Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/798 E. 2022/549 K. 31.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/798
KARAR NO : 2022/549

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 04/11/2021
KARAR TARİHİ : 31/05/2022

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememize verilen 04/11/2021 tarihli dava dilekçesi ile, davalı şirketin 22-25 Ağustos tarihleri arasında Johannesburg/Güney Afrika’da düzenlenen 2017/4 Sayılı Yurt Dışı Fuar Katılımlarının Desteklenmesi Hakkındaki Karar kapsamında 2019 yılı Bireysel Katılı Desteklenen Sektörel Nitelikli Uluslararası Fuarlar listesinde ilan edilen … 2019 Fuarı’na katılım sağladığını, davalının 13/09/2019 tarihinde … no’lu başvuru kaydı ile destek başvurusunda bulunduğunu, başvurunun davacının genel sekreterliğinin kep adresine ilettiğini, davalı şirketin başvurusunun sonuçlandığını ve 107.000,00 TL hak edişin 13/12/2019 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’na bildirildiğini, ödemenin 07/01/2020 tarihinde gerçekleştirildiğini, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi Md. 444. 1. fıkrası uyarınca, destek başvuru dosyalarının davacı genel sekreterlik tarafından sonuçlandırıldığını, işlemin Ticaret Bakanlığı adına yapıldığını, yapılan ödemenin de Bakanlık tarafından gerçekleştirildiğini, bu süreçte davacının bakanlık tarafından iletilen talimatları uyguladığını, bakanlık tarafından davacıya ve diğer ihracatçı birliklere yazı gönderildiğini, fuara katılım sağlayan bazı şirketlerin organizatörlere elden ödeme yaptığına dair bir bilginin Bakanlığına iletildiğinin, bu kapsamda organizatörlere yapılan ödeme ile ilgili ilave bilgi ve belgelerin yeniden incelenerek bakanlığa bilgi verilmesinin istendiğini, bunun üzerine talep edilen bilgi ve belgelerin temini için davacı tarafından davalı şirkete 01/09/2020 tarihli yazı gönderildiğini ve ödeme belgelerinin ibrazının talep edildiğini, ancak davalı şirket tarafından verilen yanıtta, bankacılık sistemi ile ödemenin gerçekleştirildiğini gösteren gerekli bir belge sunulmadığını, ödemelerin “Sky Expo” adlı organizatöre makbuz karşılığı elden ödendiğini, Sudan’da yaşanan iç karışıklık ve uygulanan ambargo nedeniyle herhangi bir gerçek ya da tüzel kişiye banka kanalıyla para gönderiminin mümkün olmadığını bildirdiklerini, davalı şirketin cevap yazısının davacı birlik tarafından bakanlığa iletildiğini, bakanlığın belirtilen usuller takip edilerek haksız ödemenin geri alınmasını talimatlandırdığını, bunun üzerine davacı tarafından geri ödeme sürecinin başlatıldığını ve 25/09/2020 tarihinde davalı şirkete taraflarına yapılan haksız ödemenin gecikme zammı ile birlikte 121.724,48 TL’nin 7 gün içinde Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonu hesabına aktarılmak üzere TCMB’ye ödenmesinin istendiğini, ancak davalı şirketin herhangi bir ödemede bulunmadığını, davacı tarafından eş zamanlı olarak TCMB’ye de 25/09/2020 tarihli yazı gönderilerek durumun bildirildiğini, ödeme yapılması halinde davacı birliğin bilgilendirilmesinin talep edildiğini, fuara katılan şirketlerden bir kısmının yürütmenin durdurulması talebi ile idari işlemin iptali davası açtığı bilgisine ulaşıldığını, bahse konu davaların sonuçlanıncaya kadar yapılacak işlem hakkında nasıl bir yol izleneceği hususunda bakanlıktan talimat istendiğini, bakanlık tarafından aleyhe verilmiş bir Mahkeme kararı bulunmadığı sürece talimatın gereğinin yapılmasının taraflarına iletildiğini, bu kapsamında bakanlık talimatına aykırı bir işlem yapılması mümkün olmadığından haksız destek ödemesinin davacı birlik tarafından davalı şirket adına Bakanlığa geri ödendiğini, davacı birliğin kusur ve sorumluluğu olmamasına rağmen mevzuata aykırı şekilde organizatöre elden ödeme yaptığı tespit edilen bedelin davalı tarafından ödenmemesi nedeniyle ödemenin davalıdan tahsiline ilişkin İzmir 24. İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, başlatılan takibe davalı tarafından itiraz edildiğini ve takibin durdurulmasına karar verildiğini, davalının itirazının haksız olduğunu, açıklanan nedenlerle davanın kabulüne, davalının itirazının iptaline, takibin devamına ve alacağın tahsiline, alacağın likit olması nedeniyle davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi talep ve dava edilmiştir.
