Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/405 E. 2022/782 K. 20.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/405
KARAR NO : 2022/782

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/05/2022
KARAR TARİHİ : 20/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili, dava dilekçesi ve duruşmalarda özetle; davalı ile müvekkili firma arasında var olan ticari nitelikteki abonelik sözleşmesi gereği elektrik tüketimi gerçekleştirildiğini, ancak davalının tüketmiş olduğu elektriğin bedeli olan 19/01/2022 tarihli tüketim bedeline ilişkin faturayı ödemediğini, müvekkili firmanın davalı aleyhine icra takibi başlattığını, ancak bu icra takibinin davalının yapmış olduğu itirazı nedeniyle durduğunu, arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ancak uzlaşılamadığını, bu nedenlerle açılan davanın kabulüne, davalı tarafça yapılan haksız itirazın iptaline, %20’den aşağı olmamak üzere davalı tarafın kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep ettiği görülmüştür.
CEVAP : Davalıya dava dilekçesi, ekleri ve duruşma günü usulüne uygun olarak tebliğ edildiği halde yasal süresi içerisinde davaya cevap vermediği görülmüştür.
DELİLLER :Davacı iddiasını ispata yönelik olarak; İzmir 28. İcra Dairesi ……) takip sayılı dosyası, 09/05/2022 tarihli Arabulucuk son tutanağı, müvekili şirketin kayıtları, abonelik sözleşmesi ve bilirkişi delillerine
dayandığı görülmüştür.
İzmir 28.İcra Müdürlüğü’nün ……. Muh ( MTS ……..) sayılı takip dosyası incelendiğinde, davacı tarafından davalı borçlu aleyhine bir adet faturaya dayalı alacağın tahsili istemiyle 998,20 TL fatura tutarı, 2,36 TL KDV, 13,13 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.013,69 TL alacağın tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya tebliğ edildiği, davalı borçlunun 26.02.2022 tarihinde dosyaya konu olan borcun gercek borç olmadığını, aboneliklerin kapatıldığını ve depozitodan kesildiğini, personel hatasından meydana geldiğini belirterek borcun tamamına itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durduğu görülmüştür.
DEĞERLENDİRME :Dava; abonelik sözleşmesinden kaynaklanan faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali davasıdır.
Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde, bu kanundan doğan hukuk davalarının ticari dava sayıldığı, aynı Kanunun 5. maddesinin ikinci fıkrasında, bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu Kanunun 4. maddesi hükmünce ticari sayılan davalara ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Buna göre bir uyuşmazlığın ticari nitelikte olabilmesi için, her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerekmektedir.
TTK’nın 14. maddesine göre “Bir ticari işletmeyi kısmen dahi olsa kendi adına işleten kimseye tacir denir.” Aynı Kanunun 17. maddesi hükmünce de; “iktisadi faaliyeti nakdi sermayesinden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı ancak geçimini sağlamaya yetecek derecede az olan sanat ve ticaret sahipleri tacir değildir.” düzenlemesi yer almaktadır.
Diğer taraftan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hâl böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
6335 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca ticari davalar asliye ticaret mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Diğer taraftan aynı düzenleme gereğince, asliye ticaret mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’ndan ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6335 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikten önceki halinden farklı olarak iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisidir. Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemelerce re’sen incelenir.
Dosya kapsamında, gerçek kişi olan davalının İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden gelen yazı cevabına göre kayıtlarında davalının adına rastlanmadığı, Konak Vergi Dairesi Müdürlüğünün 24/05/2022 tarihli yazısına göre davalının işletme hesabı esasına göre defter tuttuğu ve faaliyetini 20/04/2022 tarihi itibariyle terk ettiğinin belirtildiği, buna göre davalının tacir sıfatının bulunmadığı, uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olmadığı, bu haliyle davanın nispi ticari dava olarak da kabul edilemeyeceği, ayrıca davanın TTK’ nun 4. maddesinde düzenlenen mutlak ticari dava niteliğinde de olmadığı, taraflar arasındaki abonelik sözleşmesinde davacının abone grubu “ticarethane” olarak belirtilmiş ise de, gerçek kişi olan davacının TTK hükümlerine göre tacir sıfatını haiz olmadığından Yargıtay 3.HD’nin ….. Esas ve ……. Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere uyuşmazlığın çözümünün 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında kalmadığından Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından görülmesi gerektiği anlaşılmakla mahkememizin görevsizliğine,görevli mahkemenin İzmir Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşılmakla, HMK.nun 115/2.maddesi uyarınca davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi HMK 294/4 mad. gereğince bir ay içinde açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafından açılan iş bu davada Mahkememizin görevli olmadığı, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşılmakla, HMK.nun 115/2.maddesi uyarınca davanın usulden REDDİNE,
2- Kararın kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde kesinleşme tarihinden itibaren iki hafta içinde, kanun yoluna başvurulursa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde gönderme talebinde bulunulduğu takdirde dava dosyasının görevli İzmir Asliye Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK.nun 331/2.maddesi uyarınca harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.20/09/2022

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza