Emsal Mahkeme Kararı İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/368 E. 2022/871 K. 11.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/368 Esas
KARAR NO : 2022/871

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 01/06/2021
KARAR TARİHİ : 11/10/2022

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememize verilen 01/06/2021 tarihli dava dilekçesi ile, davacı şirketin pet kavonazları üretim fabrikası bulunduğunu, davacı şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişki olduğunu, bu ticari ilişki nedeniyle davalının davacıdan emtiaları satın aldığını, ancak 56.081,71 TL tutarında ki fatura borcunu ödemediğini, ödenmeyen borç için İzmir 22. İcra Müdürlüğü’nün ……. Esas sayılı takip dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davalı tarafından borca ve tüm ferilerine itiraz edildiğini ve takibin durdurulmasına karar verildiğini, davalının itirazında haksız ve kötü niyetli olduğunu, açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davalının İzmir 22. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı takip dosyasında yaptığı itirazın iptaline, asıl alacak ve ferileri ile birlikte takibin devamına, haksız itiraz nedeniyle davalı aleyhine asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi talep ve dava edilmiştir.
Dava dilekçesinin davalıya T.K. Md. 35’e göre tebliğ edildiği, davalı şirket tarafından herhangi bir yanıt verilmediği görülmüştür.
İzmir 22. İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı takip dosyası sistem üzerinden dosyamız içine alınmış, yapılan incelemesinde alacaklının dosyamız davacısı şirket olduğu, borçlunun dosyamız davalısı şirket olduğu, davacı tarafından davalı aleyhine 3 adet faturaya dayalı olarak toplam 56.081,71 TL üzerinden icra takibi başlatıldığı, davalı tarafından süresinde borca, ferilerine ve yetkiye itiraz edildiği ve takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Dava, davacı şirketin davalıya satışını gerçekleştirdiği iddia edilen emtia bedellerinin ödenmediği iddiası ile davalı aleyhine başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili tarafından takibe konu edilen 3 adet faturanın ve sevk irsaliyelerinin dava dilekçesi ekinde sunulduğu, dayanılan faturaların davacı ve davalı defterlerine kaydına ilişkin hususu denetlemeye elverişli beyannamelerin olup olmadığının tespiti için Vergi Dairelerine yazılan müzekkerelere yanıt verildiği, gelen yazı yanıtlarının dosya içine alındığı görülmüştür.
Davacı vekiline ve davalı tarafa dava konusu edilen dönemi içerir ticari defter ve kayıtları dosyaya sunmaları, defterlerin elektronik ortamda düzenleniyor olması halinde harici bellek ile sunulması veya bulunduğu adresi bildirmesi için kesin süre verildiği, davacı vekili tarafından defter ve kayıtların sunulduğu, davalı şirkete çıkarılan meşruhatlı davetiyeye rağmen herhangi bir beyanda bulunulmadığı ve defter, belgelerin sunulmadığı anlaşılmıştır.
Tüm belge ve deliller toplandıktan sonra, davacı vekili tarafından sunulan defter ve kayıtlar incelenmek sureti ile faturalarda gösterilen ürünlerin davalı tarafa teslim edilip edilmediği, dava dilekçesine ekli olarak sunulan mutabakat belgesinin alacağın varlığı yönünden dikkate alınıp alınamayacağı, davacı tarafça düzenlenen faturaların taraflara ait defterlerde kayıtlı olup olmadıkları ve icra takibine konu alacağın doğup doğmadığı, doğmuş ise miktarı ve ferilerinin tespiti için dosya 1 SMMM bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 17/06/2022 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Raporun yapılan incelemesinde ; davacı tarafça ibraz edilen 2020 hesap dönemine ait sunulu e- defterlerin defter berat kayıtlarının V.U.K. uygun olarak zamanından yapıldığı, defter kayıtları, muhasebe fişleri ve ekli müsbit evrakın, fatura ve irsaliyelerin (V.U.K. m.229-232) hükümlerine uygun şekilde tanzim edildiği, davacı tarafından takip konusu yapılan 56.081,84 TL alacağa ilişkin tüm faturaların inceleme yapılan davacı kayıtlarında tespit edildiği, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 56.081,84 TL alacaklı olduğu yönünde kanaat bildirildiği görülmüştür.
