Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/609 E. 2021/652 K. 24.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/609
KARAR NO : 2021/652

DAVA : Menfi Tespit (Alım Satım)
DAVA TARİHİ : 10/07/2021
KARAR TARİHİ : 24/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı … vekilinin ihtiyati tedbir talepli Dikili Asliye Hukuk Mahkemesine açtığı 14.08.2021 harç tarihli davada dava dilekçesiyle; müvekkilinin davalılardan … Kooperatifinin ortağı olduğunu, bu kooperatifin diğer davalılar … Ltd. Şti. ve … Ltd. Şti. ile arasında iş ortaklığı sözleşmesi imzaladıklarını, müvekkilinin bu kooperatifle adi yazılı taşınmaz vaadi sözleşmesini 11.03.2021 tarihinde imzaladığını, diğer davalıların da bu sözleşmeye müşahit olarak katıldıklarını, sözleşmenin 16. maddesinde taşınmazın müvekkile satılması konusunda anlaşmalarıyla 1.000.000 TL bedelin diğer davalılara ödendiğini, 15.05.2021 tarihli 1.000.000 TL bedelli bononun 18.03.2021 tarihinde düzenlenerek … Ltd. Şti. ve … Ltd. Şti.’ne teslim edildiğini, bu bedelin ödenmesiyle bononun kendisine iadesinin istendiğini, ancak bononun iade edilmediğini ve kooperatife teslim edildiğinin bildirildiğini, davalı kooperatifin 1.000.000 TL bedelli bononun kendisine ödenmediğini beyan ederek bu bonoyu ibraz etmediğini, bu nedenle ikinci kez ödenmek durumunda kalındığını, 1.000.000 TL bedelin iadesini istediklerini belirterek istirdat davası açmış ve İİK m. 72 gereği ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
Davalılar … Kooperatifi ve … A.Ş. 31.08.2021 tarihli cevap ve 10.08.2021 tarihli tedbire itiraz dilekçeleriyle; müvekkili kooperatifin turizm geliştirme kooperatifi olduğunu, kooperatifin malik olduğu Dikili … Mahallesi … arsalarda 4 yıldızlı tatil köyü yapan inşaat şirketinin de diğer müvekkili olduğunu, müvekkiliyle birlikte diğer davalıların iş ortaklığı yaparak 2020 yılında barter esaslı bir inşaat sözleşmesi imzaladıklarını, müvekkili şirketle iş ortaklığı arasında hak edişlerin ödenmesi kapsamında işlerin tamamlanması amacıyla davacıyla anlaşma yaptıklarını, bir müddet sonra arsa bazlı ve davacının dilekçesinde bahsedilen … nolu parselin işinin bitirilmesi için davalıların taahhüt ettikleri halde yerine getirmediklerini, bunun üzerine davacıyla satış vaadi sözleşmesi yapılarak nakit kaynak alınacağı beyan edildiğinden işin tamamlanması için sözleşme görüşmeleri yapıldığını, 1.000.000 TL civarında davacıya güvenilerek ödeme yapıldığından taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin imzalandığını, taraflar arasında düzenlenen bononun metninde ihtilaf hukukunda İstanbul Mahkemelerinin yetkili olacağının yazıldığını, senedin üzerinde “Nakden ahz olunmuştur” ibaresinin yer aldığını, davacının senet bedelini ödemediğini, mahkemenin buna rağmen tedbir kararı vermesinin hatalı olduğunu, davacı ile diğer yüklenicilerin birlikte hareket ettiğini, kötü niyetli bir şekilde bu iddianın ileri sürüldüğünü, zira yüklenicilerin üzerine düşen eğitimleri de yerine getirmediklerini, yüklenicinin avukatının aynı zamanda davacının da avukatlığını yaptığını belirterek davanın reddine, tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini beyan etmiştir.
Dikili … Asliye Hukuk Mahkemesince 13.07.2021 tarihli tensip zaptıyla ihtiyati tedbir talebi kabul edilmiş ve buna ilişkin ara karar ile %15 teminat karşılığı dava konusu bononun icra takibine konu edilmemesine ilişkin karar verilmiştir. Yargılamanın devamı aşamasında tedbire itirazın değerlendirildiği ve mahkemece 07.09.2021 tarihinde tedbir kararına uygulanması için teminat yatırılmadığından tedbirin kalktığının tespitine karar verildiği belirlenmiştir.
