMS olmadığını gösterir TRAMER çıktısı, kaza sonrası alınan ifade tutanakları, mağdura ait epikriz ve hastane raporları ve sair hususları delil olarak bildirmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; kaza tespit tutanağı, alkol raporu, adli muayene belgeleri, müvekkili ile … arasında imzalanan 21/06/2013 tarihli ibraname, İzmir 4 ATM … E sayılı dava dosyası,İzmir C. Başsavcılığının kovuşturmaya yer olmadığına dair tahkikat dosyası, …’un tedavi kayıtları, …’un tazminat hesabına esas olmak üzere SGK hizmet döküm kayıtları, keşif, bilirkişi incelemesi ve sair hususları delil olarak bildirmiştir.
İzmir 22. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası, dosyamız arasına alınmış incelenmesinde dosyamızla ilgili olduğu görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Mahkememizce dava dışı …’un muayene edilerek malüliyet oranının tespiti hususunda İzmir Adli Tıp Şube Müdürlüğünden alınan 05/06/2017 tarihli raporda sonuç olarak; hastanın yaşına göre meslekte kazanma gücünde azalma (malüliyet) oranının % 18,2 olduğu, 6 ayda şifa bulacağı tespit edilmiştir.
Davalı vekili 09/06/2017 havale tarihli dilekçesi ile adli tıp raporuna itirazlarını bildirmiş olup sonuç olarak; davacı tarafça sunulan Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesiin 17/03/2015 tarihli raporu ile adli tıp kurumu raporu arazında mübayenet oluştuğunu bu nedenle dosyanın SGK Yüksek Sağlık Kuruluna gönderilerek rapor alınmasını talep etmiştir.
Davacı vekili 21/06/2017 havale tarihli dilekçesi ile raporlar arasında çelişki bulunduğundan çelişkinin giderilmesi için Adli Tıp 3. İhtisas Kurulundan rapor alınmasını talep etmiştir.
Mahkememizin 09/01/2018 tarihli oturumunda taraf vekillerinin itiraz dilekçeleri ve dosyamız incelenerek ve dava dışı …’un muayenesinin yapılarak …’un malüliyet oranının tespiti için dosyanın İstanbul Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesine gönderilmesine karar verilmiş, İstanbul Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu 28/02/2018 tarihli ön raporunda …’un dosya konusu sağlık şikâyetleri ile ilgili tüm tıbbi evrakının (asılları ya da okunur kopyalarının) ve varsa tüm grafilerinin, kişinin kendisinden/yakınlarından da sorulmak suretiyle temini, bir tıp fakültesi ya da eğitim araştırma hastanesi ortopedi birimine sevki sağlanarak yeni yaptırılacak; eklem açıklıklarını dereceleri ile belirtir, nötral sıfır metoduna göre, sağ ve sol taraf uzunlukları da dahil mukayeseli yapılacak muayenesi sonucu düzenlenecek raporun gönderilmesi, yeni çekilecek, kırık/yaralanma alanını içine alan grafilerin mümkün olduğu takdirde dijital ortamda (DICOM), bu incelemelerin düzenlenecek raporları ile birlikte teminen gönderilmesini istemiş, mahkememizce ön raporda belirtilen eksikliklerin davacı vekilince yerine getirilmesi istenmiş, davacı vekili mahkememizin 07/06/2018 tarihli oturumunda; dava dışı …’a ulaşamadıklarını, mahkemece tebligat çıkarılmasını talep etmiş, mahkememizce dosyadan alınacak raporlar için davacı tarafın ilgili kişileri kendisinin hazır etmesi gerektiğinden mahkememizce 3. Kişiye tebligat yapılmasına yer olmadığına ve davacı tarafın adli tıp ön raporunda belirttiği hususları yerine getirmeyeceği anlaşıldığından dosyanın bu haliyle İstanbul Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesine gönderilerek rapor verilmesi mümkün ise …’un malüliyet oranının tespit edilerek rapor verilmesi, rapor düzenlenmesi mümkün değil ise dosyanın geri çevrilerek gönderilmesine karar verilmiş, İstanbul Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu 24/09/2018 tarihli raporunda ilgili kişinin muayane için gönderilmesinin gerektiği bildirilmiş, mahkememizce ilgili …’a muayene olması için mahkememize müracaatının gerektiğini bildirir meşruhatlı davetiye usulüne uygun tebliğ edilmiş ancak mahkememize müracaat etmemiştir.