Dava dilekçesi davalı şirkete tebliğ edilmiş, davalı şirket vekili tarafından verilen dilekçe ile, davalının … 2019 Fuarına katılım sağladığını, usulüne uygun şekilde başvuru yapıldığını ve bahse konu fuara katılım neticesinde sağlanan miktarın davalıya ödendiğini, bu bedelin davacı birlik tarafından ödenmediğini, davacı birlik tarafından talep edilen alacağın davalı şirket ile hiçbir ilgisinin bulunmadığını, Bakanlık tarafından alınan idari karara ilişkin İzmir 5. İdare Mahkemesi’nin …/… Esas sayılı dosyası ile iptal davası açıldığını, davalı şirketin kendisine yapılan ödemeyi fuar kapsamında harcadığını ve bunları faturalandırdığını, iptal davasının bekletici mesele yapılmasını talep ettiği, sonuç olarak davanın reddine, takibe konu alacağın haksız olması ve likit olması nedeniyle haksız ve kötüniyetli davacı aleyhine %20’den az olmaka üzere icra takibi tazminatına hükmedilmesi talep ve dava edilmiştir.
İzmir 24. İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı takip dosyası uyap üzerinden çıktı alınarak dosyamız içine alınmış, yapılan incelemesinde alacaklının dosyamız davacısı birlik olduğu, borçlunun dosyamız davalısı şirket olduğu, davacı tarafından davalı aleyhine … 2019 Fuar Katılım kapsamında davalıya yapılan 125.034,21 TL alacak üzerinden icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiği, davalı tarafından takibe, borca, faize ve tüm ferilerine itiraz edildiği ve takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Mahkememizce dava dışı Ticaret Bakanlığı İhracaat Genel Müdürlüğü’ne yazı yazılarak, davalı şirketin katıldığı fuar için davalı şirkete yapılan destek ödemesine ilişkin tüm belgeler ile ödemenin iadesi konusunda yapılan işlemlerin, davacı birlik tarafından dava dışı bakanlığa yapılan ödemenin hukuki sebeplerinin ve davacı birliğin bakanlığın alt birimi olarak kabul edilip edilmediğinin, bakanlık ile birlik arasında hukuki ilişkinin dava konusu edilen bedelin tahsili konusunda ayrıca bir düzenleme veya sözleşmeye dayalı olarak belirlenip belirlenmediğinin, davacı birliğin söz konusu fuar ile ilgili organizasyonda bir sorumluluk veya garantör sıfatı ile hareket edip etmediği hususunda varsa kayıtların ve buna ilişkin varsa sözleşme ve bağlantıya ilişkin kayıtların istendiği, yapılan yazışma sonucunda verilen yanıtın dosya içine alındığı görülmüştür.
Mahkememizce yapılan incelemeye göre, davacı Ege İhracatçılar Birliklerinin kuruluş mevzuatı uyarınca tacir sıfatında olmadığı, ticaret bakanlığı ihracatçılar genel müdürlüğünün bir alt birimi sıfatı ile de hareket ettiğini gösterir herhangi bir düzenlemenin de tespit edilemediği, davalı şirketin dava dışı bakanlık tarafından yurt dışında yapılan fuar organizasyonuna katılması istenen şirketlerin tespiti ve dava dışı bakanlık ile aralarında bağlantının sağlanması hususunda bir nevi aracılık rolü üstlendiği, davacı birlik ile davalı şirket arasında doğrudan ticari bir mal ve hizmet alım satımına ilişkin bir ticari ilişkinin varlığının tespit edilemediği, davacı birlik tarafından davalı şirketin Ticaret Bakanlığı’na iade etmesi gereken bedelin Ticaret Bakanlığı’na ödenmesi sonrası bu bedelin davalı şirkette rücu edilmek sureti ile tahsilinin istendiği anlaşılmıştır.
