Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/877 E. 2022/976 K. 01.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/877 Esas
KARAR NO : 2022/976

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 29/11/2021
KARAR TARİHİ : 01/11/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 14/11/2022
Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı şirket vekilinin Mahkememize sunduğu 29/11/2021 tarihli dava dilekçesi ile; davalı şirketin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasını (ZMSS) … numaralı poliçe ile temin ettiği maliki-işleteninin davalı şirket olduğu, firari sürücü tarafından sevk ve idare edilen … plakalı araç ile … plakalı araç, 07.09.2020 tarihinde çift taraflı, maddi hasarlı ve yaralanmalı trafik kazasına karıştığını, sigortalı aracın sürücüsünün kazanın akabinde olay yerini terk ettiğini, mezkur kaza ile ilgili İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı nezdinde herhangi bir soruşturma yapılıp yapılmadığının bilinmediğini, … plakalı araçta meydana gelen hasar, bağımsız eksper tarafından incelendiğini ve tespit edilen bedelin 6.121,88 TL’sinin 08.10.2020 tarihinde dava dışı zarar gören araç maliki …’a, 2.206,70-TL’si 12.10.2020 tarihinde aracın yedek parçasını tedarik eden ve tamirini gerçekleştiren servise (sigortalısı adına) ödendiğini, bu sebeple Mahkememiz tarafından bağımsız ekspertiz tarafından yapılan incelemenin yeterli görülerek, … araçta meydana gelen zararın ve ödeme tutarının hukuka uygun olup olmadığının dosya üzerinden bilirkişi marifetiyle tespitine karar verilmesinin usul ekonomisine daha uygun olacağını, yetkili resmi görevliler tarafından, kazaya sebebiyet veren sigortalı aracın sürücüsünün kazaya sebebiyet verdikten sonra, olay yerini terk ettiği hususunun “sürücü beyanı, görgü tanıklarının ifadesinden ve olay anına ait cep telefonu video kayıtlarından” sabit olduğunu, mezkur kazanın sigortalı aracı kullanan kimliği belirsiz ve firari olan şahsın kusuru ile meydana geldiği kaza tespit tutanağında belirtildiğini, hükümleri uyarınca, trafik kazalarından kaynaklanan hasarlara sebebiyet veren sürücü olay yerini terk etmiş ise, hak sahiplerine ödenen bedeli, sigortacının sigortalısına rücu edebileceğini, Davalı şirkete ait araç sürücüsünün sigorta sözleşmesine, meri kanunlara ve ZMSS Genel Şartlarına aykırı davranmak suretiyle, kazadan sonra firar ettiğinden dolayı, aracının sigortacısı olan davacı şirkete karşı sorumlu olduğunu, işbu sebepler ile belirtilen alacağın tahsili için İzmir 22. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, fakat davalı tarafından haksız ve mesnetsiz olarak borca itiraz edildiğini, haksız itirazın iptalini talep ve dava ettiği görülmüştür.
Dava dilekçesinin davalı şirkete tebliğ edildiği, davalı şirketin vekilinin 10/01/2022 tarihli yanıt dilekçesi ile; Olay anında kusur ve zarar arasındaki illiyet bağının tespit edilip davacı ve haksız fiili işlediği iddia edilen sürücünün kusur oranlarının araştırılması gerektiğini dava konusu sigortalı araç sürücüsünün kaza yerini terk etmiş olmasının tek başına teminat dışı hal olarak kabul edilemeyeceğini, açıklanan sebeplerle başlatılan takip haksız ve kötü niyetli olduğundan ortada geçerli bir takip olmadığını, davacı tarafından talep edilen icra inkar tazminatı talebinin reddinin gerektiğini, izah edilen nedenlerle açılan davanın öncelikle pasif husumet yokluğu sebebiyle usulden reddine, haksız ve kötü niyetli açılmış ve koşulları oluşmayan davanın esastan reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
İzmir 22. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının Uyap üzerinden celp edilerek dosyamız içine alındığı, dosyanın yapılan incelemesinde; Alacaklısının dosyamız davacısı sigorta şirketi olduğu, borçlusunun dosyamız davalısı şirket olduğu, 8.328,58 TL asıl alacak, 363,76 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 8,692,34 alacak üzerinden genel haciz yolu ile takibin başlatıldığı, davalı şirket vekilinin 30/06/2021 tarihli itiraz dilekçesi ile asıl alacak, işlemiş ve işleyecek faiz ile faiz oranı da dahil olmak üzere borcun tamamına ve tüm ferilerine itiraz ettikleri, 30/06/2021 tarihli karar ile takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Davacı sigorta şirketinden davalı şirkete ait … plakalı araca ilişkin … nolu ZMSS poliçesi, aracın kaza tarihi itibari ile trafik kayıtları, dava dışı … plakalı aracın Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi nezdinde Tramer kayıtları, dava dışı … plakalı araca ait hasar dosyası celp edilerek dosyamız içine alınmıştır.