Mahkememizce 30/04/2019 tarih … E – …. K sayılı gerekçeli kararı ile davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince istinaf edilmiş, İzmir BAM 11. Hukuk Dairesinin …. E- … K sayılı ilamı ile ”… Somut olayda, davacı Güvence Hesabı, zorunlu trafik sigortası bulunmayan aracın neden olduğu trafik kazasında zarar gören üçüncü kişiye ödediği tazminatı Yönetmeliğin 16. maddesinde sayılan hallere istinaden zarardan sorumlu olan aracın sürücüsünden rücuen tahsili amacıyla başlattığı takiple ilgili olarak itirazın iptali isteminde bulunmuştur. Uyuşmazlık, sigorta hukukundan kaynaklanmadığı için ortada mutlak ticari davadan bahsedilemez. TTK nun 4/1 maddesinde belirtilen her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili nispi dava da söz konusu değildir. Davalı gerçek kişi olup uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmaktadır. Bu nedenlerle davaya bakmakla asliye hukuk mahkemesi görevli olmasına rağmen asliye ticaret mahkemesince davaya bakılarak karar verilmesi doğru değildir. Yargıtay 17. H.D’nin yerleşmiş içtihatları da bu yönde olduğu gibi nitekim Bölge Adliye Mahkemeleri arasındaki görüş ve uyumazlıkların giderilmesi amacıyla yapılan başvuru üzerine Yargıtay 4. H.D 16.09.2021 tarih 2021/17896E, 2021/4942K sayılı kararında yukarıda açıklandığı gibi görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğunu açıkça belirtmiştir…
Bu durumda, davaya bakmakla görevli olmayan ilk derece mahkemesince davaya bakılmış bulunulduğundan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a-3 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının resen kaldırılmasına ve kaldırma kararının sebep ve şekline göre istinaf yoluna başvuran vekilinin istinaf itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir.” gerekçesi ile mahkememiz kararının kaldırılarak dosya mahkememize gönderilmiş ve mahkememizin 2022/430 Esasını alarak yargılamaya devam olunmuştur.
Toplanan deliller, bütün dosya kapsamı, alınan bilirkişi raporları ve istinaf ilamına göre; davacı Güvence hesabı meydana gelen trafik kazasında yaralanan …’a ödeme yaptığından bahisle yapmış olduğu rücuen tahsili için kaza yapan ve kullanmakta olduğu aracın Karayolları Motorlu Araçlar ZMMS olmayan borçlu …’a dava açmış olduğu, Güvence Hesabının zararını karşıladığı kişi yönünden rucüen tazminat talebinde bulunduğu, kaza yapan kişiler yönünden davanın ticari nitelikte olmadığı davaya bakmaya Asliye Hukuk Mahkemeleri görevli olduğundan mahkememizin görevsiz olduğu anlaşılmakla 6100 sayılı HMK’nun 114/1-c, 115/2 ve 138/1 maddeleri gereğince davacının dava dilekçesinin dava şartı yokluğundan usulden reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre;
1-Mahkememizin görevsiz olduğu anlaşılmakla 6100 sayılı HMK nun 114/1-c, 115/2 ve 138/1 maddeleri gereğince davacının dava dilekçesinin dava şartı yokluğundan usulden reddine,
Kararın kesinleşmesiyle ve talep halinde dosyanın görevli İzmir Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmek üzere İzmir Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine,
Yargılama giderlerine HMK m. 331/2 bent gereği davanın görevli mahkemeye gönderilmesi halinde bu mahkemece karar verilmesine, aksi halde; (HMK m. 20/1-son cümleye göre) davanın açılmamış sayılacağının ihtarına,
Dosyanın ilgili mahkemeye gönderilmemesi halinde Mahkememizce; dosyanın gönderilmesi halinde ise; bu mahkemece verilecek hükümle (HMK m.333 gereği) yatırılan avansın kullanılmayan kısmının yatıran taraflara iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/12/2022

Katip

Hakim