Davalı şirket tarafından dava dışı Ticaret Bakanlığı aleyhine bedelin iadesine ilişkin yapılan işlemin iptali için İzmir 5. İdare Mahkemesi’nin …/… Esas sayılı dosyası ile dava açıldığı ve uyuşmazlık konusu alacağın davalı şirket ile dava dışı Bakanlık arasında mevcut hukuki ilişkiden kaynaklandığı da Mahkememizce tespit edilmiştir.
Davacı birliğin tacir olmadığı ve davalı şirket ile aralarında ki hukuki ilişkinin ticari olmadığı dosya kapsamından ve celp edilen kayıtlardan anlaşılmıştır.
Davacı birliğin davalı şirket yerine dava dışı Ticaret Bakanlığı’na yapmış olduğu ödemenin davalıdan istenmesi hususunun vekaletsiz iş görme hükümleri kapsamında değerlendirilmesi söz konusu olabilecek olup, bu hukuki uyuşmazlığın TBK hükümleri uyarınca incelenmesi ve giderilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
TTK mad. 4 ile ticari davaların tanımı yapılmış her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davalarında görevli Mahkemenin Ticaret Mahkemeleri olduğu, tarafların tacir olup olmadığına bakılmaksızın hangi uyuşmazlıkların ticari dava olduğu hususu ayrıntılı olarak açıklanmıştır. Dava konusu uyuşmazlığın ise her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili olmadığı, bu açıklamaya göre taraflar arasında ki uyuşmazlığın doğrudan doğruya ticari dava niteliğinde kabul edilmediği madde metninden açıkça anlaşılmaktadır.
HMK mad. 114/1c hükmüne göre davanın görevli Mahkemede açılması hususunun dava şartı olarak düzenlendiği görülmektedir.
Davacının tacir olmadığı ve uyuşmazlığın TBK hükümlerine göre incelenmesi gerektiği hususu dikkate alındığında davaya bakma görevinin 6100 Sayılı HMK mad.2 uyarınca Genel Görevli Mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesi’nde olduğu anlaşılmıştır.
TTK md 5 uyarınca, Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu hususların açıklandığı ve buna göre Asliye Ticaret Mahkemesi ve Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu bu durumda göreve ilişkin hükümlerin uygulanacağı belirtilmiştir. HMK md 2 de Asliye Hukuk Mahkemelerinin genel görevli mahkeme olduğu hüküm altına alınmıştır.
Açıklanan gerekçelerle, genel görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesinin söz konusu uyuşmazlıkta görevli olduğu, HMK md 114/1-c hükmüne göre, görev hususunun dava şartları içinde sayıldığı, görevin yargılamanın her aşamasında gerek taraflarca ileri sürülebileceği gibi gerekse mahkemece resen dikkate alınması gerektiği, bu haliyle mahkememizin görevli olmadığı, davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmış aşağıdaki hüküm kurulmuştu
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın mahkememizin görevsizliği nedeni ile usulden REDDİNE,
Görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna,
Karar kesinleştiğinde ve yasal süresi içinde başvuru olduğu taktirde, dosyanın görevli İzmir Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
Harç ve yargılama giderlerinin HMK md.331 uyarınca görevli mahkeme tarafından ele alınmasına,
HMK 20. Md. Uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra başvuru olmadığı takdirde dosyanın mahkememizce ele alınarak davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun dikkate alınmasına,
Dair karar, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvuru yolu açık olmak üzere davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 31/05/2022

Yazman …
e-imzalıdır

Yargıç …
e-imzalıdır