Yine Dikili … Asliye Hukuk Mahkemesinin 08.09.2021 tarihli kararıyla da davanın HSK’nın 07.07.2021 tarihli 608 numaralı kararının RG’de yayınlanmasıyla İzmir Asliye Ticaret Mahkemesi yargı çevresinin İzmir ili mülkü idare sınırları içerisine girmesi nedeniyle 01.09.2021 tarihinden itibaren mahkemesinin görevli olmadığını belirterek Dikili Asliye Hukuk Mahkemesinin görevsiz olduğundan bahisle “…Dosyanın görevli ve yetkili İzmir Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine ve esas hükümle birlikte tarafların İstinaf yoluna başvurup hakkı kabil olmak üzere dosya üzerinden karar verildi…”ği belirlenmiştir. Dosya mahkememize 16.09.2021 tarihinde gelmiştir.
Mahkememizce yapılan incelemede; Dikili … Asliye Hukuk Mahkemesinin menfi tespit / istirdat talepli davada mahkemenin yetkili / görevli olmadığından bahisle görevsizlik kararı vererek dosyayı mahkememize göndermiş olmakla birlikte verilen kararın bir görevsizlik kararı olması ve tarafların savunma hakkının ihlal edilmemesi için öncelikle kesinleştirilmesi ve mahkememize gönderilmesi gereklidir. Oysa ki bu eksiklik giderilerek dosya mahkememize gönderilmemiştir.
Kararın istinafa tabi yani yargı yolu açık bir karar olduğu, kararın kesinleşme işlemi yapılmaksızın dosyanın Mahkememize gönderilemeyeceği, bu kapsamda kararı veren Mahkemeye dosyanın iadesiyle öncelikle kesinleştirme işlemi yapılarak dosyanın Mahkememize gönderilmesi gerektiği tespit edildiğinden; dosyanın Dikili Asliye Hukuk Mahkemesine iadesine ve esasın bu şekilde kapatılmasına karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar Dikili … Asliye Hukuk Mahkemesince … E – … K sayılı kararıyla dosya mahkememize gönderilmiş ise de verilen gönderme kararının usule uygun olmadığı belirlenmiştir. O halde bu karar kesinleştirilmeden mahkememize gönderilmesi mümkün değildir. HMK m. 20 gereği verilen bu kararın tebliğinden itibaren kesinleşmesinin beklenmesi ve verilen bir karar olması nedeniyle HMK m. 20 gereği taraflardan birinin yeniden tahrik dilekçesi vererek dosyanın ilgili mahkemeye gönderilmesini istemesi gerekir. Aksi halde, HMK m. 20’de yer aldığı halde usule aykırı olarak ve kamu adına takip edilmeyen bir davada tarafların yerine geçerek davanın yürütülmesi ve tahkikatın devam etmesi söz konusu olacaktır. Mevcut durumda dosyadaki bu eksikliğin mahkememizce giderilmesi mümkün olmadığından ilgili mahkemesine iade edilerek bu kararın kesinleştirilmesinin sağlanması ve mahkememize talep halinde gönderilmesi gerektiğinden dosyanın iadesine karar vermek gerekmiştir.
Ayrıca 6100 sayılı Kanunun 331. maddesinde 22.07.2020 tarihinde kabul edilen ve 28.07.2020 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7251 sayılı Kanun m. 33 ile HMK’nın m. 331/2-f’de yapılan değişiklikle “görevsizlik – yetkisizlik veya gönderme” ibareleri “görevsizlik ve yetkisizlik” olarak değiştirilmiştir.
Bu hükümden de anlaşılacağı üzere gönderme kararı HMK dan kaldırılmış olup, mevcut kararlarda da gönderme kararı verilebilecek herhangi bir hal bulunmamaktadır. Şöyle ki gönderme kararı HMK dan önce yürürlükte olan 1086 Sayılı HUMK hükümlerinde Asliye Hukuk Mahkemesiyle Asliye Ticaret Mahkemesi arasında ki ilişkinin görev ilişkisi olmayıp iş bölümü ilişkisi olduğu ve itiraz üzerine her iki mahkemenin birbirine usulüne uygun olarak görevsizlik yerine gönderme kararı verdiği hallere ilişkin olduğundan ve 7251 Sayılı Kanun ile bu kanunun en son kalıntısı olan 6100 sayılı Kanun m. 116/c bendi (iş bölümü itirazı) de yürürlükten kaldırılmış olmakla artık herhangi bir gönderme kararı verilmesi mümkün değildir. Yasal denetim yolları tükendikten sonra (İstinaf – Temyiz gibi) ilgili mahkemesine gönderilmesi gereklidir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Sebeplerle;
Dikili … Asliye Hukuk Mahkemesince … Esas – … Karar sayılı dosyasının kesinleştirme işleminin yapılmak ve taraflarca yapılmış bir talep olduğu takdirde mahkememize gönderilmek üzere Mahkemesine iadesine,
Mahkememizin esasının bu şekilde kapatılmasına,
Esas hakkında bu aşamada herhangi bir karar verilmesine yer olmadığına,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi. 24/09/2021

Başkan …
E-İmzalıdır

Üye …
E-İmzalıdır

Üye …
E-İmzalıdır

Katip …
E-İmzalıdır