Raporun taraflara tebliğ edildiği, davacı vekili tarafından rapora karşı beyan dilekçesi sunulduğu, davalı tarafından beyan dilekçesi sunulmadığı görülmüştür.
Dosya içinde mevcut vergi dairesi kayıtlarına göre davalı şirketin bağlı olduğu Bornova Vergi Dairesi’ne dayanılan faturaların beyan edildiği, bu haliyle davalı ticari defterlerine de kayıtlı olduğunun kabulü gerektiği anlaşılmış, ayrıca aynı faturaların davacı tarafından düzenlenen beyannamelerde davacı şirketin bağlı olduğu Seyhan Vergi Dairesi nezdinde beyan edildiği görülmüş, davacı defterlerinde ki kayıtların bu şekilde doğrulandığı anlaşılmıştır.
Dosyada yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davacı şirketin davalıya satışını gerçekleştirdiği iddia edilen emtia bedellerinin ödenmediği iddiası ile davalı aleyhine 3 adet faturaya dayalı olarak toplam 56.081,71 TL üzerinden başlatılan icra takibine itirazın iptali istemi ile iş bu davanın açıldığı görülmüştür.
Davacı tarafından davalıya satışı gerçekleştirildiği iddia edilen ürünlere ilişkin düzenlenen faturaların icra takibine dayanak olarak gösterildiği ve bu faturaların bedelleri itibariyle vergi dairesine davacı ve davalı tarafça beyan edildiği, davacı defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesine göre dayanılan faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, vergi dairesi kayıtları ile birlikte değerlendirildiğinde iş bu faturaların taraf defterlerinde karşılıklı olarak kayıtlı olduğunun kabulü gerektiği, ticari defterlerine kaydedilen faturada gösterilenin aksine bir hususun bu durumda aksini iddia eden tarafından ispatlanması gerektiği, yani faturada gösterilen ürünün teslim alınmadığı ve borcun doğmadığı yönünde ki hususun davalı tarafından ispatı gerektiği, bu hususta davalı tarafından dosyaya herhangi bir beyanda bulunulmadığı ve delil ileri sürülmediği, bu nedenle davacının iddiasını ispatladığının kabulü gerektiği, ticari defter ve kayıtlara göre davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 56.081,71 TL alacaklı olduğu, davalının bu bedel kadar itirazında haksız olduğu, alacağın niteliği itibariyle likit olması nedeniyle icra inkar tazminatı isteminin de kabulüne karar verilmesi gerektiği, bu haliyle davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği anlaşılmış aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın KABULÜNE,
İzmir 21. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının iptaline,
Takibin 56.081,71 TL asıl alacak üzerinden devamına,
İcra inkar tazminatı isteminin kabulüne,
Hükmolunan asıl alacak üzerinden hesaplanacak %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Kabul edilen bedel üzerinden hesaplanan 3.830,94 TL harçtan, peşin alınan 957,74 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.873,20 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden vekilin harcadığı emek ve mesaiye karşılık yürürlükte bulunan AAÜT ne göre 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 1.025,54 TL başvuru harcı, 650,00 TL Bilirkişi ücreti, 215,50 TL tebligat ve yazışma gideri olmak üzere toplam 1.891,04 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun mad.18/A-13 hükmü uyarınca dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve tarafların anlaşamamaları nedeni ile Adalet Bakanlığı Bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Karar kesinleştiğinde artan gider avansının taraflara ödenmesine,
Dair karar, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvuru yolu açık olmak üzere davacı vekili yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 11/10/2022

Yazman …
e-imza

Yargıç…
e-imza