Dava, 07/09/2020 tarihli kaza nedeni ile davalı sigorta şirketi tarafından dava dışı araç sahibine yapılan ödemenin rücu talebi ile başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır.
Dosyanın kazaya karışan tarafların kusur oranlarının tespiti ve davacı sigorta şirketinin sorumluluğunun ve yapılan ödemelerin tespiti için dosyanın bilirkişi heyetine tevdi edildiği, 12/09/2022 tarihli bilirkişi raporunun dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Raporun yapılan incelemesinde; 07.09.2020 tarihinde sürücü … idaresindeki … plakalı araç ve sürücüsü kaza yerini terk eden … plakalı araç arasında meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası sebebiyle; Davalı şirkete ait … plakalı İsuzu marka otobüs sürücüsünün kaza sonrası olay yerini terk ettiğinin Trafik Kazası Tespit Tutanağından anlaşılmış olduğu, davacı … Sigorta A.Ş.” ne … poliçe numarası ile ZMMS trafik sigortalı Maliki Davalı… Taş. Tur. Tic. Ltd. Şti. olan … plakalı İsuzu marka otobüsün olay yerini terk eden sürücüsünün meydana gelen olayda 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 52/1-b maddesine aykırı davranışı ile dikkatsiz, tedbirsiz ve kurallara aykırı hareketiyle kazaya üst seviyede etken olduğu, kaza sonrası sürücüsü olay yerini terk eden ve maliki davalı… Taş. Tur. Tic. Ltd. Şti. olan … plakalı otobüsün sağ ön kısımları ile … plakalı aracın sol yan kısımlarına çarpması sonucu meydana gelen kazada, … Plakalı Araç sürücüsü …” ın Oluşa Etken Hatalı Tutum Ve Davranışının Görülmediği, meydana gelen trafik kazasında oluşan etken 3. Kişi ya da kurumların kusuru bulunmadığı, … plakalı Seat Leon marka aracın sol yan kısımlarında meydana gelen hasarların Bahse Konu Trafik Kazası İle Uyumlu Olduğu, kazaya karışan … plakalı araçta meydana gelen toplam hasar miktarının Yedek Parça + İşçilik + KDV dahil 8.328,59 TL olduğu, davacı … Sigorta A.Ş. tarafından yapılan … plakalı araç maliki …’a ve … plakalı aracın onarımını yapan … Otom. Yamir Bakım Servisine yapılan toplam 8.328,59 TL ödemenin makul olduğu, … plakalı aracın 14/11/2019-2020 tarihleri arasında maddi araç başına 39.000-TL limitli olmak üzere … numaralı Zorunlu Mali Sorumluluk ( Trafik ) Sigorta Poliçesi ile davacı sigorta şirketi tarafından sigortalandığı, sigortalı aracın 07/09/2020 tarihinde maddi hasarlı trafik kazasında dava dışı … plakalı araçta meydana getirdiği hasara ilişkin davacı sigorta şirketinin – 08/10/2020 tarihinde 6.121,88-TL, 12/10/2020 tarihinde 2.206,70-TL olmak üzere toplam 8.328,58-TL ödeme yaptığının görüldüğü, bu çerçevede Sigorta şirketinin, A3 maddesinde yer alan yükümlülüğünü yerine getirdiği, dosya muhteviyatında aracı kullanan kişinin rücu imkanını ortadan kaldırmak amacıyla ve bu doğrultuda özel bir saikle olay yerini terk ettiğine dair bir bilgi/belge olmadığı gibi diğer yandan da; aracı kullanan firari sürücünün zorunlu haller nedeniyle yaralandığını bu nedenle bir sağlık kuruluşuna gittiğini veya can güvenliği açısından zorunlu olarak kaza mahallini terk ettiğine ilişkin bir bilgi/belge de bulunmadığı, bu çerçevede Mahkememizce Sigorta şirketinin somut delillerle genel şartlar B.4. maddesinde sayılan hallerin gerçekleştiğini ispat etmediği yönünde takdir oluşması halinde sigorta şirketinin rücu hakkını kullanamayacağı yönünde kanaat oluştuğunu, Mahkememizce aksi kanaat ile davacının rücu hakkını kullanacağı yönünde bir karar oluşması halinde ise :Davacı sigorta şirketi ödemiş olduğu toplam tutar olan 8.328,58-TL zerinden rücu hakkını kullanabileceği, bu durumda sigorta şirketi 6.121,88-TL için 08/10/2020 tarihinden itibaren ; 2.206,70-TL için 12/10/2020 tarihinden itibaren faiz talep edebileceği yönünde kanaat bildirildiği görülmüştür.
