Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/149 E. 2023/602 K. 13.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/149 Esas
KARAR NO : 2023/602
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 18/02/2022
KARAR TARİHİ : 13/07/2023
Mahkememizde görülen Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememize verilen 18/02/2022 tarihli dava dilekçesi ile, Davalının aboneliğinin olduğu ” … İzmir adresinde bulunan ” ticarethanede 09/01/2021 ve 20/01/2021 tarihinde yapılan denetlemede tesisat numarası … olan sayaçta sayacın sökük olduğu halde abone kolan hattı ile sigorta çıkışını birleştirerek ve branşman ve kolon hatlarını sigorta üzerinden direkt bağlama yaparak kaçak elektrik kullanımı olduğunun tespit edildiğini, davalı borçlu aleyhine İzmir …İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasında ödenmeyen enerji ve kaçak elektrik bedellerinin tahsili amacıyla takip başlatıldığını, davalının bu takibe itiraz ettiği, bu itirazın haksız olduğunu beyan ederek icra takibine itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmiş, davalı vekilinin 04/10/2022 tarihli beyan dilekçesinde özetle: Davanın görevli mahkemede açılmadığını, davalının elektrik kullanımının yapıldığı cafe işletmesinin yalnızca çalışanı olup işletmenin elektrik aboneliği kendisi üzerinde olduğunu, bu halde tacir sıfatı olmayan ve gerek davacı yan gerekse başkaca kimselerle hiçbir ticari ilişkisi bulunmayan davalı hakkında görevsiz mahkemede dava açılmasının usulden reddi gerektiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, davacı tarafça davalıya ait olduğu iddia edilen iş yerinde kaçak elektrik kullanıma ilişkin tutanak düzenlendiği ve tutanak doğrultusunda fatura tahakkuk ettirildiği, kaçak elektrik kullanım bedelinin ödenmediği iddiasıyla davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı ve bu takibin itirazının iptali davasıdır.
Dosyada taraf tanıkları dinlenmiş ve bilirkişi raporu dosya içerisine alınmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın kaçak elektrik kullanıldığı tespit edilen sayacın bulunduğu iş yeri ve bu iş yerinde kullanıldığı iddia edilen kaçak elektrikten kaynaklı tahakkuk ettirilen alacağın hangi kişiden tahsili gerektiği ve bu bedelden kimin sorumlu olduğu hususunun tespiti ile davalının bu bedeli ödemek zorunda olup olmadığının belirlenmesi gerektiği yönündedir.
Kaçak elektrik kullanıldığı iddia edilen ve takibe konu edilen alacağa dayanak tutanakların 09/01/2021 ve 20/01/2021 tarihlerinde düzenlendiği, sayacın olmadığı yönünde tespit yapıldığı, davalının kullanıcı olarak gösterildiği görülmüştür.
İş yerindeki sayacın olmadığı yönünde tespit ile birlikte iş yerindeki kurulu güç ve davalı tarafın beyanları da birlikte değerlendirilmek suretiyle iddia olunan alacak yönünden hesaplama yapılmak üzere dosyanın 1 elektrik mühendisi bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişi tarafından düzenlenen 30/01/2023 tarihli raporun dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Raporun yapılan incelemesine göre, takibe dayanak 09/01/2022 tarihli kaçak tutanağına göre ve 20/01/2022 tarihli kaçak tutanağına göre toplam alacak miktarının 6.693,27 TL olduğu bu bedelin gecikme faizi uygulanması halinde 21.72 TL gecikme faizi 3,09 TL KDV olmak üzere 6.718,89 TL alacağın hesaplandığı, gecikme cezası uygulanması halinde ise 6.693,27 TL alacak miktarına 46,34 TL gecikme cezası ve 8,33 TL KDV olmak üzere toplam 6.747,94 TL alacağın doğabileceği yönünde kanaat bildirildiği görülmüştür.
Davalı vekili tarafından dosyaya sunulan kayıt ve beyanlar incelendiğinde ise tutanağa dayanak adresin dava dışı …. adına işletmesi olan kişiye ait olduğu, davalının tutanağın düzenlendiği iş yerinde hizmet sözleşmesiyle çalıştığı ve buna ilişkin SGK kayıtlarının dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Dava konusu iş yerine ilişkin davacı şirket tarafından iş yerinde ödenmeyen elektrik bedellerinin tahsili amacıyla başlatılan takibe itiraz edilmesi üzerine dava dışı Şafak Manduz aleyhine İzmir … Tüketici Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyasının hali hazırda derdest olduğu ve iş yerinin Şafak Manduz adına kayıtlı olması ve abonelik ilişkisinin olması nedeniyle alacak isteminde bulunulduğu görülmüştür.
Yine davacı … Dağıtım A.Ş tarafından dava dışı Şafak Manduz aleyhine İzmir …Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyası ile açılan davada aynı iş yerine ilişkin enerji kullanım borcunun tahsili amacıyla dava açıldığı ve buna ilişkin davanın hali hazırda devam ettiği görülmüştür.
Yapılan incelemede dava dosyamızda davaya dayanak kaçak elektrik kullanım tespit tutanaklarında gösterilen adresin …/İZMİR olarak gösterildiği, incelenen İzmir …Tüketici Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında ve İzmir …Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyalarında takibe dayanak iş yerinin aynı adres olduğu anlaşılmıştır.
Davalının tacir olmadığı dava dışı … adına işletilen iş yerinde çalışan olduğu celbedilen kayıtlara göre anlaşıldığı görülmekle davacı ile davalı arasında sözleşmesel ilişkiye dayalı olarak alacak isteminde bulunulmadığı ve aynı adrese ilişkin abonelik ilişkisinin dava dışı … ile aralarında olduğu, bu haliyle davacı ile doğrudan hukuki ilişkinin haksız fiile dayalı bir ilişki olduğunun kabulü gerektiği, bu durumda da Türk Borçlar Kanunu hükümlerinin uygulanması gerektiği görülmüştür.
Bu durumda taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliğine göre her iki tarafında tacir olması halinde davanın ticari dava olduğunun kabulü gerektiği, TTK madde 4 hükmü gereğidir.
Tüm bu hususlar dikkate alındığında uyuşmazlığın öncelikle görevli mahkemede görülmesi gerektiği anlaşılmış bu hususun öncelikle ele alınması gerektiği görülmüştür.
Zira asliye hukuk mahkemeleri ile asliye ticaret mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu ve bu nedenle de mahkemece resen gözetilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
HMK mad. 114/1c hükmüne göre davanın görevli Mahkemede açılması hususunun dava şartı olarak düzenlendiği görülmektedir.
Somut olayımızda ise, haksız fiile dayalı olarak kaçak elektrik kullanımı iddiasıyla alacaklı olduğu gerekçesi ileri sürülmek suretiyle tacir olmayan davalı aleyhine başlatılan icra takibine itirazın iptali isteminin genel hükümlere göre incelenmesi gerektiği, Asliye Hukuk Mahkemelerinin genel görevli mahkeme olduğu ve söz konusu uyuşmazlıkta görevli olduğu, HMK md 114/1-c hükmüne göre, görev hususunun dava şartları içinde sayıldığı, görevin, yargılamanın her aşamasında gerek taraflarca ileri sürülebileceği gibi gerekse mahkemece resen dikkate alınması gerektiği, bu haliyle İzmir Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğunun kabulü gerektiği sonuç itibariyle davanın mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmış aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın mahkememizin görevsizliği nedeni ile usulden REDDİNE, görevli mahkemenin İzmir Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna,
Karar kesinleştiğinde ve yasal süresi içinde başvuru olduğu taktirde, dosyanın görevli İzmir Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
Harç ve yargılama giderlerinin HMK md.331 uyarınca görevli/yetkili mahkeme tarafından ele alınmasına,
HMK 20. Md. Uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra başvuru olmadığı takdirde dosyanın mahkememizce ele alınarak davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun dikkate alınmasına,
Dair karar, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu açık olmak üzere davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.13/07/2023
Yazman…
e-imzalı
Yargıç…
e-imzalı