Raporun taraflara tebliğ edildiği, davacı sigorta şirketi vekili tarafından rapora karşı beyan ve itiraz dilekçesinin dosyaya sunulduğu anlaşılmıştır.
Dosyada yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; Davacı sigorta şirketi tarafından … plakalı aracın 07/09/2020 tarihli kaza tarihini de kapsar şekilde ZMS Sigorta poliçesi ile sigorta teminatı altına alındığı anlaşılmıştır. Davalı şirkete ait aracın karıştığı trafik kazasında karşı taraf araç olan … plakalı aracın hasar gördüğü ve hasar bedelinin belirlenerek davacı sigorta şirketi tarafından dava dışı araç malikine ödendiği, ödemelerin 08/10/2020 tarihinde 6.121,88 TL, 12/10/2022 tarihinde ise 2.206,70 TL olarak yapıldığı, belirlenen bedelin dosyada rapor düzenleyen hasar bilirkişisi tarafından da makul ve olay ile hasara uygun bedel olduğu belirlenmiştir. 07/09/2020 tarihli kaza sonrası davalı şirkete ait … plakalı araç sürücüsünün olay yerini terk ettiği tarafların kabulündedir. Kaza tarihi itibari ile 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası genel şartlarının dava konusu uyuşmazlığa uygulanması gerektiği anlaşılmıştır. Genel şartların B4-f bendi kapsamında rücu hakkının doğmadığının sadece iki halde olduğu kabul edilmiş somut uyuşmazlıkta ise bu iki halin gerçekleşmediği, davalıya ait araç sürücüsünün olay yerini makul bir sebeple terk ettiği hususunun kanıtlanamadığı ve bu nedenle de genel şartlar B4-f maddesi uyarınca rücu hakkının davacı yönünden doğduğunun kabul gerektiği görülmüştür. Bu durumda davacı tarafça dava dışı araç malikine ödenen bedelin tahsili için başlatılan takibe 8.328,50 TL asıl alacak yönünden davalı tarafın itirazında haksız olduğunun kabulü gerektiği anlaşılmıştır. Davacı tarafça her ne kadar faiz isteminde bulunulmuş ise de sigorta şirketi tarafından davalı şirketin temerrüde düşürülmesi yönünde herhangi bir başvurunun bulunulmadığı, bu nedenle icra takibi ile birlikte faiz işletilmesi gerektiği anlaşılmıştır. Ayrıca her ne kadar icra inkar tazminatı isteminde bulunulmuş ise de alacağın niteliği itibari ile zararın tespitinin yargılamayı gerektirir hususlar içermesi nedeni ile icra inkar tazminatı istemine konu edilemeyeceği ve bu istemin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmış, davanın kısmen kabulüne ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
İzmir 23. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının kısmen iptaline,
Takibin 8.328,58 TL asıl alacak üzerinden devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
İcra inkar tazminatı isteminin reddine,
Kabul edilen bedel üzerinden hesaplanan 568,93 TL harçtan, peşin alınan 148,82 TL harcın mahsubu ile bakiye 420,11 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık yürürlükte bulunan AAÜT ne göre 8.328,58 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık yürürlükte bulunan AAÜT ne göre 385,67 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 216,62 TL başvuru harcı, 1.500,00 TL Bilirkişi ücreti, 56,95 TL tebligat ve yazışma gideri olmak üzere toplam 1.773,57 TL yargılama giderinden 1.695,07 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun mad.18/A-13 hükmü uyarınca dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve tarafların anlaşamamaları nedeni ile Adalet Bakanlığı Bütçesinden karşılanan 1.261,58 TL’sinin davalıdan, 58,42 TL’sinin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Karar kesinleştiğinde artan gider avansının taraflara ödenmesine,
Dair karar, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvuru yolu açık olmak üzere davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı.01/11/2022

Yazman
e-imza

Yargıç
e-imza